Page 1 of 1

Kasumikage Teki

Posted: March 18th, 2025, 12:45 am
by Kasumikage Teki
Künye

İsim: Kasumikage Teki
Yaş: 23
Cinsiyet: Erkek
Boy: 184
Kilo: 82
Köy: Kusagakure

Rank: B - Rank
Rütbe: Jounin

Başlangıç Statları:
  • Güç: C - Rank
  • Çeviklik: C- Rank
  • Potansiyel: B - Rank
  • Kondisyon: C - Rank
  • Zihin: C - Rank
  • Varlık: D - Rank
Görünüm

Çehresi nasıl görünüyor? Saçları ne renk ve hangi boyda? Suratında dikkat çeken özellikler mevcut mu?
Aslında güler yüzlü olsa da duruşuna dikkat etmediğinde ciddi bir surat ifadesine sahiptir. Bu yüzden Teki'yi tanımayan kişiler onun böyle bir anına denk geldi ise ilk düşünce olarak sert bir insan olduğunu düşünebilir.

Annesinden aldığı masmavi gözlere ve babasından aldığı siyah saçlara sahip olarak doğmuş olsa da, sonradan kontrol edebilmeye başladığı klan güçlerinin bir etkisi olarak 20 yaşında saçları beyazlamaya başlamış, 21 yaşında ise saçları tamamen beyazlamıştır. Ne uzun ne de kısa denebilecek "normal" bir saç uzunluğuna sahiptir ve saçları düz olsa da hafif kabarık oldukları için daha hacimli gözükmektedir.

Vücut şekli, rengi ve ten yapısı nasıl? Vücudunda kalıcı bir yara, doğum izi veya dövme mevcut mu?
Ortalamadan biraz daha uzun olsa da 15 yaşından beri yavaş yavaş kambur durmaya alışmış birisi olduğu için asıl boyunu tam belli etmemektedir. Postürünü düzelttiği zamanlarda görece uzun boyu kendini çok daha belli eder hale gelir.

Beyaz bir tene ancak pembe bir alt tona sahiptir. Kansız gibi durmaz ancak çok hareket ettiğinde kırmızıya da dönüşmez. Başının arka kısmında saçları tarafından tamamen kapatılmış ve kendisinin bile unuttuğu kırmızı bir doğum lekesi vardır.

Suratında en dikkat çeken kısım mavi gözleridir. Bunun dışında büyük bir gülümseye sahiptir ve rahat ettiği ortamlarda bunu göstermekten kaçınmaz.

Günlük hayatta ne giymeyi tercih ediyor? Bu tercihlerin sebepleri neler?
Çok soğuk kış günleri haricinde her zaman kısa kollu kıyafetler giyer. Spesifik olarak tercih ettiği bir kıyafet rengi yoktur ancak salaş ve kendisini sıkmayacak kıyafetleri tercih eder.

Salaş giyinmeyi seviyor olsa da temizliğine ve düzenine çok dikkat eden birisi olduğu için kıyafetleri her zaman temiz ve düzgündür.

Uyumsuz takımlar giymeyi sevmez. Kıyafetlerini gruplara ve birbirlerine uygunluklarına göre düzenler. Dış görünüşünün temiz ve uyumlu olmasından çok keyif alır.

Görevlerde ne giymeyi tercih ediyor? Bu tercihlerin sebepleri neler?
Görevlerinde her zaman siyah kıyafetler giymeyi tercih eder. Siyah ceket, siyah pantolon ve siyah eldivenler. Shinobilik mesleğini icra ederken dikkat çekmemesi gerektiğini ve her an saklanma ihtiyacı duyabileceğini düşündüğü için siyah rengi kurtarıcısı olarak belirlemiş ve bundan hiç şaşmamıştır. Saçlarının beyazlamış olması görüntüsünün amacını artık biraz bozuyor olsa da bu huyundan vazgeçmemektedir.

Giyilmesi zorunlu kılınan alın bandını nasıl kullanmayı tercih ediyor? Alnına mı takıyor yoksa giysisine mi iliştirmiş?
Kusagakure shinobisi olmaktan gurur duyduğu için ve eşyanın adı direkt olarak alın bandı olduğu için her zaman alnına takar. Aksini yapan kişileri sözleri ile yargılamasa da her zaman içinden sebeplerini sorgular.

İlk defa gören biri onun hakkında ne düşünür?
Ya ciddi ve sert biri olduğunu ya da güler yüzlü ve samimi biri olduğu düşünülebilir. Eğer kişi Teki'yi uzaktan gördü ise ve Teki o sırada birisi ile konuşmuyor ya da bir şeye dikkat etmiyorsa fazlasıyla ciddi durabilir. Ancak sosyal bir ortamda güler yüzü ve enerjik tavrı ile dikkat çekecektir.

