[7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
- Okawa Ringo
- Ishigakure
- Posts: 309
- Joined: February 25th, 2019, 1:04 am
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Düşündüğü gibi rakibi bir kedi gibi tırmalamaya başlamıştı. Ama buraya kadar. Artık Teijo’yu derin bir uykuya gönderme vakti. Daha fazla oyalanmadan Haru’yu bulması gerektiğini düşünüyordu. Rakibinin acı içinde olduğunu farkedebilmişti. Bundan yararlanmak için hiç beklemeden hızlıca tekniğini uygulamaya koyacaktı.
Sola doğru genişçe bir iskiv alırken Asusukai’yi uygulayacak ve afallamış rakibini yüksek çekim kuvvetine maruz bırakacaktı. Bunu yaparken boştaki sol eliyle cübbesinden iki shuriken çekecek, gözlerini bir hışımla kısacak ve aşırı güçlü bir şekilde rakibinin göğsüne fırlatacaktı.
“Atacaksan adam gibi at, gerizekalı!”
Bu hamlesini yaparken önce sola, tekniğini uygular uygulamaz da sağa adımlanarak konumunu değiştirecek ve gerekirse sıçrayarak gelecek herhangi bir saldırıya karşı önlem alacaktı. Fakat bunun çok kısa süreceğini de biliyordu. Gin kısa süre sonra onu aleve boğacaktı. Eğer Teijo'nun ona ya da kartala karşı bir şeyler fırlatmayı denediğini görürse shurikenleri onları sektirmek için kullanacaktı. Eğer ki Teijo, o iğrenç Girigiri tekniğini kullanmak üzere elini savurmaya çalışırsa onun dibinde olmadığı için çok etkilenmeyeceğini düşünüyordu. Fakat yine de bunu denerse, iki shurikeni de dip dibe bileğine fırlatacaktı.
Sola doğru genişçe bir iskiv alırken Asusukai’yi uygulayacak ve afallamış rakibini yüksek çekim kuvvetine maruz bırakacaktı. Bunu yaparken boştaki sol eliyle cübbesinden iki shuriken çekecek, gözlerini bir hışımla kısacak ve aşırı güçlü bir şekilde rakibinin göğsüne fırlatacaktı.
“Atacaksan adam gibi at, gerizekalı!”
Bu hamlesini yaparken önce sola, tekniğini uygular uygulamaz da sağa adımlanarak konumunu değiştirecek ve gerekirse sıçrayarak gelecek herhangi bir saldırıya karşı önlem alacaktı. Fakat bunun çok kısa süreceğini de biliyordu. Gin kısa süre sonra onu aleve boğacaktı. Eğer Teijo'nun ona ya da kartala karşı bir şeyler fırlatmayı denediğini görürse shurikenleri onları sektirmek için kullanacaktı. Eğer ki Teijo, o iğrenç Girigiri tekniğini kullanmak üzere elini savurmaya çalışırsa onun dibinde olmadığı için çok etkilenmeyeceğini düşünüyordu. Fakat yine de bunu denerse, iki shurikeni de dip dibe bileğine fırlatacaktı.

- Sekino Teijo
- Posts: 150
- Joined: November 7th, 2019, 8:18 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Ringo, vücudumda dolaştırdığım elektrik akımından etkilendikten sonra aramızdaki mesafeyi açmak için geriye zıpladı. Bu hamlesinden sonra aramızdaki arttığı için tekme planımı rafa kaldırarak hızlıca çantamdan iki shuriken çıkardım. Tam shurikenleri fırlatacağım sırada ise Ringo’nun attığı kunai yüzünden karnımda şiddetli bir acı hissettim. Anlaşılan ikimizde aynı şeyi planlamışız. Karnımdaki acıya rağmen planımı devam ettirerek vakit kaybetmeden elimdeki shurikenleri rakibime fırlattım. Fırlattığım shurikenlerin ikisi de rakibime isabet etmesine rağmen dövüşü bitirecek kadar ciddi bir hasar veremediğimin farkındayım. Durumum çok da iyi değil. Üstüne üstlük daha Ringo’nun üzerinde ne kadar ekipman kaldığını bilmiyorum.
