Tumturak

Gizli Kütüphane'nin tozlu raflarındaki unutulmuş hikayeler.
Locked
User avatar
Okawa Ringo
Ishigakure
Ishigakure
Posts: 309
Joined: February 25th, 2019, 1:04 am
Künye:

Tumturak

Post by Okawa Ringo » May 25th, 2020, 8:01 pm


Image
"Soruma cevap vermedin Zaru-chan." Ağzımdan son çıkan cümle buydu. Soğuk havaya eşlik eden, sıcak buharlar çıkaran ağızlarımız uzun bir süre konuşmamak üzere kapanmıştı. Uzun zamandır düşündüğüm bir konu hakkında ufak bir soruydu sadece Zaru, buna alınmazdı. Son derece ciddi görünüyordum, beklenenin aksine yüzümde gülmeye başlamamıştı henüz. Önce bir kaç homurdanma, ufak kızgınlık belirtileri.. Evet, elektriği alabiliyordum! Bitirici darbemi vurmalı mıydım, yoksa biraz daha mı beklemeli? Boşver, yardır!

"Cidden göğüslerin hep böyle mi kalacak yani? Ben Chuunin olduğumuzda göğüslerin de bi rütbe büyür sandım."

Kafama inen darbenin sertliğinden mi başlasam, kulaklarımı tırmalayan çığlıklarından mı..

"Aptal Ringo! Aptal! Aptal! Seni hemen şimdi, hemen burda gebertmemem için tek bir neden söyle! Bir kadınla konuşmayı ne zaman öğreneceksin?!"

Sesinin hatırası bile özlem dolu çığlıklara benziyor aslında, anılarım arasından kaybolup gitmen canımı yakıyor Zaru.

Zaru ile olan ilişkimde sevdiğim nokta da buydu. Onu istediğim zaman sinirlendirebilmek, benim için hep zarardı. Ancak bunu seviyordum işte. Yapmadan duramadığım zararlı bir alışkanlık gibi. Onunla olan dostluğumda güzel olan hiç bir şey yoktu. Bana çok güvenmezdi, belki de tahmin ettiğimden daha gıcık olurdu bana. Ancak her zaman bildiğim şey, takımımda o varken daha huzurlu hissettiğimdi. Benden daha güçlü olduğunu biliyordum. Senseim uzun zaman önce onun potansiyelinin kendisinin beklediğinden dahi fazla olduğunu söylemişti. Şu an burada olsa zaten aramıza girmek gibi bir hata dahi yapmayacaktı. Horoz gibi didişmemizi uzaktan izlemeye bayılmasından bahsetmiyorum bile!

Hotaru-chan, arkamızdan geliyordu ve sanırım aramızdaki didişmeyi yine çekinerek takip ediyordu. Onun fazla utangaç ve çekingen tavırlarını da bir yerde seviyordum. Zaru ona karşı fazla korumacı olmasa, ona da sataşmayı seviyorum aslında. Ama Zaru varken çok zor... İkisini birden götüremem, öldürür gerçekten beni.

Görevimiz belli. Strese girmiyordum. Girmeli miydim? Belki de. Çünkü alışmıştım çıktığımız her görevde yükü Sensei ve Zaru'ya yüklemeye. Ayak işlerini de Hotaru yapıyordu zaten. Öyle ya, sensei yok. Biraz daha dikkatli olsam fena olmaz. Zaru bana sağlam bir tane patlattığından beri uzun süredir konuşmuyor. Ben düşüncelere dalmışken onun bu sessizliğini normal karşılayabilirim. Fakat ya öyle değilse? Bir şey sezmiş olabilir, bize söylemiyor da olabilir. Sezgisel yetenekleri inanılmaz derecede güçlü. Ona yakın durmalıyım. Belki Hotaru'ya da öyle. Belki kuruntu yapıyorum. Belki görev stresi bedenimi ve zihnimi ele geçiriyor belki...

