Page 1 of 2

[7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 3rd, 2022, 3:15 am
by GM - Naruto
Teijo, tıp bilgisinden faydalanarak halihazırda aktif dövüşte olmadığı ve yarasını güvenli ve sağlam bir şekilde sarabileceğini bildiği için kunaiyi çıkarmayı tercih ediyor. Giysisinin büyük bir parçasını yırttıktan sonra kunaiyi yerinden çıkarıp Teki'nin de yardımıyla yarasını sıkıca sarıyor. Üzerine sahip olduğuı misinayı da bağlarsa bandaj görevi gören kumaşın daha sağlam olacağını düşünüyor.


Offtopic not: Bandajın üzerine misinayı sardıysan bunu sonraki turunda belirtmen yeterli, bu andan itibaren misinanın bandajın üzerine sarılı olduğu varsayılacaktır.


Teki yolda fenerini sık sık kullanıyor. Karanlığın kendisini hala garip hissettirdiği gerçeği değişmiş değil. Anlamlandıramadığı bir iç sıkıntısı yaşıyor fenerin uzun süre kapalı olduğu anlarda. Ancak Teijo'nun yanında oluşu ve parlak ayın gecenin karanlığını yarıp geçmesi sayesinde çok kötü durumda değil. Yol boyunca gün içinde yaşadıklarını birbirlerine anlatıyor ikili. Bu esnada ormana girmiş oluyorlar. Orman, açık alana kıyasla daha karanlık. Teki'nin tedirginliği artıyor. Fenerin ışığına daha çok ihtiyaç duymaya başlıyor ormanda ilerlerken.


İkilinin yaraları ara ara sızlamakta ve kendilerini hissettirmektedirler. Gelgelelim dövüşemeyecek durumda oldukları söylenemez. Zemine göre nispeten daya aydınlık olduğu için çoğunlukla ağaçların yüksek dallarından ilerliyor ikili. Ağaçla ara ara gökyüzünün bile görünmediği sıklığa ulaşıyor. Böyle durumlarda Teki fenerini kullanıyor.

İkili bir süre daha ilerledikten sonra ileride ağaçların seyrelmeye başladığını farkediyorlar. Bu, Teki'nin korkuları açısından iyi bir gelişme. Tamamen karanlıkta kalan bir alan yok. Lakin ağaçların üzerinden gizli bir şekilde ilerleme fırsatını da yirtirmeleri manasına geliyor. Farkettikleri şey ise bunun doğal bir seyreklik olmadığı. Yer yer yıkılmış, daha doğrusu devasa bir şey tarafından 'biçilmiş' gibi görünen onlarca ağaç görüyorlar. Çevre kırılıp dağılmış ağaç gövdeleriyle, parçalanmış dallarla ve ezilmiş çalılıklarla, yapraklarla dolu. Ucunu göremedikleri bu yıkım, üssün olduğunu tahmin ettikleri yere doğru ilerlemekte.

Yıkılmış ve parçalanmış ağaçlarla dolu alan kuzeye doğru ilerlemekte. Farkettikleri bir diğer şey, kuzeydoğuda kalan neredeyse 200-300 metrekare genişliğinde siyah-gri bir alan. Alan neredeyse tamamen yanıp kavrulmuş ve küle dönmüş ağaç kalıntılarıyla dolu.

Temkinli ilerleyişlerini sürdürüyor ve az önce kuzeydoğuda kalan yanık ağaçlarla dolu alanın hizasına geliyorlar. Kuzeye doğru ilerlemekteler. İlerleyişlerini gizlemek adına yanmış ağaçların arasına dalıyorlar ve oradan yürümeyi sürdürüyorlar. Attıkları her bir adımda, talan daha çok belli etmeye başlıyor kendisini. Ormanın bu kısmı neredeyse tamamen parça pinçik edilmiş halde. İleride, birkaç yüz metre ötede büyükçe bir kaya yığıntısı görüyorlar.

