[1. Tur] Nagashi Takeda vs. Akahana Misaki

[Okawa Ringo]

Onu tekniğinin etkisine aldığından neredeyse emindi. Emindi emin olmasına, sisin içinden çıkmasıyla birlikte gördüğü tablo biraz şaşırmasına sebep oldu. Parmağından akan kanla ona hücum edişini gördüğü adamın aynı doğrultuda koşturmasını görmesiyle birlikte hamlelerini anlık akışa bırakmaya karar verdi. Yakın dövüşte ona yüksek hasarlar bırakabilirdi, lakin kendini de savunmayı bilmeliydi. Aradaki mesafe de henüz sıfırlanmamış iken katanasının ve akrobasi yeteneklerinin avantajını kullanmak maksadıyla harekete geçti. Sağ elinde dirseğinden kırık bir biçimde tuttuğu katanayı güçlü ve kendinden emin bir biçimde sağdan sola doğru savururken, aynı anda havalanacak, kendini sağa -rakibinin soluna- doğru fırlatacak ve havada bir roket gibi ilerleyecekti. Kıvrak vücudunu bir tam tur döndürerek momentum kazanacak, bu esnada da rakibinin sol omzu ve boğazı arasındaki dokuya güçlü bir kesik atacaktı. Hamlesini takiben sol bacağını da hareketinin devamı olarak hedefinin burnuna doğru geçirmeyi deneyecekti fakat başarısız olması durumunda durmayacaktı. Havada döndürdüğü vücudu ve bacaklarıyla yere bastıktan hemen sonra olanca hızıyla önce iki bacağını karnına doğru çekip toplanacaktı, ki bu sayede oldukça ufak bir hacim kaplayacak, saldırılardan alacağı riski küçültecekti. Ardından tüm gücüyle ona bir çifte atacaktı. Bu sayede hem ona yara verip afallatacak, hem de onu uzaklaştırıp tekrar saldırması için açık yaratacaktı.

[GM - Naruto]

Off Topic

Takeda, sol elindeki kunaiyi sağ elinin serçe parmağına dayıyorsun. Turda tam tersini yazmışsın. Ayrıntı vermeyip kararını GM'e bıraktığınız hususlarda en azından GM'in yazdıklarına uyum göstermeye dikkat edelim.

Takeda kunaisini fırlattığı gibi ileri atılıyor. O sırada ise Misaki kesme hamlesine başlıyor. Bu iki olay hemen hemen aynı anda gerçekleşiyor ve mesafenin kısalığından ötürü Takeda ileriye ilk adımını aldığında kunai Misaki'nin sol omzunu kesip geçiyor. Kesik ciddi değil ancak hafif de değil. Sol omzu kanamaya başlıyor.

Bundan sonrası ise ağır çekimde gerçekleşiyor.

Tam bu sırada, ileriye atılmış olan Takeda'nın sağ tarafından sola doğru göğsü kesilmeye başlanıyor. Takeda'nın derisi Domu sebebiyle sert olduğundan bu kesi onun ilerleyişini tam anlamda durdurabilecek cinsten değil. Takeda ileriye doğru biraz daha yaklaştığında kesik göğsünün ortasına gelmiş oluyor. Tam bu sırada, tüm hıncıyla diz kapağını kırmak ve tersine döndürmek için Misaki'nin sağ bacağına tekme atıyor. Misaki ise hamleye başladığından tepki veremiyor ve kesi bittiğinde, tekme de ayağı ile buluşmuş oluyor. Bu sırada Takeda'nın iyice ona yaklaşması sebebiyle elleri de Misaki'nin göğsüne yakın bir konuma geliyor kesiyi atarken. Fakat bunun pek bir faydası olmuyor Misaki için. Kılıç sorunsuz bir şekilde Takeda'nın vücudunu terk ediyor ardında açtığı yara ile.

Kesi bittiği gibi, Misaki'nin sağ diz kapağı tok bir "çıt" sesi ile ters tarafa kırılarak bükülüyor!

Misaki o anda, ciddi bir acı ile tüm vücudunun anlık titrediğini hissediyor ve kesik bittiği gibi dengesini kaybedip geriye doğru düşmeye başlıyor sırtı yere gelecek şekilde. Takeda ise kesinin bitmesi ile mecburen geriye bir adım almak zorunda kalıyor.