"Ringo. İşaretimi bekle."

Lanet olsun! Lanet, lanet! Biliyorum işte, bir bok var kesin... Bir kere de yanılt beni Zaru. Bıçak kadar keskin sözünden sonra sesini duyduğum üç, chakrasını yakında hissedebildiğim beş kişiyi çoktan sezebiliyordum. Tek düşündüğüm görevdi. Şu ana kadar hep görevi düşündüm. Görevi tamamladık bitti! Şu an tek düşündüğüm ise arkamızdan yürüyen Hotaru idi. Hotaru'yu düşündükçe panikleyecek ve hata yapacaktım. Zaru farkındaydı. O işaret vermeden bir şey yapmayacaktım. Ona güvenmeliydim. Onun da bana güvenmesini sağlamalı, sağlam durmalıydım. Bir kıza bu kadar yük verip de kendim çekilip hiç bir şey yapmadan duramazdım.

Gerçeklere odaklanmalıyım artık. İçinde bulunduğum gerçekliğe.

"Biliyorum." dedim sessiz ve kendimden emin şekilde. Hotaru'nun adım sesleri kesilmişti. Tam o an Zaru bana bakıp gözünü yarım bir şekilde kırptı. Arkamdan bana doğru gelen cismi hissedebiliyordum, fakat tarif edemedim. Tarif etmeme gerek yoktu. Elimdeki kunaiyi çok seri bir şekilde dönerek bana doğru gelen sis bombasına fırlattım. Yere çarpamadan patlayan sis bombası, 2 metre üstümüzdeki alanı sisle kaplamış, daha altına ise henüz ulaşmamıştı. Ben bu hamleyi yaparken gözüm Hotaruyu aradı. Ayaklarımda topladığım chakra ile havalandığımda sis bombasının kapattığı alanın daha üstüne çıkabilmiştim. Ben tüm bunları yaparken Zaru'nun ninjatosu çekilmiş biçimde duruyordu, onu karşılayan üç maskeli adama karşı duruyordu.

Zıpladığım gibi sis bombasının kapattığı alanı geçmiştim ve önümde bana doğru gelen bir adam görmüştüm. Alabilir miydim onu? Evet. Ancak vakit kaybetmek istemiyordum. Önceliğim şimdilik Hotaru idi. Görüş alanıma onu almam gerekiyordu. Hızlı bir hamle ile ellerimi önümde birleştirip Furyuu uyguladım. Bedenimin sol tarafından uyguladığım hava akımıyla daha sağa çekmeye başlamış, yönümü biraz değiştirebilmiştim. Bu esanda daha da ilerlemiştim. Ben ilerlerken, ardımdan gelen metal seslerini seçebiliyordum. Zaru'yu rakip olarak seçtikleri için onlara üzülmüştüm.

Yere indiğimde Hotaru'nun hareket etmeyen bedeni beni ilk şok eden şeydi aslında. Hotaru'nun ölüp ölmediğini o an tek bakışta anlamalıydım, anlardım da. Hotaru'ya hissettiğim tüm gıcık hisler, ettiğimiz tüm kavgalar; o çekilmez utangaçlığı bir yanaydı o an. Telaşlıydım. Telaşlı ve üzgün. Hotaru'yu, bir takım arkadaşımı kaybetmenin dayanılmaz acısıyla karşı karşıya geldim ve bu beni inanılamayacak derecede telaşlandırmıştı. Hızlı adımlarla Hotaru'ya yaklaşmaya başladım. Tam o an sisin içinden fırlayan Zaru seslendi. "Ringo! Arkanda!"

