Page 1 of 1
[Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 24th, 2025, 12:25 pm
by GM - Naruto
Nispeten uzun sayılabilinecek bir yolculuğun ardından Ishigakure'ye varıyorsun. Yağmur Ülkesi'ni ve o kulübeyi terk edişinin üzerinden geçen bir kaç gün senin için "ilginç" denilebilinecek bir kaç deneyimle dolu oluyor. Bingo Kitabı'nda adının olmadığını öğreniyorsun sırını geçmeye çalışırken. Bunu takip eden günün ertesinde ise Ishigakure shinobileri tarafından durduruluyorsun. Sohei'nin adını verdiğinde ise sadece bir kaç saatlik bir müşahedenin ardından salıveriliyorsun.
Ishigakure'nin kapılarına varman ise çok sürmüyor. Geniş, dairesel bir yapıdaki köy bir vadinin içerisine kurulmuş durumda. Heybetli surlar vadi sınırına kadar köyü çevreliyor ve kendini doğal koruma olan vadi duvarlarına bırakıyor.
Sur kapıları ardına kadar açık ancak girişte bir sıranın olduğunu görüyorsun. Sağ tarafında çeşitli at arabaları titiz bir kontrolden geçmekte. Solunda ise nispeten hızlı ilerleyen ve araçsız gelenler için bir sıra mevcut. Çevreyi insan sesleri dolduruyor.
Etrafı incelerken bir annenin kucağındaki küçük bir kız ile göz göze geliyorsun. Siyah, saçı yandan tek bir at kuyruğu şeklinde örülü. Siyah, tatlı gözleri ile seni süzüyor baş parmağı ağzında. Basitçe gülümsüyor ve bakışlarını başka bir yöne çeviriyor. Hayatın bütün çilesinden ve kurallarından arındırılmış bu gülümsemeye annesi de karşılık veriyor. Bir noktadan sonra görüşünden çıkıyorlar kervanların arasında kaybolup.
"Huzur" kelimesi geçiyor içinden çevreye baktığında.
Off Topic
Konudaki Oyuncular: Chouwano Kagi
Pasiflik Süresi: -
Sınırı istediğin şekilde aşmış olabilirsin, detaylar sende. Tek kısıtlama sınırı geçtikten sonraki günlerde karşılaştığın Ishigakure'li shinobilere Sohei'nin adını vermiş olman, ama isteyerek ama zorda kaldığın bir anda.
Konu süresince karakter gelişimi & satınalmalar gerçekleştirilebilir. Bu hususun önem arz edeceği bir durum olursa konuya geliştirmeler tamamlanana kadar ara verilecektir.
Re: [Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 25th, 2025, 4:23 am
by Chouwano Kagi
Kagi için zorlu bir altı ay geçmişti. Zira uzlet emri verilen bu süre içinde bir alışkanlığından, "halkı" olarak nitelendirdiği insanlarından kopmuştu. Kagi onlara kendilerini idame ettirecek bir düzen kurduklarına inanıyordu fakat onların "huzurlu" olmasını sağlayan ve bir nevi Kusa güçlerine karşı yumuşak güç haline gelen «kendi kendine yeterlilik» halini Kagi sayesinde sağlıyorlardı. Kagi mühürleri ile Nehir Ülkesi'nden ve Kusa Hattı'nın gerisinden erzak teminini sağlıyor ve Riaru'ya bağlı veya bağımsız eşkıya gruplarına karşı yerleşkeler arası bilgi alışverişini koruyordu. Böylelikle Nanmin'den uzaklaşan gruplar erkenden kasabaya dönüyor ve güvenli bölgeye sığınıyordu.Kagi'nin bu gidişi ne gibi sonuçlar doğurmuştu bilinmezdi. Umuyordu ki en kötü senaryoda dahi Kusalı yurttaşları bu komünleri korurdu.