Dövüşümüz sırasında Ringo’nun ortağına beni kızartmasını söylediğini duydum. Açıkçası alevler benim için birazcık sorun yaratabilir. Ryoken ile aynı kaderi paylaşmak konusunda pek istekli değilim. Bu yüzden tutuşmaya başlamadan önce bir şeyler yapmam lazım. Kawarimi no Jutsu ile alevlerden kaçmayı deneyebilirim ama az önce etrafı incelediğim sırada bulunduğum çevrede yer değiştirebileceğim bir obje görmediğim için işe yarayacağını pek sanmıyorum. Gerçi aslında kaçmama gerek yok. Birazcık risklide olsa kaçmak yerine saldırarak kartalın saldırısını dolaylı yoldan engelleyebilirim. Katon elementinin bana kalırsa en büyük zayıflığı yıkıcı gücü. Eğer Ringo’nun dibine girebilirsem kartal saldırısını yapmadan önce iki kez düşünmesi gerekecek. Çünkü hem beni hem de ortağını aynı anda kızartmak isteyeceğini düşünmüyorum. Bu plandaki tek sorun Ringo’nun dediklerini doğru kabul etmem. Beni kandırmak için kartalına yanlış veya şifreli bir komut vermiş olabilir. Böyle bir durumda aramızdaki mesafeyi kapatacağım için işler benim için kötü bir sonla bitebilir.
Tüm risklere rağmen kartalın Katon elementini kullanacağını varsayarak çantamdan son kalan shurikeni elime aldıktan sonra ayaklarıma chakra gönderip Ringo ile aramdaki mesafeyi iyice kapatmaya çalışacağım. Mesafeyi kapatırken eğer üzerime bir şey atmaya çalışırsa elimdeki shuriken ile engellemeye çalışıp ardından shurikeni tüm gücümle göğsüne atmayı deneyeceğim. Yok, eğer ben mesafeyi kısaltırken el mührü yapmaya çalışırsa direk shurikenimi fırlattıktan sonra koşmaya devam edeceğim. Ringo'ya iyice yaklaştıktan sonra ise hızlıca el mühürlerini yaparak Kangehika ile onu vurmaya çalışacağım. Halihazırsa vücudunda elektrik akımını iyi kötü iletebilecek cisimlerde olduğu için bu saldırının dövüşü bitirebileceğini düşünüyorum. Ancak eğer Ringo, aramızdaki mesafeyi ben kapatamadan açarsa son shurikenim ile kartalı gagasından vurarak bana göndereceği alevlerin açısını değiştirmeye çalışacağım. Umarım kartal kardeş alevleri sadece gagasından çıkarıyordur.
Dövüşümüz sırasında Ringo’nun ortağına beni kızartmasını söylediğini duydum. Açıkçası alevler benim için birazcık sorun yaratabilir. Ryoken ile aynı kaderi paylaşmak konusunda pek istekli değilim. Bu yüzden tutuşmaya başlamadan önce bir şeyler yapmam lazım. Kawarimi no Jutsu ile alevlerden kaçmayı deneyebilirim ama az önce etrafı incelediğim sırada bulunduğum çevrede yer değiştirebileceğim bir obje görmediğim için işe yarayacağını pek sanmıyorum. Gerçi aslında kaçmama gerek yok. Birazcık risklide olsa kaçmak yerine saldırarak kartalın saldırısını dolaylı yoldan engelleyebilirim. Katon elementinin bana kalırsa en büyük zayıflığı yıkıcı gücü. Eğer Ringo’nun dibine girebilirsem kartal saldırısını yapmadan önce iki kez düşünmesi gerekecek. Çünkü hem beni hem de ortağını aynı anda kızartmak isteyeceğini düşünmüyorum. Bu plandaki tek sorun Ringo’nun dediklerini doğru kabul etmem. Beni kandırmak için kartalına yanlış veya şifreli bir komut vermiş olabilir. Böyle bir durumda aramızdaki mesafeyi kapatacağım için işler benim için kötü bir sonla bitebilir.
Tüm risklere rağmen kartalın Katon elementini kullanacağını varsayarak çantamdan son kalan shurikeni elime aldıktan sonra ayaklarıma chakra gönderip Ringo ile aramdaki mesafeyi iyice kapatmaya çalışacağım. Mesafeyi kapatırken eğer üzerime bir şey atmaya çalışırsa elimdeki shuriken ile engellemeye çalışıp ardından shurikeni tüm gücümle göğsüne atmayı deneyeceğim. Yok, eğer ben mesafeyi kısaltırken el mührü yapmaya çalışırsa direk shurikenimi fırlattıktan sonra koşmaya devam edeceğim. Ringo'ya iyice yaklaştıktan sonra ise hızlıca el mühürlerini yaparak Kangehika ile onu vurmaya çalışacağım. Halihazırsa vücudunda elektrik akımını iyi kötü iletebilecek cisimlerde olduğu için bu saldırının dövüşü bitirebileceğini düşünüyorum. Ancak eğer Ringo, aramızdaki mesafeyi ben kapatamadan açarsa son shurikenim ile kartalı gagasından vurarak bana göndereceği alevlerin açısını değiştirmeye çalışacağım. Umarım kartal kardeş alevleri sadece gagasından çıkarıyordur.

