[7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
- Jin Ryoken
- Ishigakure
- Posts: 421
- Joined: August 31st, 2018, 5:11 am
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Ryu-san sonunda beni alabildi. Sırtına aldığında uzaklaştığını görebiliyordum. Baygın taklidim devam ederken, Ryu-san'ı bu durumdan haberdar etmem gerek. Bu yüzden Ryu-san biraz daha ilerlediğinde, sadece onun duyabileceği bir şekilde fısıldadım. "Ortamdan uzaklaşmak için baygın taklidi yaptım. Eğer dövüşmeye devam edeceksek biraz daha uzaklaşmam gerek. Kimsenin yakınına giremem. Oldukça dezavantajlı durumda kalırız." diyerek uyardım. Ryu-san'da eminim buna göre hareket edecektir şimdi. Butsuo-san'lara onlara yardım edeceğim dedim ancak Ringo-san'ın uyarısı aklıma geliyor. Yalan söyleyecek birisi değil. Yine de dövüş devam ederse, onları yem edip parşömeni almaya çalışabilirim. Bu yüzden tetikte kalmamız gerek. "Gözlerini ara ara arkaya doğru çevir. Durumu kontrol et." dedim tekrardan.
Ryu, ara sıra arkaya bakarak durumun nasıl devam ettiğini kontrol edecek. Bu sırada Ryoken hareketsiz bir şekilde durmaya devam edecek. Durumu haberdar etmek için, kafasını öne çevirdiğinde "Dövüşüyorlar." veyahut "Dövüş bitmiş durumda." diyerek uyaracak.
Ryu, ara sıra arkaya bakarak durumun nasıl devam ettiğini kontrol edecek. Bu sırada Ryoken hareketsiz bir şekilde durmaya devam edecek. Durumu haberdar etmek için, kafasını öne çevirdiğinde "Dövüşüyorlar." veyahut "Dövüş bitmiş durumda." diyerek uyaracak.

► Show Spoiler
- GM - Naruto
- Game Master
- Posts: 2811
- Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Teijo: Düzeneğin üzerindeki sayaca bakıyorsun.
Ringo: Gin'e verdiğin komutla birlikte Gin seni omuzlarından yakalayıp havalandırıyor. Duvarın tepesine birkaç metre kala ileri doğru sıçrayıp kuşun temasından ayrılıyorsun ve son metreleri hızla adımlayarak duvarın tepesine ulaşıyorsun. Aşağı baktığında, garip düzenek hariç orada olan tek kişinin Teijo olduğunu farkediyorsun. Planladığın şekilde, kuruyorsun cümleni.
Teijo: Bekleyişin uzun sürmüyor, bir 5-6 saniye kadar sonra aniden duvarın tepesinde köydaşın Ringo beliriyor. Sana hitaben: "N'abeeeer? Saat geç oldu sanki. Gitme vaktiniz geldi." dediğini işitebiliyorsun.
Ryoken & Ryu: Ryoken, fısıldayarak Ryu'ya hitaben konuşuyor. Ryu, bunun üzerine ilerleyişini sürdürürken çaktırmadan ara ara arkaya doğru bakmaya başlıyor. Görebildiği yegane şey, kartalın Ringo'yu kapıp duvarın tepesine taşıyışı oluyor. Ryoken'e o sırada bir dövüş yaşanmadığını iletiyor Ryu.
Butsuo: Kafanın arka kısmını ağacın gövdesine vurarak öfkeni dışarı salıyorsun. Ardından, vücudundaki acıyı yoksaymak adına derin nefesler alıyor ve tek bir hamleyle planladığın şekilde mızrağın vücudundan dışarı çıkan kısmının büyük bir parçasını kırıp atıyorsun. Kırık parça elinde, bir süre önce terk etmiş olduğunuz alana doğru ilerlemeye başlıyorsun. Karnın attığın her adımda felaket bir şekilde ağrıyor. İlerlerken, haliyle aranıza aldığın ağaç görüşünden çıktığı için Haru'ya göz atıyorsun. Bir ağaca sırtını yaslamış durumda, temkinli şekilde sana bakıyor. Elini kaldırıp ona cümleni kuruyorsun.