Burada kendi isteğiyle durmuyordu haliyle burada durmak için bir sebebi hiç olmamıştı fakat Uchiha Sasuke'nin kendisini avlaması Kagi için olağandışı bir parametreydi. Zira ne yaptığının farkında değildi. Haliyle Daija'nın hayallerini bir noktada istemeden sekteye uğratmak istemezdi. Onların bu hususta hasarı onarma eylemi Kagi'nin bir süre saklanmasını gerektiriyorsa, bunu istemeyerek de olsa yapacaktı.
Altı aylık bu süreçten sonra nihayetinde "Ayrıl" komutunun gelmesi, kendisi için bir hapisten çıkışın işaretiydi. Haberi aldığında büyük bir mutluluk ve rahatlama hissetti. Ame Yetimleri'nin evde olup olmadığını belirtmek için yaptıkları bir tarafı kurbağa bir tarafı kırmızı renkli takozlardan bir tane de Kagi kendisi için yapmıştı. Fakat kurbağa yerine kendini tavşan olarak resmetmişti. Bir kafa dağıtma uğraşı olarak o da bunu avlanmaya gideceği zaman çevirir, geldiği zaman kırmızı yüzünü yeniden döndürürdü. Bu takozu belki de son kez tavşana çeviriyor olmak kendini hem hüzünlü hem de çok mutlu hissettirdi. Ne de olsa altı ay boyunca onlardan başka hiçbir insan, ona yakın olmamıştı.
İlk olarak Nanmin'e gidip İmece ismini verdikleri çayhanelerini kontrol etmeye gitti. Burada herhangi bir karışıklığa sebep olmamak için yüzünü gizledi. Çayhane hem bıraktığı gibiydi, hem de değildi. Zira "komün" yaşam sürse de kişiler arasında bir hiyerarşik durum başlamıştı. Kagi'nin bu çayhaneyi ilk kurarken yanında olan bazı kimseler bir nevî onun yerini almışlardı. Sayıları gittikçe artmış ve bu yüzden ülkenin farklı yörelerine çayhaneler, hanlar kurulmuş ve kimi «ilkler» de bu kurumlara postnişinliğe gitmişlerdi. Yerel güçlerle farklılıkları halen daha sürse de ticaret ve yol bakımları gibi bazı hususlarda işbirliklerine gitmişlerdi.
Kagi, Sâki sıfatı verilen hancıya yanaştı ve bir adet çay istedi. Sâki güler bir yüzle başını salladı ve özenle süslenmiş bir çay bardağına katılmış yeşil çayı kendisine sundu. Kagi bardağı inceledi. Üzerinde çeşitli boyalarla dalgalar, dağlar ve ağaçların süslendiği bu bardakları göstererek "Yağmur Ülkesi insanlarının daima zor bir hayat geçirdiğine inanıyordum. Fakat sizler bir bardağı dahi ince ince işleyecek boş zamana ve maddiyata sahipsiniz gibi duruyor."
Sâki boynunu eğerek "Hepsi onun sayesindedir de ondan. O bizim tek kıymetlimiz." Kagi şaşırdı:
-Nedir kıymetliniz?
-Hanımımızdır ey yolcu.
-Hanımız bir çay bardağı mıdır?
-Eğer ki o kendisine bunu layık gördüyse hem bardaktır, hem çaydır.
Kagi başını sallayarak bunu irdelemeyi fazla sürdürmedi. Chawan (茶碗) Kagi'nin İmece'yi kurarken -ve kimi zaman seyahatlerinde- kullandığı bir rumuz idi. «Sensei»'si Chagama'ya (茶釜) bir gönderme idi bu. Bu ismi alırken çok düşünmemişti ve kimi zaman «Chouwano»'ya oldukça benzer bir fonetikte olması sebebiyle acemice bir seçim olduğuna inanırdı. Kagi çayını yudumladıktan sonra sordu:
-Peki, nerededir hanımınız?
-Gaybtadır.