Çok geç kaldım. Biliyorum, kendime kızmak için zaman yok ama ben bir aptalım. Büyük bir aptalım... Savaşın ortasında, pusu yediğimiz ve açıkca dezavantajlı olduğumuz şu zamanda dahi kendi kuruntularımla kendimi meşgul ettim. Hotaru.. Hotaru'yu almalıyım. Hızlıca Karasu Bunshin mühürlerine başladım. Arkamdan bana kılıcını sallayan adama kunaim ile karşılık verecek, Bunshinim ile Hotaru'yu alıp daha güvenli bir yere götürecektim.

En son planım buydu. Zaru'nun sesini duymuştum sonra. Hotaru kendine gelmeye başlıyor gibiydi. Çevremizde bir kaç adam daha vardı ama planım uçup gitmişti. Sırtımdaki kesiği hatırlıyorum. Oldukça derinden kesmişti. Yavaş kaldım, güçsüz kaldım ve hayatımla büyük bir kumar oynamıştım. Sırtıma derin yarayı açan adam yere inmişti. Hotaru'ya doğru ilerliyordu. Hiç bir şey yapamıyordum. Yere yapışmamla içine girdiğim şok bir olmuştu. Kendimi toparlayamıyordum. Şu an tek isteğim Zaru'nun yetişmesiydi.

Neden? Neden hiç bir şey yapamadın Ringo ?!
Last edited by Okawa Ringo on April 12th, 2021, 2:56 am, edited 5 times in total.
Image
‎ ‎ ‎■ Künye
• İsim: Okawa Ringo
• Yaş: 20
• Cinsiyet: Erkek
• Boy: 173
• Kilo: 65
• Element: Fuuton
• Köy: Ishigakure
• Seviye: B - Rank
• Rütbe: Jounin
• Nam: Sanrı
Image
‎ ‎ ■ Puanlar
• GP: 0
• VP: 4
• PP: 2
‎ ‎ ■ Linkler
‎ ‎ ■ Profil

• Güç: D+
• Çeviklik: B
• Kondisyon: C+
• Potansiyel: B
• Varlık: D
• Zeka: D
Image
‎ ‎ ■ Beceriler
• [Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: C
[Çeviklik] El Hassasiyeti: E
• [Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: D
• [Potansiyel] Ninshuu: F
• [Varlık] Aldatma: F
• [Varlık] Empati: F
• [Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: E
• [Zeka] İzcilik: F
• [Zeka] Bilim: F
Image
‎ ‎ ■ Teknikler
Ninpou: Ayatsuito - D Rank *
Fuuton: Kami Oroshi - D Rank
Fuuton: Fuuchi no Jutsu - D Rank
Fuuton: Tobikoshi no Jutsu - D Rank
Fuuton: Fuchou no Jutsu - D Rank
Fuuton: Fuukyou no Jutsu - D Rank
Fuuton: Reppushou - C Rank
Fuuton: Renkuudan - B Rank
Fuuton: Sairi no Jutsu - B Rank *
Juryokugan: Sanrin - A Rank *
‎ ‎ ■ Stiller ve Kabiliyetler
Shinobi Ekipman Ustalığı - A Rank
‎ ‎ ◦ Kabiliyet: Akrep - B Rank
‎ ‎ ■ Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Nadide Ekipman
‎‎‎ ‎ ◦ Kamisori *

Bel Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ Fırlatma Kunaisi, 20 Adet

Uyluk Çantası (Sağ)
‎‎‎ ‎ ◦ Kunai, 9 Adet

Flak Set
‎‎‎ ‎ ◦ Shuriken, 20 Adet

Sırt Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ Patlayıcı Parşömen, 4 Adet
‎ ‎ ◦ Sis Bombası, 5 Adet
‎ ‎ ◦ Misina, 5 metre
‎ ‎ ◦ Panço

Diğer
‎‎‎ ‎ ◦ İlk Yardım Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ File İçlik



Image
User avatar
Okawa Ringo
Ishigakure
Ishigakure
Posts: 309
Joined: February 25th, 2019, 1:04 am
Künye:

Re: Tumturak

Post by Okawa Ringo » May 25th, 2020, 8:44 pm


Dostlarımı koruyamıyorsam, o kadar gücün ne önemi var ki?

