[Geçmiş] Chouwa

Tarım ürünleriyle önem kazanmış kasaba.
User avatar
Chouwano Kagi
Kaçak
Kaçak
Posts: 287
Joined: June 4th, 2020, 6:05 pm
Künye:

Re: [Geçmiş] Chouwa

Post by Chouwano Kagi » August 20th, 2025, 1:09 am

Üç Chōwa yanan odun yığınından uzaklaşmıştı. Shoichi'nin bedeni hızla kül olurken, üç kandaş yeniden göreve odaklandı:

Mağaraya dönmeliyiz dedi Gunzei. Herkesin aklında bulunan fakat yorgunluktan ve dalgınlıktan dile getirmek istemedikleri bir şeyi hatırlatarak.

Surudai önce Kagi'ye baktı. Gunzei'ye bakıyor olsa da baygın gözlerini kolayca seçebildi. Ardından yola bakarak söze girdi.

Çevre yapılar yandıktan sonra mağarada toplanmış olabilirler. Muhtemelen sayıca çoklar fakat nitelikliler ve özellikle de o liderleri olan «küçük kız» da oradaysa bizi yine zorlu bir mücadele bekliyor olabilir. Göz ücuyla Kagi'ye yeniden baktı. Kendilerini dinliyormuş gibi durmuyordu. Sessizce kendi kendine söylendi: "Chōwa'nın kalbini Kusalıların yanında bırakmak bu yüzden aptalca bir fikir demek ki." Neyse ki Kagi bunu duymamıştı.

Mağara dışında böylesine bir konumlanma yapacaklarını sanmıyorum. Muhtemelen asıl kuvvetlerini mağaranın içine, sürpriz elementine sahip oldukları kısımda tutacaklardır.

Öyleyse ne öneriyorsun?

Mağarayı kapatacağız, içindekileri öldüremesek bile kullanılamaz hale getireceğiz.
Surudai sanki yapılmak isteneni anlamış gibi baş salladı. Başka da bir şey sormadı. İkisi de Kagi'ye doğru döndü.

Kagi! Anlıyorum, acın taze ancak görev bitmiş değil. dedi Kagi'nin ilgisini çekmek için elini sallayarak.

Kagi dalgın gözlerle Gunzei'ye doğru baktı ve "Bir yoldaşımızı öldürdük." dedi. Bu söz biter bitmez Surudai Kagi'nin yanında bitip bir tane tokat indirdi. Ardından da yakasına yapışıp bağırmaya başladı.

Ne yoldaşı? Adamı ömrümde görmedim. Kusa bandı mı takıyordu sanki lan? Ne yoldaşı?!
Bu sırada Kagi'yi tutup ittirdi. Kagi bir metre kadar geriye gidip kıç üstü düştü. Gunzei ikilinin kavgaya tutuşacağını düşünerek araya doğru azıcık yanaştıysa da Kagi pek de kavgacı havasında değil gibiydi.
Biz mi öldürdük? Öldürmemek için her şeyi yaptım. Adamı yakaladım, o da kendi kafasını patlattı. Biz mi saldırdık ona? "Bizimle köye gelme" mi dedik? Bizim suçumuz ne lan burada?
Kagi verecek bir cevap bulamamıştı. Surudai haklıydı fakat o bir garip hissediyordu. Bir Kusalı ile ölümüne dövüşmemişti bugüne kadar. Hoş bugün de -en azından tek taraflı olarak- ölümüne dövüşmemişti ancak işte Shoichi ölmüştü. Kagi'nin sessizliği Surudai'ı yeniden öfkelendirmişti. Yürüyüp Gunzei'yi eliyle ittirdi ve bir hamlede Kagi'nin üstüne çullandı ve yumruk atmaya başladı.
Bizi öldürmeye çalışan oydu! Biz değildik Kami'nin belası seni! Kendine gel! Seniñ kanıñ biziz, o değil!
Gunzei Surudai'ı tutup geriye doğru çekti.
Yeter! diye bağırdı. Kagi omzuyla yüzünü silme ihtiyacı duydu. Burnu birazcık kanıyordu. Gunzei cebinden bir mendil çıkarıp Kagi'nin burnuna doğru götürdü. Ardından da Kagi mendili tuttu ve kendi burnunu kendi sildi.
Haklısınız, diyecek bir şeyim yok.