Sâki gülümseyerek başka bir şey demeden ayrıldı. Kagi çayını ve -hatırladığı kadar- kuru olmayan peksimetini yerken Sâki bir bardakla daha geldi. Bu seferki bardak simsiyahtı. Ocaktan alındığı gibi suya sokulduğu halde duruyordu. Kenarları bileğilenmemiş, zımparalanmamıştı. Kilin «Chawan» olduğu ilk hali temsil ediyordu. Pür ve temiz. Gösterişten uzak, kirden hâli.
-Bir bardak daha ister misin ey yolcu?
Kagi'nin zaten bir bardak daha içesi yoktu fakat bunun öğretisiyle alakalı bir başka yorumlama olduğunu anlamıştı. Bardağın işlenmemiş oluşu ve her bardağın en başta bu biçimde olması Kagi'nin insanların aynılığına dair sunduğu delillerden birisiydi. Bunun dinî bir davet olduğunu anlamıştı. Kagi elini sallayarak "Teşekkür ederim, yolum uzun." dedi. Sâki bozuldu fakat bunu belli etmemeye çalıştı. Kagi çayın parasını ödemek istese de Sâki para almadı: "Yolculara kapımız her zaman açıktır."
Kagi Nanmei'den ayrılırken Chagama'nın kendisine ilettiği "Dünyanın daima bozulma halinde olacağı" sözü geldi. Şu an için bu söze hiçbir karşıt fikir geliştiremiyordu. Nanmei'den ayrılalı 6 ay olmuştu ve daha şimdiden Ateş Rahipleri'nin fiilî bir kopyası haline gelmişlerdi. İçinden geri dönmek ve bu ateşi daha da harlanmadan söndürmek istiyordu lakin kendisinin daima birincil önceliği olan yetim, gariban ve kimsesizlerin bir şekilde hamiyete kavuştuğunu görmek onu bu istekten geri tutuyordu. Zira amacı öyle ya da böyle tamamlanmıştı fakat sebep olduğu bu durum aklının bir köşesinde daima duracaktı.
Ishigakure yolunda giderken Terkedilmiş Bölge'yi kullanmaya karar vermişti. Zira bu bölge nispeten daha tenhaydı ve en azından Kaya Diyarı sınırına varana kadar «resmi» bir sorun yaşamayacağına inanıyordu. Riarucu veya benzeri bir grup ile karşılaşması mümkündü fakat Kagi bu durumu pek önemsemiyordu. Terkedilmiş Bölge'ye girdikten sonra Kuzuryu-Gawa Vadisi ormanlarında gizlenerek ülkeye girmeyi planlıyordu.
Terk edilmiş bölge Kagi için hüzünle dolu bir yerdi. Zira burası onun için yeniden fethedilmeyi bekleyen topraklardı. Verimi Nanmei'den daha az değildi. Terk edilmiş olmasının sebebi tamamen siyasi idi. Bu kontrol edilemeyen alan Kagi'nin «İmece»'yi ilk kurmak istediği yerdi. Zira ancak böyle tam bağımsız bir komün kurabilir ve idare edebilirdi. Nitekim kendi gücüne güvenemeyişi ve 10 saldırıdan birini dahi savunamasa yaşanacak felaketin yükünü sırtlamak istemedi.
