Page 1 of 1
[7. Gün - Ara Safha] Orman
Posted: March 23rd, 2022, 11:57 pm
by GM - Naruto
Chisa: Kafandaki düşünceler ardı ardına sıralanmayı sürdürürken ilerleyişini devam ettiriyorsun. Saklanmak, gizlenmek gibi bir çaban veya bu konuda bir niyetin yok. Olabildiğince açık ve netsin. Gün içerisinde katetmiş olduğun yolu yeniden geçiyorsun ve Usagi'yi civarında görmüş olduğun mağaraya doğru ilerliyorsun. Lokasyonu yüzde yüz hatırlamıyorsun, bununla birlikte doğa koşulları gereği mağara veya girişi açık seçik göz önünde de değil. Ancak doğru yöne gittiğine aşağı yukarı eminsin.
Usagi: Akşam yavaş yavaş yaklaşırken yarım açıyorsun gözlerini. Chisa'yı ağaca bağladıktan sonra mağara girişini gözlediğin aynı dalın üzerindesin. Uykuya dalmış olmalısın. Kasların gerek günün gerginliği, gerekse de bir dal üzerinde vücudunu sabit tutarak sızıp kalmış olmandan dolayı kasılı durumda. Hem kaslarını gerip biraz toparlanmak, hem de çevreye bakınmak adına ayaklanıp birkaç minik esneme-gerinme yapıyorsun kendi kendine. Mağara girişinde bir hareket yok gibi gözüküyor. Ancak üssün geri kalanını daha rahat görebileceğin nispeten yüksek bir dala çıktığında dümdüz yürüyerek bulunduğun konuma doğru ilerlemekte olan köydaşın Kotegawa Chisa'yı seçiyor gözlerin.
Off Topic
Konudaki oyuncular:
-
Kita Usagi
-
Kotegawa Chisa
Pasiflik süresi 24 saattir. 24 saat içerisinde yazmayan oyuncuların yerlerinde sabit kaldığı varsayılacaktır.
Rplerinizde karakterinizin genel düşünce akışı dışında çok ekstra bir tasvir beklentimiz bulunmamakta. Tabii ki istediğiniz stilde yazabilirsiniz ancak olayların nispeten hızlı akışı için böyle bir kolaylık sağlıyoruz.
Re: [7. Gün - Ara Safha] Orman
Posted: March 24th, 2022, 11:04 am
by Kita Usagi
Gözlerini yarım açarak uyanmıştı uykusundan. Önceliği, ağaçtan düşüp düşmediğini kontrol etmek olmuştu. Zira gün içinde tecrübe ettiği olaylardan sonra vücudunda ve kaslarında tarifi zor bir yorgunluk hissediyordu. Bu yüzden de her ne kadar daha önce ağaç dalı üstünde uyumuş olsa da, vücudunun otomatik yaptığı işlevleri şu an ne kadar iyi yerine getirebileceğinden emin değildi. Neyse ki ağaç dalı üzerinde uyumasında bir problem olmadığını görmüştü.
Aklına gelen ikinci şey ise parşömenler olmuştu. Birilerinin gelmesi durumunda uyanacağını tahmin ediyordu ama yine, vücudunun bu durumunda neler olacağını kestirmek zordu. Bu sebeple ağaçtan inip parşömenlerin yerini kontrol etmek istemişti. O anda vücudunun kasılı olduğunu fark etti. Yavaşça ayağa kalkıp gerinme hareketleri yapmaya başlamıştı.
Hareketlerini bitirip bakışlarını mağara girişine çevirdiğinde herhangi bir hareketlilik olmadığına kanaat getirmişti. Aşağıya inip daha yakından bakması gerekiyordu lakin uzaktan bakınca da bir sıkıntı görememişti. Yine de tedbiri elden bırakmamak iyi olurdu. Önce üssün genel durumuna bi baktıktan sonra mağara girişini incelemeye gidebilirdi. Hemen ardından da Ringo ve Haru'nun gelmesini beklerken yine ağaçların arasında kendisine bir yer bulup nöbetine devam ederdi.
Üzerinde bulunduğu ağacın üst dallarına doğru çıkarken aklına dank etmişti birden. Bu gün sınavın son günüydü. Batmakta olan güneş doğana kadar ellerindeki parşömenleri korumaları gerekiyordu. Görevleri tam olarak buydu. Bu görev için daha önce köydaşı olan insanlara zarar vermişti. Başka köye mensup bir shinobiyi bile öldürmüşlerdi. Şu an içinde bulundukları öl ya da öldür durumundan başka bir şey değildi. Usagi bunu böyle düşünüyordu. Jounin olmak için verilen bir mücadelede de herhangi zayıflığa yer yoktu. Bu benim köydaşımdır diyerek kendisini tutmayacaktı. Zira ileride o köydaşım dediği kişi bir hain olabilir. Usagi'ye de o kişiyi öldürme emri verilebilir. Bu durumda da köydaşımdır diyerek verilen emri hiçe mi sayacaktı Usagi? Böyle bir kunoichi değildi o. Bundan yıllar önce kendi soyunu içtenlikle buraya kabul eden, hiçbir zaman dışlamayan bir köye karşı bunu yapamazdı. İşte tam da bu sebeple, bu sınav köydaşları için bir turnusol kağıdı işlevi görmüştü. Kimin nasıl bir insan olduğunu, nasıl bir shinobi olduğunu anlamıştı az çok. Görevlerden ayırıp birey olarak baktığında hiçbirisiyle bir sıkıntısı yoktu. Hatta aralarından bazıları sevmişti bile. Lakin bir shinobi olarak baktığında Ishigakure'nin kendi döneminde gerçekten büyük sıkıntılar olduğunu fark etmesini sağlamıştı. Böyle ciddi bir mesleği icra eden insanların bu denli çocuk olması Usagi'nin düşüncelerine aykırıydı. Hele ki bu tarz insanların Jounin olması? Hemde Ishigakure sembolü altında? Usagi buna hayatta izin veremezdi. İşte tam da kafasından geçen bu düşünceler yüzünden, ağaç dalına çıktığında yolda yürüyen silüeti gördüğünde sinirleri tekrar çıkmıştı Usagi'nin.