Gelgelelim oraya ilerlemelerine fırsat kalmadan aniden üssün yakınlarında, kuzeybatılarında kalan ormanlık alanın hemen bitişiğinde büyükçe bir sis bulutu beliriyor. Yaklaşık yüz metre ilerilerinde. Sisin içerisinden aniden devasa bir fil fırlayıp kayalığa doğru ilerlemeye başlıyor. Fili sağ-arkadan görebiliyor ikili. Bu ani gelişmeye karşı refleksif olarak adımlarını hızlandırıyorlar. Fil, kayalığa 25 metre kadar kaldığını tahmin ettikleri bir noktada duruyor. Kendileri ile fil arasında yaklaşık 50-60 metre mevcut. Hakeza kayalıklarla da öyle. Filin üzerinde bir shinobi seçebiliyorlar. Teijo kelimeleri yarım yamalak anlayabiliyor, ancak farkındalık konusunda bir tık daha iyi olan Teki söylenenlerden anlam yükleyebildiği birkaç kelime çıkarabiliyor: "Selam, gece, teklif, teşebbüs."
Off Topic
Pasiflik süresi 24 saattir.

Rplerinizde karakterinizin genel düşünce akışı dışında çok ekstra bir tasvir beklentimiz bulunmamakta. Tabii ki istediğiniz stilde yazabilirsiniz ancak olayların nispeten hızlı akışı için böyle bir kolaylık sağlıyoruz.

Rplerinizi 'uhide=0' koduyla yazmanız gerekmektedir.

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 3rd, 2022, 1:27 pm
by Sekino Teijo
Olası bir dövüş sırasında karnımdaki kunainin daha da derine saplanma ihtimali beni tedirgin ettiği için üssümüzden ayrılmadan önce bu sorunu halletmek istiyorum. Bu yüzden giysimden büyük bir parça yırttıktan sonra kunaiyi karnımdan çıkardım. Kunaiyi çıkardıktan sonra Teki’nin yardımıyla elimdeki son ninja ekipmanımı kullanarak yarayı düzgün bir şekilde sıkıca bandajladık. Artık çok daha rahat bir şekilde hareket edebilirim. Ayrıca olası bir savaş sırasında misinayı aktif olarak kullanabileceğimden çok emin değildim. Bu sayede onu da düzgün bir şekilde kullanmış oldum.

Butsuo’yu geride bırakıp üssümüzden ayrıldıktan sonra Teki ile dün yaşananlar hakkında bilgi alışverişi yaptık. Klonu sayesinde belli bir noktaya kadar olanları bilse de asıl bilmesini gerektiğini düşündüğüm şeyleri hızlıca anlattıktan sonra onun neler yaşadığını dinledim. Parşömenimizi kaybetmemiz kötü oldu. Ancak bu şimdilik o kadar da büyük bir sorun değil. Kurallara göre 8. Günün şafağında üssümüzde bulunan parşömen sayısı önemli. Ondan önce elimizde ne kadar parşömen tuttuğumuzun bir önemi yok. Hatta bardağın dolu tarafına bakarsak hiç parşömene sahip olmadığımız için bu gece istediğimiz gibi rahat hareket edebiliriz. Kartlarımızı doğru oynarsak hala daha bir şeyler kazanabileceğimize inanıyorum.

İlk tanıştığımız zaman Teki’nin karanlık ile ilgili bahsettiği sorunu yüzünden bu gece sorun yaşayacağımızı düşünmüştüm. Ancak beklediğimin aksine şimdilik gayet iyi idare ediyor. Şüphesiz bu gece dolunay olması en büyük şansımız. Umarım bugün yağmur yağmaz ve bizde sorunsuz bir şekilde arkadaşlarımızı ziyaret ettikten sonra üssümüze dönebiliriz.

Ağaç tepelerinde ilerlememize devam ederken ağaçların seyrelmeye başladığını fark ettik. Bu seyrelme doğal yollar yüzünden olmamış gibi gözüküyor. Yeşil Takım savunma için ağaçları kesmiş olabilirler ya da benim sevimli büyük dostum önceki günlerde buraya geldiği zaman azıcık etrafı dağıtmış olabilir. İki türlüde yapacak bir şey yok. İlerlememize devam etmemiz gerekiyor.

Biraz daha ilerledikten sonra başka bir ormanlık alanın bu sefer tamamen kül olduğunu gördük. Anlaşılan Yeşil Takım bitkileri çok fazla sevmiyor. Canım ormanı darma duman etmişler. Yanmış alanın içine girip ilerlemeye devam ettikten sonra yüz metre ötede büyükçe bir kaya yığını gördük. Bu yığıntıyı beyaz saçlı arkadaşım yapmış olabilir. Bu yüzden dikkatli olmamız lazım. Ancak yığıntıya yaklaşmaya fırsatımız olmadan sis bulutunun arasından bir fil ortaya çıkarak kayalığa doğru ilerlemeye başladı.