Yol esnasında dinlenmek için bir ağaç dibi buldu ve «yeni» yeteneklerini ilk kez sahada deneme fırsatını kaçırmadı. Kendine küçük bir tümülüs şeklinde yer yaptı ve dışını da çevresine uygun renklerle boyadı. İçine girip zifiri karanlıkta kestirmeye başladı. Bir saat sonra çevresinden çıtırtılar duymaya başladı. İki kişi sessizce konuşuyor ve "Kadının bu yöne gittiğinden" ne kadar emin olduklarını tartışıyorlardı. Kagi ses çıkarmadan beklemeye devam etti fakat sesler uzaklaşmıyor hatta kimi zaman yakınlaşıyordu. Kagi beklemekten sıkıldı ellerinden çıkan kağıtlarla boş mühür oluşturdu ve bulunduğu konumun altını sessizce bu kağıtlara mühürlemeye başladı. Her bir mühürle onbeş santim aşağıya doğru inen genç kız iki tane "Beyaz ışık verir" amaçlı iki mühür üretti ve birini alnına diğerini sol omzuna kondurdu. Küp şeklinde mühürlediği yerküre bir süre sonra tepesini tutmaz gibi oldu ve biraz kırıntılar aşağı döküldü. Ürettiği kağıtlarını tavana yönlendirerek tuttu ve mühürlediği taşları aynı sırayla geri yerleştirmeye başladı. Bu hususta kelimenin tam anlamıyla 0'a 0 olarak geri konan «bloklar» sorunsuzca yeniden yerine kondu. Artık kimsenin sesini veya adımını hissetmiyordu. Üstünde açtığı deliği kapatmayı bıraktı fakat bir hata yaptığının farkında olarak havasızlık çekmeye başlamıştı. Derin bir nefes alıp batı yönüne doğru -o sırada bunun batı olup olmadığından emin değildi- var gücüyle önünü temizleyerek ilerliyor ve 30 metre gittiğini tahmin ettikten sonra yukarıya doğru merdiven şeklinde oymaya başlamıştı. Ellerinden çıkan kağıtlar önce duvara yapışıyor görevini tamamladıktan sonra da Kagi'nin üstüne geri dönüyordu. Birkaç metre sonra «tavanı» deldi ve Kagi rahat bir nefes aldı. Çevresinde kimseyi göremiyordu. Üstü toz toprak içindeydi, elbisesine uygun olarak boyadığı kağıtları yeniden konumlandırarak kendini "temizledi" ve fazla oyalanmadan yönünü oryante etti ve Kaya Ülkesi'ne doğru ilerlemeye devam etti.
Sınıra gelince ne yapacağını bilemedi. Ishili shinobilerle karşılaşırsa ve kendisine saldırırlarsa nasıl bir tepki vereceğini düşünmeye başladı. Zira Kagi halen daha Konoha ve Kusa tarafından üst seviyede, Ishi'de ise düşük seviyede arandığını biliyordu fakat bu "düşük" seviye olma durumu onu pek de rahatlatmıyordu zira böylesine «canavar» bir avı yakalamak, sadece prestij için değil, Ishi için diplomasi için kullanılabilecek bir koz da olabilirdi.
Kağıtlarıyla kendine çevresine uygun renklerde bir pelerin yaptı ve vadi boyunca yavaşça yürümeye başladı. Sınırdan geçtikten birkaç dakika sonra çevresini gördüğü kadarıyla üç Ishi'li shinobi sarmıştı. Kagi sessizce ellerini kaldırdı, Ishililer de onu bir kulübeye götürdü ve birtakım sorular ve gözetlemeye tabii tutuldu. Sandığının aksine Ishi kendisini aramıyordu, onu bingo kitaplarından çıkarmışlardı. Bu yüzden bir suçludan ziyade zorlu bir sınırdan giriş yapan tekinsiz kimse muamelesi gördü. Burada ne aradığı sorulunca "Sohei'yi bulmam gerektiği söylendi." dedi. Sohei'nin ismini verdikten sonra en fazla yarım saat daha tutulduğu müşahededen serbest bırakıldı ve yoluna koyuldu. Kagi bu durumun Sohei'nin ismini vermekten ötürü mü gerçekleştiğini yoksa basitçe sınır kontrol protokolünün bitişine mi denk geldiğini kestiremedi. Nitekim çok da üzerinde durmadı.
Ishigakure surlarına geldiğinde Kagi büyülenmişti. Adeta bir sur gibi çevreleyen vadinin içine konumlanmış bu yer hiç de Kusa'da anlatıldığı kadar sıradan gelmemişti gözüne. Sur kapılarında kendisine herhangi bir tehdit içermeyen insanları yeniden görmek onu öylesine mutlu etmişti ki, bir an içinde olduğu durumu unuttu. Kendisine bakan küçük kızın sevimliliğinde kendini kaybetti. Oraya gitmek ve yanaklarını sıkmayı öylesine istemişti ki kendini zor tuttu. Bir çocuğa duyduğu özlem bir noktada onun bu isteğini de buruklaştırdı. Kagi önüne döndü ve köye giriş için sırasını beklemeye başladı.
