Kozmos
Posted: October 23rd, 2018, 10:00 pm
Yıldızlar bir örtü gibi yayılmışlar gökyüzüne ışıklar yayıyorlar ve sessizce duruyorlar, çekiçle çakılmışlar gibi. Hiçkimse onlardan ışık yaymalarını istemez, ama milyonlarca mil öteden bize doğru bakarlar her gece, yükümlüler gibi. Müzikal bulutsular, şeytansı karadelikler ve kozmik bilinç hiç itiraf etmeseler de aslında beni seyrediyorlar ve şu ana kadar tecrübe ettiğim her şey, tanıdığım veya öldürdüğüm her insan beni bu noktada seyretmelerinin sebepleri. Bulutlu gecelerde ay yerine geçebilecek kadar parlak ve özgür bedenim ve güneşin batışı kadar kırmızı gözlerimle size geri bakıyorum.
Sizden bir işaret bekliyorum. Yolgezer ya da yıldız gözcüsü insanların görüp de benim göremediğim şey nedir sizde? Kendi yolunu sadece gökyüzüne bakarak tayin edebilen gezginlerden ne farkım var, katillik mi? Yıldız gözcülerine çağlar boyu ettiğiniz yardımlar, ırkdaşının kanını yerlere dökmedikleri için mi? Kabul! Ben bir katilim! Para kazanabilmek, hayatımı idame ettirebilmek için öldürüyorum. Öldürmekten başka bir şey de bilmem pek. Ufacık bir işaret bekliyorum sizden. Yıldız seyredenlere çizdiğiniz rotalardan ben de istiyorum, onların görebildiklerini görmek, tavana asılı işe yaramaz ışıklara baktıkça ipekten yolların hayalini kurabilmek istiyorum. Ama hayal gücüm bir ördeğinki kadar dar, ve bir kuğu kadar deliyim.
Dalgalar gibi değil yaşadıklarım. Denizin köpürmesi, ya da sakinken hareler düşmesi değil hislerim. Ben bir deniz değilim. Bu yakut çimenlerin içinde her sabah kaybolup giden güneş ışığı değilim. Ben vücuda sahip olmayan kanatlarım. Dolunayın parlaklığıyım ben. Işıkta, kozmik ateş topundan köşe bucak saklanan bir kuğuyum. Hayat doluyum. Yıldızlardan bir işareti hakedecek kadar da uğraştım.
Başarabilen biri olmayı özledim. Sevmeyi, aşık olmayı özledim. Bir şeyler için uğraşmayı, ya da içip sarhoş olmayı özledim. Başımı yastığa yorgun koymayı özledim. Bir amaç ve ideal sahibi olmayı özledim. Şu an ben hiçbir şeyim. Saldır dendiğinde saldıran, sahibinin terliklerini getiren itaatkar ve akıllı bir sokak köpeğiyim. Bunun değişmesinin tek bir yolu da bir işaret. Sahibinin cesedini yiyen kediler gibi, bir işaret bekliyorum. Gökyüzünden, yer yüzünden ya da toprağın altından bir şeylerin bana yol çizmesini istiyorum. O zamana kadar da bekleyip, uslu bir sokak köpeği olacağım. O yol çizilene kadar bekleyeceğim, nefes alıp nefes vereceğim. Öldüreceğim. Hayatımın değişmesini bekliyorum. Umuyorum. Bir şeyleri istemeyi istiyorum.
Sizden bir işaret bekliyorum. Yolgezer ya da yıldız gözcüsü insanların görüp de benim göremediğim şey nedir sizde? Kendi yolunu sadece gökyüzüne bakarak tayin edebilen gezginlerden ne farkım var, katillik mi? Yıldız gözcülerine çağlar boyu ettiğiniz yardımlar, ırkdaşının kanını yerlere dökmedikleri için mi? Kabul! Ben bir katilim! Para kazanabilmek, hayatımı idame ettirebilmek için öldürüyorum. Öldürmekten başka bir şey de bilmem pek. Ufacık bir işaret bekliyorum sizden. Yıldız seyredenlere çizdiğiniz rotalardan ben de istiyorum, onların görebildiklerini görmek, tavana asılı işe yaramaz ışıklara baktıkça ipekten yolların hayalini kurabilmek istiyorum. Ama hayal gücüm bir ördeğinki kadar dar, ve bir kuğu kadar deliyim.
Dalgalar gibi değil yaşadıklarım. Denizin köpürmesi, ya da sakinken hareler düşmesi değil hislerim. Ben bir deniz değilim. Bu yakut çimenlerin içinde her sabah kaybolup giden güneş ışığı değilim. Ben vücuda sahip olmayan kanatlarım. Dolunayın parlaklığıyım ben. Işıkta, kozmik ateş topundan köşe bucak saklanan bir kuğuyum. Hayat doluyum. Yıldızlardan bir işareti hakedecek kadar da uğraştım.
Başarabilen biri olmayı özledim. Sevmeyi, aşık olmayı özledim. Bir şeyler için uğraşmayı, ya da içip sarhoş olmayı özledim. Başımı yastığa yorgun koymayı özledim. Bir amaç ve ideal sahibi olmayı özledim. Şu an ben hiçbir şeyim. Saldır dendiğinde saldıran, sahibinin terliklerini getiren itaatkar ve akıllı bir sokak köpeğiyim. Bunun değişmesinin tek bir yolu da bir işaret. Sahibinin cesedini yiyen kediler gibi, bir işaret bekliyorum. Gökyüzünden, yer yüzünden ya da toprağın altından bir şeylerin bana yol çizmesini istiyorum. O zamana kadar da bekleyip, uslu bir sokak köpeği olacağım. O yol çizilene kadar bekleyeceğim, nefes alıp nefes vereceğim. Öldüreceğim. Hayatımın değişmesini bekliyorum. Umuyorum. Bir şeyleri istemeyi istiyorum.