Fili gördükten sonra refleks olarak sadece Teki’nin duyabileceği bir şekilde “Umarım kinci değillerdir.” Diyeceğim. Dünkü yaşadığımız olaylardan sonra bu kadar erken karşılaşacağımızı düşünmemiştim. Filin üzerindeki arkadaş bir şeyler demeye çalışıyor ama dediklerini çok iyi anlamadım. Şimdilik herhangi bir düşmanca davranışta bulunmadıkları için bir şey yapmadan sakin bir şekilde takım arkadaşıma “Bunlar bize mi sesleniyor? Ve ne dedikleri hakkında bir fikrin var mı?” Diye soracağım.

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 3rd, 2022, 3:10 pm
by Kasumikage Teki
Geniş sis bulutunu ve ardından kendini belli eden fili gördüğü gibi düşüncelerinde haklı olduğunu fark etmişti Teki. Nakada'nın yaraları yüzünden son gece üsten ayrılamamasını sağlamayı başarmıştı. Urata'nın da onu iyileştirmek ile uğraşılacağı düşünülür ise Ryobe'nin parşömen çalmak için buraya gelecek tek kişi olacağını tahmin ediyordu yolculukları süresince. Mutlu olmuştu içten içe. Eğer süreç planladığı gibi devam edecek olursa, Ryobe ve Yeşil Takım'ın savaşması sayesinde gizli görevine devam edebilecekti.

Bir şeyler konuşulduğunu anlayabiliyor ama kelimelerin tamamını seçemiyordu bir türlü. Bu yüzden de Teijo'nun sorusuna çok anlamlı bir cevap verememişti. "Bir şeyler teklif ediyor sanırım." diye fısıldamıştı sadece. Sonrasında ise yüzünü Teijo'ya dönerek "Ayrılmamız lazım Teijo-san. Eğer bunlar birbirleri ile dövüşmeye başlayacak ise şanslıyız. Sakin ve sessiz bir şekilde parşömenleri arayabiliriz." demişti. Sonrasında da sağ elini Teijo'nun omzuna koymuş ve "Son geceye olabilcek en kötü şekilde girdik. Oita-san da yanımızda değil. Bu yüzden eğer olur da bir parşömen bulursan anında buradan kaç. Riske girmeyelim." diyerek bir kaç adım geri gitmeye başlamıştı.

Öncelikle Fil, Ryobe ve Yeşil Takım'ın olduğunu düşündüğü yerden biraz daha uzaklaşacak ve farkedilmeyeceğinden emin olduğu bir noktada Hiyaki'yi çağıracaktı. Ortağının Nakada'dan yediği tekme sonrasında durumunu kontrol etme şansı olmamıştı ancak pert olduğunu da düşünmüyordu altın maymunun. Hiyaki ortamda belirip, selamlaşmalarının ardından küçük bir özet geçecekti ortağına. Nerede olduklarını ve yapmaları gerektiğini anlatacaktı. Aynı 1. Gün gibi gizli gizli parşömen arayacaklardı. Ek olarak bu sefer mükemmel sensör yetenekleri sahip bir Nakada da olmayacaktı ortamda. Kartal ve Usagi'nin kedisine ekstra dikkat edeceklerdi sadece.

Hiyaki ile konuşması bittiğinde ise fil ve Ryobe'lerin olduğu bölge ile mesafesini koruyarak geniş açı ile taramaya başlayacaklardı çevrelerini. İlk defa geldiği bu bölgede nereye bakması gerektiğini ya da bakabileceğini henüz bilmiyordu. Öncelikle potansiyel hedefleri ve konumları belirlemelilerdi. Ne olur ne olmaz klan zehrini de tüm vücudunda salgılayacak ancak henüz zırhlaştırmayacaktı.