Re: [Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 25th, 2025, 8:26 pm
by GM - Naruto
Off Topic
Şu anda hem akışı bozmamak adına hem de yazmanın anlamsız olacağını düşündüğümüz için mühürlerle yaptıklarınıza burada bir yorum getirmiyoruz, yani benzer şeyleri ilerde denerseniz gerçekleşmeyebilir. Eğer bu hususta aklınızda bir soru işareti var ise ilgili forumdan sorabilirsiniz.
Bir not daha, imzanızı da yeni sisteme geçirmenizi rica ediyoruz.
10, 15 dakika içerisinde sıra sana geliyor. Sıran gelmeye yakınken insanların çeşitli kağıtlar ve evraklar gösterdiğini fark ediyorsun. Kimisi bir kimlik kartı gösteriyor kimisi bir parşömen. İçeri alınmayan kimseyi şu ana kadar gözlemlemedin.
Sıra sana geldiğinde kapıdaki standart giyimli bir shinobi, kapının arkasında ve onun sol tarafında kalan sura monte bir kulübe içerisinde de ikinci bir shinobi seçiyorsun. Sıradaki insanların kontrolünü yapan kişi kısa siyah saçlı bir erkek. Kulübede oturup kayıtları deftere işleyen bir diğer shinobi ise nispeten uzun kahverengi saçlara sahip. O da bir erkek.
Sırayı kontrol eden shinobi sana bakıyor. Seni süzmesi bir 30 saniye kadar sürüyor. Bu esnada, kulübedeki shinobi de kafayı kaldırıp oraya doğru bakıyor neyin bu kadar uzun sürdüğünü anlamak için. 30. saniyenin sonunda kapıdaki shinobi kulübedeki arkadaşına dönüyor gözlerini senden ayırmadan.
"Bir arkaplan kontrolü yapmamz lazım." diyor arkadaşına. Arkadaşı ise
"Gerek yok. Geçebilir." diyor sakin bir şekilde, ardından kafasını deftere geri koyuyor.
"Chouwano Kagi." dediğini duyuyorsun deftere not alırken.
Sıra kontrolünü yapan shinobi şaşkınlıkla bir sana, bir de arkadaşına bakıyor anlık olarak.
"Bu kadını tanıyor musun? Bak, yıllardır bu işi yapıyorum..." diyor ve arkadaşının yanına doğru yürüyor sırayı salarak.
"... sen ise daha yeni geldin. Bi taraflarımızı ameliyatla alırlar kafamıza göre istediğimizi içeri alırsak. Kuzenin mi yeğenin mi bu Kaji midir Kagi midir her neyse bilmem ben, istisnasız prosedürü işletmemiz lazım." Bu esnada kulübedeki eleman kafayı hafifçe kaldırıyor.
"İşimi nasıl yapacağımı gayet iyi biliyorum. Sıradaki." diyor. Suratında hoşnutsuz bir ifade var.
Arkandaki yaşlı çift ileri doğru hareketleniyorlar seni geçip giriş işlemlerini yaptırtmak için. Kulübedeki eleman senin varlığının farkında değil gibi, ya da umursamıyor. Kafasını önündeki deftere geri gömüyor. Diğerinin ise bir damar çatlatacak kadar sinirlendiğine şahit oluyorsun.
"Seni bir şikayet edeyim de gör." diyor bıyık altından, ardından yaşlı çifte doğru yönleniyor.
Ishigakure'nin ana yolu dümdüz ilerliyor ve ana yolun sonunda diğer binalara nazaran daha büyük bir yapı seçebiliyorsun. Çevrende yemek yenebilecek çeşitli alanlar ve alışveriş mekanları seçebiliyorsun. Sağda solda kapıda olanlarla ilgilenmeyen bazı shinobileri de seçmek mümkün.
