[Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Gizli Kütüphane'nin tozlu raflarındaki unutulmuş hikayeler.
Locked
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts: 2811
Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm

[Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by GM - Naruto » October 26th, 2018, 9:46 pm

Son görevinizin üzerinden geçen ikinci hafta. Gündelik hayatlarınıza dönüyorsunuz. Susumu, boğazındaki acıdan kurtuluyor. İlk haftada boynunu oynatırken yine onu dürtükleyen bir sızı hissediyor ancak hepsi bu kadar. Şu anda taş gibi bir boyna, yılan gibi bir esnekliğe sahip. Iori ise kendi kabuğuna çekiliyor bu süreçte. Bir insanın canını almanın... Bu kadar kolay olmaması gerektiğine dair girdiği ikilem. Bu, ona üzerinde düşünebileceği bolca konu sunuyor.

Ancak Kusagakure, yeminliymiş gibi bozuyor bu sakinliği. Haber bir shinobi aracılığıya geliyor, bizzat Gyaku tarafından çağrıldığınızı söylüyor. Bu çağrıya uyarak sabah vakti hazırlıklarınızı yapıyor, Kusachou binasına gidiyorsunuz. Değişmeyecek şekilde brifing odası oluyor hedefiniz.

Odaya girdiğinizde karşılaştığınız görüntü bu güne dek hiç değişmedi. Geniş bir masa ve kağıttan kuleler. Bugüne özel olarak ekstra bir dağınıklığa sahip Gyaku. Ekipmanları masanın farklı yerlerine yerleştirilmiş, kağıtların üzeri kitaplarla dolu. Masanın hemen arkasındaki haritada, Yağmur ülkesi sınırları içerisine farklı noktaları belirtilen birçok toplu iğne görüyorsunuz. Gyaku uykulu gözlerle başını sallıyor ve masanın karşısındaki sandalyeleri gösteriyor.

Bir on beş dakika kadar oturuyorsunuz sadece. Gyaku tek kelime dahi etmeden önündeki işle uğraşıyor, ara ara kapıya bakıyor. Bir süre sonra, odaya geçen görevinizde de bu brifing odasında bulunan kadın giriyor. Gyaku'nun sinirli ancak birşeyler istermiş gibi attığı bakışları yakalıyorsunuz. Kadın son derece hissiz bir şekilde kapının yan tarafındaki bir sandalyeye oturuyor ve not almaya başlıyor. Gyaku'da söze giriyor.

"Sagi Riaru. Amegakure'nin idealisti." Masasının altında bir çekmeceden görev sırasında bulduğunuz kol bantlarının birebir aynısından çıkarıyor. "Hikayesi hakkındaki söylentileri biliyorsunuz. Amegakure yağmurunun ardında gizlenen şey ise daha ağır gerçekleri barındırıyor." Hafifçe çeviriyor kafasını arkasındaki haritaya doğru dikkatinizi oraya çekmek için. "Riaru önceden sağ kalmak için hareket ediyordu. Bir süre duruldu. Bunu çoğu otorite, Riaru'nun silindiğine yordu. Ancak bu silinmek değildi. Riaru, çevresinde yerleşik bir düzen kuracak gücü topladı." O da haritaya odaklanıyor. "Bir nevi ısı haritası. Riaru kaynaklı olayların gerçekleştiği, Riaru'nun kuvvetlerini bıraktığı, koruması altına aldığı, düzeni sağladığı yerleşim yerleri. Tüm bunları bilmek Riaru'nun tekerine çomak sokmak için yeterli bilgiyi sağlıyor bize ancak... Politika. Olaylar bizi etkilemediği sürece yapabildiğimiz tek şey Amegakure'ye haber uçurmak oldu."

Bir süre duraklıyor, cümleleri sindiriyorsunuz. "Birkaç aydır tüm varsayımlarım, Riaru'nun birşeylerin hazırlığında olduğuydu. İsmi altına dahil ettiği yerleşim yerleri zengin kaynaklara, stratejik anlamda ise eşsiz konumlara sahipti. Ve ilk kez, askeri anlamda büyük bir toplaşmayı saptadık." Masadan kalkarak haritanın başına geçiyor. Bir eli belinde. Çimen sınırlarına yakın, Ame sınırlarına dahil bir kasabayı gösteriyor. Noibo. "Ame'de bulunan bilgi kaynaklarımız, Riaru'nun hazırlandığının en net kanıtlarını bize sundu." Eliyle bu kasabadan, Çimen ülkesi sınırlarına doğru bir çizgi çekiyor. Kawakami kasabası. "Elde edilen bilgiler Kawakami'yi işaret ediyor. Geçerli sebepleri de var. Festivaller başlıyor. Festivaller insanların ürün stoklarını zenginleştirir. Zenginleşen ürün stokları-" Bu sefer Ateş ülkesinden Kawakami'ye doğru bir çizik atıyor eliyle. "Dışarıdan insanları da çeker. Kasabadaki kalabalık arttıkça denetim düşer. Vesaire vesaire. Kawakami kasabasında çoktan iki cinayet işlendi. Tanıdığınızı düşündüğüm Haru ve Jouichirou bunları incelemek için yolda. Bağlantı var mı bilmiyoruz. Ayrıca Kawakami'de yer alan güvenliği arttırmak için birkaç denetmen de kasabaya gidecek." Soluklanıyor Gyaku. Tekrar masasına oturarak bir yudum su içiyor. Siz de bu bilgi bombardımanını tekrar ediyorsunuz zihninizde. "Kawakami'ye set çekip saldırıyı beklemek acizlikten başka birşey değil. Saldırı hazırlıklarının başladığı Nobio'ya giderek elde edebileceğiniz her bilgi kırıntısını toplayacaksınız. Eğer durdurabiliyorsanız-" Odada arkaplan olarak devam eden kalem sesi bir anlığına kesiliyor. Gyaku da kaskatı kesiliyor bu anda. Göz göze geliyorlar kadınla. Bakışlarıyla konuşuyorlar adeta. Kadın sakince tekrardan yazmaya başlıyor. Gyaku da devam ediyor. "Bilgi toplayacaksınız. Planlamalarımıza buna göre devam edeceğiz. Kasaba hala dışarıdan gelenlere açık durumda. Olmasa bile yanılmıyorsam Susumu, Riaru'nun ekibinin imzasını taşıyan iki adet kumaşa sahip. Belki yardımı olur. Topladığınız bilgileri ulaşabildiğiniz ilk yerleşkeden bizimle paylaşabilirsiniz. Sorunuz varsa sorabilir, yoksa özel tüm ihtiyaçlarınız için bankodaki görevliye danışabilirsiniz. "
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kitamura Susumu
Kusagakure
Kusagakure
Posts: 273
Joined: August 31st, 2018, 1:49 am
Künye:

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by Kitamura Susumu » October 27th, 2018, 2:39 pm

Köye döndüğümüzden beri geçen süre içinde çok önemli şeyler olmuştu benim için. Mesela evde son kalan yumurtayı yanlışlıkla çöpe kırıp kabuklarını tavaya atmak, beni neredeyse ağlatabilecek bir hataymış, bunu fark ettim. Ardından, Fuu'nun odasını topladım mesela... Olur da köye, evine geri döner, toplarken eşyalarını kaybettim diye bana kızıp küser diye dokunmamıştım bir aydır. Hastaneden çıktığımın ertesi günleri o kadar kötüydü ki benim için, belki gelmeyeceğini kabullenmek, gelecekse de temiz, derli toplu bir eve dönmesini beklemek beni iyileştirir diye düşündüm. Düşüncemde haksız da çıkmadım, odasını toplayıp kilit vurmak beni anında mucizevi bir şekilde iyileştirmedi ancak iyileşme sürecimi hızlandırdı diyebilirim, hem zihinsel, hem fiziksel olarak.

