Sayama Kumo

[Sayama Kumo]

Künye
İsim Sayama Kumo
Yaş 18
Cinsiyet Erkek
Boy 178
Kilo 65
Köy Kusagakure
Element Raiton
Seviye C - Rank
Rütbe Chuunin

---

Portre
Görünüm: Gintama-Gintoki

Beyaza kaçmış mavi saçlarına kırmızı renkli gözleri eşlik eder. Kaşları ne ince ne kalındır. Saçlarını hiç bir araya getirmekle uğraşmaz her zaman dağınıktır. Gözlerinin altı fazla uyumamaktan hafif mor ve sarımtırak bir renge bürünür. Sakallarını 4 güne bir keser hiç aksatmaz. Yanağının ortasındaki gamzeler yüzündeki bazı dövüş izlerinin aksine onu sevimli ve neşeli gösterir. Kumo sadelikten yanadır. Yaz ayları sadece siyah bir t-shirt giyerken, kış ayları ise siyah t-shirtünün üstüne 5 yıllık paltosunu giyer. Tabi bu görüntü biraz garip durur çünkü palto, 5 yıllıktır ve Kumo'ya küçük gelir. Vücudu çelimsiz olup kas adına bir şey bulunmaz fakat vücudunun aksine yüzüne önem gösterir. Üzerinde taşıdığı tek şey ise, ilerde büyük bir adam olduğunda eski günleri anmak için taşıdığı bir madeni paradır.

Kişilik
Kumo'nun 17 yıllık hayatının 10 yıl civarı yalan söyleyerek geçmiştir. Her zaman dürüst olamaz, bunun yerine sarkastik ve ironi yaparak konuşur. İnsanlar arasında sevilir o da onları seviyormuş gibi yapar. Kumo'nun tek düşündüğü şey para ve şöhrettir. Kimseye hemen güvenmez ve onları kullanmayı tercih eder çünkü eninde sonunda kendisinin kullanılacağını düşünür.
Kalabalık ortamları sevmez çünkü ortadan kaybolmaktan hoşlanır sebebi ise her sabah farklı bir kişilik oynamak ona zor gelir. Böyle huzurlu yerlerde kafa dinler ve sessizliğin tadını çıkarır.
Yeri gelir korkak yeri gelir cesur olur fakat hepsi numaradandır. İlk tanıştığı kişileri kullanır fakat alıştığı kişilere sevgi besler çünkü kendisinin birisini sevmeye ihtiyacı vardır ve bu duyguyu tatmak ister. Fakat bir yanı bunu isterken bir yanı bunu istemez bu yüzden çelişkide kalır. İstememesinin sebebi ise ona yapıldığı gibi diğer insanları önemsememesidir.

Kumo aslında eğlenceli, neşeli ve sonuna kadar özgüvenli bir çocuktur. Kumo'nun özgüveni ise söylediği yalanlardan gelir.
Tam anlamıyla görev aşkıyla yanıp tutuşan bir çocuk değildir. Fakat köyüne karşı içten içe bir bağlılık hissetmektedir. Görevlerinde gerekirse yalan söyler ve yalan söylemeyi hayatta kalmanın yolu olarak görür.
Lükse hiçbir zaman kaçmaz her zaman ideali seçer. Bir suyun son damlasına kadar kullanır, israftan nefret eder. Mümkünse gününü bedavaya geçirir, para vermek istemez. Cimriliği ise yerine göredir çünkü fakir bir aileden oldukları için elindekini idareli kullanmayı öğrenmiştir. Diğerleri gibi savurmaz.