Re: [Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 26th, 2025, 2:36 am
by Chouwano Kagi
Genç kız önünden geçenleri izlerken kimisinin bir belge kimisinin de parşömen gösterdiğini görünce kendisinin gösterecek herhangi bir şeyinin olmaması aklına takıldı. Aklına bir belge oluşturup göstermek geldiyse de bundan vazgeçti. Olayı akışına bıraktı; kendisine verilen görev Ishigakure'ye git idi, o da gitmişti. İlla da içeri girmesine gerek yoktu.
Siyah saçlı shinobi kendisini kontrol etmek için geldiğinde Kagi öylece ellerini kaldırdı ve omuz silkti. Belgesinin olmadığını böyle belirtti. Adam kendisini baştan sona uzunca süzmeye başladı buna bir süre sonra arkadaki shinobi de dahil oldu ve neredeyse genç kızın yüzüne dahi bakmadan geçebilir kanaati verdi. Üzerine de adını birebir olarak onun ağzından duydu. Kagi de yanındaki shinobi de bu duruma şaşırmıştı. Zira Kagi, yolculuğu boyunca ismini asla zikretmemişti; belki dünyanın en muamma insanı değildi fakat Ishigakure'nin kapısında rastgelen bir Shinobinin bir bakışla kendisini tanıması onun için bir tesadüften de öteydi. Daija ve örgütünün nüfuzu zamanında memleketi Kusagakure ile tatlı bir rekabet içinde olan Ishigakure an itibariyle kimi ülkelerde yüksek seviye olarak aranan bir kaçağı tam kalbine sorunsuzca alıyordu. Bir an için kendi köyünün de bu durumda olup olmadığını düşündü ve bu durum onu biraz kaygılandırdı.
Kendisini kontrol eden iki shinobi kendi arasında tartışırken genç kız donuk bir ifadeyle "Kolay gelsin." diyerek yanlarından ayrıldı ve köyün kapısından içeri girdi. Artık buraya gelmesinin köy yönetimi tarafından tamamen öğrenildiği için mecnun gibi sağa sola yürüyüp Sohei kimdir, nedir diye sormaya gerek görmedi. Kapıdan girince gördüğü ilk yemek dükkanına girdi. İnsanların en çok olduğu yerden bir tabure seçip oturdu. Ustaya "Dango ve yeşil çay lütfen." dedi ve tatlısını beklerken çevresindeki insanlar ne konuşuyor diye kulak kesildi.
Re: [Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 26th, 2025, 8:01 pm
by GM - Naruto
Makul bir mekan seçiyor ve geçip oturuyorsun. Siparişini genç ve buranın sahibinin kızı olduğu belli birisi alıyor. Kısa süre sonra da siparişin geliyor etrafın dolu olmasına rağmen.
Dışarıda oturma alanı olan bir mekan burası. İnsanların öğle yemeği yemek için geldiği yerlerden biri olsa gerek. Etrafta oturan çok bir shinobi görmüyorsun, üçlü bir grup arka çaprazında bir yerlerde oturmaktalar. Daha çok siviller ve genç insanların bulunduğu söylenebilir.
İnsanların kendi aralarında basitçe gündelik hayattan konuştuğunu duyuyorsun. Tüccar olduğunu tahmin ettiğin orta yaşlı bir grup ise sınırdan geçmenin artık gereksiz uğraştırıcı olduğundan bahsediyor, ancak bu iş yapmalarını durduracak bir durum gibi de görünmüyor. Shinobiler de aralarında sivil hayattan bahsediyor gibi duruyorlar.
Dikkat çekici bir şeyler duyduğun söylenemez ancak bu gerçekten ilgi çekici bir şeyler konuşulmadığından mı, yoksa farkındalık becerinin gayet sıradan olmasından mı kaynaklanıyor tam karar veremiyorsun.