Şimdi ise sahalara tekrar dönmeye hazırım, eski kıvraklığıma, enerjime tekrar kavuştum. Klasik sabahlarımdan birine başladım, bir iki sayfa bir şeyler okuyup kendi kapımla, komşu teyzenin kapısını süpürdüm falan... Güzel bir kahvaltı çektim kendime bu sefer yumurtaları çöpe kırma aptallığı yapmadan. Ne zaman döneceğimi bilmediğimden de bahçedeki tavuklara bolca yem bıraktım. Ardından üstümü giyinmeye koyulup, rahat bir eşofman altıyla Iori'ye aldırttığım sweatshirtü geçirdim üstüme. Açıkçası ciddi ciddi bana kıyafet alacağını düşünmemiştim bebenin. Ancak sözünün eri çıkarak bana "İşte adam." dedirtmiş, yemek sözünü de, kıyafet sözünü de yerine getirmişti. Ondan sonra bir daha görmedim onu ancak, Gyaku-san bizi bu görevde tekrar eşleştirmişti. Tanımadığım bir kişi yerine onunla eşleşmek de beni bu göreve daha özgüvenli başlayacak bir hale getirmişti. Ekipmanlarımı, Inazuma'yı, alın bandımı da alarak evden çıktım, Fuu'nun odasına son bir bakış atarak. Geçen sefer kendi canımın derdine düştüğümden millete sorup soruşturamamıştım buralarda kız kardeşimin görülüp görülmediğini. Fırsatını bulursam sorgularken göstereceğim fotoğrafının cebimde olduğundan emin oldum şöyle bir yoklayarak, ancak öyle uzaklaşabildim sokaktan.

Beni şaşırtmayan dağınıklıktaki brifing odasına ulaştığımda önce Gyaku-san'a başımla selam verdim, ardından selamımı Iori'ye paslayarak bize ayrılan sandalyelerde yanına oturdum. Önümüzde Gyaku-san harıl harıl işlerle uğraşırken Iori'yle laflamak ayıp olur diye düşünüp, kollarımı bağlayarak etrafı incelemekle yetindim. Kimileri evraklarla, belgelerle uğraşmak yerine ölmeyi yeğleyecek kadar sığ görüşlüdür, fakat etrafta bu kadar bilgi kaynağının olması, beni aksine meraklandıran ve heyecanlandıran bir şey. En yakın kitaba el atıp kapağını incelemeyi, ne hakkında olduğunu keşfetmeyi çılgınlar gibi istesem de Gyaku-san'ı rahatsız etmeme isteğim daha ağır bastığı için böyle bir şey yapmadım. Zaten, bir süre sonra şu ne idüğünü bilmediğim kadın geldi yine, ancak öyle konuya girebildik. Gyaku-san'ın masa altından çıkardığı kollukları görmemle olayın gene Amegakure sümükleriyle ıslaklı, pislenmeli topraklarda geçeceğini anlamıştım. Derin bir of çekme isteğime engel olarak pür dikkat dinlemeye koyuldum.

Koyuldum koyulmasına da sinir olmadan da edemedim. Kozlar bizim lehimizdeyken, güç bizdeyken, politika denilen saçmalık yüzünden ağzımız açık bir şekilde adamları izlemek kadar saçma bir şey yok. Amegakure'nin zaten bir şey sikinde değil, Kinshi'ye yaptıkları da, söyledikleri de malum. Elbette gereksiz savaşa yol açmamak, iki "köy" arası kötü ilişkileri engellemek için kafamıza eseni yapamıyoruz ancak çoktan kayıplar vermedik mi? Kinshi öldürülebilirdi, biz öldürülebilirdik, ben neredeyse götü bırakacaktım mesela Iori beni o cesetten kurtarmasa. Kawakami'ye cinayetleri incelemeye giden shinobileri çok iyi tanımıyorum ancak onlar da ve festival hazırlığındaki masum insanlar da öldürülebilirler. Gerçekten, oturup izlemek acizliğin de ötesinde bir durum gibi geliyor şu an. Gyaku-san soluklanırken burnumdan sinirle nefes vermeye engel olamadım. Bizden olaylara karışmamızı istemiyordu, hatta lafını yutmasına bakılırsa en istemediği şeylerden biri olay çıkarmamızdı. Muhtemelen, Riaru'nun adamlarıymışız gibi davranmamızı da istiyordu. "Evet, yanımdalar hatta." diye onayladım bez parçaları hakkındaki tahminini. Hastanede bir kere çıkarıp, incelemiştim son görevimizde cesetlerden topladığım bez parçalarını. Ardından tekrar ekipman çantama sıkıştırmış, bir daha da çıkarmamıştım. Hem ne yapacağımı bilemediğimden, hem de bir süre sonra varlıklarını unuttuğumdan.

Gyaku-san lafını tamamen toparlayıp bitirdiğinde ilk soruyu ben sordum. "Ne zaman harekete geçeceklerine dair bir bilginiz ya da tahmininiz var mı Gyaku-san? Yani, bilgi toplamak için ne kadar süremiz var?" diye giriştim lafa öncelikle. Iori de bir şeyler soracaksa onu bekleyecek, işimiz bitip çıktıktan sonra da bankodaki görevliye "Ya kolay gelsin de, bu içerideki kadın neyin nesi oluyor?" diye soracaktım sessizce, etrafta Iori'den başka kimseler olmadığına emin olarak. En sonunda da alın bandımı kendisine teslim ederek Iori'nin işini bitirmesini bekleyecektim.
Image
Künye
İsim: Kitamura Susumu
Yaş: 22
Cinsiyet: Errkek
Boy: 173
Kilo: 50
Element: Raiton
Köy: Kusagakure
Seviye: B - Rank
Rütbe: Tokubetsu Jounin
Nam: Karanlık

Puanlar
GP: 0
VP: 25
PP: 3


Linkler
Karakter Kartı
Gelişim
Dükkan
Teknik Geliştirme
Teknik Yaratma
Mod Yaratımı
Efsanevi Yaratık Kaydı

Profil
Güç: C - Rank
Çeviklik: C - Rank
Potansiyel: C - Rank
Kondisyon: D - Rank
Zihin: B - Rank
Varlık: C - Rank

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: F
[Çeviklik] El Hassasiyeti: F
[Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: F
[Potansiyel] Ninshuu: F
[Varlık] Aldatma: F
[Varlık] Empati: F
[Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: F
[Zeka] İzcilik: F
[Zeka] Bilim: F


Teknikler
Genjutsu: Rakumei no Jutsu, D Rank
Genjutsu: Teishi no Jutsu, C Rank
Genjutsu: Jubaku Satsu, B Rank
Genjutsu: Shibou no Jutsu, B Rank
Genjutsu: Magen: Bunshin, B Rank
Genjutsu: Omotsuki, A Rank
Ninjutsu: Ninpou, Shunshin, D Rank
Ninjutsu: Raiton, Ikazuchi no Kiba, C Rank
Ninjutsu: Raiton, Raijin no Tate, B Rank

Stiller ve Kabiliyetler
Stil: Ayatsu, D Rank
Stil: Musatsu, C Rank
Kabiliyet: J Kesiş (Musatsu, C Rank)
Kabiliyet: Çift silah Kullanımı (Musatsu, C Rank)

Yönelimler
Iryou-nin, A Rank

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Cennet Küpeleri. Iori'den hatıra.
Medikal At Arabası
Tantou


Özellikler
-
User avatar
Tsujihara Iori
Posts: 154
Joined: August 30th, 2018, 10:53 pm

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by Tsujihara Iori » October 27th, 2018, 8:33 pm

Bu son iki hafta, garip geçmişti benim için. Gece uyanık kalmak huyum olmasa da, bazı şeylere düşünme zamanı ayırmak için sıcak yatağımdan vazgeçmem gerekmişti. Bu kadar çok zihnimi kurcalayan da, hayattan başka bir şey değildi.

Yüzyıllar geçmişti insanlar hayat hakkında cevap alırken. Ben ise sadece bir kaç gecede onun gizli yönlerini çözmeye cüret etmiştim. Sanmıyordum ki bir yerlere varayım, fakat iç rahatlığım için o zamanın harcanması gerekiyordu. Bununla beraber, Susumu'yla da vakit geçirmiştim. Ona olan yemek ve kıyafet borcumu da ödedikten sonra, tekrar kabuğuma çekilmem gerekmişti.

Çok fazla derbeder görünmek istemiyordum ama sanki bir şeyler değişiyor gibi hissediyordum içimde. Gündelik hayatımı etkilemiyordu aslında, dünyaya bakış açım da hala aynıydı. Sadece, süreki kafamın arkasından bir ip ile çekiştiriliyor gibi hissetmekten kendimi alıkoyamıyordum.