"Ringo uyan, kendine gel ahmak!"

Savrulan kılıçlar, ahenkle dans eden saçlar. Zaru ve hiç bitmeyen savaşı. Ona duyduğum saygıyı kendime bir gün bile duymadım. Sırf güçlü diye değil, gücünü bizi korumak için kullanıyor diye değil. O doğuştan hakediyordu bu saygıyı. Onun yaratılışında, onun hamurunda saygıdeğer olmak vardı. Hotaru ve beni sürekli taşıması artık canıma tak etse de vücudumu kıpırdatmam için hala zamana ihtiyacım vardı. Ellerimin içleri uyuşuyor, sırtımdan boşalan kanlar yeri doldururken Hotaru'nun ufak ufak kıpırdadığını ancak benden daha beter durumda olduğunu biliyordum. Zaru'nun beş kişiyle birden savaşması ne kadar bana heyecan verse de konuşmak için geç olabilirdi yakında. Zira hemen önümde el mühürlerine başlamış, ağzını Zaru'nun birazdan yere konacağı yere hedeflemiş biri vardı. Çıkaramıyordum.. Ne tekniği yaptığını anlayamıyordum. Fuuton değildi peki ya neydi, Katon mu!

"Z..Zaru! Dikkat et!"

Ayakları yere konduğunda karşısındaki adamın katanası ile kendi kılıcı kitlenmiş, her ne kadar ona üstün gelse de diğerleri ile girdiği yakın temas nedeniyle bir çok yerinde sıyrıklar oluşmuştu ve yorulmuştu. Fakat her şey için geç olmadan onu uyarabilmiştim. Önümdeki adama doğru koşmaya başladım. Jutsusunu durdurmak için. Nafile.. Karyuu Endan, yıkıcı, hızlı ve güçlü bir teknikti. Karşımızdaki adamlar en az bizim kadar shinobi, en az bizim kadar güçlüydü. Zaru'yu seçemiyordum. Alevler hızlı bir şekilde ona ilerlediği zaman o kadar ışık dolmuştu ki etrafa, göremiyordum. Koşmaya devam ediyordum. Kunai'mi adama doğru savurdum. Bir şeye saplandığını hissettim. Ağzımdan köpükler saçana kadar bağırsam da sonuç değişmeyecekti. Hala sayıları fazlaydı ve artık hepimiz yaralıydık. Adamın omzuna saplı kunaimi çekip kendi etrafında 180 derece döndüm kunainin kabzasıyla kafasına bir darbe daha vurup sol bacağımla karın boşluğuna güçlü bir tekme çıkardım. Sendeleyerek yere düştüğünü hatırlıyorum. Birini eksiltsem bile en az dört tane daha saymıştım. Zaru'nun yaptığı sıçrayış çok uzağa olmuştu. Kıyafetlerinin yırtıldığını ve üzerinden dumanlar tüttüğünü gördüm. Katlanamıyordum. Bu görüntüye katlanamıyordum. Hotaru'ya baktığım o ilk anda ne hissettiysem şimdi aynısının daha beterini hissediyordum. Çünkü artık bir gerçek kafamda belirmeye başlamıştı. Beynimin her bir hücresini işgal ediyordu. Ölecektim. Bu gerçeğe alışmam uzun sürmedi. Zaten her shinobi gibi bir gün öleceğim. Fakat, dostlarımın ölecek olması, hiç haketmedikleri halde. Sırf ben onları koruyacak kadar güçlü değilim diye... Yerde hareketsiz yatan Zaru'ya kayıp duruyor gözlerim. Onu o halde bırakamam. Hotaru bu haldeyken olmaz.. Ne yapacağım? Ne ulan?

Bu mudur yani? Bir kere olsun, değer verdiklerimi koruyamayacak mıyım?