Haru: Butsuo'nun olduğu taraftan bir şeylerin bir şeylere vurduğunu tahmin edebildiğin bazı sesler duyuyorsun. Ardından Butsuo, elinde kırık bir mızrak parçasıyla ağacın arkasından çıkıyor ve alanın olduğu yöne doğru ilerlemeye başlıyor. Saldırgan değil gibi. Sana bakarak: "Ne öleceğim ne de sınavdan çekileceğim. Güzel dövüştü, eline sağlık." diyor ve hafif adımlarla ilerleyişini sürdürüyor. Attığı her bir adımda vücudunun kasıldığını görebiliyorsun.
Hidden text. Only available to specific users
Devamında, düzeneğin çevresine bakınıyorsun saklanabileceğin bir şeyler bulabilmek adına. Gelgelelim, bulamıyorsun. Bu sebeple beklemeye başlıyorsun sakince.Ringo: Gin'e verdiğin komutla birlikte Gin seni omuzlarından yakalayıp havalandırıyor. Duvarın tepesine birkaç metre kala ileri doğru sıçrayıp kuşun temasından ayrılıyorsun ve son metreleri hızla adımlayarak duvarın tepesine ulaşıyorsun. Aşağı baktığında, garip düzenek hariç orada olan tek kişinin Teijo olduğunu farkediyorsun. Planladığın şekilde, kuruyorsun cümleni.
Teijo: Bekleyişin uzun sürmüyor, bir 5-6 saniye kadar sonra aniden duvarın tepesinde köydaşın Ringo beliriyor. Sana hitaben: "N'abeeeer? Saat geç oldu sanki. Gitme vaktiniz geldi." dediğini işitebiliyorsun.
Ryoken & Ryu: Ryoken, fısıldayarak Ryu'ya hitaben konuşuyor. Ryu, bunun üzerine ilerleyişini sürdürürken çaktırmadan ara ara arkaya doğru bakmaya başlıyor. Görebildiği yegane şey, kartalın Ringo'yu kapıp duvarın tepesine taşıyışı oluyor. Ryoken'e o sırada bir dövüş yaşanmadığını iletiyor Ryu.
Butsuo: Kafanın arka kısmını ağacın gövdesine vurarak öfkeni dışarı salıyorsun. Ardından, vücudundaki acıyı yoksaymak adına derin nefesler alıyor ve tek bir hamleyle planladığın şekilde mızrağın vücudundan dışarı çıkan kısmının büyük bir parçasını kırıp atıyorsun. Kırık parça elinde, bir süre önce terk etmiş olduğunuz alana doğru ilerlemeye başlıyorsun. Karnın attığın her adımda felaket bir şekilde ağrıyor. İlerlerken, haliyle aranıza aldığın ağaç görüşünden çıktığı için Haru'ya göz atıyorsun. Bir ağaca sırtını yaslamış durumda, temkinli şekilde sana bakıyor. Elini kaldırıp ona cümleni kuruyorsun.