Bu iki hafta da bu hissi azaltmama yardımcı olmuştu. Durumumu kabullenmiş ve bir yol katetmiştim, aslında düşünecek olursak.

Gyaku'nun anlattıklarını dinledim ve özümsemeye çalıştım. Fırtınadan önceki sessizliği kullanarak, gelecek olan afetin boyutunu öğrenmeye çalışacaktık. Mantıklı, diye düşündüm. Politika kısmına kafamın basmadığı aşikardı, o bağlamda o kısmı hiç irdelemedim. Gyaku bizi boş yere bir yere gönderecek birisi değildi. Bizim üstümüzdeki karar mekanizmalarımıza da güvenim tamdı. Oraya gitmemiz gerekiyorsa, gidecektik.

Olayı başlamadan bitirmemize bir olanak varsa, kullanmamızı istiyordu Gyaku. Fakat bunu açık açık söylemeyecek bir yük altındaydı. Gözlerim onunkilerle birleşince "Anladım." dermişçesine gözlerimi kapatarak ona cevap verecektim, not tutan kadının anlamamasını umarak. Ardından, bir kaç soru sormam gerekiyordu; "Sadece Riaru'ya bağlı düşman saflarıyla mı karşılaşacağız? Amegakure güçleri sanırım sınır kasabası olduğundan yakınlarda olmayacaklardır. Kaldı ki geçen seferki hareketlerine bakarsak, müdahale edeceklerinden bile şüpheliyim. Yine de civardalarsa bunu bilmek plan kurarken işimize yarayacaktır. Bir de..." Dedim, sesimi toparladım ve tekrar nefes aldım; "Öldürme iznimiz var mı?" Kısa bir bakış attım kadına, ardından Gyaku'ya odaklandım. Mimiklerini okumak asıl amacımdı, söylediği sözden ziyade. "Bu arada, Kinshi nasıl?" Son sorumu biraz da, öldürme ile alakalı olandan oluşacak strestli havayı dağıtmak için sormuştum, ama bu cidden onun durumunu merak ettiğim gerçeğini değiştirmiyordu.

Ardından çıkacaktım odadan Susumu ile beraber. Görevli shinobiden bir kaç parça eşya isteyecektim. Önce Susumu'nun işini bitirmesini bekleyecek, ardından isteklerimi sıralayacaktım. Öncelikle biraz ip ve siyah bir kumaş isteyecektim. Bunlarla kılıcımın kınını saracaktım, kılıcımı çekmemi engellemeyecek şekilde. Amacım kının işlemelerinin görülmemesi adınaydı. Kılıcımı sırtıma astıktan sonra, üzerimdeki haori ve Kusagakure alın bandını görevliye teslim edecektim. "İyi bak onlara." Daha sonra, birer siyah, önden bir toka ile tamamen kapanabilen ve bizi ayak bileklerimize kadar kapatan pelerin isteyecektim. Bunu da üzerime giydikten sonra, eğer bulabiliyorsa bir hasır , japon stilinde birer şapka rica edecektim, gezgin kılığımızın tam oturması için. Boynuma Susumu'daki örgüt bandanasını fular gibi bağlayacaktım pelerinin altında kalacak ve görülmeyecek şekilde. Pelerini hafifçe sıyırınca görülmesini istiyordum zira, her zaman açıkta durmasını değil. Shinobi çantamı da belimin arkasına sabitledikten sonra, gitmeye hazırdım. Susumu'nun da benimle aynı şekilde giyindiğini tahmin ediyordum. Eğer öyleyse, yola çıkabilirdik.
Künye
İsim: Tsujihara Iori
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C - Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 170.000 Ryo
Prestij: 2
Ün: 34
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Efsane Olmak!
Iori, babası gibi dillerden düşmeyen hikayelere sahip olmak istemektedir fakat bunu yaparken kesinlikle doğru yoldan sapmamayı kendine bir kural olarak koymuştur. Aktif olarak ona ün getirecek şeylerin peşinde koşmak yerine, başa çıkılması zor bir durum karşısında kendini kanıtlamak ister. Bunu başarırken köyüne de tamamen sadık kalacaktır.

Komplikasyon
Babasının Kılıcı
Babasının kılıcına karşı ruhsal bir bağ hissetmektedir. O kılıç hiç tanışmadığı babasına açılan bir kapıdır ve onu sürekli yanında taşır, kullanmaktan çekilmez. Bakımını sürekli yaptırır, aksatmaz. Kılıç yanından bir an bile ayrılırsa, tedirgin olmaya başlar.

Kılıcı onun rızası dışında elinden alınırsa, onu geri almak birinci önceliği haline gelir. Bunun için görevini terk etmeyebilir ancak elinden gelen her şeyi sınırlar dahilinde yapmayı ister ve dener. Duruma göre kural çiğneyecek raddeye gelebilir, fakat elinden geldiğince rasyonel kişiliğini elinden bırakmamaya gayret eder. Eğer yanında bir arkadaşı varsa durum onun için daha rahattır, fakat kendi başına kalır ve düşüncelerini dizginleyecek bir "iskele" bulamazsa, depresif bir hal alabilir. Bu durum kılıcı elde etmek dışında yapacağı herşeyin performansını düşürse de, kılıca ulaşma konusunda yapacaklarını etkilemez.

Özellikler
-

Efsanevi Yaratık
Garou | B - Rank | Kurt

Mod
Hagane


Image

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 10
Kondisyon: 5
Potansiyel: 6
Varlık: 2
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 4
[Çeviklik] Akrobasi: 4
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 4 (Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 2
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 5
[Zeka] İzcilik: 3

Teknikler
Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
D - Rank: Heisashiki
C - Rank: Jintei (Özel Geliştirme Mevcut)
  • Iori, haorisinin altından veya elinden çıkardığı yılanları bir kaç saldırı ile sınırlı olmadan, istediği kadar dışarıda tutabilmekte ve onları kontrol edebilmektedir. Yılanlar aktif kaldığı sürece az da olsa chakra yer.
  • Iori tekniği hazırlarken daha fazla chakra harcayarak yılanların boyutunu büyütebilir. Yılanların büyümüş boyutu bir insan göğsü kadar olacak şekildedir. Bu boyuttaki yılanların yapacağı ısırma hamleleri ufak boyuta göre daha fazla hasar verir ve Iori isterse ısırtmak yerine elini savurarak ezici hasarlar vermek için yılanları bir çekiç gibi kullanabilir.

    Iori fazla chakra verirse yılanlar büyük boyutunda, vermezse normal boyutunda çıkarlar. Arası yoktur, yani Iori boyutları chakra oranını değiştirerek kontrol edemez. Ayrıca, büyük çıkan yılanlar mutlaka Iori'nin ellerinden dönüşerek çıkmalıdır. Tekniğin orjinalindeki gibi haori veya benzeri bir cübbemsi giysinin altından çıkamazlar.
  • Jintei ile oluşturulan yılanlar aktifken Iori ani bir chakra salınımı yaparak yılanların pullarını dışarıya doğru kaldırabilir. Bu pullar serttir ve kesici hasar verirler. Genelde yılanlar savrularak yapılacak olan saldırılarda isabet ettiği yerleri çizerler ve kazırlar. Eğer birileri ile temas halindeyken açılırsa ete batarlar. Eğer yılanlar büyük olarak oluşturulmuşsa pulların boyutu da büyüyeceğinden tekniğin hasar kapasitesi de artar.