- Jin Ryoken
- Ishigakure
- Posts: 421
- Joined: August 31st, 2018, 5:11 am
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Dövüşe geri dönüp dönmemek konusunda büyük endişelerim var. Ringo-san'ın kozunu görmezden gelerek burayı yenebildiğimizi düşünürsem, Butsuo-san ve Teijo-san'la uğraşmam gerekecek. Aynı zamanda onlarla uğraşırken ne durumda olacağımı dahi bilmiyorum. "Butsuo-san, Ringo-san bana burada dövüşmeye devam edersek 'devam edememe' garantisi sunduğunu söyledi. Yani elinde gerçekten büyük bir koz olmalı. Yani bu yola çıktığımız andan itibaren şunu bil ki, çok büyük hasarlar alabiliriz. Bu mızraktan daha büyük hasarlar." dedim. Butsuo-san devam etmek istiyorsa bir süre daha dövüşebilirim. Ryu-san'da oldukça güçlü birisi. Ryu-san üstünün kuru olup olmadığını kontrol ederken göz ucuyla baktım ona doğru. Ardından, Butsuo-san'ın kuşla uğraşabileceğini düşündüm. Kuşu alıp parçalayabilir herhalde. Aygır gibi adam, ne yapacağı belli olmaz. Ryu-san, Tantousunu bana doğru uzattığında geri çevirdim. "Sende kalsın, ön safta sen olacaksın. Benim yanımda daha büyük bir silah var. Üstelik içinde bir silah daha taşıyor." dedim. Eğer Butsuo-san'ın bir sorusu veya belirtmek istediği bir şey varsa dinleyeceğim, yoksa "Geç kalmayalım. Teijo-san içerde. Ryu-san, sen ayrı bir yerden yukarı çık. Hızla Ringo-san'ın üzerine doğru atla. Ben ona Genjutsu uygulayacağım. Senin işini rahatlatmak için elimden geleni deneyeceğim." diyerek hızla gitmek istediğimi belirteceğim. Ringo-san'ı gördüğüm anda Shibou no jutsu kullanacağım. Hiç beklemeden.
Ryu, üstünün kuru olup olmadığını kontrol edecek. Ardından üstü kuruysa Raiton no Yoroi jutsusunu kullanacak. Eğer üstü kuru değilse üstünü çıkaracak. Eline Wakizashi'sini aldıktan sonra Butsuo ve Ryoken ile ilerlemeye başlayacak. Onlardan ayrı bir şekilde duvara tırmanmayı deneyecek.
Out: Tura ekleme yaptım, başta direk gitmeyiz oraya diye düşündüm ancak sonradan gidebilme ihtimaline karşı tur ekledim. Hata ettiysem affola. Eklediğim kısımkar Ryoken turunda son iki cümledir.
Ryu, üstünün kuru olup olmadığını kontrol edecek. Ardından üstü kuruysa Raiton no Yoroi jutsusunu kullanacak. Eğer üstü kuru değilse üstünü çıkaracak. Eline Wakizashi'sini aldıktan sonra Butsuo ve Ryoken ile ilerlemeye başlayacak. Onlardan ayrı bir şekilde duvara tırmanmayı deneyecek.
Out: Tura ekleme yaptım, başta direk gitmeyiz oraya diye düşündüm ancak sonradan gidebilme ihtimaline karşı tur ekledim. Hata ettiysem affola. Eklediğim kısımkar Ryoken turunda son iki cümledir.
Last edited by Jin Ryoken on November 14th, 2021, 10:46 pm, edited 1 time in total.

► Show Spoiler
- Kurosawa Haru
- Kusagakure
- Posts: 340
- Joined: October 12th, 2018, 9:09 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Beyin sarsıntısı geçiriyor oluşu ona görmediği şeyleri gördüğüne inandırıyor olmalıydı. Gözlerini birkaç kez kapatıp açtı, duvarın dibinde bekleyen Ringo'yu gördü. Başka birini ise görmüyordu. Ringo'ya doğru el salladı Haru, göreceğini umarak. En yakın ağaca tutunup onu görmesini bekleyecekti. Durumu hakkında bilgi vermek zorunda olduğunu hissediyordu.