Haru: Butsuo'nun olduğu taraftan bir şeylerin bir şeylere vurduğunu tahmin edebildiğin bazı sesler duyuyorsun. Ardından Butsuo, elinde kırık bir mızrak parçasıyla ağacın arkasından çıkıyor ve alanın olduğu yöne doğru ilerlemeye başlıyor. Saldırgan değil gibi. Sana bakarak: "Ne öleceğim ne de sınavdan çekileceğim. Güzel dövüştü, eline sağlık." diyor ve hafif adımlarla ilerleyişini sürdürüyor. Attığı her bir adımda vücudunun kasıldığını görebiliyorsun.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
- Okawa Ringo
- Ishigakure
- Posts: 309
- Joined: February 25th, 2019, 1:04 am
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Dostlarının uzaklaşmaya başlamasıyla beraber derin bir nefes aldı. Çünkü onların en az bir safha daha ilerlemesini istiyordu. Biliyordu ki, yanlış bir karar verdikleri an hepsini bu sınavdan atabilecek bir şeye sahipti. Doğru olanı yaptıklarını düşünüyordu. Gelelim karşısında dikilen shinobiye. Pek fazla söylenecek bir şey yoktu. Mavi takıma diğerleri kadar nazik olmayacaktı. İkinci günün kuyruk acısıyla bir hayli seviyesiz davrandıklarını düşünüyordu zaten. Teki ya da Butsuo bu müsabakaya dahil olmadan, ilk hamleyi yapmalıydı. Aslına bakarsa, uyarı yapmanın zamanı da geçmişti. Karşısında bulunan herif gitmeyi seçse dahi adımını attığı an her şey değişebilirdi. Teki ve Butsuo'nun nerede olduğunu bilmediğinden, bu riski almayacaktı. Diğer yandan Ryu ve Ryoken'in hala bir şeyler peşinde olma ihtimali vardı. Neyse ki yerde bıraktığı klon onları hala kontrol ediyordu. Ayrıca Gin'in varlığı da şimdilik kıçının sağlam olduğunu düşündürüyordu ona. Teijo da tahmin edilemez biriydi. Tahmin etmeye uğraşmayacaktı o nedenle.
Açık olan tek şey, ona zerre kadar güvenmediğiydi. İşini şansa bırakamazdı.
Keskin bir bakış ile hasmı ile göz göze geldiği anda elindeki kunaiyi büyük bir hızla fırlattı ona. Bunun onu yavaşlatacağını düşünüyordu. Böylece rahatça tekniğinin kısa olan el mühürlerini yapabilirdi. Tekniğinin hızını ve gücünü, yılların getirdiği Shurikenjutsu tecrübesiyle birleştirecekti. Vücudunda dolaşan chakrayı hareketlendirdi ve rakibinin alacağı son pozisyonu beklemek üzere gözlerini kıstı. Teijo'dan bir hamle gelirse, konumunun avantajına güvenecekti. Yukarıdaydı ve ona fırlatacağı şeyleri el mühürlerini duraksatmadan akrobatik yetenekleri sayesinde engelleyebilirdi. Tekniği hazır olduğunda, 10 adet shurikeni Teijo'ya doğru bir saniyelik bir sürede yollamak üzere cübbesinden çekip atacaktı. Kollarını, bacaklarını ve gövdesini hedef alacaktı. Shurikenlerin onu delip geçmesini ve vücudunu duvara çivilemesini arzu ediyordu. Fakat kafasına yahut boynuna hedef almamaya çalışacaktı. İhtiyacı olan şey onu denklemden çıkarmaktı, nefesini söndürmek değil. Yüzünde beliren gülümseme ile birlikte gözleri fal taşı gibi açılacaktı. Üslerindeyken ondan aldığı kılıç yarasını şimdi geri iade edecekti!
"SHURIKENSHIN!"
Açık olan tek şey, ona zerre kadar güvenmediğiydi. İşini şansa bırakamazdı.
Keskin bir bakış ile hasmı ile göz göze geldiği anda elindeki kunaiyi büyük bir hızla fırlattı ona. Bunun onu yavaşlatacağını düşünüyordu. Böylece rahatça tekniğinin kısa olan el mühürlerini yapabilirdi. Tekniğinin hızını ve gücünü, yılların getirdiği Shurikenjutsu tecrübesiyle birleştirecekti. Vücudunda dolaşan chakrayı hareketlendirdi ve rakibinin alacağı son pozisyonu beklemek üzere gözlerini kıstı. Teijo'dan bir hamle gelirse, konumunun avantajına güvenecekti. Yukarıdaydı ve ona fırlatacağı şeyleri el mühürlerini duraksatmadan akrobatik yetenekleri sayesinde engelleyebilirdi. Tekniği hazır olduğunda, 10 adet shurikeni Teijo'ya doğru bir saniyelik bir sürede yollamak üzere cübbesinden çekip atacaktı. Kollarını, bacaklarını ve gövdesini hedef alacaktı. Shurikenlerin onu delip geçmesini ve vücudunu duvara çivilemesini arzu ediyordu. Fakat kafasına yahut boynuna hedef almamaya çalışacaktı. İhtiyacı olan şey onu denklemden çıkarmaktı, nefesini söndürmek değil. Yüzünde beliren gülümseme ile birlikte gözleri fal taşı gibi açılacaktı. Üslerindeyken ondan aldığı kılıç yarasını şimdi geri iade edecekti!