Nasıl kokuyor? Bu kokusu için spesifik bir şey yapıyor mu yoksa umrunda değil mi?
17-18 yaşlarından beri aynı parfümü kullanmaktadır. Bu sebeple artık tam olarak nasıl koktuğunu bile bilmemektedir. Parfümünün kötü kokmadığı ve aksine ilgi çekici olduğu yakın çevresi tarafından ona söylendiğinden beri bu düzenini bozmamıştır.

Sesi ve konuşması nasıl? Tok mu, ince mi? Görünüşüyle bir tezatlık oluşturuyor mu? Şivesi var mı?
Çok kalın olmayan "normal" bir sese sahiptir. Enerjik bir şekilde ve kısmen hızlı konuşur. Ona keyif veren ve heyecanlı olduğu konular hakkında konuşurken daha da hızlı konuşmaya başlar ve bazen sesini bile yükseltebilir.

Aynaya baktığında gördüğü şeyden hoşnut mu? Onun canını sıkan bir tarafı var mı?
Arada eski siyah saçlarını özlüyor olsa da beyaz saçlarının da çok havalı olduğunu düşündüğü için bu özlemi yıllar geçtikçe daha az hisseder olmuştur. Kendinden memnun ve olduğu kişiden ötürü hoşnuttur.

Duygularını suratı ile ifade etme konusunda nasıl? Bunu başarabiliyor mu, yoksa kendini göstermemeyi mi tercih ediyor?
Genellikle güler bir yüze sahiptir ancak kızdığında gülüşü samimiyetten uzak bir hale gelir. Sinir seviyesinin artışı ile gülüşünün azalışı birbirine eşit ilerler.

Üzgün olduğunda duygularını saklaması gerekmediği müddetçe üzüntüsünü belli etmekten çekinmez. Gözlerinin yaşından utanmaz ve bunun normal bir tepki olduğunu düşünür.

Geçmiş

Akademi öncesi yaşamı nasıldı? Arkadaşları var mıydı, yoksa yalnız bir küçüklük mü geçirdi?
Teki akademiye daha başlamadan evde eğitime başlamıştı bile. "Emekli" Kirigakure shinobisi babası ve akademide kenjutsu eğitimi veren annesi tarafından akademi öncesinde eğitimlere başlamıştı.

Mahallede bulunan her çocukla arkadaş ve sosyal birisiydi. Sopaları katana olarak kullanıp ninjacılık oynamak ise favori oyunuydu.

Akademi hayatı nasıl geçti? Favori dersi veya favori hocası var mıydı? Performansı nasıldı?
Akademi hayatında da fazlasıyla aktif ve sosyal birisiydi Teki. Kenjutsu ile alakalı olan her ders onun favori dersiydi. Bunun dışında ninjutsu eğitimlerinde de çok eğlenirdi.

Annesi Kasumikage Sencha da akademide eğitim veren kişilerden birisi olduğu için neredeyse tüm hocalar tarafından bilinirdi. Performansı ile rekorlar kırmasa da derslerinde sorun yaşamadan mezun olmayı başarmıştı.

Mezun olduktan sonra Genin hayatını nasıl geçirdi? Chuunin olana kadarki dönemde nasıl bir takımdaydı? Takım hocasını benimsedi mi yoksa kendi yolunu mu çizdi?
Mezun olduktan sonra Hayakari Aoba'nın kaptan olduğu Kusagakure Takım 4'e atanmıştı. Takım arkadaşları ise Rasho Rei ve Kumo Sakuma'ydı.

Genin hayatı boyunca bir çok görevde aktif olarak rol aldı ve takım arkadaşları ile sorunsuzca maceralarına devam ettiler. Aoba-sensei'nin anlayışlı ve sevecen tavırları ile kısa sürede Takım 4, tamamen birbirine güvenen ve uyumlu bir takıma dönüşmüştü.

Chuunin olduktan kısa bir süre sonra takım olarak çıktıkları bir görevde Hayakari Aoba ve Rasho Rei'nin hayatını kaybetmesi ile Kumo Sakuma ile birbirlerine daha çok kenetlenmiş hale geldiler. Takım 4 kağıt üstünde aktif olmasa da Teki ve Sakuma yıllarca Takım 4'ü temsil etmeye devam ettiler.

Hayatından minik bir anı sunması istenseydi, ne anlatırdı?
Amegakure'de Riaru güçlerine karşı savaştıkları an hayatının en gergin anlarından birisidir ve o gün yaşadığı hisleri unutamamaktadır.

Gyaku ile omuz omuza savaşmış olması, gözünün önünde görev arkadaşını kaybetmiş olması ve düşman kuvvetlerdeki halen kim olduğunu bilmediği kişinin ezici üstünlüğünü içten içe aşamamıştır. Daha güçlü ve daha iyi olma hayaline zaten sahip olsa da o günden beri bu amaca daha da sıkı sıkı sarılır hale gelmiştir. Ulaşabileceği maksimum seviyenin halen uzakta olduğunun bilicindedir.