Beynim fokurduyor. Bana doğru bakıp konum alanları umursamıyorum. Fakat garip bir görüntü geliyor gözüme. Tam çözemiyorum. Chakram sanki benden bağımsız hareket ediyor gibi. İlginç. İçgüdülerime güvenerek yaşayan biri değilim. Kendimi akışa bırakan biri de değilim. Peki bu kontrol manyaklığı beni nereye getirdi? Ne yaptı bana? Bırakmalıyım. Kaybedecek neyim var.. Hiç bir şeyim! Hiç bir şeyim kalmadı ve bırakmaktan başka bir şey gelmiyor elimden. Sağ gözümden bir darbe yemediğime eminim. Değişik hissediyorum. Kafamın arkası inanılmaz ağrıyor. Baş edemeyeceğim bir ağrı değil. Ama daha önce hiç böyle hissetmedim. Bir imge var gözümün önünde sürekli beliren. Bir alan, içinde bana temkinli bir şekilde yaklaşan maskeli shinobiler.

İçimden konuşan ses hepsinin yeri öpmesi gerektiğini söylüyor. O sesi dinleyeceğim. Kendimi bırakacağım.

Last edited by Okawa Ringo on April 12th, 2021, 2:57 am, edited 2 times in total.
Image
‎ ‎ ‎■ Künye
• İsim: Okawa Ringo
• Yaş: 20
• Cinsiyet: Erkek
• Boy: 173
• Kilo: 65
• Element: Fuuton
• Köy: Ishigakure
• Seviye: B - Rank
• Rütbe: Jounin
• Nam: Sanrı
Image
‎ ‎ ■ Puanlar
• GP: 0
• VP: 4
• PP: 2
‎ ‎ ■ Linkler
‎ ‎ ■ Profil

• Güç: D+
• Çeviklik: B
• Kondisyon: C+
• Potansiyel: B
• Varlık: D
• Zeka: D
Image
‎ ‎ ■ Beceriler
• [Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: C
[Çeviklik] El Hassasiyeti: E
• [Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: D
• [Potansiyel] Ninshuu: F
• [Varlık] Aldatma: F
• [Varlık] Empati: F
• [Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: E
• [Zeka] İzcilik: F
• [Zeka] Bilim: F
Image
‎ ‎ ■ Teknikler
Ninpou: Ayatsuito - D Rank *
Fuuton: Kami Oroshi - D Rank
Fuuton: Fuuchi no Jutsu - D Rank
Fuuton: Tobikoshi no Jutsu - D Rank
Fuuton: Fuchou no Jutsu - D Rank
Fuuton: Fuukyou no Jutsu - D Rank
Fuuton: Reppushou - C Rank
Fuuton: Renkuudan - B Rank
Fuuton: Sairi no Jutsu - B Rank *
Juryokugan: Sanrin - A Rank *
‎ ‎ ■ Stiller ve Kabiliyetler
Shinobi Ekipman Ustalığı - A Rank
‎ ‎ ◦ Kabiliyet: Akrep - B Rank
‎ ‎ ■ Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Nadide Ekipman
‎‎‎ ‎ ◦ Kamisori *

Bel Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ Fırlatma Kunaisi, 20 Adet

Uyluk Çantası (Sağ)
‎‎‎ ‎ ◦ Kunai, 9 Adet

Flak Set
‎‎‎ ‎ ◦ Shuriken, 20 Adet

Sırt Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ Patlayıcı Parşömen, 4 Adet
‎ ‎ ◦ Sis Bombası, 5 Adet
‎ ‎ ◦ Misina, 5 metre
‎ ‎ ◦ Panço

Diğer
‎‎‎ ‎ ◦ İlk Yardım Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ File İçlik



Image
User avatar
Okawa Ringo
Ishigakure
Ishigakure
Posts: 309
Joined: February 25th, 2019, 1:04 am
Künye:

Re: Tumturak

Post by Okawa Ringo » May 25th, 2020, 9:19 pm

Kıyamet kopmamıştı tabii ki. Çok önemli bir olay da değildi. Dostlarıma zarar verenleri cezalandırdım sadece. Kendimden bile beklemediğim şekilde yaptım bunu. Hiç beklemediğim bir anda yardım elini uzatan bir güç olsa gerek bu... Tarifini o an yap deseler yapamazdım.
...