"SHURIKENSHIN!"

- Sekino Teijo
- Posts: 150
- Joined: November 7th, 2019, 8:18 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Dört duvar arasında saklanacak bir yer bulamadığım için sessiz sakin bir şekilde neler olacağını beklemeye başladım. Bu bekleyişim tahmin ettiğimden çok daha fazla kısa sürdü. Beklemeye başladıktan saniyeler sonra Ringo sevimli kuşuyla birlikte duvarın tepesinde gözüktü. Anlaşılan duvarın diğer tarafında işler bizim için pek de iyi gitmedi. Aramızda çok fazla mesafe olduğu için şimdilik herhangi bir hamlede bulunmayı düşünmüyorum.
Ringo'nun dediklerinden sonra kolumdaki olmayan saate bakar gibi yapıp "Sorma baya geç olmuş. İnsan eğlenirken zamanın ne kadar hızlı geçtiğini fark etmiyor." diyeceğim. Ardından elimle Ringo'ya gel gel işareti yaparak "Hadi daha fazla geç olmadan yanıma gel de şu düzeneği nasıl açacağımıza bakalım. Emin değilim ama bence içinden parşömen yerine bomba filan da çıkabilir. Dikkatli olmamız lazım." diyeceğim. Eğer Ringo konuşmak yerine duvarın tepesinden bana saldırmayı denerse hızlıca el mühürlerini yaparak Bunshin no Jutsu yapmayı deneyeceğim. Anlık oluşan sis bulutu sayesinde klonlarımla yer değiştirerek Ringo'nun kafasını karıştırmayı deneyeceğim.
Ringo'nun dediklerinden sonra kolumdaki olmayan saate bakar gibi yapıp "Sorma baya geç olmuş. İnsan eğlenirken zamanın ne kadar hızlı geçtiğini fark etmiyor." diyeceğim. Ardından elimle Ringo'ya gel gel işareti yaparak "Hadi daha fazla geç olmadan yanıma gel de şu düzeneği nasıl açacağımıza bakalım. Emin değilim ama bence içinden parşömen yerine bomba filan da çıkabilir. Dikkatli olmamız lazım." diyeceğim. Eğer Ringo konuşmak yerine duvarın tepesinden bana saldırmayı denerse hızlıca el mühürlerini yaparak Bunshin no Jutsu yapmayı deneyeceğim. Anlık oluşan sis bulutu sayesinde klonlarımla yer değiştirerek Ringo'nun kafasını karıştırmayı deneyeceğim.

- Oita Butsuo
- Ishigakure
- Posts: 320
- Joined: September 1st, 2018, 2:42 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Canım yanıyor ama duramam. Diğerlerinin ne durumda olduğunu öğrenmeliyim. Onların bana ihtiyacı olabileceği bahane, benim onlara ihtiyacım var. Alanın sınırına gelene kadar devam edeceğim. Sınıra geldiğimde de kendimi göstermeden neler olup bitiyor anlam vermeye çalışacağım. Umarım fil orada değildir...
- Kurosawa Haru
- Kusagakure
- Posts: 340
- Joined: October 12th, 2018, 9:09 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
"Ben onu uyardım. Kanı elimden silindi." diye fısıldadı boşluğa, birilerinin onu duyacağını umut ederek. Ne kadar dikkatli şekilde izlendiklerini bilmiyordu. Her şeyi duyup görüyorlar mıydı? Yoksa sadece çok uzaktan bakıp, tahmin mi ediyorlardı yaşananları?