    Ani bir şekilde aktif edilir ancak bir kaç saniye sonra pullar geri kapanır. Tekrar açılmak isteniyor ise tekrar chakra verilmelidir. Her saldırıda ani chakra harcanması, tekniğin tekrar tekrar kullanılmasında Iori'yi standart bir C - Rank tekniğe göre daha fazla yorar. Eğer yılanların boyutu büyük olacak şekilde yılanlar kullanılırsa chakra kullanımı da artar.
C - Rank: Mizurappa
B - Rank: Suijinheki
A - Rank: Bousen no Jutsu

C - Rank: Hagane - Genbuki
C - Rank: Hagane - Hankai



Taijutsu
Shigure | A - Rank
Shigure | Hadan

Ninja Ekipman Ustalığı | C - Rank

Genjutsu
-
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

Dükkan Konusu

Özel Üretim Shinobi Ceketi ve Kemeri:
► Show Spoiler
Babasından Kalan Katana
► Show Spoiler
Cennet Küpeleri
► Show Spoiler
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts: 2811
Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by GM - Naruto » October 28th, 2018, 11:08 pm

"Gibi. Araştırmanız sonucunda sizlerden beklediğimiz bilgiden biri. Kasabada gerçekleşecek Samito festivali birkaç gün içinde başlayacak ve neredeyse bir hafta boyunca devam edecek. Eğer yanılmıyorsak, hedef gerçekten Kawakami ise planlarının bu aralıkta harekete geçmek olduğunu varsayabiliriz." Ardından Iori sorusunu yöneltiyor. Bu soru, kadın ile Gyaku arasında uzunca bir bakışmaya neden oluyor. Mimiklerde bir oynama yok. Gözler, suratlarındaki kaslar sabit. Yine de sanki konuşuyorlarmış olduğu izlenimi değişmiyor sizler için. Gyaku sakince size odaklanıyor tekrardan. "Amegakure güçlerinin pozisyonlarına dair bir fikrimiz yok. Zaten Ame ve Riaru tarafları... İç içe girmiş durumda. Bunun sınırını çizebilecek kadar olaylara dahil değiliz. Can alma mevzusu ise.. Tartıya koyduğunuzda, Kusagakure'nin bekası birkaç can almayı gerektiriyorsa yapmanız gerekeni benim söylememe gerek yok." Gyaku rahat bir şekilde anlatıyor bunu. Odada Iori'nin beklediği gibi bir gerginlik yaratmıyor. "Kinshi gayet iyi. Bu görev için yanınızda onu da düşünüyorduk ancak Nise-sama Kusagakure'ye yollanacak denetim ekibinin başında olmasını istedi."

Konuşmalarınız sonrasında kapıya yöneliyorsunuz. "Orada yalnız olduğunuzu düşünmeyin." Cevap hakkı tanımadan sizi uğurluyor ve kapıyı ardınızdan kapatıyor.

Susumu meraklı bir şekilde yanaşıyor bankodaki görevliye ve sorusunu yöneltiyor. Görevli, sizden birkaç yaş küçük bir kız. Muhtemelen chuunin rütbesinde olduğunu düşünüyorsunuz. Susumu'nun sorusu beklenmedik oluyor. "Eee. Şey. Bilmiyorum ki. Bizle hiç konuşmaz. Gyaku-san ile beraber gelir, onunla beraber buradan çıkar." Biraz mahçup bir ifade var suratında. "Konuşmaya çalıştığımızda bakışlarıyla kovalar genelde." Etrafa bakıyor birkaç saniyeliğine, bankodan kafasını hafifçe uzatarak Susumu'nun kulağına doğru uzanıyor. "Bankoda çokça çalışmış birkaç arkadaşımdan duyduğum birşeyler var ama." Dedikodu damarı kabarıyor kızın. "Kizashi-san köyden kaybolmadan önce bu kadınla konuşurken kulak misafiri olmuş arkadaşım. Kizashi-san demiş ki kadına, Gyaku'nun ruhu her gün ellerinde küfleniyor, o artık salınmaya hazır." Yerine çöküyor tekrar. Kısık sesle devam ediyor. "Bence Gyaku-san'ın karısı bu ! Gül gibi adamın hayatını karartıyor !"

Kız alınbantlarınızı teslim alıyor. Iori'nin isteklerini kağıt kaleme yazdıktan sonra binanın ikinci katına çıkıyor hızlıca. Yaklaşık 15 dakika kadar bekliyorsunuz. Elinde bir yığınla geri inerek bankonun üzerine koyuyor. Iori'nin istedikleri eksiksiz ve çift olarak geliyor. Muhtemelen kullanılmış parçalar. Pelerinin üzerindeki deforme olmuş noktaları görebiliyorsunuz, şapkalar ise bir nevi renk atmış artık. "Hemen giyecekseniz arka odada üstünüzü değiştirebilirsiniz." diyor kız.

Iori pelerinini şöyle alıp silkelerken koridordan Gyaku ve yanındaki kadın geliyor. Gyaku başıyla sizi selamlarken belinden çıkardığı ufak bir parşomeni fırlatıyor Susumu'ya. Havada kapıp açıyor. Bir dünya haritası. Başka birşey demeden çıkıp gidiyor.



Image Mavi nokta hedefiniz olan kasabayı, yeşil nokta ise size en yakın olan Kusagakure yerleşkesini belirtiyor. Bu noktayı bilgi için kullanabilirsiniz. Sınır çizgisinde bize ait olan gözlem alanlarını ise arkanızdaki güç olarak varsayın.
Tahmini olarak bir buçuk günlük bir mesafe. Hazırlıklarınızı yaptıktan sonra yola çıkabilirsiniz.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kitamura Susumu
Kusagakure
Kusagakure
Posts: 273
Joined: August 31st, 2018, 1:49 am
Künye:

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by Kitamura Susumu » October 29th, 2018, 1:23 am

Bankodaki kızın hareketleri beni o kadar neşelendirmişti ki, Gyaku-san'ın net bir cevap vermeyişiyle yaşadığım hayal kırıklığı uçup gitmişti. Kesin olmayan bilgilerle hareket etmeyi sevmiyorum, üç gün de bir kaç güne giriyor, beş gün de şimdi. Fakat yapacak bir şey yoktu ve kız çoktan dedikodu modunu aktifleştirmişti. Fuu'da da zaman zaman gördüğüm, o hiç umrumda olmayan kız arkadaşlarını anlatırken takındığı ifadeydi suratındaki, ve neşelenmeme yol açmıştı en başında da dediğim gibi. Kız gaza gelip kalktığı sandalyesine geri oturduğunda abartı bir hareketle gözlerimi belertip önce kıza, sonra Iori'ye döndüm, elimi de şaşırmışım gibi ağzıma götürerek. "Bak seeen, neler dönüyor duydun mu Iori?" diye kızın aynı kısıklığında, biraz dedikodu meraklı bir tonla tüm bu eğlenceyi bitirdim. Zaten kız da, Iori'nin isteklerini getirmeye gitti laf tamamen bitince. Elbette içeride not tutup duran kadının ne olduğuna dair net bir bilgi elime geçmedi, eşi de olabilirdi, Gyaku-san'ın şaibeli geçmişi düşünülürse bir nevi bekçisi de.

Kızı beklerken bankoya doğru eğilerek iyice yaslandım ve düşünmeye başladım. Düşüncem de, ağzımdan dökülen "Kılık değiştirmek lazım tabi.." kelimeleriyle monologa dönüştü. "Aslında ne iş olsa yapan serseri taklidi de yapabilirdik, ama o rolün sonunda illa bir kavga çıkıyor. Rahip gibi mi takılsaydık, ya da birimiz kadın kılığına mı girseydi...? Ama yok ya, sütyen acıtıyor." diye kendi kendime mırıldanışım, Iori'ye aniden dönüp "Bunu nereden bildiğimi sormazsan sevinirim." diye lafı toparlamaya çalışmamla son buldu. "Gene donumuza kadar ıslanacağız lanet Ame'de." diye konuyu "normal" konulara çevirme çabam, "Eee, neler yaptın iki hafta boyunca?" diye havadan sudan muhabbete evrildi. En sonunda kızın gelmesiyle de, bu muhabbet de bitti. Yıpranmış, renk atmış kamuflajlarla Gyaku-san'ın koridordan geçerken fırlattığı haritayla kalakaldık. "Üst değiştirmelik bir şey yok ki, pelerini üstümüze atsak yeter." diye dalgın dalgın mırıldandım haritayı incelerken. Ardından "1.5 gün? İyi ki tavuklara fazladan yem bırakmışım." diye mırıldanmamı devam ettirerek Iori'ye dönüp, "Yiyecek sıkıntısı yaşar mıyız ki?" diye lafımı bitirdim, haritayı onun da incelemesi için kendisine uzatırken.