Hayatı boyunca hiç uzun süreli bir arkadaşı olmamıştır. Sebebi ise söylediği yalanların er yada geç gün yüzüne çıkmasıdır.
Ailevi değerleri pek önemsemez, ailesini de sevdiği söylenemez. Tek sevdiği şey kendisidir çünkü ailesi onu sevmek için bir çaba göstermemiştir. Zaman zaman bu dünya kendi etrafında döndüğünü düşünür çünkü bu yaşadığı zor hayatı bir sınav olarak görür ve bunu böyle bağdaştırır. Bu yüzden kendisinden başkasına güvenmez.
Kumo'nun bu durumda olmasını anne şevkati veya herhangi bir şevkat görememesine bağlayabiliriz.

Kumo onda olmayan veya hayatında eksik olan bir şey gördüğünde içten içe üzülür fakat bunu belli etmemek için yanındakilere espiriler veya şaka vari şeyler yapar.
Örneğin;
Kumo'nun karşısında bir anne oğlunu seviyor ve öpüyorsa Kumo bunu görüp unutmaya çalışır bu yüzden yaşanan bu anı espirilerle geçiştirir. Eğer tek başınaysa içten içe bulunduğu durumu sorgulamaya başlar.
Kumo için onur ve haysiyet uğruna pek bir şey yoktur çünkü bir sürü yalan söyleyerek haysiyet sahibi olmaya çalışır.
Fakat bu durumu gelecekte ünlü bir shinobi olmak için düzeltmeyi hedefler.
Herhangi birisinin onun hakkında düşündüklerini önemser. Kötü bir şey düşünüyorsa yalanlar eşliğinde bunu iyiye çekmek ister. Eğer iyi düşünüyorsa yalanlar söyleyerek daha iyiye çekmek ister.

Özgeçmiş
Kumo fakir bir ailenin iki çocuğundan küçüğüydü. Bir de ablası vardı. Ablasıyla, hele ki babasıyla hiç geçinezmedi. Babası geliri düiük bir market işletirdi. Babası ablasını daha çok sever ve Kumo'ya resmen eziyet ederdi. Annesi onu doğururken ölmüştü. Öyle ki annesinin ölmesinin sebebini Kumo olduğunu söylerlerdi. Kumo küçükken fırıldaktı ve hep sokaktan sokağa atlardı. Sokakta, pazarda ve olağandışı şeyleri deneyimlediğinde ailesine anlatmayı seviyordu fakat babasının ilgi odağı hep ablası olmuştu. Bu yüzden Kumo belki onu daha çok sever diyerek yalan söylemeyi öğrendi. Kumo ilk yalanını 10 yaşında söylemişti. Yine babasının ablasının üzerine düştüğü bir anda Kumo, ''Ee baba sanırım ödenmemiş vergiler için dükkanı kapatmışlar seni çağırıyorlar.'' demişti. Babası da apar topar koşup o şokla marketinin başına ne geldiğini öğrenmek için çıkmıştı yola. Sonunda dikkatini çekebilmişti babasının ve yaşanan durumlar babasının azarına rağmen komik geliyordu ona.

Kumo bir noktadan sonra evdeki ilgiyi boşverip akademide ilgi görmek ve popüler olmak için yalana başvurmuştu. Zamanlar geçtikçe kendisi bile kişiliğini tam olarak tanıyamıyordu. Bir keresinde çok zengin olduklarını ve saray gibi bir evde yaşadıklarını söylemişti. Tabi bu ölümsüzlük formülünü buldum demesinin yanında hafif kalıyordu.

