[Aktif Operasyon | Jirou Ryu] Galaksi
Posted: October 18th, 2018, 11:02 pm
Karanlık. Boğazında acı bir tat var. Sızlıyor. Gözlerini hafifçe açıyorsun. Karanlık bir oda. Önünde tahta bir masa var. Masanın üzerinde yarısın yanmış, sadece masayı aydınlatan bir mum. Tahta bir iskemledesin. Görev vakitlerinde giydiğin normal kıyafetlerin üzerinde. Bileklerine bakıyorsun. Sağ bileğinde, belli belirsiz bir morluk var. Sızlıyor çok az. Sıkılmış belli. Hafif bir baş dönmesi yaşıyorsun, baş hareketlerin savsak. Sandalyede de oturmaktan ziyade, yığılmış bir durumdasın.
Mumun yaydığı ışık, masanın diğer tarafını aydınlatmaktan aciz. Yerinde doğruluyorsun. Birisinin nefes aldığının farkındasın. Karanlıktan, mumun yakınlarına bir el uzanıyor. Bej bir cüppe, siyah eldivenler. Elini şıklatıyor. Mumun alevi harlanıyor bir anda. Nefesin kaynağı açığa çıkıyor artan ışık kaynağı ile. Kertenkele motifli bir maske. Cüppesinin kapşonunu geçirmiş. Karşında rahat bir şekilde oturuyor. ANBU. Düşünmene gerek yok. Maskenin boşluklarında, siyaha bulanmış gözleri görüyorsun. Ne göz akı var ne birşey.
Adam kol yeninden birşey çıkarıyor. Alevle bütünleşince oluşan parlama gözüne gözüne giriyor. Ishigakure alınbandı. Sana göstermek için birkaç saniye havada tuttuktan sonra masaya yerleştiriyor özenle. "Endişelenmene gerek yok." Havada rahatsız edici bir koku var. Küf. Oturduğu sandalyenin yanında birşeyler var, oradan bir şişe su alıyor ve sakince uzatıyor sana. "Boğazın için." Suyu içme ihtimaline karşı biraz süre tanıyor sana. Ellerini masanın üzerinde birleştirerek bekliyor.
Hatırladığın birşey yok. Hafızan, aşamadığın duvarlar ile çevrelenmiş gibi. Buraya nasıl geldin ? En son hatırlayabildiğin anda ne yapıyordun ? Hiçbir şey yok. Tıkırtılar duyuyorsun. Adamın arka tarafında, ancak bulunduğunuz odadan değil. "Son yaşananlardan sonra nasılsın ?" diyor adam. Herhangi bir gönderme yok. Sesinde çıkarım yapabileceğin bir ton da yok. Dümdüz. Son yaşananlardan kastının ne olduğunu ise çok iyi biliyorsun.
Mumun yaydığı ışık, masanın diğer tarafını aydınlatmaktan aciz. Yerinde doğruluyorsun. Birisinin nefes aldığının farkındasın. Karanlıktan, mumun yakınlarına bir el uzanıyor. Bej bir cüppe, siyah eldivenler. Elini şıklatıyor. Mumun alevi harlanıyor bir anda. Nefesin kaynağı açığa çıkıyor artan ışık kaynağı ile. Kertenkele motifli bir maske. Cüppesinin kapşonunu geçirmiş. Karşında rahat bir şekilde oturuyor. ANBU. Düşünmene gerek yok. Maskenin boşluklarında, siyaha bulanmış gözleri görüyorsun. Ne göz akı var ne birşey.
Adam kol yeninden birşey çıkarıyor. Alevle bütünleşince oluşan parlama gözüne gözüne giriyor. Ishigakure alınbandı. Sana göstermek için birkaç saniye havada tuttuktan sonra masaya yerleştiriyor özenle. "Endişelenmene gerek yok." Havada rahatsız edici bir koku var. Küf. Oturduğu sandalyenin yanında birşeyler var, oradan bir şişe su alıyor ve sakince uzatıyor sana. "Boğazın için." Suyu içme ihtimaline karşı biraz süre tanıyor sana. Ellerini masanın üzerinde birleştirerek bekliyor.
Hatırladığın birşey yok. Hafızan, aşamadığın duvarlar ile çevrelenmiş gibi. Buraya nasıl geldin ? En son hatırlayabildiğin anda ne yapıyordun ? Hiçbir şey yok. Tıkırtılar duyuyorsun. Adamın arka tarafında, ancak bulunduğunuz odadan değil. "Son yaşananlardan sonra nasılsın ?" diyor adam. Herhangi bir gönderme yok. Sesinde çıkarım yapabileceğin bir ton da yok. Dümdüz. Son yaşananlardan kastının ne olduğunu ise çok iyi biliyorsun.