- Oita Butsuo
- Ishigakure
- Posts: 320
- Joined: September 1st, 2018, 2:42 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Ryoken'i dinledim dinlemesine ama Teijo'nun Ringo'yla tek başına içeride dövüşmesine izin veremem, hele de Ringo'nun elinde bir koz varsa. Bu işin sonunda ölür müyüz kalır mıyız bilmiyorum ama ben bu yola girmeye hevesliyim. Ryoken'e "Seni korumak için elimden geleni yapacağım." diye garanti verip Ryu'ya da bir bakış atmakla yetindim. İkisine de güveniyorum, umarım ben de geri kalmam onlardan. Aksiyona girmeden önce de son bir uyarı yaptım. "Jutsularınızı tam koruluktan çıkarken aktif edin, yıldırımlar fışkıran bir insanı fark etmek pek zor değil." Bir sıkıntı olacağını sanmıyorum ama yine de birbirimizi anladığımızdan emin olalım. Ryoken'in yanından ayrılmayacağım koruluktan çıktığımızda. Hem duyu organlarımla hem de sensör yeteneklerimle ona gelebilecek her hasarı önlemeye çalışacağım. Bu konuda bildiğim pek bir teknik falan da yok ama ne gelirse elimden. Bir de sensör yeteneklerimle geleceğini hissettiğim her saldırıyı önceden Ryoken'e söyleyerek onu da uyaracağım. Çabucak Teijo'ya yetişiriz umarım.
- GM - Naruto
- Game Master
- Posts: 2811
- Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Ringo & Teijo: Ringo, aradaki mesafeyi kapatmak adına Ringo'ya doğru atılırken Ringo sola doğru hafifçe iskivleniyor ve üst vücudunu belinden yana doğru yatırarak olası bir saldırıdan kaçmaya meylediyor. Bu esnada sağ elini hızla yukarıdan aşağı doğru savuruyor odaklanarak. Teijo, aradaki mesafenin yaklaşık yarısını kapatmışken aniden vücudunun ağırlaşmaya başladığını hissediyor. Bir sonraki adımını buna bağlı olarak aşırı kontrolsüzce atıyor ve neredeyse yere kapaklanacakken kendini zar zor ayakta tutabiliyor. Vücudunun bu alışkın olmadığı hisse adapte olmakta zorlanıyor. Elindeki shurikeni fırlatmaya niyetleniyor, lakin kolunu kaldırmaya çalıştığında benzer şekilde zorlanıyor. Bu kafa karışıklığı ona minimal de olsa bir zaman kaybettiriyor ve shurikenini fırlatmaya fırsat bulamadan Ringo'nun kendisine fırlatmış olduğu iki shurikeni göğsüne yiyor!
“Atacaksan adam gibi at, gerizekalı!”
Göğsüne ardı ardına aldığı iki shuriken darbesi yüzünü acıyla buruşturmasına sebep oluyor Teijo'nun. Kendi saldırısı başarılı olmadığı gibi, oldukça dezavantajlı bir konuma düşmüş durumda. Kafasını kaldırıp durumu yeniden kontrol altına almaya çalıştığı anda kartalın aniden kendisine doğru yeşilimsi bir sıvı tükürdüğünü, bu sıvının ise havada aniden alev alarak bir kütle halinde üzerine geldiğini görüyor. Refleksif olarak kollarını kaldırmaya çalışıyor kendini korumak için, ancak kolları bile fazlasıyla ağır geliyor kendisine. Alev kütlesi, göğsüne çarpıp geriye doğru fırlatıyor Teijo''yu. Vücudu bir anlığına alev alıyor. Sırtüstü yere düşerken gövdesinin birkaç saniye boyunca alevler tarafından sarıldığını ve acıyla dolduğunu hissediyor. Sırtı yere çarptığı anda alevler sönüp yok oluyor. Geride acı ve göğse saplanmış iki shuriken bırakıyorlar.
Teijo sırtüstü yerde uzanmakta, nefes alış verişi kontrolsüz. Karnına saplı bir kunai, göğsüne saplı iki shuriken mevcut. Alevlerin sıcaklığını hala hissedebiliyor az da olsa.
“Atacaksan adam gibi at, gerizekalı!”
Göğsüne ardı ardına aldığı iki shuriken darbesi yüzünü acıyla buruşturmasına sebep oluyor Teijo'nun. Kendi saldırısı başarılı olmadığı gibi, oldukça dezavantajlı bir konuma düşmüş durumda. Kafasını kaldırıp durumu yeniden kontrol altına almaya çalıştığı anda kartalın aniden kendisine doğru yeşilimsi bir sıvı tükürdüğünü, bu sıvının ise havada aniden alev alarak bir kütle halinde üzerine geldiğini görüyor. Refleksif olarak kollarını kaldırmaya çalışıyor kendini korumak için, ancak kolları bile fazlasıyla ağır geliyor kendisine. Alev kütlesi, göğsüne çarpıp geriye doğru fırlatıyor Teijo''yu. Vücudu bir anlığına alev alıyor. Sırtüstü yere düşerken gövdesinin birkaç saniye boyunca alevler tarafından sarıldığını ve acıyla dolduğunu hissediyor. Sırtı yere çarptığı anda alevler sönüp yok oluyor. Geride acı ve göğse saplanmış iki shuriken bırakıyorlar.