Neler olduğunu bilmiyor değilim. Şokta olan kafamda olup biten her şey, yerini belirli belirsiz anlara bırakmış durumda. Hangisinin hayal, hangisinin gerçek olduğunu henüz seçemiyorum. Seçebileceğim bir zaman gelecek. Ne olduğunu anımsıyor gibi olacağım. Sonra tamamen hatırlayacağım. Ne hissedeceğim umrumda değil. Aralık gözlerimden bana bakan Shima-sensei'yi seçebiliyorum. Başardım. Evet, bir şeyler yapabildim. Nasıl yaptım, ne ile yaptım. Tam olarak hatırlamıyorum. Ama Zaru'ya gösterecek bir şeyim oldu. Zaru demişken... Kafamı biraz daha çevirdiğimde belini taşa yaslamış şekilde tedavi olduğunu gördüm. Hotaru'yu taşıyan iki chuunin daha gördüm. Tanıdık yüzlerdi hepsi. İkisinin de gözlerinin açık olduğunu görmem bana yetti. Huzurla şu an burada ölsem bir sıkıntı yoktu. Bunu yapabilirdim.

"Durumu iyi idare ettin. Seninle gurur duyuyorum. " sözleri iç yumuşatıcı ve güven vericiydi. Başımızdan geçen bir trajedi değildi oysa ki. Biz shinobi olmadan böyle olaylarla karşılacağımızı, bunların hayatımızın bir parçası olacağın ve günün birinde büyük ihtimalle böyle bir olayda hayatımızı kaybedeceğimizi biliyorduk. Bize öğretilen ise savaşmaktı. Köyüm için, yoldaşlarım için savaşmıştım. Ne olduğunu bilmesem de gözümde vuku bulan o şey sayesinde yaptığıma inanamıyordum. Sanki hayal gibiydi. Biri bana ödünç vermiş gibiydi bunu. Anlam veremiyor, içimde kopan merak fırtınalarını dindiremiyordum. "Sensei, söylemem gereken bir şey.." konuşmaya başladıktan kısa süre sonra sözümü yumuşak ancak otoriter ses tonu ile kesmişti. Ne dediyse harfiyen yaptım. Söylediklerinin devamını dinlerken gözlerimi kapattım huzurla.

"Şimdilik dinlen. Köyde konuşacağız gerisini."

Gözüm sızlıyordu. Kafamda bitmek bilmeyen sonsuz bir ağrı vardı. Rahat hastane yatağında yatmanın mutluluğu ayrı bir konuydu benim için. Tüm yaşananlara rağmen hala dostlarımı düşünüyordum. Yaptığım şeyi ise yavaş yavaş sorgulamaya başlamıştım. Zira başımda dikilen Shima Sensei ve bir kaç medic shinobinin tek konuştuğu buydu. Benim ise şimdilik umrumda değildi. İyileştikten sonra biraz daha bilgi alabilirdim bu konu hakkında. Bu gücü nasıl elde ettim ki? Bu göz, bu yaşadıklarım nasıl vuku buldu? Bu basit cevabı verememek içimi sancıyla doldurdu. Çünkü bildiğim şeyi söyleyemiyordum. Lanet olası ebeveynlerimin bende bıraktığı ufak bir anı olabilir miydi? Yüksek ihtimalle. Bu ihtimalin yüksekliğini unutup mezara gömdüm. Tek bir fikir vuku buldu o an aklımda, hislerimde ve kalp atışlarımla yankılanan kalbimin her bir zerresinde.