Hayatında yer etmiş en önemli kişi kimdir? Bu şahısla neler yaşamıştır?
Zamanında bu soruya Aoba-sensei diyecek olsa da ustasının erken ölümü sayesinde Teki'nin hayatındaki önemi yıllara bağlı olarak azalmıştır. Babası ise tam aksi şekilde yıllar geçtikçe Teki'nin hayatında daha önemli bir konuma gelmiş ve Teki'nin hayat amacını net bir şekilde belirlemesini sağlamıştır.

Geçmişinde yer etmiş önemli bir kişiyle yaşadığı bir anıyı anlatın. (Bu soru birden fazla kez seçilebilir.)
Kusagakure'nin Otonashi Düzlükleri'nde babası ile rutin antrenmanlarından birini yaparken babasının Kasumikage klanı ve geçmişi ile ilgili verdiği bilgiler sonrasında Teki'nin hayatında ciddi değişiklikler meydana gelmiştir. Dünyanın her bir ucuna dağılmış olan bir avuç Kasumikage'yi bulmak ve klanlarını tekrardan bir topluluk haline getirme isteği o günden beri içini kemirmektedir.

Birisinin canını aldı ise, bu nasıl gerçekleşti?
Canını aldığı kişilerin artık sayısını bile hatırlamamaktadır. Bu gerçekliği kabul etmiş ve ölen kişinin kendisi olmaması gerektiğinin bilincindedir.

Genin dönemindeyken bile bir çok ölüm görmüş olsa da ilk canını aldığı kişi chuunin olarak çıktığı görevlerden birisinde karşılaştığı kaçak bir shinobidir. Ne adını ne de kaçtığı köyü bilmediği bu shinobi hırsızlık amacıyla Teki'lerin kampına saldırmış ancak takım tarafından fark edilmiştir. Otonaku Ashi no Jutsu ile sessizce arkasından yaklaştığı kaçak shinobinin vücuduna katanasını saplamak suretiyle canını almıştır.

Köyünün hangi kısmında yaşıyor? Buradan memnun mu? Taşınmayı düşünüyor mu?
Ailesi köyün görece daha dış kısmında çift katlı ve geniş bir evde yaşıyor olsa da Teki, hayatın içinde bulunmak istediği için köy merkezine çok yakın tek odalı bir evde yaşamaktadır ve bundan çok memnundur.

Evcil hayvanı hiç oldu mu?
Teki'nin kendine ait bir evcil hayvanı hiç olmamış olsa da evinin tek kişilik balkonuna ara ara uğrayan 4 kediyi beslemektedir. Kedilerin başka bir yerde evleri veya sahipleri olup olmadığından beri emin değildir. Sadece balkona geldiklerinde kedilere mama koyar ve sever. Sonrasında da kediler yemek yiyip balkonu terk edene kadar onları izler.

Kişilik

Dışarıdan nasıl bir benlik çiziyor? Başkaları onu ilk görüşte nasıl tanımlar? Onu tanıyanlar için bu tanım değişir mi, yoksa ilk görüldüğü anda neyse hep o mu?
İlk tanışan insanlar Teki'nin sert ve ciddi olduğunu düşünebilse de tanıdıkça ne kadar sevecen ve hoş görülü biri olduğunu kolayca anlayabilirler.

İnsan ilişkileri nasıl? Başkalarına kolay açılabiliyor mu, yoksa kendini kapatmayı mı tercih ediyor? Başkalarına karşı tahamülü ne seviyede?
Çekingen birisi değildir. Doğru bulduğunu söylemekten çekinmez ve sosyal bir insandır. Yeni tanıştığı kişilerle bile kolayca konuşabilir.

En büyük zaafı nedir? Bu zaafı hakkında neler düşünüyor?
Başarısız olmak ve sevdiklerini kaybetmek Riaru kuvvetlerinin ve takım üyelerinin vefatının Teki'ye kazandırdığı en büyük zaaflardır. Hep başarılı olmak ve aynı acıyı tekrar yaşamamak ister. Bu yüzden de kendini sınırı olmayan bir geliştirme açlığı ile doldurmaktadır.

En güçlü tarafı nedir? Hangi özelliğinden gurur duyar?
Azmi ve klan gücü en gurur duyduğu özellikleridir. Başarısız olsa bile ilk amacı bundan ders çıkarmak ve tekrarının yaşanmamasına odaklanmaktadır. Bu bağlamda klan güçlerini kullanarak tam anlamıyla bir "zehirbaz" olmak da ona daha çok azim duygusu aşılar.

Kendini nasıl ifade etmeyi tercih ediyor? Kendi fikirlerini ortaya atarken baskın bir kişilik mi sergiliyor, yoksa karşıt bir argüman duyduğunda çabucak sönüyor mu?
Olayların gerginleşmesini sevmemesinden ötürü damarına basılmadığı sürece sakin ve keyifli bir şekilde konuşmaya çalışır. Kendi fikirlerini ortaya atmayı sever ancak bunu baskın olmak istediği için değil, herkesin düşüncesini özgürce belirtmesi ve ortak bağlamda bir karar alınması gerektiğini düşündüğü için yapar.