Teijo sırtüstü yerde uzanmakta, nefes alış verişi kontrolsüz. Karnına saplı bir kunai, göğsüne saplı iki shuriken mevcut. Alevlerin sıcaklığını hala hissedebiliyor az da olsa.
Hidden text. Only available to specific users
Ryoken & Ryu & Butsuo: Aranızdaki konuşmaları tamamlıyorsunuz. Devamında Ryu üzerinin kuru olup olmadığını kontrol ediyor. Kuru olduğunu farkettikten sonra chakrasına odaklanmaya başlıyor. Ağaçların arasından hızla alanın açıklığına fırladığınız anda Ryu Raiton no Yoroi'yi aktifleştirmiş oluyor. Alanın ortasındaki dört duvarın tepesi asıl hedefiniz. Ryu, nispeten daha önden ve daha ayrı bir şekilde koşuyor ikiliden. Duvarın dibinde durmakta olan, Ryoken ve Ryu'nun klon olduğunu bildiği Ringo üçlünün duvarlara doğru koştuğunu farkettiği anda her iki eliyle birer kunai çıkarıp savunma pozisyonuna geçiyor. Klon Ringo ve üçlü arasında 10 metre kadar bir mesafe var. Hidden text. Only available to specific users
Haru: Ringo'ya doğru el sallıyor ve seni görebilmesini kolaylaştırmak adına en yakındaki ağacın dalına çıkmaya niyetleniyorsun. Gelgelelim, işler beklediğinden bir tık farklı gelişiyor. Sen ağaç dalına çıkmaya meylettiğin gibi senden uzakta, alanın dışından üç kişi aniden alana dalıyor ve duvara doğru koşmaya başlıyorlar. Ryu'nun üzerinde bir elektrik zırhı olduğunu görebiliyorsun. Diğerlerinden biraz ayrı koşmakta. Butsuo ve Ryoken ise dipdibe. Butsuo herhangi bir şekilde sorun yaşamadan koşuyor gibi görünüyor.Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
- Sekino Teijo
- Posts: 150
- Joined: November 7th, 2019, 8:18 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Hain Ringo’nun yaptığı numaralar yüzünden karşılık vermeye fırsatım bile olmadan çok fazla hasar aldım. Üstüne üstlük kartal yüzünden kısa süreliğine alevler ile boğuşmak zorunda da kaldım. Açıkçası bu durumdayken savaşa devam etmeyi düşünmüyorum. Sanırım artık bırakmam gereken yere geldim. Zaten başlangıçtan beri dezavantajlı bir konumdaydım. Şimdiyse Ringo ezici bir şekilde üstünlüğü ele geçirmişken devam etmenin hiçbir anlamı yok. Parşömeni ele geçirmeyi çok istiyorum ama ne yazık ki bir parşömen için hayatımı maksimum bu noktaya kadar riske atabilirim. Belki katanalarım yanımda olsaydı işler farklı olabilirdi ama böyle basit bahanelerin arkasına sığınmam doğru olmaz. Sonuçta silahlarımı tamamen kendi hatam yüzünden kaybettim. Sonuç olarak bu duruma kendi hatalarım yüzünden düştüm. Parşömeni ele geçirip köydeki hainlerden birini ortadan kaldırmayı gerçekten çok istiyordum ama bu isteğimi gerçekleştirebileceğimi pek sanmıyorum.
Sırt üstü yere yatmış vaziyette gökyüzünü izlerken içinde bulunduğum durumun aslında çok da kötü olmadığını fark ettim. Ringo sayesinde iki adet shuriken ve bir adet de kunai kazandım. Ayrıca arkamdaki hafif sıcaklık sayesinde bu saatten sonra üşüteceğim diye endişelenmek zorunda değilim. Sayfalarını eksilttiğim kitaptan hatırladığım kadarıyla bazı zamanlarda hastalık bir silahtan çok daha ölümcül olabilir. Ayrıca ikinci karşılaşmamız olmasına rağmen kartal ile aramda bir sinerji yakaladığımı düşünüyorum. Hatta kim bilir belki de sınav sonunda Ringo ile anlaşmasını bozup yola benimle devam etmek isteyebilir. Açıkçası böyle bir şey mümkün mü emin değilim ama sonuçta bunlar gizemli canlılar. Söz konusu onlar olunca her şeye hazırlıklı olmak lazım. Aynı zamanda benim de artık bu rüyadan uyanmam gerekiyor. Kimi kandırıyorum? Durumum çok kötü. Yardıma gelen giden kimse yok. Takım arkadaşlarım ne âlemde onu da bilmiyorum. Şu andaki tek güvencem gözetmenler. Başlangıçta duvarlar yüzünden burayı göremediklerini düşünmüştüm ama şimdi tam tersini umut ediyorum. Karşımdaki gözü dönmüş hainden beni kurtarabilecek tek kişi onlar.