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 8th, 2022, 12:48 am
by GM - Naruto
Aranızdaki diyaloğu tamamladıktan sonra yeşil takım üssünden uzaklaşmaya başlıyorsunuz sakince. Tespit edilemeyeceğinize emin olduğunuz bir noktada, Hiyaki'yi çağırıyor Teki. Klasik bir şekilde selamını vermeye hazırlanırken ikinizin de gizlenme modunda olduğunuzu farkedip yalnızca bir baş selamı veriyor ve size benzer şekilde konumlanıyor maymun. Biraz yorgun görünmekte, ancak kesinlikte kötü bir durumda olduğu söylenemez. Görünür bir açık yarası yok. Sadece çeşitli yerlerinde tüylerinin arasından berelenmeler seçebiliyor Teki. Bu süreçte konuşmaların sürdüğünü duyabiliyorsunuz ancak mesafe eskisine kıyasla daha uzak olduğu için söylenenlerden hiç bir anlam çıkaramıyorsunuz. Teki Hiyaki'ye sessizce olan biteni anlatıyor ve üçünüz de alana bakmaya başlıyorsunuz. Karanlıkta ve bu mesafeden dikkatinizi çeken spesifik bir şey göremiyorsunuz üste. Bu esnada Ryobe'nin konuşmasını bitirdiğini belirten sessizliği farkediyorsunuz.

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 8th, 2022, 7:16 pm
by Kasumikage Teki
Hiyaki'yi sağlam bir şekilde görmesi ile büyük bir rahatlama kaplamıştı Teki'nin içini. Sınavın başından beri kendisine en büyük yardımı Hiyaki yapmıştı. İlk günden beri her macerada beraber bulunmuşlar. Tüm dövüş ve zorluklara beraber göğüs germişlerdi. Bu gecede de aynı şekilde beraber çalışacaklar ve en azından bir parşömen çalmayı başaracaklardı.

Altın Maymun'a tüm olan biteni anlattıktan sonra yüzüne yerleştirdiği gülümseme ile "Son gecedeyiz ortak. Verdiğim sözü unutmadım. Sana sınav sonrasında kendimi affettireceğim." demişti sakin bir şekilde. Halen fili görebiliyorlardı ancak konuşmaları duyma şansları yoktu. çok umursamıyordu açıkçası Teki konuşmaları. Hatta konuşmamaları ve direkt birbirlerine saldırmaya başlamaları çok daha işine gelirdi. bu sebeple o tarafa tekrar yaklaşmayı planlamıyordu. Bir an evvel araştırmaya başlamaları gerekiyordu.

Basit bir şekilde düşünecek olursa Yeşil Takım üyelerinin en azından birinin Ryobe ve filinin önünde durduğunu tahmin ediyordu. Bu yüzden de o kişinin arkasında kalan alan araştırmaları gereken bölgelerden biri olmalıydı. Artık Hiyaki de yanında olduğu için tek kalmaktan korkmasına da gerek kalmamıştı. Teijo ile ayrılabilirler ve hızlıca parşömenlerin peşine düşebilirlerdi.

"Teijo-san... Daha fazla vakit kaybetmeden ayrılmamız gerekiyor. Seni üzülerek tek bırakmak zorundayız. Yaralı olduğunu biliyorum ve silahların da yanında değil. Bu yüzden lütfen kendini çok tehlikeye atacak hamlelerden kaçın. Ben çevrelerinden dolanıp, konuşmanın sürdüğü alanın diğer tarafına geçmeye çalışacağım. Dilersen sen de tam tersi yönünden aynı yere doğru ilerlemeye başla. Eğer tekrar buluşabilirsek gördüklerimizi birbirimiz ile paylaşırız."

Ryobe ve filini de sayacak olursa toplam olarak 7 potansiyel düşman vardı çevrede. Turuncu Takım üyelerini saymıyordu bile. Onları da sayacak olursa resmen 10 kişilik büyük bir grup vardı hedefleri ile aralarına girecek. Sadece Nakada'nın ve Urata'nın burada olmadığından neredeyse emindi. Her ne kadar kum torbasına dönmüş olsa da, Nakada'ya verdiği hasar yüzünden onun ve Nakada'yı iyileştirmek zorunda kalacak olan Urata'nın geceyi üslerinde geçireceğini düşünüyordu.

Hiyaki ile beraber çevresine pür dikkat kesilmiş şekilde Teijo'nun yanından ayrılırlarken artık hedefinde sadece parşömen vardı. Sınavın önceki günlerinde olduğu gibi kendini tutmayacaktı. Ringo'ya ve Nakada'ya o patlayıcı parşömenleri atarken aldığı riskli karara bağlı kalacak ve elini korkak alıştırmayacaktı. Halen birilerini öldürmenin son çare olmasını istiyor olsa da, sınavın son anlarında olduğunun farkındaydı Teki. Başarısızlığı kabul edemeyecek bir psikolojiye sahip olduğu için amacı ile arasına kimsenin girmesine izin vermeyecekti bu sefer.