Biz Chouwano'yuz! Yapımız gereği kalbimiz bir şeylere derin duygularla bağlanmak ister. Bizi yakınımızdakilere karşı derin bir sevgi bağı kurmaya iter. Bu da bizi mantıksız denebilecek fedakarlıklara, eylemlere götürür. Yakınımız addettiğimiz kişiler için kendimizi kolaylıkla feda etmeye yatkınız.
Gunzei sanki bir sır açığa çıkıyormuş gibi bir yılgın yüz ifadesine bürünmüştü. Surudai'ın yeniden saldırmayacağını düşünüyordu fakat yine de ikilinin arasında durmaya devam ediyordu.
Kurulacak bağların sıñırı yok, en azından bir yaşa kadar. Ardından dünyamız ikiye ayrılır: Yanımızdakiler ve yanımızda olmayanlar. Shinobi köyleri ilk kurulduğunda biz de Kusa'nın içinde yaşar idik. Peki ya sonra ne olmuş dersin? Klandaki kişi sayısı parmaklarla sayılabilecek kadar düşmüş. Zira birbirimiz için duyduğumuz sevgi bağı yalnızca bizle sınırlı kalmamış ve köydeki herkes için oluşur olmuş. Bu bir felaket. Beni anlıyor musuñ?
Kagi bir şey demeden burnuna mendili tutmaya devam ediyordu. Kagi duyduğu teoremi istemeden kendi dünyasında deniyor ve Surudai'ın dedikleri neredeyse tamamen uyuyordu.
Biz birbirimiz için güçlenmeye çalışırız ve bunu yaparken kendi kandaşlarımızın da güçleneceğine güvenebiliriz ancak köydaşlarımız için bundan emin olamayız. Biz birbirimizin ne yapacağını, ne düşüneceğini kolaylıkla tahmin edebiliriz ama köydaşlarımızı tahmin edemeyiz. Bu yüzden köyde değil, köyün dışında yaşıyoruz. Onlara karşı bir sevgi hissetmemek için. Kendimizi korumak için.
Gunzei Surudai'ın sakinleşmesi için araya girme ihtiyacı hissetti.
Kulağa belki canavarca geliyor, evet. Ama şu an senin veya Surudaı'ın ölmesindense bir tabur Kusa shinobisinin ölmesini yeğleriz Kagi. Senden de aynı şekilde bir sevgi beklemiyoruz zira Surudai'ın dediği gibi, bu sevgi bağları belirli bir yaşa kadar oluşuyor. Fakat bizim sevgimiz kanımıza ve klanımıza olduğu için ister istemez seni doğduğundan beri bizimleymiş gibi görüyoruz. Bu yüzden senden tek ricam... dedi bir es vererek. Felaketimiz olma.

Kagi burnundan daha fazla kan gelmediğine emin olduktan sonra ayaklandı. Hafifçe gülümsedi ve söze girdi:
Benim "bağım" köyüme karşı oluşmuş demediniz mi? Siz de köydaşımsınız nihayetinde. Yeniden bir çatışmaya girersek kendime gelirim merak etmeyin. Ama bana biraz olsun yoldaşının ölümüne üzülmeyi çok görmeyiniz.
Gunzei bu sözün üzerine hafifçe başını sallayarak onu onayladı ve ardından Surudai'a doğru baktı. Surudai belirli belirsiz bir tıslamayla arkasını döndü ve mağaraya doğru ilerlemeye hazırlandı.

~~
Image
► Show Spoiler
Post Reply

Return to “Doushi Kasabası”