Ayağı kalkarak tüm gücümle rakibime elektrik akımı göndermeyi deneyebilirim. Hatta bunu yaparken Teki’den de yardım isteyerek ondaki ışık veya sis bombasını kullanmasını isteyebilirim. Sonuçta eğer işin içine Teki girerse ne yaparsam yapayım başarı şansım büyük ölçüde artar. Ancak ortada çok bilinmez varken her şeyimi tek karta oynamak istemiyorum. Teki’nin bu kadar şey yaşanırken hala kenarda sessiz sakin bir şekilde beklediğini düşünmüyorum. Büyük ihtimalle ya uzaklarda ya da onu engelleyen bir şeyler var. Bu yüzden şu anda ondan gelecek desteğe güvenemem. Ayrıca tek bir saldırı ile Ringo’yu etkisiz hale getirebileceğim konusunda kendime tam anlamıyla güvenmiyorum. Başarısız bir saldırı girişimiyle işleri kendim için daha da zorlaştırmayı hiç istemiyorum. Bu yüzden ani hareketlerden kaçınarak yattığım yerden biraz doğrulup Ringo’ya bakarak “Seni olabildiğince az zarar vererek etkisiz hale getirmek istemiştim ama haklısın bu iyi bir plan değildi.” Diyeceğim. Ardından da rakibimin ne yapacağına izlemeye başlayacağım. Şu anda çok büyük bir hata yapmadığı sürece saldırmak gibi bir düşüncem yok. Şimdilik tek önceliğim kendimi toparlamak. Ancak eğer köydaşım bana saldırmaya çalışırsa bedenimi chakra ile güçlendirdikten sonra hızlıca kaçmak için en yakındaki duvara doğru koşmayı deneyeceğim.
Sırt üstü yere yatmış vaziyette gökyüzünü izlerken içinde bulunduğum durumun aslında çok da kötü olmadığını fark ettim. Ringo sayesinde iki adet shuriken ve bir adet de kunai kazandım. Ayrıca arkamdaki hafif sıcaklık sayesinde bu saatten sonra üşüteceğim diye endişelenmek zorunda değilim. Sayfalarını eksilttiğim kitaptan hatırladığım kadarıyla bazı zamanlarda hastalık bir silahtan çok daha ölümcül olabilir. Ayrıca ikinci karşılaşmamız olmasına rağmen kartal ile aramda bir sinerji yakaladığımı düşünüyorum. Hatta kim bilir belki de sınav sonunda Ringo ile anlaşmasını bozup yola benimle devam etmek isteyebilir. Açıkçası böyle bir şey mümkün mü emin değilim ama sonuçta bunlar gizemli canlılar. Söz konusu onlar olunca her şeye hazırlıklı olmak lazım. Aynı zamanda benim de artık bu rüyadan uyanmam gerekiyor. Kimi kandırıyorum? Durumum çok kötü. Yardıma gelen giden kimse yok. Takım arkadaşlarım ne âlemde onu da bilmiyorum. Şu andaki tek güvencem gözetmenler. Başlangıçta duvarlar yüzünden burayı göremediklerini düşünmüştüm ama şimdi tam tersini umut ediyorum. Karşımdaki gözü dönmüş hainden beni kurtarabilecek tek kişi onlar.