Kumo o zamanlar her şeyin para ve şöhret olduğunu düşünürdü. Olur da chuunin olamazsam hırsız olur geçinirim diyordu kendi kendine. Zenginlere özenir onları kıskanırdı fakat onlara karşı hiç altta
kalmazdı. Ya, ''bizim birsürü arsamız var'' ya da, ''kuyumcuyuz biz'' derdi. Tabi ki o zamanlar kimse ona inanmıyordu. Genelde ''kekleyecek başkasını bul ezik'' olurdu aldığı cevap. Hep içine attı bu sözleri. Gün gelecekti ve parası olduğunda görecekti onları. Fakat paradan önemlisi ün istiyordu Kumo. Yakın gelecekte gerçekleşme ihtimali zor görünüyordu tabii. Sonuçta fakir bir ailenin küçük çocuğuydu ama o imkansızları düşlemeyi severdi. Nihayetinde hep hikayelerde öyle oluyordu. Fakir çocuk evden kaçar, ileride zengin olur ve onu hiç sevmeyen toplumun karşısına çıkıp hava atardı. O da aynısını diliyordu kendi hayatından. O sadece bunları düşleyip dururdu başka işi yokmuş gibi. Diğerlerine baktığında herkesin kolunun altında sevgilisi o ise gelecek planları kuruyordu.

Kumo'nun ise 1 kere sevgilisi olmuştu. Günler boyunca dışarı çıkmış,gezmişlerdi fakat Kumo 1 hafta sonra lanet edip ayrılmıştı. Cebindeki şanslı parasını bile harcamıştı. Ona göre bir şey değildi bu.

Peki ya Kumo bu paraları harcamayıp cebinde tutarak ne yapıyordu ? Akademi çıkışlarında hemen hemen her gün zorbalar tarafından tartaklanıp üstündeki para alınıyordu. Her gün farklı yoldan gitse de kimi zaman evinin önüne bile geliyorlardı. Ona küfrederler, onu itip kakarlardı. Belki babası görüyordu, ancak bir şey yapmıyordu. Zaten ondan yapmasını beklemezdi.

İşte böyle böyle dünyayı pek adaletli bir yer olarak görmüyordu. Kimisi gezip tozarken Kumo ise öğlen yemeğini zor çıkartıyordu. Fakat Kumo kendisini böyle bir bataklıktan çıkma formülünün sabırlı biri olmaktan geçeceğini düşünüyordu. Tüm zorluklara katlanmalıydı ona göre. Bir şekilde güçlenip ünlenecekti. Ama nasıl güçlenecekti ki? Dövüşmesini bildiği söylenemezdi, kuvveti bile yoktu. Çaresiz kalmıştı. Fakat bir gün akademide genjutsuyla tanışmasından sonra kafasında bir fikir belirdi. ''Peki ya ben bu teknikleri karşımdaki kişinin benim hakkımdaki düşünceleri değiştirmek için kullanırsam ne olur?'' , ''Ben bu zorbaları gücümle yenemem fakat zihnimle alt edip boyun eğdirirsem?'' Diyerek genjutsuyu benimsemeye başlamıştı. Benimsemesine benimsemiş fakat bu beceriye yönelmesinden chuunin sınavlarına kadar kimseye bahsetmemişti. Onunla dalga geçebilirlerdi. Zayıf, ezik, beceriksiz gibi şeyler söylerlerdi. İşte o zaman tükenebilirdi Kumo, dayanamazdı.


Neyse ki günler geçti ve Kumo büyüdü. Artık hayatında ne kadar yalan söylediğini kendi bile bilmiyordu. Yalan söyleme amacı arıtk babasının ilgisini çekmek veya okulda popüler olmak değildi. Bu artık alışkanlık olmuştu. Sadece zekiler iyi yalan söyler diye bir şey okumuştu. Belki de düşündüğünden daha zekiydi. Özgüven sahibi bir insan olabilirdi fakat zeki olabileceğinden şüpheliydi. Hiç beynini sınamamıştı, tamam dersleri iyiydi akademide fakat bu zeki olduğu anlamına gelmezdi.

Bakalım, şimdi chuunindi ve her şey yerine oturacaktı.