Misaki'nin sırtı yere çarpıyor. Sağ ayağını kullanamayacağını biliyor. Kılıcı hala elinde. Takeda onun ayak ucundan 1 metre kadar uzakta ve ayakta. Göğsünde aşırı derin olmayan fakat net bir şekilde kan kaybettiren bir kesik bulunmakta. Yüksek bir frekansta acı yayıyor vücuduna. Misaki ise diz kapağının kırılmasının şokunu atlatmış olsa da acı ona soğuk terler akıttırmakta.

[Okawa Ringo]

Katanasıyla rakibinin göğsünü keserken sol omzunu kesip geçen kunainin yarattığı acıyı bir nebze olsun unutmuştu Misaki. Bir sonraki hamlelerine hazırlanmayı düşünürken, diz kapağına aldığı tekme ile feleği şaşmıştı. Rakibinin hayati bir bölgesine saldırmasının beklediği kadar etki yaratmaması; onun hala ergen ereksiyonu tekniğini tüm vücuduyla uyguladığı anlamına geliyordu. Bununla birlikte sağ dizinin yerinden çıkması ve sırtüstü yerde yatıyor olmasının verdiği büyük bir dezavantaja sahipti şu an. Yapması gereken belliydi. Önce savunmalı, sonrasında beklemediği bir şekilde saldırmalıydı. Misaki zeki biriydi. Bacağından olmuş da olsa, acıdan kıvranıyor da olsa bu durumdan kıvrak zekasını kullanıp kurtulacaktı.

Elini gevşetti. Kılıcı hemen yanına indi. El mühürlerine başladı, hızlıca. Ardından yerden güç alarak kendini dirsekleri ve sırtından ittirecek, sol dizinin üzerinde doğrulacaktı. Eş zamanlı olarak ellerini yere vurup Doryuu Heki tekniğini uygulayacak ve rakibi ile kendisinin arasına duvarı çekecekti. Bu onun hem görüşünü kesecek, hem de bir şeyler fırlatmasının önüne geçecekti. Ardından ise her şey bir sonraki kurtarıcı hamleye bakacaktı. Bir sis bombası daha patlatıp bu sürpriz hamleyi yapmaya koyuldu.

[Fukase Naegi]

Göğsünü geçip giden kesiği pek önemsemeden kunaisini fırlatmış ve tekmesini savurmuştu. Rakibin göğsünden sızan kızıl renk ve dizinden gelen tok kırılma sesi Takeda'yı tatmin etmişti. Vücudunun kaybettiği momentumu aralarındaki dövüşün ibresini kendi tarafına doğru çevirmek için kullanmıştı. Bir metre kadar ötesine savrulan rakibinin hala kıpırdadığını görüyordu. Hızlı adımlara rakibine tekrar yaklaşmak için hareketlenirken sağlam olan elini belindeki çantaya götürecek ve çıkaracağı kunaiyi rakibinin kalbinin bulunduğu nişan alarak fırlatacaktı. Aralarıdaki mesafeyi tekrar tekme atabileceği bir mesafeye çıkardığındaysa sağlam olan diğer dizine ikinci tekmesini savuracaktı. Rakibinin işini bitirmeden avıyla oynayan bir avcı gibi önce onu stabilize etmek istiyordu.

[GM - Naruto]

Takeda ileriye doğru atılıp bir kunai çıkarıyor. Bu sırada el mühürlerine başlayan Misaki, akrobatik yeteneklerini kullanarak dikeliyor aynı anda. Takeda'nın elinden fırlayan kunai bu sebeple kalbi yerine karnına isabet ediyor ve yarısına kadar saplanıyor. Yüksek bir acı dalgası ile vücudu uyarılıyor, elleri ani bir şekilde kasılıyor mühür yaparken fakat son anda mühürleri bitiriyor.

Takeda onun sol diz kapağını parçalamak için ayağını hava kaldırıyor ve sertçe indiriyor. Bu sırada Misaki ellerini sertçe yere vuruyor ve tekniğini ani bir şekilde aktif ediyor. Tekniği ani uyguladığından rastgele bir miktarda chakra vermek durumunda kalıyor ve duvar da buna göre oluşuyor. Takeda'nın ayak tabanı tam Misaki'nin diz kapağına temas edecekken yerden fışkıran 5 metre uzunluğunda, 3 metre genişliğinde, 30cm kalınlığında duvara kapılıyor ve onunla beraber yükselmeye başlıyor. Tek bir ayağının üzerine olduğundan duvar yükselirken dengesini kaybediyor ve karnının üzerine düşüyor duvarda. Aşağı bakar konumda, yükselen duvarda karnının üzerinde durmakta. Misaki duvar yükselirken bir sis bombası patlatıyor.