Yanındaki ağaçtan kuvvet alarak yavaşça kalkmayı deneyecekti, Butsuo'nun ona saldırmayacağı uzaklığa ulaştığı an. Hala hiçbir şeyden emin değildi, taklit yapıp yapmadığını bilmiyordu. Hala geri dönüp saldırma ihtimali vardı bu kuduz hayvanın. Başı öylesine dönüyor, öylesine kötü hissediyordu ki, belki de bayılıp düşecekti bir an sonra, tahmin edemiyordu yaşanacak hiçbir şeyi. Şimdilik sadece ayağa kalkmaya odaklanacak, kalkabilirse de baş dönmesini toparlamaya uğraşacaktı nefesini kontrol ederek. Planı hala aynıydı, Butsuo ona herhangi bir şekilde yaklaşmaya çalışırsa, kendini dev bir kalkanın ardına gizleyecekti.
Yanındaki ağaçtan kuvvet alarak yavaşça kalkmayı deneyecekti, Butsuo'nun ona saldırmayacağı uzaklığa ulaştığı an. Hala hiçbir şeyden emin değildi, taklit yapıp yapmadığını bilmiyordu. Hala geri dönüp saldırma ihtimali vardı bu kuduz hayvanın. Başı öylesine dönüyor, öylesine kötü hissediyordu ki, belki de bayılıp düşecekti bir an sonra, tahmin edemiyordu yaşanacak hiçbir şeyi. Şimdilik sadece ayağa kalkmaya odaklanacak, kalkabilirse de baş dönmesini toparlamaya uğraşacaktı nefesini kontrol ederek. Planı hala aynıydı, Butsuo ona herhangi bir şekilde yaklaşmaya çalışırsa, kendini dev bir kalkanın ardına gizleyecekti.
- Jin Ryoken
- Ishigakure
- Posts: 421
- Joined: August 31st, 2018, 5:11 am
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Yapacak pek bir şey kalmadı. Dövüşün devam edip etmeyeceği kısmına takıldım sadece. Şuanda ilerleyebiliyorken ilerlememiz lazım. Ormanların arasına girdikten sonra neler yaşanacağını izlememiz gerek. Bu yüzden ilerlemeye devam edeceğiz. "Ryu-san, burayı iyice izleyebileceğimiz bir yere doğru git ormanların arasında. Neler döneceğine göre geri döneriz. Belki bir şans daha çıkar." diye fısıldadım. Şimdilik beni taşıyorken hiç yürüyesim yok. Ormanların içinde ayaklarımın üstüne basarım.
Ryu, Ryoken'in düşündüğü gibi duvarları iyice izleyebileceği bir yere doğru geçecek. Yakınlığını ayarlamaya çalışacak. Ormanların arasına geçecek.
Ryu, Ryoken'in düşündüğü gibi duvarları iyice izleyebileceği bir yere doğru geçecek. Yakınlığını ayarlamaya çalışacak. Ormanların arasına geçecek.

► Show Spoiler
- GM - Naruto
- Game Master
- Posts: 2811
- Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Ringo & Teijo: Teijo, Ringo'nun az önce kendine hitaben kurduğu cümleye yanıt vermeye hazırlanıyor, ancak ağzını açtığı anda kendisine fırlatılan kunaiyle birlikte konuşmaya çalışmaktan vazgeçiyor. Kendisine fırlatılan ilk kunaiden birkaç adım geriye zıplayacak şekilde kaçıyor ve el mühürlerine başlıyor. Bu esnada, Ringo da el mühürlerine başlamış oluyor. İkili, benzer anlarda tekniklerini tamamlamış oluyorlar. Ringo, cübbesinden hızla çıkardığı 10 adet shurikeni Teijo'nun bulunduğu noktaya yağdırmaya başlıyor. Bu esnada Teijo ise bir sis bulutuyla birlikte üç adet klon çıkarıyor ortaya. Ve sisten faydalanarak, klonlarından biriyle yer değiştiriyor.
