[Kütüphane] Shimada Kazuo
Posted: February 5th, 2019, 10:53 pm
Hiç sevmediğim ama yararlı olmasını umduğum günlük, Iwagakure'den yaklaşık bir hafta önce döndüm ve o zamandan şuana kadar kafamın içinde dolaşan sesler iyice can sıkıcı bir hal almaya başladı. Hepsi manyak karı Tsuchikage'nin attığı Genjutsu'dan sonra olmaya başladı ama elbette benim beynimde uçmaya biraz müsait durumdaymış. Her neyse konudan çok sapmadan sana anılarımı yazmaya karar verdim çünkü okuduğum kitaplar bunun fayda sağlayabileceğini söylüyor. Biraz da bir şeyler çizeceğim sana çok yetenekliyim bu konuda. Eğer bana faydalı olmazsan seni yakacağımı açık açık bildiriyorum! Ona göre hareket et!
Hırsız Kim?
Evimin önünde bulduğum parşömenle birlikte kendimi bir görevde buldum, bir tüccar shinobiyi taş çalmakla suçlarken shinobide ısrarcı bir şekilde taşları çalmadığını söylüyormuş. Görevi Narita Nori adlı shinobiden aldık hırsızlıkla suçlanan kişiyse onun abisi miydi kardeşi miydi neydi çok hatırlamıyorum. Neyse bu bize hiçbir fayda sağlamadı zaten önemsiz bir detay.
Görev arkadaşım Butsuo ile birlikte bahsi geçen yere vardık ve Shinobi karargahına gittik. Buranın lideriyle tanıştık ismi de Koji'ydi. İnsanları yönelimlerine göre yargılamak istemem ama erkek görünümündeki kız gibi bir şeydi. Çok nazik kibar ve kırılgan görülüyordu söylemlerinde pek bir problem olmasa da okuduğum romanda karşıma çıksa katil bu diyeceğim bir tipi vardı. Ona güvenip güvenmemek konusunda kaldığım ikilemi askıya alıp gece uyumak için bir shinobinin eşliğinde yanyana iki odaya yerleştirildik Butsuo ile. Herhangi bir sakınca görmediğim için koydum kafamı uyudum, Koji denilen herif gerekli önlemlerin alındığını söylemişti zira.
Sabah uyandığımda başucumda parlayan mor bir taş görmemle afalladım lakin aşağıdan gelen seslerle olayları hızlıca kavrayıp camdan tüydüm Butsuo'da aynısını yaptı. Taşları da yanımıza aldık, bu sırada baş şüpheli tabi ki Koji'ydi. Buna göre birtakım planlar kurarken yılan gözlü herif yine çıktı karşımıza. Bizi eliyle koymuş gibi bulmuştu lakin bir saldırı yerine özürle gelmişti yanımıza. Gittiğimiz hanın ayarladıkları han olmadığını söyledi, biz güvenir miyiz buna? Saf değiliz, iyice önlemimizi aldık ve onu zorlayacak birkaç karar aldık ve o da buna uydu. Shinobi Karargahı'na gittiğimizde şüpheli shinobiyle yalnız bir şekilde konuştum ve tüm suçu itiraf etti. Çok basit oldu lan böyle diyerek biraz daha üstüne gittim sözcükleri değişmedi. Tüccar, bu hain shinobi ve ikinci bir hain shinobi akıllarınca Ishıgakure'yi kandıracaklar. Bu ikinci shinobi de bizi yanlış hana götüren shinobiymiş bu arada.
Eş zamanlı sayılabilecek bir operasyonla tüccarı ve diğer shinobiyi yakaladık, görev böyle sona erdi. Tüccarın diğer taşlarını alıp, köye verdik. Bu taşlara duyduğum meraka burada fazla değinmeyeceğim çünkü yarın yazacağım sayfada uzun uzadıya anlatacağım zaten. Ta en başında bu hain shinobinin bizi suçlu durumuna düşürmek için odamıza bıraktığı taşları söylemiştim ya, benle Butsuo dışındaki herkes bundan bihaberdi aslında komployu kuranlar ifadelerinde söyler diye tahmin ediyordum ama olmadı o tarz bir şey ve bizde taşları ödünç aldık. İllegal bir şekilde...
Yarın çok önemli bir konuda yazacağım sakın kaybolma bir yerlere. Açıkçası şuana kadar pek bir faydanı görmedim ceza olarak iki yaprak yırtıyorum senden yarın daha faydalı ol hadi bakıyım...
Hırsız Kim?
Görev arkadaşım Butsuo ile birlikte bahsi geçen yere vardık ve Shinobi karargahına gittik. Buranın lideriyle tanıştık ismi de Koji'ydi. İnsanları yönelimlerine göre yargılamak istemem ama erkek görünümündeki kız gibi bir şeydi. Çok nazik kibar ve kırılgan görülüyordu söylemlerinde pek bir problem olmasa da okuduğum romanda karşıma çıksa katil bu diyeceğim bir tipi vardı. Ona güvenip güvenmemek konusunda kaldığım ikilemi askıya alıp gece uyumak için bir shinobinin eşliğinde yanyana iki odaya yerleştirildik Butsuo ile. Herhangi bir sakınca görmediğim için koydum kafamı uyudum, Koji denilen herif gerekli önlemlerin alındığını söylemişti zira.
Sabah uyandığımda başucumda parlayan mor bir taş görmemle afalladım lakin aşağıdan gelen seslerle olayları hızlıca kavrayıp camdan tüydüm Butsuo'da aynısını yaptı. Taşları da yanımıza aldık, bu sırada baş şüpheli tabi ki Koji'ydi. Buna göre birtakım planlar kurarken yılan gözlü herif yine çıktı karşımıza. Bizi eliyle koymuş gibi bulmuştu lakin bir saldırı yerine özürle gelmişti yanımıza. Gittiğimiz hanın ayarladıkları han olmadığını söyledi, biz güvenir miyiz buna? Saf değiliz, iyice önlemimizi aldık ve onu zorlayacak birkaç karar aldık ve o da buna uydu. Shinobi Karargahı'na gittiğimizde şüpheli shinobiyle yalnız bir şekilde konuştum ve tüm suçu itiraf etti. Çok basit oldu lan böyle diyerek biraz daha üstüne gittim sözcükleri değişmedi. Tüccar, bu hain shinobi ve ikinci bir hain shinobi akıllarınca Ishıgakure'yi kandıracaklar. Bu ikinci shinobi de bizi yanlış hana götüren shinobiymiş bu arada.
Eş zamanlı sayılabilecek bir operasyonla tüccarı ve diğer shinobiyi yakaladık, görev böyle sona erdi. Tüccarın diğer taşlarını alıp, köye verdik. Bu taşlara duyduğum meraka burada fazla değinmeyeceğim çünkü yarın yazacağım sayfada uzun uzadıya anlatacağım zaten. Ta en başında bu hain shinobinin bizi suçlu durumuna düşürmek için odamıza bıraktığı taşları söylemiştim ya, benle Butsuo dışındaki herkes bundan bihaberdi aslında komployu kuranlar ifadelerinde söyler diye tahmin ediyordum ama olmadı o tarz bir şey ve bizde taşları ödünç aldık. İllegal bir şekilde...
Yarın çok önemli bir konuda yazacağım sakın kaybolma bir yerlere. Açıkçası şuana kadar pek bir faydanı görmedim ceza olarak iki yaprak yırtıyorum senden yarın daha faydalı ol hadi bakıyım...