"Dostlarımı koruduğum sürece, umrumda bile değil."

İki gün sonra sabah vakti hastane bahçesinde Hotaru ve Zaru ile buluştum. Durumlarının iyi olması beni çok mutlu ediyordu. Her an sürekli mutlu, aklımdaki ve gözümdeki şeyi düşünmeden geçiriyordum. Bunu belli etmiyor, hepsinden nefret ettiğimi düşünmelerini sağlamaya devam ediyorum. Böyle bi herifim ben zaten. Shima-sensei gelip benimle biraz konuşmak istediğini belirttiği zaman biraz tedirgin oldum. Çünkü dün pencereden bakarken onu bahçede Furuta Kageyasu ve bir grup shinobi ile birlikte görmüştüm. Her zaman fikir alışverişinde bulunurlar, biliyorum ancak bu pek normal gelmemişti sadece.

Shima-sensei ile çıktığımız kısa yürüyüş son buldu. Bahçenin pek kimsenin olmadığı, ağaçlarla kaplı arka bahçesinde yalnızdık. Söze girmemi beklediğini sanarken ben, o telaşlı fakat soğukkanlı üslubuyla söze girdi.

"Şimdi o yaptığın şeyi tekrar gösterebilirsin. Böylece sana daha çok yardımım dokunur."
Image
‎ ‎ ‎■ Künye
• İsim: Okawa Ringo
• Yaş: 20
• Cinsiyet: Erkek
• Boy: 173
• Kilo: 65
• Element: Fuuton
• Köy: Ishigakure
• Seviye: B - Rank
• Rütbe: Jounin
• Nam: Sanrı
Image
‎ ‎ ■ Puanlar
• GP: 0
• VP: 4
• PP: 2
‎ ‎ ■ Linkler
‎ ‎ ■ Profil

• Güç: D+
• Çeviklik: B
• Kondisyon: C+
• Potansiyel: B
• Varlık: D
• Zeka: D
Image
‎ ‎ ■ Beceriler
• [Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: C
[Çeviklik] El Hassasiyeti: E
• [Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: D
• [Potansiyel] Ninshuu: F
• [Varlık] Aldatma: F
• [Varlık] Empati: F
• [Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: E
• [Zeka] İzcilik: F
• [Zeka] Bilim: F
Image
‎ ‎ ■ Teknikler
Ninpou: Ayatsuito - D Rank *
Fuuton: Kami Oroshi - D Rank
Fuuton: Fuuchi no Jutsu - D Rank
Fuuton: Tobikoshi no Jutsu - D Rank
Fuuton: Fuchou no Jutsu - D Rank
Fuuton: Fuukyou no Jutsu - D Rank
Fuuton: Reppushou - C Rank
Fuuton: Renkuudan - B Rank
Fuuton: Sairi no Jutsu - B Rank *
Juryokugan: Sanrin - A Rank *
‎ ‎ ■ Stiller ve Kabiliyetler
Shinobi Ekipman Ustalığı - A Rank
‎ ‎ ◦ Kabiliyet: Akrep - B Rank
‎ ‎ ■ Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Nadide Ekipman
‎‎‎ ‎ ◦ Kamisori *

Bel Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ Fırlatma Kunaisi, 20 Adet

Uyluk Çantası (Sağ)
‎‎‎ ‎ ◦ Kunai, 9 Adet

Flak Set
‎‎‎ ‎ ◦ Shuriken, 20 Adet

Sırt Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ Patlayıcı Parşömen, 4 Adet
‎ ‎ ◦ Sis Bombası, 5 Adet
‎ ‎ ◦ Misina, 5 metre
‎ ‎ ◦ Panço

Diğer
‎‎‎ ‎ ◦ İlk Yardım Çantası
‎‎‎ ‎ ◦ File İçlik



Image
Locked

Return to “Role Play Arşivleri”