Motivasyon


Ele Güne Karşı Yapayalnız
Kumo dünyaya adaletli geldiğini düşünmüyordu. Herkes zenginlik içinde yaşayıp huzur içinde boğuluyorsa, o neden böyle sürünüyordu? Akademide tek yapabildiği şey insanlara espiri yapmak, kandırmak ve iyi geçinmeye çalışmak. Belki tanınırım diyerek yapıyordu bunu. Fakat artık buna gerek duymak istemiyordu. Tek istediği şey muhteşem bir shinobi olup namını herkes duyması. İşte o zaman belki o ablasının ve akademideki arkadaşlarının yüzünü kara çıkarırdı.
Kumo 2 şey istiyordu;
Şöhret ve para, bu ikisininde saygıdeğer bir shinobi olmaktan geçtiğini biliyordu.



Komplikasyon


Hayatın İntikamı
-Yalan söylemekten artık yalan, hayatının içinde olmuştu Kumo'nun. Bazı zamanlar genellikle stresliyken, gerginken veya sorgulanırken refleks olarak yalan söyleyebilir, ağzından çat diye
çıkıverir. Kontrol edemez.
-Kumo sarhoş olduğu bir ortamda yine refleks olarak söylediği bir yalanı itiraf edebilir.

---

Profil
Güç:1
Çeviklik:1
Kondisyon:3
Potansiyel:8
Varlık:8
Zeka:9

[Maxdown]

Merhabalar, öncelikle hoşgeldiniz.

Siteye ilk defa gelmiş yeni bir oyuncu olduğunuzu varsaydığımız için, uzun ve açıklamalı bir şekilde yaklaşacağız başvurunuza. Çünkü uyulması gereken bir takım yazılı veya sözlü kurallarımız mevcut ve oyuncularımızın olabildiğince hem site ortamına hem de evrene uygun bir hale gelmesi için uğraşmak en önemli görevlerimizden.

Sırayla ilerleyeceğimiz için, formu takip ederek görünüm kısmından başlayalım;

...perçemli ve kulağına kadar gelen siyah saçlara sahiptir. Akılda kalıcı hatları yoktur. Genelde insanlar ilk görüşte hafızasında Kumo'nun görünüşünü çıkaramaz. Silik bir tiptir...

Burada dikkat edilmesi ve üzerine düşülmesi gereken iki farklı ibare yer alıyor. İlki, silik bir tip oluşuna yönelik. Gelgelelim formun sonuna ilerleyip karakterinizin statlarına baktığımızda şöyle bir tabloyla karşılaşıyoruz;

Varlık:9

Sitede, temel rehberlerde bahsedilen stat açıklamasını da şuraya iliştirelim;

• Varlık: Karakterin sosyal olarak ne kadar "belirgin" olduğunu belirler. Yüksek iç varlığa sahip olan bir kişi diğer insanların aklında daha fazla kalır ve bıraktığı etkiler kişileri daha fazla etkiler. Düşük varlığa sahip kişiler çabuk unutulur, ortamdaki figüranlardan ayırt edilemez veya sosyal etkileşimlerde ağırlıklarını koyamazlar.

Karakter başvuru formunuz karakteriniz gibi bir bütündür, ve ortada genel manada bir çelişki bulunmakta. Bu konuda bir düzenleme yapmanız gerekiyor. Bahsi geçen stat açıklamaları konusuna şuradan ulaşabilirsiniz: viewtopic.php?f=13&t=3

Görünüm konusundaki bir diğer husus ise şu noktada;

...Gözlerinin alerjisinden dolayı gözbebeği hafif kırmızıdır...

Fantastik bir evrende oynadığımızı biliyoruz, ancak genelgeçer dünya gerçeklerinden uzaklaşmamaya elimizden geldiğince de dikkat ediyoruz evren sınırları içerisinde. Biliyorsunuzdur, alerji dediğimiz şey temel manada bir hastalık olarak nitelendirilebilir ve yaptığı tek şey gözleri kızartmak değildir (ki kızaran yer aslında göz bebeği değil, göz akıdır) Bu sebeple alerjiniz olduğunu varsayacaksanız bunu bir komplikasyon olarak alıp diğer yan etkileri de (göz yaşarması, acı, göz batması gibi) kabul etmeniz gerekli. Karakterinizin gözlerinin kırmızı olmasını istiyorsanız, bunu belirtmeniz yeterli. Herhangi bir sebep aranmayacaktır altında hiçbirimizin bilmediği gizli bir güç yatmadığı sürece