Bu konuda Iori'nin yapmamızı önerdiği bir şeyler varsa ona uyacağım. Üstümüzü giyinip binadan çıkmaya hazırlanırken de, bankodaki kıza dönüp göz kırparak "Görüşürüz!" diyeceğim. "Susumu ben bu arada. Kitamura Susumu."
Image
Künye
İsim: Kitamura Susumu
Yaş: 22
Cinsiyet: Errkek
Boy: 173
Kilo: 50
Element: Raiton
Köy: Kusagakure
Seviye: B - Rank
Rütbe: Tokubetsu Jounin
Nam: Karanlık

Puanlar
GP: 0
VP: 25
PP: 3


Linkler
Karakter Kartı
Gelişim
Dükkan
Teknik Geliştirme
Teknik Yaratma
Mod Yaratımı
Efsanevi Yaratık Kaydı

Profil
Güç: C - Rank
Çeviklik: C - Rank
Potansiyel: C - Rank
Kondisyon: D - Rank
Zihin: B - Rank
Varlık: C - Rank

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: F
[Çeviklik] El Hassasiyeti: F
[Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: F
[Potansiyel] Ninshuu: F
[Varlık] Aldatma: F
[Varlık] Empati: F
[Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: F
[Zeka] İzcilik: F
[Zeka] Bilim: F


Teknikler
Genjutsu: Rakumei no Jutsu, D Rank
Genjutsu: Teishi no Jutsu, C Rank
Genjutsu: Jubaku Satsu, B Rank
Genjutsu: Shibou no Jutsu, B Rank
Genjutsu: Magen: Bunshin, B Rank
Genjutsu: Omotsuki, A Rank
Ninjutsu: Ninpou, Shunshin, D Rank
Ninjutsu: Raiton, Ikazuchi no Kiba, C Rank
Ninjutsu: Raiton, Raijin no Tate, B Rank

Stiller ve Kabiliyetler
Stil: Ayatsu, D Rank
Stil: Musatsu, C Rank
Kabiliyet: J Kesiş (Musatsu, C Rank)
Kabiliyet: Çift silah Kullanımı (Musatsu, C Rank)

Yönelimler
Iryou-nin, A Rank

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Cennet Küpeleri. Iori'den hatıra.
Medikal At Arabası
Tantou


Özellikler
-
User avatar
Tsujihara Iori
Posts: 154
Joined: August 30th, 2018, 10:53 pm

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by Tsujihara Iori » October 29th, 2018, 9:39 pm

Getirilen kıyafetlerin kullanılmış ve eski olması işimize fazlasıyla yarayacaktı. Böylelikle "gezgin" rolümüz biraz daha yerine oturuyordu. "Teşekkürler, soyunma odasına gerek yok." Dedim. Bu sırada, Gyaku, Susumu'ya bir parşömen fırlatmıştı. Gideceğimiz yer ve raporumuzu ulaştırabileceğimiz bir köy işaretlenmişti. İşimiz bir tık kolaylaşmıştı, akademide öğretilenlerle sınırlı olan izciliğime güvenmeme gerek kalmıyordu böylece. Bakışlarımla Gyaku'ya teşekkür ettim, ardından kıyafetleri giymek için hareketlendim.

Hızlıca boynuma geçirdim pelerini ve altına da haydut grubunun işareti olan kumaş parçasını fular gibi bağladım. Pelerinin tokasını bağladım, hasır şapkayı da kafama geçirdim. Susumu'nun da giyinmesini beklerken, bankodaki görevliyle dedikodu yaptığını farkettim. Muhabbede dahil olmayı planlamıyorudm açıkçası, o yüzden pek kulak misafiri olmadım. "Hı hı." dermişçesine kafamı salladım oraya bakışlarımı çevirmeden, üzerimi kontrol ediyordum iyice. Sırtıma katanamı asmıştım pelerinin altında kalacak şekilde, iplerini tekrar kontrol ettim pelerinin altından. "Ya, serseri rolü yemiyor. Keşişlik de zor. En iyisi bu olacak gibi. Dikkat çekme ihtimalimiz var yine de... Sütyen de zormuş tabii, evet." Lafımın sonu, azalarak yokluğa karışmıştı.

Yani sormazdım tabii istemiyorsa. Herkesin özeli kendine. Ehem.

"Hiç bir şey." dedim sakince, Susumu'nun konuyu dağıtma çabalarına karşılık. "Senle dışarı çıktıktan sonra pek antrenman ile uğraştım, yeni teknikler falan işte. Sen ne yaptın?" Bu sırada haritayı da detaylıca inceledim, bana uzattığı. İyice haritadaki iki noktayı zihnime kazıdım ve bankoya, görevliye geri verdim. "Gyaku'ya geri verebilirsin. Teşekkür ettiğimizi de ilet."

Ardından yola çıkmaya hazırdık. Fakat ufak bir detay vardı, köyden çıkmadan shinobi malzemeleri satan bir dükkana uğrayıp yemek hapı almamız gerekiyordu. Hem yolda, hem de orada açlık görevimizin önüne geçmemeliydi.
Off Topic
3 tane normal kalite yemek hapı almak ve bunlardan birini Susumu'ya vermek istiyorum. Susumu'da kendi parasıyla bir tane alacak. Ardından yola çıkacağız. Vakit kaybetmemek adına uzatmak istemedik GM-sama.
Künye
İsim: Tsujihara Iori
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C - Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 170.000 Ryo
Prestij: 2
Ün: 34
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Efsane Olmak!
Iori, babası gibi dillerden düşmeyen hikayelere sahip olmak istemektedir fakat bunu yaparken kesinlikle doğru yoldan sapmamayı kendine bir kural olarak koymuştur. Aktif olarak ona ün getirecek şeylerin peşinde koşmak yerine, başa çıkılması zor bir durum karşısında kendini kanıtlamak ister. Bunu başarırken köyüne de tamamen sadık kalacaktır.

Komplikasyon
Babasının Kılıcı
Babasının kılıcına karşı ruhsal bir bağ hissetmektedir. O kılıç hiç tanışmadığı babasına açılan bir kapıdır ve onu sürekli yanında taşır, kullanmaktan çekilmez. Bakımını sürekli yaptırır, aksatmaz. Kılıç yanından bir an bile ayrılırsa, tedirgin olmaya başlar.

Kılıcı onun rızası dışında elinden alınırsa, onu geri almak birinci önceliği haline gelir. Bunun için görevini terk etmeyebilir ancak elinden gelen her şeyi sınırlar dahilinde yapmayı ister ve dener. Duruma göre kural çiğneyecek raddeye gelebilir, fakat elinden geldiğince rasyonel kişiliğini elinden bırakmamaya gayret eder. Eğer yanında bir arkadaşı varsa durum onun için daha rahattır, fakat kendi başına kalır ve düşüncelerini dizginleyecek bir "iskele" bulamazsa, depresif bir hal alabilir. Bu durum kılıcı elde etmek dışında yapacağı herşeyin performansını düşürse de, kılıca ulaşma konusunda yapacaklarını etkilemez.

Özellikler
-

Efsanevi Yaratık
Garou | B - Rank | Kurt

Mod
Hagane


Image

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 10
Kondisyon: 5
Potansiyel: 6
Varlık: 2
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 4
[Çeviklik] Akrobasi: 4
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 4 (Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 2
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 5
[Zeka] İzcilik: 3

Teknikler
Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
D - Rank: Heisashiki
C - Rank: Jintei (Özel Geliştirme Mevcut)
  • Iori, haorisinin altından veya elinden çıkardığı yılanları bir kaç saldırı ile sınırlı olmadan, istediği kadar dışarıda tutabilmekte ve onları kontrol edebilmektedir. Yılanlar aktif kaldığı sürece az da olsa chakra yer.
  • Iori tekniği hazırlarken daha fazla chakra harcayarak yılanların boyutunu büyütebilir. Yılanların büyümüş boyutu bir insan göğsü kadar olacak şekildedir. Bu boyuttaki yılanların yapacağı ısırma hamleleri ufak boyuta göre daha fazla hasar verir ve Iori isterse ısırtmak yerine elini savurarak ezici hasarlar vermek için yılanları bir çekiç gibi kullanabilir.