Ayağı kalkarak tüm gücümle rakibime elektrik akımı göndermeyi deneyebilirim. Hatta bunu yaparken Teki’den de yardım isteyerek ondaki ışık veya sis bombasını kullanmasını isteyebilirim. Sonuçta eğer işin içine Teki girerse ne yaparsam yapayım başarı şansım büyük ölçüde artar. Ancak ortada çok bilinmez varken her şeyimi tek karta oynamak istemiyorum. Teki’nin bu kadar şey yaşanırken hala kenarda sessiz sakin bir şekilde beklediğini düşünmüyorum. Büyük ihtimalle ya uzaklarda ya da onu engelleyen bir şeyler var. Bu yüzden şu anda ondan gelecek desteğe güvenemem. Ayrıca tek bir saldırı ile Ringo’yu etkisiz hale getirebileceğim konusunda kendime tam anlamıyla güvenmiyorum. Başarısız bir saldırı girişimiyle işleri kendim için daha da zorlaştırmayı hiç istemiyorum. Bu yüzden ani hareketlerden kaçınarak yattığım yerden biraz doğrulup Ringo’ya bakarak “Seni olabildiğince az zarar vererek etkisiz hale getirmek istemiştim ama haklısın bu iyi bir plan değildi.” Diyeceğim. Ardından da rakibimin ne yapacağına izlemeye başlayacağım. Şu anda çok büyük bir hata yapmadığı sürece saldırmak gibi bir düşüncem yok. Şimdilik tek önceliğim kendimi toparlamak. Ancak eğer köydaşım bana saldırmaya çalışırsa bedenimi chakra ile güçlendirdikten sonra hızlıca kaçmak için en yakındaki duvara doğru koşmayı deneyeceğim.

- Kurosawa Haru
- Kusagakure
- Posts: 340
- Joined: October 12th, 2018, 9:09 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Acilen bir şey yapmalıydı. Bir şekilde yardım etmeliydi ona. Bir işaret yollamalıydı belki, biraz güven yollamalıydı. Hiçbir fikri yoktu artık ne olacağına dair. Affettikleri insanlar, öldürmemek için uğraştıkları shinobi'ler kendini öldürmek için canhıraş uğraşırlarken, artık onları reddetme fikri pek cazip gelmiyordu. Bu deliliği sonlandıracaktı Haru. Dövmesine çakra gönderdi, aktive olması için. "Ringo!" diye bağırdı. "Cam!"
Eğer cam Gin ile ona gelirse, kullanmak istiyordu. Eğer rakiplerinden biri, özellikle Ryoken, ona doğru bakarsa, önünde ona bakmasını engelleyeceği bir kalkan yaratacaktı, tüm vücudunu kapatacak şekilde.
Eğer cam Gin ile ona gelirse, kullanmak istiyordu. Eğer rakiplerinden biri, özellikle Ryoken, ona doğru bakarsa, önünde ona bakmasını engelleyeceği bir kalkan yaratacaktı, tüm vücudunu kapatacak şekilde.
- Okawa Ringo
- Ishigakure
- Posts: 309
- Joined: February 25th, 2019, 1:04 am
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Sağlam koymuştu. Sarışın shinobi ayak diretmeye devam ettikçe karşısında Suna’lı çocuğu görür gibi oluyordu. Lakin taşıdığı alın bandı ona en azından saygısızlık yapmasının önüne geçiyordu. Teijo iyi dövüşüyordu, onunla mücadele etmek keyifliydi. İyi bir hamle yapmış, onu oldukça kötü bir duruma sokmuştu. Nefes alış verişinden dahi bunu anlayabiliyordu. Diğer yandan, kulaklarını dolduran tanıdık ses; artık planın son aşamasında olduklarını çığırıyordu ona. Düşünmek için pek vakti yoktu. Tehlikenin nasıl ve kaç bedenle geleceğini bilmezken, klon Ringo’nun yakın ve uzak mesafeli saldırılarla bir nebze olsun ona vakit kazandıracağını tahmin edebiliyordu.
Asusukai’nin etkisi sayesinde Teijo’nun yerden doğrulması aşırı zordu. Belki sırtından destek alarak kendini fırlatmaya çalışır, belki de elleri ve ayakları ile bedenini farklı bir pozisyona sokardı. Ne olursa olsun ondan çok daha hızlı hareket edebilecekti. Teijo’nun fırlatacağı ekipmanların randımanı ise yine düşük ve yavaş olacaktı. Kurtulabileceğini düşünüyordu. Hızlıca bir kunai çekti ve Teijo'ya doğru ilk adımı attığı gibi Sairi no Jutsu'yu uygulamak adına kunaisine hiddetle üflemeye başladı. Ne olursa olsun durmayacaktı.
Teijo'nun vücudunda elektrik akımı dolaştırarak onu çarptığını az önce deneyimlemişti. Ona temas etmeden, dezavantajını kullanarak, olası bir saldırısına karşı elinde bir silah bulundurarak tüm önlemlerini alacaktı. Tekniğinin menzilini kullanarak saldıracak, kunaiyi tüm gücüyle Teijo'nun karnına saplayacaktı. Boğazına değil, göğsüne değil; ancak bacaklarına da değil. Onu hayattan koparmayacak ancak artık ayağa kalkamamasını garanti edecek şekilde. Geri dönülemez bir hasar verdiğini hissederse kunai'yi komple saplamayacaktı. Teijo bir şekilde saldırıyı engelleyebilirse, kunaiyi vakit kaybetmeden ardı ardına defalarca sağlı sollu savuracak ve tüm bedeninde derin kesikler açmayı deneyecekti. Teijo'nun bir şekilde tekniğinin etkisinden kurtulması ya da hamlelerinden tamamen kaçabilmesi ihtimalinde ise kunai'yi tüm gücüyle fırlatacaktı ona. Hamlesinin ardından geri çekilecek ve ortağına seslencekti.