Takeda duvarın üzerinde kendini dengeye almaya çalışıyor. Misaki zeki bir shinobi olduğu için değişen şartları göz önünde bulundurarak sisin içinde planını yeniden gözden geçirme ve olası alternatifleri değerlendirme şansı yakalıyor. Eğer çok parlak bir zekaya sahip olmasaydı kafasından geçenleri direkt olarak uygulayabilir ve değişen şartlarla pek alakası olmayan hamleler yapabilirdi.

Takeda duvarın üzerinde, diz çökmüş bir şekilde dengede. Misaki ise sisin içerisinde kıçının üzerinde oturur konumda. İki karakter de aldığı hasarlar yüzünden epey yorulmuş durumda. Dövüşü çok daha fazla uzatamayacaklarının bilincindeler. En azından Takeda chakra seviyesi konusunda daha rahat hissetmekte. Misaki ise epey azalan chakra rezervlerini iyiden iyiye hissetmekte.

Off Topic

Turda çok sayıda değişken olmasından mütevellit iki oyuncunun da tam performansla turlarını oynayabilmeleri için nadiren kullanacağımız bu yönteme başvurduk. İki karakter de Cynic adlı yönetici hesabına turlarını özel mesaj yoluyla atmalılar. Turlar yarın GM'likle birlikte konuya aktarılacak. Standart arena pasiflik kuralları geçerlidir.

[Okawa Ringo]

Başka hiç bir şeyle vakit kaybetmeden, seri bir şekilde 'Moguragakure no Jutsu' yu uygulamaya koyacaktı. Chakrasının oldukça az kaldığını biliyordu ve bu teknikten sonra yapabilecekleri artık çok kısıtlıydı. O yüzden yerin altına girdiği zaman rakibinin de toprağa ayak basacak oluşuna güvenecekti. Aksi durumda, sadece herifin en son baktığı yönün tersine geçmek için duvarın diğer tarafından çıkmaya çalışacaktı. Adamı sezdiği gibi ona en yakın yere ilerleyip çıkmaya çalışacak ve tüm kuvvetiyle katanasını rakibinin ense köküne saplamaya hazırlanacaktı.

Bir genjutsu beklemiyordu, zira öyle bir yeteneğini görmemişti karşısındakinin. Fakat yine de bunun gerçekleştiğini anlayabilirse; dilini hınçla dişleyip, koparıp atacaktı. Ekipman fırlatması halinde sisin içinde oluşuna güvenecek, vücudunu sağa ve sola sallayıp, görebildiğini kılıcıyla karşılamaya çalışacaktı. Patlayıcı gelmesi durumunda... Ölecekti. Fakat yine de rakibinin yapacağını düşündüğü şey, o duvarın üzerinden yere mutlaka ineceğiydi. Bu nedenle aynı konumda kalmak istemiyordu ve ne olursa olsun tekniğini mutlaka tamamlayacaktı.

[Fukase Naegi]

Sağlam olan elini bel çantasına götürmüş ve çantasından çıkardığı kunaiyi rakibine fırlatmıştı. Hedef aldığı noktanın birkaç santim aşağısına saplanmıştı kunai fakat müsabakadan yeni yeni zevk almaya başlayan Takeda için iyi bir haber bile sayılırdı kunaninin rakibinin kalbine saplanmaması. Kunaiyi fırlatmasıyla beraber adımlamaya devam etmiş ve yeni yeni dikelmeye çalışan rakbinin dizine tekmesinin temas etmesine birkaç santim kala altından yükselen duvarla beraber durmak ve dengesini korumaya çalışmak için harcamıştı odağını. Başarılı olmuş muydu tartışılırdı. Yerden yükselen ve yarım metreden bile dar kalınlığı sahip duvar üzerine karın üstü çakılmış ve iki bacağı da yerden duvarla beraber yükselmişti.

Rakibinin olması gereken taraf sisle kaplanmaya başlarken duvar üzerine dengesini sağlamak için iki elini duvara dayayacak ve ayaklarının üzerine çömelir bir pozisyon alacaktı. Hamle yapabileceğinden emin olduğu bir dengeye kavuştuğunda da bel çantasından çıkaracağı iki patlayıcı parşömeni kara sis bulutlarının içerisine bırakacak ve parşömenleri bırakmasıyla senkronize bir şekilde kendini yüzü sis bulutlarına dönük olacak şekilde duvar üzerinden zemine doğru ters takla atacaktı. Havada yapabilirse havada, yapamaz ise de zemine indiğinde sağ eline bir kunai çekecek ve tekrar dövüş postrünü alacaktı. Rakibinin şaşırtmak amaçlı klonlar oluşturduğunu ve onlarla saldırı yaptığını biliyordu. Bu klonlara karşı da en büyük silahı daha kendilerine yaklaşmadan fırlattığı kunailer olmuştu.