Kişilik ve özgeçmiş kısımlarında, birkaç nokta hariç alıntı yapmadan ve genel konuşarak devam edeceğim. Öncelikle, kişiliğiniz-özgeçmişiniz karakterinizin temel taşıdır ve oyuna nasıl yaklaşacağınızı ve nasıl oynayacağınızı belirler. Bir, RPGTurk ailesi olarak karakterle bütünleşebiliyor olmanıza çok dikkat ediyor ve önem veriyoruz. Yazmış olduğunuz kişilik ve özgeçmiş oldukça yüzeyel, ve belli noktalarda bir takım düzeltilmesi gereken hususlar mevcut. Bu hususlardan biraz bahsedelim;

Öncelikle 'kişilik' kısmında geçen şu noktada üstte belirttiğim şeyin aynısı geçerli, kişilik yapınız statlarınıza uygun olmalı, veya tam tersi. Bu sizin tercihinize kalmış bir şey, ancak düzeltilmesi gerekiyor.

...Görünüşte anlatıldığı gibi silik bir tiptir...

Özgeçmiş kısmında ise şöyle bir problem mevcut, öncelikle 'karakter yaratım rehberi' başlığında geçen şöyle bir ibaremiz var;

Köy: Ishigakure, Kusagakure veya Kaçak'lardan birini seçmelisiniz. Eğer kaçak olacaksanız, bu iki köyden hangisinden kaçtığınızı parantez içerisinde belirtmelisiniz. Bu iki köyden başka köyün kaçağı olamazsınız. Herhangi bir durum için, "şurada doğdu ama burada yaşıyor" söz konusu değildir. Seçtiğiniz köyde doğmuş ve akademisinden mezun olmuş olmalısınız.

Özgeçmişinize baktığımızda, Kusagakure'ye sonradan gelmiş olduğunuzdan bahsediliyor. Dahası, herhangi bir akademi eğitimi alıp almadığınız bile muamma. Bunun gibi pek çok ince ayrıntı olsa da, hepsinin üzerine tek tek gitmeyi gerekli görmüyoruz. Ancak bu ve bunun gibi sebeplerden ötürü sistem gereği olarak böyle bir özgeçmişi şuanki haliyle onaylamamız mümkün değil.

Sözkonusu başlığa buradan ulaşabilirsiniz: viewtopic.php?f=16&t=29

Motivasyonunuz ise karakterinize uygun görünmüyor, ve yine oldukça yüzeyel. Karakterinize uygun bir şekilde düzenleyip, derinleştirmeniz gerekmekte.

-----

Üzerinde durduğumuz genel notlarla birlikte, örnek olarak incelemeniz için iki farklı yönetici karakterimizin kartlarına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz;

viewforum.php?f=18

Bununla birlikte, diğer oyuncuların kartlarını da inceleyip onay için gerekli şartları gözlemleyebilir ve kartınızdaki eksiklikleri giderebilirsiniz.

viewforum.php?f=17

Düzenlendiği takdirde buraya yeni bir mesajla not düşünüz. Herhangi bir problem yoksa kartınız onaylanacaktır. Kafanıza takılan sorular olursa Discord sunucumuzda diğer üyelerimizden yardım isteyebilirsiniz.

Ayrıca son bir not, genel manada gözleri yoracak parlak renklerden (sarı, yahut neon ışık benzeri) kaçınmaya çalışıyoruz. Buna dikkat edersen de çok memnun oluruz

İyi günler dileriz.

[Sayama Kumo]

Karakter kağıdını önemli ölçüde değiştirdim.

[Cynic]

Onaylandı.