    Iori fazla chakra verirse yılanlar büyük boyutunda, vermezse normal boyutunda çıkarlar. Arası yoktur, yani Iori boyutları chakra oranını değiştirerek kontrol edemez. Ayrıca, büyük çıkan yılanlar mutlaka Iori'nin ellerinden dönüşerek çıkmalıdır. Tekniğin orjinalindeki gibi haori veya benzeri bir cübbemsi giysinin altından çıkamazlar.
  • Jintei ile oluşturulan yılanlar aktifken Iori ani bir chakra salınımı yaparak yılanların pullarını dışarıya doğru kaldırabilir. Bu pullar serttir ve kesici hasar verirler. Genelde yılanlar savrularak yapılacak olan saldırılarda isabet ettiği yerleri çizerler ve kazırlar. Eğer birileri ile temas halindeyken açılırsa ete batarlar. Eğer yılanlar büyük olarak oluşturulmuşsa pulların boyutu da büyüyeceğinden tekniğin hasar kapasitesi de artar.

    Ani bir şekilde aktif edilir ancak bir kaç saniye sonra pullar geri kapanır. Tekrar açılmak isteniyor ise tekrar chakra verilmelidir. Her saldırıda ani chakra harcanması, tekniğin tekrar tekrar kullanılmasında Iori'yi standart bir C - Rank tekniğe göre daha fazla yorar. Eğer yılanların boyutu büyük olacak şekilde yılanlar kullanılırsa chakra kullanımı da artar.
C - Rank: Mizurappa
B - Rank: Suijinheki
A - Rank: Bousen no Jutsu

C - Rank: Hagane - Genbuki
C - Rank: Hagane - Hankai



Taijutsu
Shigure | A - Rank
Shigure | Hadan

Ninja Ekipman Ustalığı | C - Rank

Genjutsu
-
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

Dükkan Konusu

Özel Üretim Shinobi Ceketi ve Kemeri:
► Show Spoiler
Babasından Kalan Katana
► Show Spoiler
Cennet Küpeleri
► Show Spoiler
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts: 2811
Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by GM - Naruto » November 1st, 2018, 5:00 pm

Köy kapısına yakın bir konumdaki pasajlardan birine giriyor, dip köşelerdeki dükkana uğruyorsunuz. Satıcı üç yemek hapını toplamda 40.000 ryo (Iori -30.000, Susumu -10.000) alıyor sizlerden.

Yola çıkıyorsunuz. Göründüğünüz yeni bürünüm çoğu shinobinin de dikkatini çekiyor. Suratlarınız olmasa sorguya çekecek gibiler hatta. Sizi tanıdıklarında başlarıyla selam verip geçiyorlar.

Tempolu bir şekilde ilerliyorsunuz. Gyaku durumun aciliyetini zihninize kazımış olsa da enerjinizi bitirip tüketmek çok da mantıklı birşey değil. Görece olarak ana yollardan uzak kalıyor, dinlenme yerlerinizi de kuytu köşelerde seçiyorsunuz. Çok fazla insanla da karşılaşmıyorsunuz. Ancak Çimen'in orta kısımlarından geçerken artan kervan sayısını da farkediyorsunuz. Çoğunluğu Kusalılar tarafından korunuyor, tek tük Ateş flamalı kervanları da görüyorsunuz.

İlk günün sonunda ufak bir kamp kurarak dinleniyor, yağmurun hüküm sürdüğü topraklara yaklaşıyorsunuz. Yağmur kendini gösteriyor. Önceki görevinize nazaran, yüksek bir yağış yok. Bunda, Ateş ülkesi sınırlarına yakın olmanızın da etkisi var. İlerlediğiniz yol, tahta kalaslarla örülmüş bir yola dönüşüyor. Çevrede sadece siz varsınız, sezebildiğiniz başka herhangi bir varlık yok. Yolun çevresini kel ağaçlar kaplamaya başlıyor. Sabah güneşi ise bulutlar tarafından yutulmuş durumda. Ortama gri hakim.

Hipnotize olmuş şekilde geçirdiğiniz birkaç saat. Görüşünüzdeki rutin hiç değişmiyor. Keskin bir dönüşe sürükleniyor yol. Adımlıyorsunuz. Nefes sesleri geliyor. Hırıltılı. Öksürüklerle süsleniyor bu ses. Köşeyi yavaş ve dikkatli bir şekilde dönüyorsunuz. Belki bir ağacın ardına giriyorsunuz bu anda. Sırtını ağaca dayayarak çökmüş bir adam. Göğsüne saplı bir tantou bulunuyor. Ağzına doluşmuş kanı ara ara öksürüyor, nefesi ise çok sinik. Gözleri açık, hemen ayaklarının önündeki alana kilitli. Ancak gözlerindeki yaşamın sönmek üzere olduğunu anlayabiliyorsunuz. Değil siz, o anda dünya yıkılsa farketmeyecek durumda.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Tsujihara Iori
Posts: 154
Joined: August 30th, 2018, 10:53 pm

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by Tsujihara Iori » November 2nd, 2018, 10:37 pm

Yemek haplarını almamızın ardından, yola koyulduk. Çimen ülkesi içerisindeki yolculuğumuz sakin ve olaysızdı. Yol üzerindeki kervanlar ile selamlaşıyor, bizi uzaktan tanımayan shinobilerin kuşkulu bakışlarına şahit oluyorduk. Onların yerinde olsam, aynı teyakkuza sahip olabilirdim.

Yayan gidiyorduk, buna yol mesafesi de eklenince gece kamp yapmamız gerçeği ortaya çıkıyordu. Düz zeminde uyumaya alışıktım Akademi eğitimi sayesinde, beni gocundurmayacak bir eğlemdi. Ufak bir ateş yakıp, ateşin başında havadan sudan bir muhabbet ile göz kapaklarını kapatacak bir yorgunluğu beklemek aslında keyifli bile sayılabilirdi. Nöbet durumu aramızda çözebileceğimiz bir olguydu Susumu ile, bu daha da rahatlatmıştı beni. Sessiz, sakin bir gecede, yıldızları sayarak uykuya dalmak, görevin ilerleyen sürecindeki stresli anların ön ödemesi gibiydi. Sonuç olarak, sıkıntısız bir gece geçirmiştik.

Erkenden yola devam ettik ve Yağmur Ülkesi sınırlarını aştık. Hasır şapkalarımız ve cübbemiz ile, gezginlerden farkımız yoktu. Yağmuru engelleyen giysilerimiz bir önceki görevimize nazaran konforumuzu arttırmıştı. Biz ilerledikçe yağmurlar artıyor, etrafımızdaki ağaçlar ise git gide ölüyordu. Yolun etrafında kalaslar ve ağaçlar ile başlayan set görüşümüzü iyice kapatıyordu, bu hoşuma giden bir şey değildi. Dikkatimi arttırdım ve adımlarımı sertleştirdim. Susumu'nun da aynı dikkat seviyesinde olduğunu tahmin edebiliyordum.

Bir hırıltı ile karşılaşmamızla irkildim. Susumu'ya doğru baktım, onun da duyduğundan emin oldum. Ardından, bel çantamdan bir kunai çektim pelerinin altından, hızlıca bir ağaca sırtımı verdim Hasır şapkanın altından etrafı izledim, yerim belli olsun olmasın siper kullanışlıydı. Az ileride, sırtını bir ağaca dayamış ve göğsüne gömülmüş tantou ile kendinden geçmiş adamı gördüm. Ne olmuştu? Bir suçlu muydu, yoksa pusuya düşürülmüş bir masum mu? Elemanın kıyafetlerini ve görünüşünü inceledim hızlıca, ardından Susumu ile tekrar bakışıp, adamın yanına fırladım.

Her kim olursa olsun, boş yere acı çekmesine göz yumamazdım. Hamurumda yoktu.

Yanına varınca hızlıca bir dizimin üstüne çökeceğim ve "Ne oldu burada?" diyeceğim tane tane. Elemanın durumuna bakılırsa diğer tarafa yolculuğu kısmen başlamıştı ve şoktaydı. At arabasında yerini alan köylüler misali, son kez köyünü selamlayan buruk ve boş gözleri önündeki alana kitlenmişti. Kafamı çevirip elemanın baktığı yere baktım, ardından etrafımı hızlıca kontrol ettim. Elemana bir şekilde yardım edebileceksem edecektim lâkin tıp bilgim Akademi'de öğretilenlerden ileri değildi. "Susumu, dikkatli ol."