"Hiyaki ayaklarımızın sesini keselim. Otonaku Ashi no Jutsu."

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 9th, 2022, 9:03 am
by Sekino Teijo
Takım arkadaşım sorduğum soruyu cevapladıktan sonra ayrılmamızı teklif etti. Elimde kullanacağım herhangi bir ekipmanım olmadığı için bende onun gibi düşünüyorum. Direk savaşa girmektense gizli bir şekilde parşömenleri aramak çok daha iyi bir fikir. Eğer şansımıza parşömenlerin nerede olduğunu bulabilirsek fil ve Ryobe’nin az sonra yaratacağı kargaşadan faydalanıp kaçabiliriz.

Teki sadık dostunu çağırdıktan sonra silahlarımı kaybettiğimi bildiği için tehlikeye girmemem konusunda beni uyardıktan sonra yollarımızı ayırmak için hazırlanmaya başladı. Aklının bende kalmasını istemediğim için gülümseyerek “Merak etme. Bir şekilde başımın çaresine bakarım. Ben biraz daha Ryobe’yi gözlemleyeceğim ardından dediğin gibi etrafı araştırırım.” Diyeceğim.

Teki gittikten sonra tüm dikkatimi karşımdaki koca dostuma verip dünkü karşılaşmamızda kafasına saplanan katanalarımın hala bıraktığım yerde olup olmadığını görmeye çalışacağım. Eğer karanlık veya uzaklık yüzünden göremiyorsam kendimi riske atmadan güvenli bir mesafeden onların neler yaptığını takip edeceğim. Belki ay ışığı sayesinde en azından az önce kiminle konuştuklarını anlayabilirim.

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 13th, 2022, 4:14 pm
by GM - Naruto
Teki ve Teijo aralarındaki diyalogtan sonra ayrılıyorlar. Teki, planladığı gibi sola doğru bir yay çizerek ilerlemeye başlıyor yanık ağaçların arasından. Biraz ileride, ağaçların biçildiği ve zeminin nispeten düz olduğu alan mevcut. Alanın kuzeye doğru bakan kısmında ise fil ve yaş yığıntısı var. Buradan geçmenin büyük bir risk taşıdığı aşikar, ancak alanın gerisine geçmek adına en kontrollü yol gibi görünmekte. Olası şüpheli gözlerden korunmak adına biraz daha gerileyip genişten alıyorlar yolu. Yanık ağaçların arasında Otonaku Ashi'nin oldukça faydasını görüyorlar. Tüm zemin kül ve yanık ağaç parçalarıyla dolu olduğu için normal şartlarda farkedilme ihtimallerinin çok yüksek olduğunu hissediyorlar.

İlerleyişleri sürerken, konuşmanın devam ettiğini işitiyorlar ancak kelimeler hala belirsiz. Çok uzun olmayan bir süre sonra, boşluğun diğer tarafındaki canlı ağaçların arasına girmeyi başarıyorlar. Fil kuzeydoğularında kalmakta artık. Kuzeye ilerlemeleri halinde üssün batısına ulaşabileceklerini öngörüyorlar.

Teijo, bu esnada bekleyişini sürdürüyor ve alanı izliyor. Silahlarının filin kafasında olup olmadığını anlamaya çalışıyor ancak mesafe ve karanlık sebebiyle bunu anlamak pek kolay değil. Filin kafasının üzerinde bir shinobinin olmasının da pek faydası olmadığı belli. Dikkatini çeken bir şey olmuyor.