"Gin-chan, rapor!” diyecekti yukarıyı işaret ederken. Diğer gözüyle Teijo’nun son durumunu inceleyecekti. Elini cübbesindeki kristale götürecek ve hazırda bekleyecekti.
Asusukai’nin etkisi sayesinde Teijo’nun yerden doğrulması aşırı zordu. Belki sırtından destek alarak kendini fırlatmaya çalışır, belki de elleri ve ayakları ile bedenini farklı bir pozisyona sokardı. Ne olursa olsun ondan çok daha hızlı hareket edebilecekti. Teijo’nun fırlatacağı ekipmanların randımanı ise yine düşük ve yavaş olacaktı. Kurtulabileceğini düşünüyordu. Hızlıca bir kunai çekti ve Teijo'ya doğru ilk adımı attığı gibi Sairi no Jutsu'yu uygulamak adına kunaisine hiddetle üflemeye başladı. Ne olursa olsun durmayacaktı.
Teijo'nun vücudunda elektrik akımı dolaştırarak onu çarptığını az önce deneyimlemişti. Ona temas etmeden, dezavantajını kullanarak, olası bir saldırısına karşı elinde bir silah bulundurarak tüm önlemlerini alacaktı. Tekniğinin menzilini kullanarak saldıracak, kunaiyi tüm gücüyle Teijo'nun karnına saplayacaktı. Boğazına değil, göğsüne değil; ancak bacaklarına da değil. Onu hayattan koparmayacak ancak artık ayağa kalkamamasını garanti edecek şekilde. Geri dönülemez bir hasar verdiğini hissederse kunai'yi komple saplamayacaktı. Teijo bir şekilde saldırıyı engelleyebilirse, kunaiyi vakit kaybetmeden ardı ardına defalarca sağlı sollu savuracak ve tüm bedeninde derin kesikler açmayı deneyecekti. Teijo'nun bir şekilde tekniğinin etkisinden kurtulması ya da hamlelerinden tamamen kaçabilmesi ihtimalinde ise kunai'yi tüm gücüyle fırlatacaktı ona. Hamlesinin ardından geri çekilecek ve ortağına seslencekti.
"Gin-chan, rapor!” diyecekti yukarıyı işaret ederken. Diğer gözüyle Teijo’nun son durumunu inceleyecekti. Elini cübbesindeki kristale götürecek ve hazırda bekleyecekti.

- Oita Butsuo
- Ishigakure
- Posts: 320
- Joined: September 1st, 2018, 2:42 pm
Re: [7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Şu anlık benim için değişen bir şey yok, Ryoken'i savunmaya devam edeceğim. Ringo kunaileri çekti, onları savunmak için kullanacak gibi dursa da Ryoken'e fırlatma ihtimaline karşı da hazırlıklı olmalıyım. İşin güzel yanı şu ki aramızdaki mesafe sensör yeteneklerimi kullanmam için yeterli bir mesafe. Bu yüzden Ringo'nun yapacağı şeyleri Ryu ve Ryoken'e önceden söyleyeceğim. Saldırı gelirse nereden geleceğini söylemek yeterli olacaktır, ne yapacaklarını söylersem ortalık karışabilir. Tabi her şey hızlı gerçekleşeceği için "Sağdan kunai" veya "Bilmem ne jutsu" falan diye kısa ve hızlı şekilde aktaracağım bu bilgileri. Duvarın içindeki Ringo'nun duyması ihtimaline karşı da dana gibi bağırmayacağım. Pozisyon olarak da Ryoken'den ayrı düşmeyeceğim ve gerekirse vücudumu ona siper edeceğim. Madem onlar benimle Teijo'yu kurtarmayı kabul etti ben de kendi payıma düşeni yapıp Ryoken'i savunacağım. Ama ilk tercihim her zaman sensör yeteneklerimle edindiğim bilgiyle saldırılardan kaçmamızı sağlamak, son çare olarak artık postu biraz daha deldirebilirim. Off istemiyorum, zaten acıyor... Bir de tabi ki zayıf karnımı, yani karnımdaki mızrağı hedef alacak olursa yan dönerek hatta gerekirse elimi kolumu sokarak savunacağım. Ama kaçarım bence, umarım.