Elemana gerçekten yardım etmek istediğimi farkettim içimde, fakat bunu yapabilecek bilgiye veya ekipmana sahip olmayışım ruhumu burkuyordu. Yine de, o cevapsız sorular zihnime dolmaya başlamıştı. Kimdi bu? Nasıl birisiydi? Tanıdığı varmıydı? Babası veya annesi nerelerdeydi, ne yapıyorlardı? Kardeşi var mıydı? Bir işi, veya mesleği? Sabaha kadar devam edebilirdi bu. Zihnimi boşaltmaya çalıştım ve adamın diyeceklerine odaklandım. Kunaimi elimde sıkıca tuttum, pelerinin altında. Etrafla olan bağımı da kesmeyecek, olası herhangi bir hareketi sezmek için dört gözle etrafı kollayacaktım.
Künye
İsim: Tsujihara Iori
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C - Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 170.000 Ryo
Prestij: 2
Ün: 34
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Efsane Olmak!
Iori, babası gibi dillerden düşmeyen hikayelere sahip olmak istemektedir fakat bunu yaparken kesinlikle doğru yoldan sapmamayı kendine bir kural olarak koymuştur. Aktif olarak ona ün getirecek şeylerin peşinde koşmak yerine, başa çıkılması zor bir durum karşısında kendini kanıtlamak ister. Bunu başarırken köyüne de tamamen sadık kalacaktır.

Komplikasyon
Babasının Kılıcı
Babasının kılıcına karşı ruhsal bir bağ hissetmektedir. O kılıç hiç tanışmadığı babasına açılan bir kapıdır ve onu sürekli yanında taşır, kullanmaktan çekilmez. Bakımını sürekli yaptırır, aksatmaz. Kılıç yanından bir an bile ayrılırsa, tedirgin olmaya başlar.

Kılıcı onun rızası dışında elinden alınırsa, onu geri almak birinci önceliği haline gelir. Bunun için görevini terk etmeyebilir ancak elinden gelen her şeyi sınırlar dahilinde yapmayı ister ve dener. Duruma göre kural çiğneyecek raddeye gelebilir, fakat elinden geldiğince rasyonel kişiliğini elinden bırakmamaya gayret eder. Eğer yanında bir arkadaşı varsa durum onun için daha rahattır, fakat kendi başına kalır ve düşüncelerini dizginleyecek bir "iskele" bulamazsa, depresif bir hal alabilir. Bu durum kılıcı elde etmek dışında yapacağı herşeyin performansını düşürse de, kılıca ulaşma konusunda yapacaklarını etkilemez.

Özellikler
-

Efsanevi Yaratık
Garou | B - Rank | Kurt

Mod
Hagane


Image

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 10
Kondisyon: 5
Potansiyel: 6
Varlık: 2
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 4
[Çeviklik] Akrobasi: 4
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 4 (Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 2
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 5
[Zeka] İzcilik: 3

Teknikler
Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
D - Rank: Heisashiki
C - Rank: Jintei (Özel Geliştirme Mevcut)
  • Iori, haorisinin altından veya elinden çıkardığı yılanları bir kaç saldırı ile sınırlı olmadan, istediği kadar dışarıda tutabilmekte ve onları kontrol edebilmektedir. Yılanlar aktif kaldığı sürece az da olsa chakra yer.
  • Iori tekniği hazırlarken daha fazla chakra harcayarak yılanların boyutunu büyütebilir. Yılanların büyümüş boyutu bir insan göğsü kadar olacak şekildedir. Bu boyuttaki yılanların yapacağı ısırma hamleleri ufak boyuta göre daha fazla hasar verir ve Iori isterse ısırtmak yerine elini savurarak ezici hasarlar vermek için yılanları bir çekiç gibi kullanabilir.

    Iori fazla chakra verirse yılanlar büyük boyutunda, vermezse normal boyutunda çıkarlar. Arası yoktur, yani Iori boyutları chakra oranını değiştirerek kontrol edemez. Ayrıca, büyük çıkan yılanlar mutlaka Iori'nin ellerinden dönüşerek çıkmalıdır. Tekniğin orjinalindeki gibi haori veya benzeri bir cübbemsi giysinin altından çıkamazlar.
  • Jintei ile oluşturulan yılanlar aktifken Iori ani bir chakra salınımı yaparak yılanların pullarını dışarıya doğru kaldırabilir. Bu pullar serttir ve kesici hasar verirler. Genelde yılanlar savrularak yapılacak olan saldırılarda isabet ettiği yerleri çizerler ve kazırlar. Eğer birileri ile temas halindeyken açılırsa ete batarlar. Eğer yılanlar büyük olarak oluşturulmuşsa pulların boyutu da büyüyeceğinden tekniğin hasar kapasitesi de artar.

    Ani bir şekilde aktif edilir ancak bir kaç saniye sonra pullar geri kapanır. Tekrar açılmak isteniyor ise tekrar chakra verilmelidir. Her saldırıda ani chakra harcanması, tekniğin tekrar tekrar kullanılmasında Iori'yi standart bir C - Rank tekniğe göre daha fazla yorar. Eğer yılanların boyutu büyük olacak şekilde yılanlar kullanılırsa chakra kullanımı da artar.
C - Rank: Mizurappa
B - Rank: Suijinheki
A - Rank: Bousen no Jutsu

C - Rank: Hagane - Genbuki
C - Rank: Hagane - Hankai



Taijutsu
Shigure | A - Rank
Shigure | Hadan

Ninja Ekipman Ustalığı | C - Rank

Genjutsu
-
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

Dükkan Konusu

Özel Üretim Shinobi Ceketi ve Kemeri:
► Show Spoiler
Babasından Kalan Katana
► Show Spoiler
Cennet Küpeleri
► Show Spoiler
User avatar
Kitamura Susumu
Kusagakure
Kusagakure
Posts: 273
Joined: August 31st, 2018, 1:49 am
Künye:

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by Kitamura Susumu » November 2nd, 2018, 11:52 pm

Sırf görevimizi göte getirmemek uğruna çulsuzluğuma çulsuzluk katmış, cebimde çürümeye yüz tutmuş son paralarımı da yemek hapına harcamıştım. Artık resmiydi, ben fakir bir pisliktim ve her pislik gibi Amegakure'yi iyice karıştırmaya gidiyordum. Meslektaşlarımın garip bakışlarını savuşturup köyü iyice geri bırakırken aklıma gelen bu düşünce, beni sessiz bir şekilde kıkırdatmadı değil. Ne yavaş ne çok hızlı bir şekilde, dere tepe dümdüz gitmeye başladık. Yol genel anlamda hem boş, hem de pek laflamayışımızdan ötürü sessizdi. Gördüğüm kervanları sayarak, ayağımın ucuyla taşları götürebileceğim kadar uzağa götürerek kendimi oyaladığım yolculukta, zaman zaman verdiğimiz molalar da olmasaydı sıkıntıdan çatlayabilirdim belki de.

İlk günü bitirip, yolculuğun az birazını bıraktığımızda güzel, gizli saklı bir köşede kamp yaktık kendimize. Tam kitap okumalık bir ortamdı fakat yanıma tabii ki de kitap almadığım için boş beleş muhabbetle geçiştirmekten başka çarem de yoktu. Zaten, Iori'yi artık az biraz tanımaya da başlamıştım, en azından ismini unutmuyordum. Beyni yormayacak cinsten bir muhabbet sonrası nöbetleşe dinlenerek geceyi tamamlamış, ölmekte olan ateşi ardımızda bırakarak gri renge tekrar karışmıştık. Hava, hem sabah vakti olmasından, hem de yağmurdan dolayı benim için serin olsa da, tekrar monotonlaşan yolcuğun ilerleyen saatlerinde vücudum serinliği savuşturmuştu. Ortamın özellikleri değişmeye başlasa da, tempo değişmiyor, gereksiz düşünceler de tekrar kendimi oyalamak adına kafama doluşuyordu. Acaba komşu teyze ne yapıyordu? Tavuklara dadanan kedi olmuş mudur? Dolaptaki yemek küflenmeye ne zaman başlar? Küf kolonisi evi kaplar mı? Kaplarsa nasıl temizlemeli, kimlerden yardım istemeli? Tavuklar küf yerse ne olur? Kafamda yine deli sorular, ama pek boş beleş, pek gereksiz.