Butsuo: Alanın sınırına ulaştığında, Ryoken ve Ryu'nun senden uzakta, saat 3 yönünde alanın sınırından çıktıkları ana şahit oluyorsun. Ryoken, Ryu'nun omzunda ve baygın gibi görünüyor. Alanın ortasında, sen buradayken olmayan ancak şuan heyula gibi yükselen ve bir oda gibi birbirleriyle birleşen dört duvar mevcut. Duvarın tepesinde bir Ringo, hemen dibinde bir Ringo daha var. Duvarın tepesindeki Ringo içeriye shuriken yağdırmakta. Kartal ise duvarın tepesinde uçmakta. Fil ortalarda görünmüyor. Hakeza Ryobe de.
Haru: Zorlanarak da olsa ayağa kalkmayı başarıyorsun. Önce öne birkaç adım, ardından geriye bir adım sendeledikten sonra sabit bir şekilde durabiliyorsun. Butsuo'dan agresif bir tavır göremiyorsun bu esnada, aksine uzaklaşmaya niyetli gibi. Ağaçların arasından, açıklık alana doğru ilerlediğini görüyorsun en son. Devamında görüş açından çıkıyor.
Ryoken & Ryu: Alanın sınırından dışarı çıktığınız gibi, Ryoken'in talimatıyla ağaçlıkların içine doğru ilerlemeye koyuluyorsunuz. Ryu ara ara arkaya doğru göz attığında Ringo'nun duvarın içine doğru shuriken yağdırdığını görebiliyor. Bir 10-15 metre kadar ilerledikten sonra güvenli olduğunu düşündüğünüz ve alanı da hala görebildiğiniz bir yerde duruyorsunuz.
Hidden text. Only available to specific users
Ringo, shurikenleri yağdırmaya başladığı gibi aniden bir sis bulutu beliriyor hedef alanında, ve karşısında dört adet Teijo buluyor. Teijo'nun ilk konumuna göre sağında iki tane ve solunda bir tane. Sis bulutunun oluşumu ve dağılışı esnasında shurikenlerini fırlatmaya devam ettiği için dört klonu birden hedef alacak aralık bulamıyor. Ve ortadaki iki tanesini hedef alabiliyor yalnızca. Bunda sayıca fırlattığı shurikenlerin nispeten az olmasının da etkisi mevcut. Shurikenler, ortadaki iki Teijo'yu aniden oluştukları gibi bir sis bulutuyla yok ediyorlar. Son shuriken de zeminle temas ettikten sonra, birbirlerine 3-4 metre kadar uzaklıkta yan yana duran iki Teijo kalıyor Ringo'nun karşısında. Butsuo: Alanın sınırına ulaştığında, Ryoken ve Ryu'nun senden uzakta, saat 3 yönünde alanın sınırından çıktıkları ana şahit oluyorsun. Ryoken, Ryu'nun omzunda ve baygın gibi görünüyor. Alanın ortasında, sen buradayken olmayan ancak şuan heyula gibi yükselen ve bir oda gibi birbirleriyle birleşen dört duvar mevcut. Duvarın tepesinde bir Ringo, hemen dibinde bir Ringo daha var. Duvarın tepesindeki Ringo içeriye shuriken yağdırmakta. Kartal ise duvarın tepesinde uçmakta. Fil ortalarda görünmüyor. Hakeza Ryobe de.
Haru: Zorlanarak da olsa ayağa kalkmayı başarıyorsun. Önce öne birkaç adım, ardından geriye bir adım sendeledikten sonra sabit bir şekilde durabiliyorsun. Butsuo'dan agresif bir tavır göremiyorsun bu esnada, aksine uzaklaşmaya niyetli gibi. Ağaçların arasından, açıklık alana doğru ilerlediğini görüyorsun en son. Devamında görüş açından çıkıyor.