Önem verdiği değerler neler? Bunlar onun için ne kadar katı? Başkalarına bu değerleri empoze etmeye çalışıyor mu?
Köyüne, dostlarına ve ailesine fazlasıyla değer verir. Onlara karşı yapılan haksızlık ve agresif hareketlerde gerilmeye ve sinirlenmeye başlar. Başkalarının da aynı değerlere sahip olması gerektiğini düşünmez. Başkalarının hayat görüşlerine karşı olabildiğince saygılıdır. En azından aile ve dostlar konusunda. Köy konusunda Kusagakure'nin düşmanı Teki'nin de düşmanıdır.

Başkalarının hisleri hakkında neler düşünüyor? Empati yapabiliyor mu? Yapabiliyorsa bile, karşı tarafın hislerini önemsiyor mu?
Kendisi ile çok ters düşmediği sürece kişilerin hislerine karşı çok önemseyici tavırlar takınmaz. Herkesin istediğini düşünebileceğini ve kurallar çerçevesinde istediğini yapabilme hakkı olduğunu düşünür. Empati konusunda kendini yeterli görse de başka insanlar tarafından pek empati duygusuna sahip olmadığının söylenmesi üzerine bu konuda kararsız hale gelmiştir.

Kısa dönemdeki amaçları neler? Uzun dönemde başarmak istedikleri nedir?
Kısa dönemdeki tek amacı daha da güçlenmek ve köyüne çok daha iyi hizmet etmektir. Buna ek olarak klan güçlerinde kendini geliştirmek ve tam anlamıyla bir "zehirbaz" olmak için de büyük emek vermektedir.

Uzun vadede ise babasından öğrendiği bilgiler doğrultusunda bulabileceği tüm Kasumikage'leri bulmak ve onlarla tanışıp, onlardan eğitim alabilmeyi dilemektedir.

Daha önce bir can aldıysa; bu olay gerçekleşirken ve gerçekleştikten sonra neler düşündü?
Bir can almadan önce shinobi hayatında bir çok canın kaybedildiğini gördüğü için aslında içten içe ne zaman kendisi yargıç konumunda olacak hep merak ederdi.

Kamplarına dadanan o kaçak shinobinin canını aldığında da yapması gerekeni yaptığını ve gerektiğinde bunu tekrar yapacağını biliyordu. Can almak o günde de o günden sonra da Teki'yi çok etkileyen bir durum olmadı.

Nasıl rahatlar? Nasıl stres atar?
Her görevden sonra Kusagakure mezarlığına giderek hayatını kaybeden sevdiklerini ziyaret etmekten keyif alır. Özellikle takım arkadaşı Rei ve ustası Aoba'nın mezarlarını asla pas geçmez.

İçmekten de keyif alır. İşinin olmadığı günlerde evine çok yakın olan bir bara gider. Düzenli bir müşteri olduğu için bir çok kişiyle keyifle muhabbet eder ve eve dönüş yolunda takoyaki veya dango ile günü sonlandırmayı ihmal etmez.

Bunun dışında silahlarının bakımlarını yapmak ve kenjutsu antrenmanları yapmak içini huzur ve keyifle kaplar.

Stresli anlarda nasıl davranır? Eli ayağına mı karışır, yoksa bu tarz durumları soğukkanlılıkla mı atlatır?
Olabildiğince soğuk kanlıdır. Çoğunlukla stresli anlarda bakışlar üzerine döner ve kendisinden konuşması beklenir. Düşüncelerini toparlamakta ve mantıklı bir şeyler düşünmekte normal insanlara göre çok daha az sorun yaşar. Fakat bu demek değildik ki bu tarz durumlarda her zaman en mantıklı kararları alır.

Liderlik vasfı var mıdır? Bundan bağımsız olarak, lider olmayı aktif olarak kovalar mı? Liderlik pozisyonunda kendini bulduğunda nasıl davranır?
Liderlik vasfı olduğunu düşünmektedir. Ortamda kendisinden daha kalifiye olduğunu düşündüğü birisi mevcutsa liderliği aktif olarak kovalamaz. En doğru kararın alınması gerektiğini düşünür.

Lider olduğu durumlarda da net ve baskın olmaktan ziyade daha açık görüşlü ve dinleyicidir ancak son kararın kendisinde olduğunu net bir şekilde belli eder.

Yalan söyler mi? Yalan söyleyenlere tahammülü var mıdır?
Gerekli gördüğü durumlarda basit yalanlar söylemekten çekinmez ancak ciddi durumlarda daha çok dürüst olmayı tercih eder. Kendisine yalan söylenmesi konusunda da aynı düşüncededir. Zararsız ve basit yalanları anlayışla karşılayabilir ancak ciddi yalanlarda tahammül seviyesi çok daha düşüktür.