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 13th, 2022, 6:33 pm
by Kasumikage Teki
Hiyaki ile sorunsuzca ilerlemelerine devam ederlerken Otonaku Ashi no Jutsu'yu bir kez daha ne kadar sevdiğini fark etmişti Teki. Normalde çok rahatça ifşa olabileceklerken sessizlikleri sayesinde şu anda bulundukları konuma sakince varabilmişlerdi. Sağ elini yumruk yapıp, omuz hizasına getirerek hiyaki'ye dur komutu vermişti. Tekrar filin olduğu yöne doğru bakmak istiyordu. Yeşil Takım'dan birilerini görebilmek istiyordu ancak filin devasa cüssesi yüzünden sadece üstündeki Ryobe'yi görebiliyordu. Halen hangi Yeşil Takım üyelerinin orada olduğunu anlayamıyordu bir türlü. Sağ işaret parmağını yukarı kaldırarak, gökyüzünü işaret etmişti Hiyaki'ye bu sefer. Ne olur ne olmaz Ringo'nun kuşuna karşı da dikkatli olmaları gerektiğini hatırlatmıştı ortağına.

Ryobe ve diğerlerinin içinde bulunduğu diyalog henüz yerini aksiyona bırakmadığı için ve onları hiçbir şekilde duyamadığı için denemekten de vazgeçecekti. Böylesi iyiydi de, bu sayede zaman kaybediyorlardı ve Teki ve Hiyaki için parşömen avlama zamanı oluşturuyorlardı. Hoş... Ringo'nun kuşuna ek olarak Usagi'nin kedisinden de haberdardı Teki. Bu kalabalık takıma karşı her an her yerde birileri ile karşılaşabileceğini biliyordu.

Ayakları tekrar sessiz bir şekilde ilerlemeye başlarken bu sefer hedefleri kuzey yönü olacaktı. Ne olur ne olmaz filden çok uzaklaşmamaya da çalışacaklardı. En azından inceleyebilecekleri bir yer bulana kadar bu şekilde devam etmek istiyordu Teki. Parşömenin saklanmış olabileceği potansiyel bir hedef görene kadar araştırmasına devam edecekti. Yeşil Takım üyelerinin sırtının dönük olduğu bölge en şüpheli alandı. Fakat takım üyeleri dağılmış olabilir, hatta parşömenleri farklı yerlere saklamış olabilirlerdi. Teki'nin takımı parşömenleri hep yan yana tutmuş olsa da, diğerlerinin de böyle yapacağını düşünmek aptallık olurdu. Kuzeye doğru ilerleyip, istedikleri sonucu alamamaları durumunda hedefleri Yeşil Takım'ın sırtlarını döndüğü alan olacaktı.

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: April 14th, 2022, 6:14 pm
by Sekino Teijo
Teki ve Hiyaki yanımdan ayrıldıktan sonra önümdeki file odaklanarak dün kaybettiğim katanalarımın akıbetini öğrenmeye çalıştım. Ancak ne yazık ki hem gecenin karanlığı hem de aramızdaki mesafe yüzünden net bir şey göremedim. Biraz yanlarına yaklaşırsam belki daha net görebilirim ama ne kadar yakınlarına gidersem beni fark etme ihtimalleri de o kadar artar. Bu yüzden hamlemi yapmadan önce iyice düşünmem lazım.

Ryobe ile konuşup dünkü kırgınlıklarımızı ortadan kaldırırsak yeni bir ittifak kurabiliriz. Hatta ittifak hediyesi olarak katanalarımdan birini veya ikisini bile geri alabilirim. Bu olası en iyi durumda hem silahlarımı geri alıp hem de güçlü bir müttefik elde edebilirim. Ancak tüm bunların gerçekleşebileceğine çok fazla inanmıyorum. Dünkü olaylardan sonra beni gördükleri yerde üstüme çullanabilirler. Ortada böyle büyük bir risk varken onlarla konuşmaya çalışmayı düşünmüyorum. Parşömenleri aramaya devam etmem lazım. Gerçi parşömenleri bulsam bile dövüşmeden onları ele geçirebileceğimi sanmıyorum. Etraftaki kargaşadan yararlanıp birinin silahını ele geçirmem lazım ama bu da hiç kolay değil. Sonuç olarak önüme büyük bir fırsat çıkana kadar sessiz bir şekilde ilerlemeye devam etmem gerektiğini düşünüyorum. Bu yüzden gizliliğe verebildiğim kadar önem vererek önümdekilere yaklaşmayı deneyeceğim. En azından onların neler yapacağını öğrenebilirsem ilerisi için daha sağlam bir plan yaapbilirim.