Ryoken & Ryu: Alanın sınırından dışarı çıktığınız gibi, Ryoken'in talimatıyla ağaçlıkların içine doğru ilerlemeye koyuluyorsunuz. Ryu ara ara arkaya doğru göz attığında Ringo'nun duvarın içine doğru shuriken yağdırdığını görebiliyor. Bir 10-15 metre kadar ilerledikten sonra güvenli olduğunu düşündüğünüz ve alanı da hala görebildiğiniz bir yerde duruyorsunuz.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
- Sekino Teijo
- Posts: 150
- Joined: November 7th, 2019, 8:18 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Ringo’yu ve sevimli kartalını gördükten sonra içinde bulunduğum durum yüzünden İki medeni shinobi gibi konuşmayı planlıyordum. Ancak üzerime gelen kunai yüzünden bu planımdan vazgeçmek zorunda kaldım. Ringo, yaptığı hamle ile konuşmak istemediğini açık bir şekilde belli etti. Bu yüzden ilk olarak hiçbir şey söylemeden hızlıca birkaç adım geriye zıplayarak üzerime gelen kunaiden kurtuldum. Sonrasında ise vakit kaybetmeden yedek planımı uygulamak için el mühürlerini yapmaya başladım. Bu sırada Ringo’da benim gibi el mührü yapmaya başladı. İkimizde aynı anda el mühürlerimizi tamamladık. Ben klon çıkarıp rakibimin dikkatini dağıtmaya çalışırken köydaşım ise acımasız bir şekilde üzerime shuriken yağdırmayı tercih etti. Neyse ki sis bulutu ve iki klonun fedakarlığı sayesinde üzerime gelen saldırıdan yara almadan kurtulmayı başardım.
Rakibim konuşmama bile izin vermediği için teslim olsam bile duracağını sanmıyorum. Bu durumdan sadece onu etkisiz hale getirerek kurtulabilirim ama bu hiç de kolay olmayacak. Çünkü hem yanımda yeterli ekipmanlarım yok hem de Ringo giderek değişmeye başladı. Ryoken’i canlı canlı yakması değiştiğinin en büyük kanıtlarından biri. Önceden gizli gizli yaptığı hainlikleri artık göstere göstere yapmaktan çekinmiyor. Sanki sınavın sonucundan çok köydeki shonibilerin sayısını eksiltmeye çalışıyor. Sınavda kayıplarının olabileceğini duyuru sırasında bastıra bastıra söylemişlerdi. Ringo ve köydeki tanıdıkları bu söylemi kullanarak köyün savaş gücünü azaltmaya çalıştıklarını düşünüyorum ama emellerine bu kadar kolay ulaşamayacaklar.
Kartal neredeyse savaşın başından beri bizimle birlikte olduğu için yakında fil ile aynı sonucu paylaşacağını düşünüyorum ama yine de plan yaparken onu da hesaba katacağım. Öncelikle eğer kartal ve Ringo oldukları pozisyonda sabit kalırlarsa klonum ile birlikte duvarın dibine doğru koşacağım. Duvara yaklaştıktan sonra ayaklarımı chakra ile güçlendirip duvarın üzerinde yürüyerek Ringo’ya yaklaşmayı deneyeceğim. Aramızdaki mesafe 7-8 metre olduğu zaman el mühürlerine başlayıp Kangehika ile duvarı yıkarak Ringo’yu yere düşürmeyi deneyeceğim. İlk denemem de temelden başladığım için başarılı olamamıştım ama eğer yukarıdan aşağıya doğru duvarı yıkmayı denersem daha kolay olacağını sanıyorum. Eğer kartal saldırmayı denerse kanatlarından birine Shuriken fırlattıktan sonra yine aynı planı yapmayı deneyeceğim. Plan esnasında üzerime gelen başka bir kunai olursa klonumu feda ederek oluşturduğu sis planından yararlanmayı da deneyeceğim.
Rakibim konuşmama bile izin vermediği için teslim olsam bile duracağını sanmıyorum. Bu durumdan sadece onu etkisiz hale getirerek kurtulabilirim ama bu hiç de kolay olmayacak. Çünkü hem yanımda yeterli ekipmanlarım yok hem de Ringo giderek değişmeye başladı. Ryoken’i canlı canlı yakması değiştiğinin en büyük kanıtlarından biri. Önceden gizli gizli yaptığı hainlikleri artık göstere göstere yapmaktan çekinmiyor. Sanki sınavın sonucundan çok köydeki shonibilerin sayısını eksiltmeye çalışıyor. Sınavda kayıplarının olabileceğini duyuru sırasında bastıra bastıra söylemişlerdi. Ringo ve köydeki tanıdıkları bu söylemi kullanarak köyün savaş gücünü azaltmaya çalıştıklarını düşünüyorum ama emellerine bu kadar kolay ulaşamayacaklar.