Arkadaşlık ilişkileri ne durumdadır? Onunla arkadaş olmak kolay mıdır? Güveni kolay kazanılır mı?
Köydeki çoğu shinobi ile arkadaştır. Kendisiyle arkadaş olmak ilk etapta sanki zormuş gibi gözükse de aslında çok kolaydır. Güvenini kazanmak ise çok daha zaman alır. Arkadaş herkes olabilir ancak dostlarını titizlikle seçer ve bu aşamaya kadar kişilere hiçbir zaman %100 güvenmez.

Shinobi olmasaydı nasıl bir kariyere sahip olurdu?
Maksimum 20 müşterinin sığabileceği bir bar işletirdi ve tüm gün gelen kişiler ile muhabbet ederek alkolünü yudumlardı.

Ölüm hakkındaki düşünceleri neler? Eğer yarın öleceğini bilse bu durumu nasıl karşılar?
Bir shinobinin her an ölümle tanışabileceğini bildiği için kafasına çok takmamaya çalışmaktadır fakat içten içe ölmekten de korkmaktadır Teki. Hayallerini gerçekleştirmeden ölme duygusu onu rahatsız eder. Ek olarak ölecekse bile bunun havalı bir şekilde olmasını ve ardında kendisini yaşatacak bir an olarak kalmasını ister.

Nasıl yemeklerden hoşlanır?
Yemek için yaşamaz. Yaşamak için yer. Bu yüzden de spesifik olarak yemek seçimi yapmaz. Sadece acı toleransı ortalamanın altında olduğu için acı ve baharatlı yemekleri çok daha az tercih eder.

Romantik olarak aktif mi? Değilse bile, bu konu hakkında ne düşünüyor?
Romantik olarak ara ara aktif bir olsa da shinobi hayatının tehlikelerinden ötürü düzenli bir durumdan kaçınmaktadır. Kendisinin ya da partnerinin aniden başına bir şey gelebilmesi ihtimalinden ötürü iki taraf için de mantıklı olanın bu olduğunu düşünür.

Kesinlikle kırılmaz prensipleri neler?
Kusagakure ve Kasumikage klanı hayatındaki en önemli iki oluşumdur. Bunların karşısında duranlar ise otomatik olarak Teki'nin düşmanı olacaktır. Henüz başka klan üyeleri ile tanışmamış olsa da gelecekte karşılaşacağı bir Kasumikage'nin Kusagakure'ye düşman olması durumunda ne yapacağını hep düşünmüştür. Vardığı sonuç ise Teki'nin yüksek ihtimalle Kusagakure tarafında olacağıdır ancak henüz böyle bir durum yaşamadığı için kendisinden %100 emin olamamaktadır.

Geçmişiyle barışık mı? Onu yaralayan olaylar hakkında ne düşünüyor? Bunu atlatabileceğini hissedebiliyor mu?
Hiçbir zaman geçmişi ile tamamen barışık hale gelemeyecek olsa da yaşamayı seçtiği hayatın zorluklarının bilincinde ve kendisinden çok daha kötü şeyler yaşayan bir çok insan olduğunun da farkındadır. Onu yaralayan olayların izleri ruhunda bariz bir şekilde belli olsa da bu olayların onu olduğu kişiye dönüştürdüğünü de kendine hep hatırlatır.

Çok istediği ancak ulaşamadığı yegâne şey nedir? Bu onun için uzak bir hayal midir yoksa aktif olarak bunu kovalamakta mıdır?
Tam bir "zehirbaz" olmak ve dünyadaki diğer Kasumikage'ler ile tanışıp, onları bir araya getirmek yegane hayalidir. Kendisi bunun zor ve uzak bir hayal olduğunun bilicinde olsa da aktif olarak hayalini kovalamaya devam etmektedir.

Ek olarak köyünü en iyi şekilde temsil eden ve savunan bir shinobi olmak da onun için çok önemlidir. Her gün gözünü açtığında enerjisini ilk olarak bundan alır.

Maddi bir dünya görüşüne mi sahip yoksa manevi mi? Bu husustaki prensipleri neler?
Lüks bir hayat beklentisi yoktur ve yaşadığı maddi seviyeden memnundur. Bu sebeple düzeni sabit olduğundan ötürü maddi bir görüşe sahip değildir.

Re: Kasumikage Teki

Posted: March 18th, 2025, 4:03 pm
by Cynic
Kartınızda bir problem yok gibi görünüyor. Aşağıda karakterinizin zaman atlamasında başından geçenler özetlenmiş, akabinde bazı sorular sorulmuştur. Soruları cevaplarken sadece karakterinizin ne düşündüğünü veya yaptığını değil, olayların detaylarını da belirliyor olacaksınız. Bu sorulara cevap verdikten sonra karakter kartınız onaylanacaktır.