Re: [7. Gün - Gece Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki] Orman

Posted: May 15th, 2022, 3:02 am
by GM - Naruto
Teki: Bulunduğun konumdan, kuzeye doğru sakin ve temkinli adımlarla ilerlemeyi sürdürüyorsun. Artık yanmış ağaçların kalıntılarının sağladığı geniş boşluktan ziyade kalın ve görkemli ağaçların arasında işitme duyun iyiden iyiye azalıyor ve alanın ortasında olan konuşmaya dair hiç bir şey anlamıyorsun. Bunda dikkatini vermemenin de payı elbette büyük. Birilerinin konuşmaya devam ettiğine eminsin, ancak şu an hedefine odaklanmış durumdasın. Karanlık seni içten içe tedirgin etse de parlak ay ışığı ve Hiyaki'nin yanında oluşu korkunun seni tamamen ele geçirmesini engellediğini biliyorsun.

Hiyaki'ye komutlarını veriyorsun, yürüyüşünüz esnasında, partnerin ise anladığını ve onayladığını belirtecek şekilde başını sallıyor. Birkaç dakikalık bir yürüyüşün ardından ise, Hiyaki'nin aniden durduğunu görüyorsun göz ucuyla. Maymunun dikkat kesildiği noktaya baktığında, on-on beş metre kadar ileride çalıların arasında gizlenmiş olan Ringo'yu seçebiliyorsun. Hafifçe çömelmiş durumda, file ve alana doğru bakmakta. Pek de iyi saklanmış olduğu söylenemez, bu kadar mesafeden bile fark etmiş olduğunuz göz önüne alınırsa. Ringo'nun seni veya Hiyaki'yi farketmediğine eminsin. En azından şimdilik.

Teijo: Fil ve shinobiler oldukça açık sayılabilecek bir alanın ortasında konuştuklarından, gizlenmek için çevresel faktörleri kullanamayacağından eminsin. Ancak filin devasa boyutu sayesinde en azından filin sana göre diğer tarafında kalan olası kişilerin görüş açısından kurtulabileceğini biliyorsun. Filin arkasını dönmesi halinde bunu farkedeceğine haliyle eminsin, yegane problemler filin tepesindeki shinobinin arkasını dönmesi veya alanın dış sınırlarında olan gizli birilerinin o an bulunduğun tarafa bakıyor olması gibi görünüyor farkedilme riski açısından. Yine de, bu akademi düzeyinin bir tık üzerinde olan saklanma becerilerinle altından kalkamayacağın bir şey değilmiş gibi gözüküyor o an sana. Bu sebeple neredeyse yere çömelecek kadar eğilip sakin adımlarla filin arkasına doğru yaklaşmaya başlıyorsun aşırı yavaş bir şekilde. Bu esnada, attığın her adımla birlikte konuşmaların netlik kazanmaya başladığını farkediyorsun.

Bir ıslık sesi duyuyorsun önce, ardından Usagi olduğuna aşağı yukarı emin olduğun bir ses konuşuyor. Devamında, farklı bir kunoichi'nin sesini ayırt edebiliyorsun. Bölük pörçük kelimeleri de seçebilir hale geliyorsun yeniden: "-yürüyen hayal kırıklığının teklifini kabul ediyor musun?" Bir süre sessizlik oluyor, ardından filin üzerindeki Ryobe'nin sesini az öncekilerden çok daha net ve açık bir şekilde duyabiliyorsun ve söylediği tüm şeylere şahit oluyorsun gıdım gıdım ilerlerken: "Öncelikle, kartlarını açık oynamaya başladığın için teşekkür ederim Usagi-san. Buraya gelirken yegane beklentim buydu. Samimi ve net bir konuşma. Ancak cevabımı vermeden önce birkaç şeyi düzeltmek, ayrıca kafamdaki soru işaretlerini gidermek istiyorum. Kartları açık oynamak demişken, analitik kapasitenin daha yüksek olduğunu düşünmüştüm Usagi-san. Senin varsayımların üzerinden gidelim. Elimde bir mühür olduğu doğru. Canımın istediği anda, istemediğim ya da tolere edemeyeceğim bir riske girdiğim anda beni benim için en güvenli bölgeye götürecek olan bir mühür. Oldukça üst düzey bir kaçış rotası. Yondaime Hokage'nin ilahi gücü. Tek başıma olduğum da doğru. Sahip olduğumuz parşomenleri son gece kontrolsüzce bırakıp gidecek değildik en nihayetinde. Ancak düzeltmek istediğim şey şu, dört, altı ya da sekiz. Kaç kişiyle dövüşmem gerektiği benim umrumda değil. Bu dövüş beni algılayamadığım bir hızda öldürmediğiniz sürece, ki bu imkan dahilinde değil gibi görünüyor, benim için basit bir antrenmandan farksız olur. Canım sıkılana kadar etrafa su püskürtür ve elektrik saçarım, kaosu getiririm ve bundan keyif alırım. En ufak bir şüpheye düştüğüm anda ise 'puf'. Ne olup bittiğini bile anlayamazsınız. Kaybedecek hiç bir şeyim yok. Sizin aksinize sahip olduğum bir şeyi korumak gibi bir gayem yok. Buradan bir parşömenle ayrılırsam, bu benim haneme artı yazar. Eksi yazabilecek herhangi bir şey ise söz konusu değil. Ancak, sizin için her şey tehlikede. Etrafta pek çok kişi var; ve sizin aksinize ben onlardan korkmak zorunda değilim. Ben buradan sağ salim gittiğim anda, parşömenle veya parşömensiz, akbabalar üzerinize çullanacak. Akbabalar saldırdığında halihazırdaki fena olmayan performansınızla mı onları karşılamak istersiniz, yoksa benim sizi ezip geçtiğim halinizle mi? Burada bölüm sonu canavarı benim Usagi-san. Korkman gereken kişi benim."