[GM - Naruto]

Off Topic

Takeda, sis tabakası beyaz.

Takeda patlayıcı parşömenlerle beraber kendini aşağı bırakıyor dengesinden emin olduktan sonra. Misaki de bu sırada el mühürlerine başlamış oluyor çoktan. Takeda, taklasını bitirip yere inişe geçerken çantasından bir kunai çıkarıyor ve sisin ortasına doğru dalıyor. Siste minik bir delik oluşuyor o içerisine girdiğinde fakat hemen kapanıyor. Patlayıcı parşömenler ise havada biraz süzüldükten sonra gelecekler gibi görünüyor.

Takeda sisin içerisine indiği gibi rakibinin silüetini görüyor önünde, sisin içerisinde. Onu el mührü yaparken yakalıyor fakat saldırıya geçemeden hemen önce Misaki tekniğini bitirmiş oluyor ve hızlı bir şekilde yerin içine girerek kayboluyor.

Misaki yerin içine girdiği gibi, Takeda planlarını kurgulamaya başlıyor. Misaki de rakibinin onu gördüğünün bilincinde ve yerini biliyor. Bilmediği şey ise yere süzülen patlayıcı parşömenler.

[Okawa Ringo]

Misaki yerin altına girdiğinde tahminlerinde haklı çıktığını farketti. Rakibi onu takiben sisin içine atlamıştı ve artık onun nerede olduğunu da biliyordu. Sert derili erkek ondan daha iyi durumda olsa dahi artık konum olarak Misaki daha avantajlıydı. Tüm bu süreç içinde hızlı olmalı ve rakibinin her hareketini sezmeye çalışmalıydı. Bununla birlikte onun hareketini engellemeliydi de. Sol eline son kalan parşömenini aldı. Rakibinin tam altındaki zeminden yukarı çıkacaktı ve sol eliyle adamın bileklerinden birini kavrayacaktı; bu esnada elindeki parşömeni de yapıştırmış olacaktı. Sol eli ve sol ayağından güç alarak sağ elindeki katanayı rakibinin tam olarak "göt deliğine" yada oraya yakın bir dokuya saplayacak ve ondan adeta bir Yakitori yaparak yukarı çıkışını sürdürecekti. Dıştan zarar veremediği adamı içten deşecekti. Derisini simsiyah yapan ve sertleştiren bu garip tekniğinin bu sefer onu kurtaramayacağını düşünüyordu. Tüm dezavantajlarına karşılık ani ve sürpriz hareket fırsatına güveniyordu. Rakibinin sıçrayamaması için bileğini tutmuştu ve başaramasa bile hamlesine devam edecek, kılıcının erim gücüne güvenecekti. Hamlesinde başarılı olursa sağlam ayağına bir kez daha yüklenecek, akrobatik bir takla ile rakibinden uzaklaşırken şişe taktığı Yakitori kebabını pişirmek üzere parşömeni patlatacaktı!

[Fukase Naegi]

Patlayıcı parşömenleri bıraktığı gibi ayaklarını duvarın üzerinde doğrultmuştu. Ters takla atarak önce hafifçe yükselmiş ve iki ayağının üzerinde beyaz sisin içerisine Bir parmağı eksik olan eliyle belinden çektiği kunaiyi daha hiçbir deriye keskin tarafı değmeden kızılay boyamıştı. Beyazlıkların içerisinde elindeki kunainin kızıllığıyla parelellik kuran rakibinin siluetini görmüştü. Ufak bir hamle yapma fırsatı olduğunu düşünmüştü fakat rakibi el mühürleri olduğunu tahmin ettiği birkaç hareket yapmış ve zeminin içerisine ilerlemişti. Rakibinin zeminin üzerine çekilmesi Takeda için hem iyi hem de kötü haberdi. Birkaç saniye içerisinde havaya fırlattığı parşömenler zemine inecekti. O vakite kadar sisin içerisinde kalmalı ama sisin içerisinden de çıkmak zorundaydı ama dövüşün memontumu ele geçirmişken süpriz bir saldırıya da yakalanmak istemiyordu. Yapabileceği en iyi saldırının tekrar kaçmak olduğunun farkına varan Takeda rakibinin gökyüzünden inen patlayıcı parşömenlerin yaratacağı patlama ile ortaya çıkacağını umarak geriye sıçrayarak beyaz sisin içerisinden çıkacaktı.