Teki sınavın sonucunda Jounin olmaya hak kazandı ve köyüne döndü. Bir kaç günün ardından yasal olarak rütbesini aldı, dinlenmesi için kısa bir süre verildi. Dinlenme sürecinin ardından kendisine bir takım verileceği bilgisini öğrendi.

Bu takıma atanmadan önce Aisu onunla görüşmek için kendisini çağırdı. Bu görüşmede Aisu onun için Konohagakure'de gerçekleştirilecek olan bir "Takım Kaptanlığı Kampı"'na kayıt oluşturduğunu, oraya gitmesini istediğini iletti. Bu kampta diğer yeni Jounin'ler ile beraber takım kaptanlığı konusunda eğitimler alacağından ve Shinobi yetiştirme konusundaki yeteneklerini geliştirebileceğinden bahsetti. Teki, bu "görevlendirme"'yi kabul etti.

Teki Konoha'da 3 ay kadar geçirdi. Bu kamp esnasında çeşitli derslere ve çalıştaylara katıldı. Takım eğitimi, pedagoji konusunda kendini geliştirdi ve bir çok yaşıtı Jounin ile tanışma fırsatı yakaladı. Son hafta derslerine ise Shinobi Birliği'nden ünlü bir shinobi katıldı. Teki onunla bir çok defa muhabbet etme fırsatı yakaladı.

Kusagakure'ye döndüğünde Teki'ye bir takım verildi. Takım Teki geçtiğimiz 1 sene boyunca irili ufaklı görevlere çıktı. Bu görevler genelde düşük riskli, köyden çok uzak olmayan görevlerdi. İlk senenin sonuna doğru sınır güvenliği için görevler aldılar, hudut kapılarında basit evrak işleri ve rutin nöbet sorumlulukları aldılar.

Ishigakure'nin sınırdan çekilmesinin ardından Kusagakure güçleri güvenlik bölgesinin tam kontrolünü devraldı. Bunun ardından Teki'nin takımı daha aktif ve riskli görevlere dahil olmaya başladı. Kervan korumalığından shinobi olmayan haydutları yakalama gibi görevlere terfi ettiler.

Son çıktıkları görevde Teki'nin geninlerinden biri yaralandı ve görevi yarım bırakmak durumunda kaldılar. Apar topar Kusagakure'ye dönen takım bir ay kadar öğrencisinin iyileşmesini bekledi. Bir ay kadar Kusagakure'de kaldıktan sonra takım tekrar toplandı ve yeni görevlere çıkmak için hazır olduklarını Aisu'ya bildirdi.

  • Aisu Teki'ye neden hemen takım verdi? Teki neden bunu kabul etti?
  • Teki Konohagakure'de hangi Shinobi ile tanıştı? Tanışıklıkları ne seviyede? Bu şahıstan aldığı eğitimlerin bir faydasını gördüğünü düşünüyor mu?
  • Teki takımı ile nasıl bir dinamik yakaladı? İlk senenin sonunda bu dinamik nasıl değişti?
  • Takım Teki'nin riskli görevlere atanmaya başlaması Teki'nin takımının eğitimine olan bakış açısını değiştirdi mi yoksa çoktan takımı bu görevlere hazır mıydı?
  • Teki ve takımının başarısız görevi neydi? Hangi genin yaralandı? Bu kimin hatasıydı? Teki'nin tepkisi ne oldu?
Karakterin onaylanmasının ardından bir Lejant başlığı açması ve kendisine üç adet minik ve tatlı Genin'ler yaratması beklenmektedir. Takım dinamiklerine de lejantta değinmesi gelecekteki konuların yönetilmesi için çok faydalı olacaktır.

Re: Kasumikage Teki

Posted: March 18th, 2025, 9:25 pm
by Kasumikage Teki
Aisu Teki'ye neden hemen takım verdi? Teki neden bunu kabul etti?
Teki'nin Kusagakure'ye bağlılığından emin olan Aisu, Teki'nin annesinin de eğitimci kariyerinden haberdar olduğu için Teki'ye verilecek takım kaptanlığının köyün yeni jenerasyonu için çok iyi sonuçlar getirebileceğine inanıyordu. Bu sebeple Jounin sınavından başarı ile dönen Teki'ye hiç zaman kaybetmeden bu teklifi sunmuştu. Belki bir yandan Sakuma'nın da ne zaman biteceği belirsiz olan bir emekliliğe ayrılmasından ötürü Teki'nin daha fazla tek başına kalmamasını istemişti.