Yolun ani değişikliği sayesinde zihnimi küflü tavuklardan ayırıp şimdiye odaklandım. Karşımızda henüz dönmediğimiz bir köşe, köşenin ardında ise seslere bakılırsa, muhtemelen yaralı birileri vardı. Iori'yle anlamlı bir bakışma sonrası en yakın ağaca siper alıp etrafı incelemeye koyulduk. Oldukça kötü bir durumda olan bir adam vardı görüş açımızda. Bir tantou ile kötü şekilde yaralanmıştı ve boş bakışlarına bakılırsa son demlerini yaşıyordu. Bir insanın kan kaybından ölmesi ne kadar sürer? Bir insan yaralandıktan sonra böylesine uyuşuk bir hale gelmesi için ne kadar süre geçmelidir? Kimler yaptı, bu adam kim? Haketmiş bir cani mi, kurtarabileceğimiz bir masum mu? Soruları savuşturup Iori'nin ardından adama ilerlemeye başladım. Durumun vehametini daha da net görebiliyordum. Bana kalırsa, artık kurtulmak gibi bir opsiyonu yoktu adamın, ve daha fazla acı çekmesini engellemeliydik.

Iori adama iyice yaklaşırken ben arkasında durup ortalığı kolaçan etmeye koyuldum ilk başta. Bir tuzakla karşı karşıya olma ihtmalimiz nedeniyle de dikkat seviyemi artırdım. Bir kunai çekmesem de Inazuma'nın kolumdaki varlığını hissetmem yeterliydi benim için. Ortamda bir şey olmadığına emin olduktan sonra, Iori gibi ben de adamın önünde çömeldim. Pek umutlu olmasam da adam için yapabileceğimiz bir şey olup olmadığını üstün körü kontrol edip görev arkadaşıma bakış attım, sonra bakışlarımla tantouyu işaret ettim imalı bir şekilde. "İş işten geçmiş gibi duruyor." diye mırıldanmaya başladım Iori'ye doğru, sessiz ama hızlı bir şekilde "Acısını kısaltabiliriz" diye bitirdim bu mırıldanmamı. Kalpsizce gelebilir, kötü bir tepki verebilir, bana sinirlenebilir... Ne tepki vereceğini tahmin edecek kadar tanımıyor olsam da kendisini, aklı başına bir varlık olup işi uzatmayacağını umuyorum Iori'nin. Kafamı, odağımı yaralı adama yönelttim tekrardan. Neler olduğunu Iori zaten sormuştu, cevap alabilirsek etrafta neler olduğunu, bizi nelerin beklediğini az çok kestirebilirdik. "Durumunu iletmemizi istediğin biri var mı?" diye soracaktım bu yüzden, olabilecek en kısa, en basit haliyle. Bu olay bitince kendi görevimden başka bir şeye odaklanmayacak olsam da, adamın masum biri olduğuna kanaat getirirsem, görev sonunda sağ isem bunu iletmekle uğraşabilir, en azından kurtaramadığım birine borcumu bu şekilde ödeyebilirdim.
Image
Künye
İsim: Kitamura Susumu
Yaş: 22
Cinsiyet: Errkek
Boy: 173
Kilo: 50
Element: Raiton
Köy: Kusagakure
Seviye: B - Rank
Rütbe: Tokubetsu Jounin
Nam: Karanlık

Puanlar
GP: 0
VP: 25
PP: 3


Linkler
Karakter Kartı
Gelişim
Dükkan
Teknik Geliştirme
Teknik Yaratma
Mod Yaratımı
Efsanevi Yaratık Kaydı

Profil
Güç: C - Rank
Çeviklik: C - Rank
Potansiyel: C - Rank
Kondisyon: D - Rank
Zihin: B - Rank
Varlık: C - Rank

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: F
[Çeviklik] El Hassasiyeti: F
[Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: F
[Potansiyel] Ninshuu: F
[Varlık] Aldatma: F
[Varlık] Empati: F
[Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: F
[Zeka] İzcilik: F
[Zeka] Bilim: F


Teknikler
Genjutsu: Rakumei no Jutsu, D Rank
Genjutsu: Teishi no Jutsu, C Rank
Genjutsu: Jubaku Satsu, B Rank
Genjutsu: Shibou no Jutsu, B Rank
Genjutsu: Magen: Bunshin, B Rank
Genjutsu: Omotsuki, A Rank
Ninjutsu: Ninpou, Shunshin, D Rank
Ninjutsu: Raiton, Ikazuchi no Kiba, C Rank
Ninjutsu: Raiton, Raijin no Tate, B Rank

Stiller ve Kabiliyetler
Stil: Ayatsu, D Rank
Stil: Musatsu, C Rank
Kabiliyet: J Kesiş (Musatsu, C Rank)
Kabiliyet: Çift silah Kullanımı (Musatsu, C Rank)

Yönelimler
Iryou-nin, A Rank

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Cennet Küpeleri. Iori'den hatıra.
Medikal At Arabası
Tantou


Özellikler
-
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts: 2811
Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Tsujihara Iori | Kitamura Susumu] Ambar

Post by GM - Naruto » November 3rd, 2018, 12:17 am

Adama doğru yaklaşıyorsunuz. Çiseleyen yağmurun ince sesi ve adamın hırıltıları dışında birşey duymuyorsunuz. Gözleriniz ise rutinliğin oluşturduğu hipnozdan çıkıyor. Ayak izleri görüyorsunuz. Adamın bulunduğu kısımdan başlıyor ve sol çapraz-ileriye doğru gidiyor. Bu yön, ufak bir tepeye çıkıyor. Yüksek değil, yürür şekilde tırmanılabilir. Önünüzdeki yol ise önce sağa sonra sola doğru kıvrılarak bu tepenin ardına doğru uzanıyor.

Adama ilk yaklaşan Iori oluyor. Mavi gözlerine grilik düşmüş. Hafif açık ağzının iki yanından da kan süzülüyor, çenesinden vücuduna doğru yayılarak göğsündeki tantou ile birleşiyor. Gri bir set giymekte. Uzun kollu kazak tarzı, alt kısmı ise çok sağlam olmayan bir pantolon. Bunların üzerinde yine yırtıklarla kesiklerle dolu bir cüppe bulunuyor. Çok kullanılmaktan dolayı deforme olmuş.

Iori'nin sesi, adamı öteki dünyaya olan yolcuğundan çekip alıyor bir süreliğine. Kafifçe kaldırmaya çalışıyor kafasını. Adam Iori'nin gözlerinin içine kilitlendiğinde birçok cevabı aynı anda veriyor aslında. Hayal kırıklığı. Geleceğe dair sönmekte olan umutlarını, hayallerini okuyabiliyor. Ufak da bir gurur. Gözlerini kendi eline çeviriyor adam Iori'nin dikkatini çekmek için. Avuçlarının içinde kana bulanmış bir alınbandı. Amegakure. "D-Denedim." diyebiliyor. Nefesini topluyor. "İnanın denedim." Kuvvetli bir öksürük krizine giriyor adam. Boğazına doluşan kan topak topak yere sıçrıyor. Susumu'nun cümlesi sonrasında adamın ağzı aralanıyor yavaşça. Kelimeler diline kadar ulaşıyor, hırıltısı artıyor. Ancak vücudundan çıkmak için savaşan kan galip geliyor. Son nefesiyle birlikte gözlerindeki tüm yaşam belirtisini de kaybediyor.

Iori alınbandına bakıyor. Metal plakanın sağ alt köşesinde derince kazılmış bir isim var. Noi.

Adamın son nefesini vermesiyle birlikte Susumu'nun kulakları ince birşeyler yakalıyor. Metal sesleri. Tepenin ardından geliyor. Silikler ve belirli bir düzen yok.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Locked

Return to “Role Play Arşivleri”