Siparişini kabaca tükettiğin bir noktada, insanların kafayı köy kapısına çevirdiğini görüyorsun. Etraftaki konuşmaların odağı buraya çevriliyor. Oraya baktığında Ishichou Furuta Kageyasu ve yanında yürüyen iki korumayı seçiyorsun. Üzerinde sade, önü açık ve kahverengi bir cübbe bulunmakta, altında flak set giydiğini açıkça görebiliyorsun. Korumalar da standart flak set giyiyorlar ancak altına giydikleri uzun kollu ve ince üst kapüşonlu. Kapüşonlarının altında da çok sade maskeler seçiyorsun. İkisinin de sırtında birer sırt çantası mevcut. Bir tanesinin kadın olduğu vücut formundan çok belli.
7. Ishichou Furuta Kageyasu
Kageyasu normal adımlarla kapıya geliyor, senin de kontrolünü yapan görevlilere selam veriyor ve köyden ayrılıyor. Kapıyı aşmasının ardından ellerini arkaya salarak korumalarıyla beraber koşuya başladığını görüyorsun. Yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle ilerliyor ve kısa bir süre sonra gözden kayboluyor. İnsanlar aralarında
"Gördün mü?" "Kageyasu'ydu o değil mi?" "Ishichou-sama nereye gidiyor acaba..." tarzında muhabbetler çevirmekte. Bir noktadan sonra bu muhabbetler de bitiyor ve banal, gündelik şeylere kayıyor konuşmalar.
Siparişini getiren kız ise tekrar yanında bitiyor.
"Başka bir arzunuz?" diyor sana, masanı temizlerken.
Re: [Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 28th, 2025, 2:33 am
by Chouwano Kagi
Kagi yıllardan beri ilk defa hiç emek harcamadığı bir yemeği yiyordu. Yerken daha çok keyif alacağını düşünse de hiç düşündüğü gibi olmadı. Doğrusu dango ne kadar tatlı olursa olsun, çay ne kadar özenle demlenmiş olursa olsun ağzında saman ve sudan ziyade bir hissiyat bırakmamıştı. Yine de yemeye devam etti, zira yemesi gerekiyordu.
Etraftaki insanlara boş gözlerle baktı, öylece dinledi; kulağı bir şey duyar mı diye beklediyse de ya kulağı duymuyor ya da pek önemseyemiyordu. Kagi, Daija'nın teklifini kabul ettiği günden bu yana «Işık»'ı ile hiç konuşamamıştı. Çayhaneyi kurduğundan beri hiç kendi başına kalıp yalnızca kendince irdelemesi gereken bir durum pek olmamış ya da fırsat bulamamıştı fakat içinde bir yerde böyle bir sohbete kalkışsa karşısından yanıt alamayacağını biliyor gibiydi. Daija'nın öyle ya da böyle «emri» altına girmek onun özgür iradesinde açıklanamaz bir prangaydı. İç dünyasına daldığında ışığı uzakta görüyor fakat yanına ne yaklaşabiliyor ne de sesini duyurabiliyordu. Bu durum bir küslük veya kırgınlık gibi bir şeydi.
Çayhanedeyken Kagi yanından geçen her bir kimseyle konuşuyor, hal hatır danışıyordu. Ame Yetimlerinin kulübesinde kalırken ne yiyeceğini, yakınlardan birinin geçip geçmediğini kontrol ederek aklını oyalıyordu fakat şu an hayat yanı başında devam ediyor, hiçbir sorumluluk hissetmiyor ve öylece oturuyordu. Kagi ilk kez yalnız hissediyordu.
Bu sisli düşünceler arasında herkesin başı bir yöne döndü ve konuşmalar biraz daha tek tipleşti. Kagi de o tarafa baktı ve tanımadığı fakat önemli olduğunu hissetiren bir adamın geldiğini gördü. Kapıya kadar usulca gelip selamlaması gereken herkesi selamladıktan sonra bir anda hızlanıp gözden kaybolmuşlardı. Köylülere göre o "Ishichou Kageyasu" idi. Kagi bu durumu garip bulmuştu. Zira Ishichou ya bir göreve ya da bir toplantıya gidiyordu. İki durum da birbirinden kafa karıştırıcıydı fakat nihayetinde bu Kagi'nin sorunu değildi. Ishililer böyle rahat ediyorsa, böyle olmalıydı.