Teki spesifik olarak çocukları eğitmek gibi bir hedefi olduğunu düşünmüyor olduğundan ötürü ilk etapta bu fikri şaşkınlıkla karşılamış olsa da köyün kendisine gelecek jenerasyonu emanet etmeye karar vermiş olmasından fazlasıyla etkilenerek 1 günlük düşünme süresinin ardından Aisu'ya takım kaptanlığı görevini kabul ettiğini bildirmişti. Böylece köyü için başarılı bir shinobi olmaya devam ederken en az kendisi kadar başarılı ve Kusagakure için işe yarar kişiler yetiştirme şansına da sahip olacaktı.

Teki Konohagakure'de hangi Shinobi ile tanıştı? Tanışıklıkları ne seviyede? Bu şahıstan aldığı eğitimlerin bir faydasını gördüğünü düşünüyor mu?
Konohagakure'de katıldığı kamp esnasında bir gece köyü dolaşırken fazlasıyla güzel dango yapan bir dükkana denk gelmişti. Favori yiyeceklerinden olduğu için neredeyse her gün dükkanı ziyaret eder olmuş ve yoğun geçen günlerin sonunda lezzetli dangolar ile kendisini ödüllendirmeye başlamıştı.

Kampın son haftasında derslere Mitarashi Anko'nun katılması ise Teki'nin adını bir çok kez duyduğu bu başarılı kunoichi ile tanışmasını sağlamıştı.

Ders aralarından birinde Teki'nin çevresindeki diğer jouninlere keşfettiği dango dükkanından bahsedişine kulak misafiri olan Anko da konuşmaya katılmış ve kendisinin de favori yiyeceğinin dango olduğunu söylemişti. Bu sayede fazlasıyla saygı duyduğu kunoichi ile daha iyi anlaşır ve daha çok sohbet eder hale gelmişti Teki.

Anko'ya dükkanın varlığını haber veren kişi Teki değildi. Anko zaten köyün en iyi dangosunu yapan dükkandan haberdardı ancak bu, bazı günler ikilinin beraber dango yemeye gitmesini engellememişti. Bu sayede sadece derslerde değil, ders günlerini takip eden akşamlarda da Mitarashi Anko ile vakit geçirmeye ve kısmen eğitim almaya devam etmişti Teki. Sahip olduğu zehir temelli yeteneklerden Anko'ya bahsetmiş ve Anko'nun kullandığı yılan temelli teknikler ile kendi gücü arasında bağlantı kurup kuramayacağını sorgulamıştı.

Anko'dan direkt olarak bir teknik öğrenmemiş olsa da, çakra yoluyla uzuvları yılana dönüştürme konusunda teknik bilgileri kendisinden dinleyerek konu hakkında daha net bilgi sahibi olmuş ve bu bilgiyi klan gücü ile birleştirerek nasıl efektif bir şekilde kullanabileceğini araştırır olmuştu.

Anko'nun takım yönetimi konusunda verdiği bilgiler de Teki'nin ufkunu açmıştı. Fazla ciddi ve sert olmanın iyi dönüş gerçekleştirmeyeceğini ancak çocuklarla aralarında bir seviye farkı olduğunun net bir şekilde belirtilmesi gerektiği detayı en aklında kalan bilgilerden olmuştu.

Genel olarak Mitarashi Anko'dan edindiği bilgiler Teki'nin hayatını değiştirecek çığır açan bilgiler olmasa da Teki, bilgilerin kesinlikle işe yarar olduğunu ve faydasını bol bol gördüğünü düşünmektedir.

Teki takımı ile nasıl bir dinamik yakaladı? İlk senenin sonunda bu dinamik nasıl değişti?
Takımı ile tanışacağı ilk gün hissettiği heyecanı halen net bir şekilde hatırlamaktadır Teki. Köyün geleceği için yetenekli kişiler eğitmenin önemi ile beraber bu görevin yükünün de bilincindedir. O çocukların geleceklerinden ve hayatlarından sorumlu kişinin bizzat kendisi olması bu durumu çok daha ciddi bir şekilde ele almasını sağlamaktadır.

Takımı ile tanışmadan önce özellikle annesi Sencha ile çok kez görüşmüş ve nasıl bir yol izlemesi gerektiğine dair fikirler edinmişti. Hem annesi hem de vefat eden ustası Aoba'nın kendisine öğrettikleri ile füzyon bir sensei kişiliği oluşturmuştu takımı için.

Bu sayede takım üyelerinin kendisini sevmesini ve bunu yaparken saygı duymasını da sağlamayı başarmıştı. Her ne kadar ilk başlarda takım içerisinde uyumsuzluklar ve çocuklar arasında gerginlikler olsa da 1 senenin sonunda bu sorunların çoğunu aşmayı başarmışlar, görev, başarı ve işbirliği odaklı sistematik bir takım haline gelmişlerdi.

1 senenin ardından Teki artık zamanının çoğunu takımı ile geçirmeye başlamış ve onları shinobi dünyasında daha da hazırlamaya odaklanır haldeydi. Zorlu antrenmanlar ve görevler sonrasında takımını kutlamaya götürmekten çok keyif almakta ve üyeler de bu etkinlikleri heyecanla bekler hale gelmişti. Aralarında çok kalın olmayan bir saygı duvarı olsa da takım üyelerinin hepsi Teki'ye büyük bir sevgi beslemektedir.