Dövüşmek gibi bir niyeti yoktu. Lakin Chisa git gide buna zorluyordu. Ölüm tutkusu mu vardı bu kızın anlayamamıştı. Lakin bu kadar ölmek istiyorsa Usagi ona istediğini verebilirdi. İzlendiklerini biliyordu. Bu sebeple kendisini haklı çıkarmak için direkt olarak saldırmak yerine konuşmak için gidip uyarı yapması, ve köye geri döndüklerine Ishichou'nun karşısına çıktığında 'Ama ben uyardım. O dinlemedi.' diyebilmesi gerekiyordu. Bu sebeple cebindeki kunailerden bir tanesini eline alıp ağaçların arasında, Chisa'ya daha rahat ulaşabileceği bir konum aldıktan sonra beklemeye başlayacaktı. Chisa yeterince yaklaştığında kendisini gösterecek ve ona doğru sinirli bir şekilde seslenecekti. "Üssüne geri dön! Kınını alacaksın lafının nesini anlamadın? Yol yakınken dön Chisa, şu an savaşacak dövüşecek durumda olduğunu sanmıyorum. Lakin ben dövüşebilirim. Ve şu an geri dönmezsen, sana açıkça söylüyorum. Bu dövüş bittiğinde öleceksin." Cevap vermesini bekleyecekti. Lakin Chisa'nın cevabını beklerken onu iyice süzüp, gündüz yaşadıkları dövüşten ne kadar hasarlı ayrıldığını kestirmeye çalışacaktı. Şu an olsaı bir dövüşte kimin daha net bir şekilde galip geleceğini Usagi az çok tahmin edebiliyordu. Ama karşısındaki kişinin bunu idrak edebileceğini pek tahmin etmiyordu. Bu sebeple Chisa'nın cevabını bekleyecekti. Hemen ardından onu üssüne göndermek için kafasından geçen şeyleri söyledikten sonra, üssüne gitmemesi durumunda başına neler geleceğini de anlatacaktı. Lakin hepsi sırasıyla. Bunların hiçbirini idrak edemezse, o zaman Ishi-chou'ya yapacağı açıklamayı düşünmeye başlayacaktı.
Re: [7. Gün - Ara Safha] Orman
Posted: March 25th, 2022, 12:53 pm
by Kotegawa Chisa
Attığım her adımla birlikte vücudum acılar içerisinde çığlık atıyor olmasına rağmen buna değeceğini düşünmüştüm fakat yanılmışım. Usagi-san'ın başından beri kınımı vermek gibi bir düşüncesi bulunmuyormuş. Kudurmuş bir köpek gibi çatık kaşları ile kelamlarını bana iletirken sakin bir şekilde gözlerinin içerisine bakmaya devam ettim. Yaptığı tehditler pekte umrumda değildi açıkçası zira aptal bir sınav için gerçekten birilerini öldürmeyi düşüneceğini sanmıyorum.
Usagi-san sözlerini bitirdikten sonra bakışlarımı üzerinde tutarak "Sınavın sonunda tekrardan uğrayacağım o halde" dedim sakin bir şekilde. Açıkçası böyle bir durumda sakin kalmak istemiyorum fakat kendimi sakinleştirmem gerektiğinin bilincindeyim. Şu anda dövüşecek durumda değilim, dövüşmek de istemiyorum zaten. Bir kere kaybettim, tekrardan dövüşmenin ne anlamı var ki? Hem Usagi-san katanam olmadan kazanabileceğim birisi değil. Arkamı dönüp üsten uzaklaşmadan önce suratımda kocaman bir gülümsemeyle birlikte Usagi-san'a el sallayarak "Kendine iyi bak Usagi-san!" demeyi ihmal etmedim, barbar değiliz sonuçta selamlaşmamız gerekiyor.
Usagi-san'a sözlerimi ilettikten sonra tekrardan geldiğim bölgeye, üssün dışına ilerleyeceğim. Kendi üssüme gidecek kadar gücüm olduğunu düşünmüyorum. Şimdilik geldiğim yere dönerek sınavın sonuna kadar dinlenmeyi düşünüyorum fakat hava karardıktan sonra fikrim değişebilir, o yüzden kesin bir şey söylemeyelim.
Re: [7. Gün - Ara Safha] Orman
Posted: March 30th, 2022, 9:54 pm
by GM - Naruto
Aranızdaki kısa söz alışverişinin ardından, Chisa gerisin geri dönerek üs bölgesini terkediyor. Ormanın dışına doğru ilerlemeye başlıyor.
-Konu Sonu