Çalışan kız yeniden masasına gelip "arzusunu" sorunca Kagi yorgunca gülümsedi. "Sanırım yok."
Dükkandan ayrıldıktan sonra merkezdeki büyük binaya doğru yavaş yavaş yürümeye başladı. Yürürken kendince bir ritim ve beste uydurdu ve "Her zaman büyük bina, en büyük bina. En büyüğümüze, en büyük bina! En merkezdekine, en merkez bina!" diyerek yürümeye başladı.
Re: [Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 29th, 2025, 12:58 am
by GM - Naruto
Ana yoldan ilerlemeye başlıyorsun ve Ishigakure'nin canlılığına karışıyorsun. İnsanların arasında yürüyorsun, kimi zaman onların yanından geçerken omzunu sürtüyorsun, kimi zaman da birine yol veriyorsun. Ağaçların arasında süzülen bir kırlangıç edasıyla yoluna devam ediyorsun. Çok uzunca bir süre sonra tekrar orman görmüş bir kırlangıç gibi.
Bu ormana ait olup olmadığını sorgulayan bir kırlangıç gibi.
Yolunun sonundaki büyük binaya vardığında, kendini boş ve dairesel bir merkezde buluyorsun. Burasının köyün kalbi olduğunu algılaman geç olmuyor, ancak bu terim gerçek anlamda bir kalbe daha yakın. Zira bütün yollar bu meydanda birleşiyor ve buradan köyün başka yerlerine dağılıyor. Sanki köyün her bir yerine giden insanları dolaşım sistemine pompalayan bir kalp gibi. Sağda sola durup muhabbet eden insan sayısı Kusagakure'ye göre nispeten az.
Çok beklemeden binaya doğru ilerliyorsun. Ishichou binası burası olsa gerek.
Giriş kapısında bulunan flak ceketli shinobi ile göz göze geliyorsun kapıya yaklaştığında. Geniş, çift kapılı bir giriş burası ve kapılar kapalı. Kadın shinobi kahverengi saçlarını arkada toplamış. Bir Chuunin gibi duruyor. Sana bakıyor ve boydan boya gözlüyor seni. Eller arkada, kafası hafifçe sana dönük. Tehdit hissetmiyorsun ancak seni gözleyen tek çift gözün bu olmadığı çok bariz belli.
Re: [Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 29th, 2025, 1:42 am
by Chouwano Kagi
Kagi yabancısı olduğu bu diyarda adeta rüzgarda uçan bir kağıt gibi hissediyordu. Ne için burada olduğunu bilmemek ve gerçekte neyi aradığını bilememek kendisini zihinsel anlamda yoran şeylerdi. Merkeze vardığında beklediği gibi "En büyüklerine en büyük bina" verilmişti. Yoksa durduk yere bir shinobinin önünde nöbet tutacağı bir başka kapı olmazdı.
Kendisini izleyen shinobiden ilk sözü beklese de ketumluk görev tanımı arasında gibi duruyordu. Kagi de bir süre ona öylece baktı ve görünüşe göre kapalı kapıları açan sihirli sözcüğü bir kez daha kullanması gerekecekti. "Sohei isimli birisini arıyorum. Nerede olduğunu biliyor musunuz acaba?" diye sordu.
Re: [Chouwano Kagi] Ziyaret
Posted: March 31st, 2025, 12:01 am
by GM - Naruto
Kapıdaki görevli seni baştan aşağı süzüyor, ardından basitçe benimle gel dermişçesine bir hareket yapıyor. Koca binanın kapıları sana ardına kadar açılıyor ve içeriye giriyorsun. O anda, aklında şu sözler canlanıyor;
Emrediyorum ki tüm kapılar sana açık olsun.
Binanın en üst katına kadar çıkarılıyorsun. Yanındaki görevli seni kapısında başka bir görevlinin olduğu bir odanın önüne kadar getiriyor, ardından gidiyor. Kapıdaki görevli kapıyı üç defa tıklatıyor ve içeri giriyorsun.