Kartal neredeyse savaşın başından beri bizimle birlikte olduğu için yakında fil ile aynı sonucu paylaşacağını düşünüyorum ama yine de plan yaparken onu da hesaba katacağım. Öncelikle eğer kartal ve Ringo oldukları pozisyonda sabit kalırlarsa klonum ile birlikte duvarın dibine doğru koşacağım. Duvara yaklaştıktan sonra ayaklarımı chakra ile güçlendirip duvarın üzerinde yürüyerek Ringo’ya yaklaşmayı deneyeceğim. Aramızdaki mesafe 7-8 metre olduğu zaman el mühürlerine başlayıp Kangehika ile duvarı yıkarak Ringo’yu yere düşürmeyi deneyeceğim. İlk denemem de temelden başladığım için başarılı olamamıştım ama eğer yukarıdan aşağıya doğru duvarı yıkmayı denersem daha kolay olacağını sanıyorum. Eğer kartal saldırmayı denerse kanatlarından birine Shuriken fırlattıktan sonra yine aynı planı yapmayı deneyeceğim. Plan esnasında üzerime gelen başka bir kunai olursa klonumu feda ederek oluşturduğu sis planından yararlanmayı da deneyeceğim.

- Oita Butsuo
- Ishigakure
- Posts: 320
- Joined: September 1st, 2018, 2:42 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
OOOFFFFFF! Yine neler olmuş ya? Zaten kafam çalışmıyor bir de yeni bir sürü bir şeyler olmuş. Bir kez daha aklım ve kalbim karman çorman. Bir yanım o duvarların içinde fil olmasın ki en adi orospu çocuğu olmadığımı ispatlamak için karnımdaki yarım mızrağı sökmeyeyim istiyor. Diğer yanım duvarların içinde fil olsa da Ringo onu ta ta ta tarıyor olsun istiyor. Sikerler ya, en adi orospu çocuğuyum, gebersin amına koyduğumun fili. Kan şekerim düştü.
Ryoken de iptal olmuş anlaşılan. Teijo yok ortalarda, umarım iyi durumdadır. Teki'yi de hiç görmedim, umarım o da iyidir. Ben şimdilik ormanın içinde görünmeden Ryu'yu bulup bir durum raporu alayım. Giderken de ne kadar hareket edebiliyorum bir test edeyim kendimi. Hızımı arttırarak gideceğim Ryu'yu gördüğüm tarafa. Ne yaptığımda canım ne kadar yanıyor, nasıl bir acı, neleri yapmam mümkün bir fikrim olsun. Tekrar aksiyona girmem gerekirse de nasıl bir acıyla karşılaşacağımı bileyim ki daha zor bir durumda bir sürprizle karşılaşmayayım. Ryu'yu bulabilirsem de "Neler oluyor? Bizimkiler nerede?" diye sorarak genel bir durum özeti isteyeceğim.
Ryoken de iptal olmuş anlaşılan. Teijo yok ortalarda, umarım iyi durumdadır. Teki'yi de hiç görmedim, umarım o da iyidir. Ben şimdilik ormanın içinde görünmeden Ryu'yu bulup bir durum raporu alayım. Giderken de ne kadar hareket edebiliyorum bir test edeyim kendimi. Hızımı arttırarak gideceğim Ryu'yu gördüğüm tarafa. Ne yaptığımda canım ne kadar yanıyor, nasıl bir acı, neleri yapmam mümkün bir fikrim olsun. Tekrar aksiyona girmem gerekirse de nasıl bir acıyla karşılaşacağımı bileyim ki daha zor bir durumda bir sürprizle karşılaşmayayım. Ryu'yu bulabilirsem de "Neler oluyor? Bizimkiler nerede?" diye sorarak genel bir durum özeti isteyeceğim.