Takım Teki'nin riskli görevlere atanmaya başlaması Teki'nin takımının eğitimine olan bakış açısını değiştirdi mi yoksa çoktan takımı bu görevlere hazır mıydı?
Daha tehlikeli görevlerde aktif olarak yol almaya başlayacaklarını öğrendiklerinde çocukların hepsinde haklı bir gerilme olmuştu. İşlerin daha ciddileşmesi ve haliyle tehlikelerin de eşit oranda daha fazla artacak olmasından dolayı çocuklar, bir yandan gurur duyarken diğer yandan yeterliliklerini de sorgulamışlardı.

Bu aşamada Teki, babasının kendisine bu ismi koymasındaki sebebi çocuklara açıklayarak; "Shinobi dünyasında en büyük düşmanınız kendinizsiniz. İçinizdeki düşmanın sizi şüpheye düşürmesine izin vermeyin ve güçlenmeye odaklanın. Hep beraber daha da iyi hale gelerek Kusagakure'yi koruyacağız!" demişti. Kafasında çok havalı gibi bir izlenim yaratan bu konuşma geninlerin gülmeye başlaması ile uzak diyarlara uçmuş ve Teki istediği gibi havalı olamamıştı. Fakat ortamdaki gerginliğin Teki'nin başarısız konuşması ile yok olmuş olması aslında konuşmanın o kadar da kötü olmadığını betimler gibiydi. Çocuklar halen ara ara bu anın muhabbetini yapıp gülmektedirler.

Görevlerin riski artıkça Teki'nin takımı eğitme şeklinde de değişiklikler oldu. Görev sonu partileri ve genel olarak eğlenceli denebilecek ortam halen varlığını korusa da eğitimler de görevlere eş değer şekilde zorlaşmakta ve sıkılaşmaktadır.

Teki ve takımının başarısız görevi neydi? Hangi genin yaralandı? Bu kimin hatasıydı? Teki'nin tepkisi ne oldu?
3 tane haydutu yakalamaları ya da gerekirse öldürmelerinin emredildiği göreve çıkarlarken haydutların bu kadar hazırlıklı olacağını düşünmemişti Teki. Takım daha önce bu tarz bir kaç görev tamamlamıştı ancak bu sefer haydutların Teki ve takımına düzgün planlanmış bir tuzak kurması ile görev birden kötü bir yöne ilerlemişti.

Takımının 2 üyesini destek kuvvet çağırmak için yolladığı anda sanki tarih kendini tekerrür ediyormuşçasına düşüncelerine dalmış ve Rei ile Aoba-sensei'nin ölümünü hatırlayarak kendisinin ve yanında kalan öğrencisinin de sonunun o anda ölüm olup olmayacağını sorgulamaya başlamıştı.

Anlık olarak düştüğü bu duygu boşluğunu fırsat bilen haydutlardan biri tüm kolunu kayayla kaplayan Doton jutsusunu aktif ederek Teki'yi gafil avlamaya çalışmıştı ancak öğrencisi, Teki'yi son anda kenara iterek onu kurtarmış, aldığı yumruk darbesinin etkisi ile 4-5 metre uçmuş ve kolunu kırmıştı.

Durumun şokuyla kendine gelen Teki, dövüşün devamında haydutların birini öldürmeyi başarmıştı ancak diğer ikisinin kaçmasına engel olamamış ve öğrencisi ile ilgilenmesi gerektiği için ikiliyi kovalamayarak öğrencisini kucaklayıp üsse dönmeye karar vermişti. Diğer takım üyeleri ve destek kuvvet ile dönüş yolunda karşılaşmış ve destek shinobilere gerekli bilgileri vererek öğrencileri ile üsse dönmeyi başarmıştı.

Bu aşamada suçlunun sadece kendisi olduğunun gayet bilincinde olduğu için suçlayabileceği kimse yoktu. Öğrencisinin tüm iyileşme aşamasında takımca yanında olarak ona destek olmuşlardı. Yaşanan olayın tüm suçlusunun kendisi olduğunu açıkça öğrencilerine de söylemiş ve onlara Rei ile Aoba-sensei'nin başına gelenleri de anlatmıştı Teki. Belki de ilk defa kendisinin de bu hayatı ilk kez yaşayan ve halen herkes gibi gelişmeye devam eden bir shinobi olduğunu öğrencilerine hatırlatmıştı.

Re: Kasumikage Teki

Posted: March 19th, 2025, 1:58 pm
by Cynic
Onaylandı.

Re: Kasumikage Teki

Posted: March 19th, 2025, 9:35 pm
by Kasumikage Teki
Takım Teki üyeleri lejanta eklenmiştir.

[Lejant] Kasumikage Teki