İster istemez yutkunuyorsun. İşlerin ne denli karışık olduğu o anda kafana dank ediyor. Ufak bir sessizliğin ardından konuşma sürüyor:

"Bu konuyu kapattıysak, şimdi anlamlandıramadığım şeyi sormak istiyorum. Yedi koca gündür buradayız. Kan ve terle, gücümüzün son noktasına kadar savaşıyor ve aklımızı belki de hayatımız boyunca kullanmadığımız kadar çok kullanıp sınırlarımızı zorluyoruz. Günlerimizi sürekli yeni bir strateji bulmak, farklı bir taktik üzerinde çalışmak ve ince işlenmiş planlar kurmakla geçiriyoruz. Yeri geldiğinde geçici ortaklıklar kuruyor, yeri geldiğinde acımasızca birbirimize saldırıyoruz. Shinobiliğin doğasına çok uygun, değil mi? Usagi-san, bu sorum sana; gösterdiğin bunca çaba ve verdiğin onca emekten sonra kendi hakkından bu kadar kolayca feragat etmenin sebebi nedir? Hele ki parşomenlerin nasıl çalıştığını bilmediğimiz gerçeği ortadayken. Bu sözlerin, takım arkadaşın tarafından geri zekalı ve hayal kırıklığı olarak nitelendirilmene sebep olan bu sözlerin, bana inandırıcı gelmiyor. Takımının olası kazancını hesap ederek bir parşomenden vazgeçmeyi teklif etmek kabul edilebilir. Aynı durumda olsam, ben de senin yaptığını yapardım. Ancak parşomenlerle buradan çıktığımızda başımıza neler geleceğine dair bir fikrin var mı? Benim yok. Nasıl bu kadar rahatça yaptığın her şeyin üzerini çizebildiğini algılayamıyorum. Fedakarlık böyle bir şey değil çünkü. Tam olarak da bu sebepten, kurduğun bu cümlelerin ardından sana güvenmiyorum. Yedi günlük çabasını ve emeğini tek kalemde silebilen biri, bütün bir gece boyunca anlaşmanın kaidelerine uyarak kendileriyle birlikte savaşmış birine verdiği sözü de kolaylıkla silebilir. Ve bunu 'fedakarlık' adı altında bize sunduğu saçmalığa benzer şekilde süsleyebilir. Cevabımı veriyorum. Anlaşma şu şekilde olacak. Parşomenlerden birini bana getirirsiniz ve sırtıma asarım. Ardından dilerseniz sohbet etmeye devam ederiz, dilerseniz bir süre yıldızları izleriz. Bir süre daha buralarda takılırım. Saldırıya uğrarsanız size saldırmayacağıma dair sözümü alırsınız. Canım istediği müddetçe size saldıracak olası gruplara işinizi kolaylaştıracak şekilde zarar veririm. Ya da belki karışmamayı tercih ederim. En nihayetinde verdiğim söz yalnızca size zarar vermemek. Biraz düşünün."