[7. Gün - Gündüz Safhası | Sekino Teijo - Kasumikage Teki (Klon)] Teçhizat Tentesi

[Kasumikage Teki]

Butsuo'nun da aniden alana giriş yapması ile gözleri pörtlemişti Teki'nin. Hem takım arkadaşının çıktığı taraftan dolayı şaşırmıştı, hem de bu denli korkusuz ve hızlı bir şekilde alana girmesini beklemiyordu. Butsuo'nun bir yandan koşarken sarf ettiği sözleri duyması ile takım arkadaşının da kendisi ile aynı endişeye sahip olduğunu anlayabilmişti. "Oita-san da kunai olayını hatırlamış sanırım..." diyerek gülmüştü sessiz sessiz.

İkilinin dövüşeceği açık bir şekilde barizdi. Bir yandan takım arkadaşına yardım etmek için alana girmek istiyordu fakat bir klon olduğundan dolayı risk almamalıydı. Aynı şekilde Teijo'nun da bir süre beklemesi gerektiğini düşündüğü için ne olur ne olmaz sağ elini Teijo'nun omzuna koyarak "Bir süre daha bekleyelim. Doğru anın geldiğinden emin olmalıyız." demişti.

Ryobe bulundukları konuma biraz daha yaklaşmıştı. Şimdi bu sayede Teki rahat rahat rakibinin cephaneliğinden ipuçları toplayabilirdi. Kullanacağı teknikleri ve o garip silahının nasıl çalıştığını görmek istiyordu. Sonrasında bir kez daha hamle oluşturmaya çalışacaktı kafasında. Butsuo'nun da kolay kolay yenilmeyeceğini düşünüyordu. Şimdilik yardıma muhtaç değildi takım arkadaşı.

[Sekino Teijo]

Teki ile birlikte neler olacağını gözlemlemeye karar verdikten sonra onun sayesinde aklımdan çıkan bir şeyi fark ettim. Mor Takım bizim bolayı aldığımız gün ışınlanma özelliği olan bir kunai elde etmişti. Eğer aldıkları bu kunaiyi hala kullanmadılarsa Teki'nin dediği gibi ortadaki parşömeni alıp biz çalıların arasında beklemeye devam ederken bir anda alanı terk edebilirler. Böyle bir durumda elimiz boş bir şekilde üssümüze geri dönmek dışında yapacak hiçbir şeyimiz kalmaz. Önümüzde sadece bir gece safhası kaldığı için artık hata yapma lüksümüz yok. Bu yüzden Teki cümlesini bitirdikten sonra sessizce kafamla onu onaylayacağım. Ryobe'nin değişik bir kunai çıkardığını fark edersem hamle yapmak için tetikte bekleyeceğim.

Gergin bir şekilde yeni gelen arkadaşımızın neler yaptığına bakarken tanıdık bir ses duydum. Anlaşılan takım arkadaşım hala burada bizim gibi doğru anın gelmesini bekliyormuş. Hatta Ryobe'yi gördükten sonra bizimle aynı şeyi düşünmüş olmalı ki kunai ye gönderme yaparak bağıra bağıra adamın üstüne doğru koşmaya başladı. Hem takım arkadaşımı sapasağlam gördüğüm için hem de ortalık biraz biraz renklenmeye başladığı için mutlu oldum. Butsuo'nun rakibini tek başına yenebileceğini düşünüyorum. Bu yüzden şimdilik beklemeye devam edeceğim. Onların çıkardığı bu kadar sesten sonra etrafta bizim gibi bekleyen başkaları da varsa hamle yapabileceği için dikkatli bir şekilde gözlemlemeye devam edeceğim.

[GM - Naruto]

Bu turda olan olayları görebiliyorsunuz: viewtopic.php?f=110&p=8870#p8870

Ryoken ve Butsuo'nun son konumu size göre sağ tarafta kalmakta. Size olan uzaklıkları 30-35 metre. Fil ise onların önünde, 10-15 metre kadar uzakta. Fil de aynı şekilde, sizden kabaca 30-35 metre kadar uzaklıkta.

[Sekino Teijo]

Çalıların arasındaki rutin beklememize devam ederken Butsuo’nun ortaya çıkması ile monoton hayatımız beklediğimden çok daha fazla renklenmeye başladı. Bir dakika öncesine kadar hiçbir canlılık belirtisi göstermeyen alan artık oldukça hareketliydi. Çünkü alandaki kişi sayısı engellenemez bir şekilde artmaya başladı. Önce Butsuo ve Ryobe sonrasında ise çalıların arasından tanıdık bir başka sima Ryoken alana giriş yaptı. Ryoken ortaya çıkar çıkmaz tekniklerini kullanmaya başlayarak Ryobe’ye saldırdı. Şimdilik bizim tarafımızda gözüktüğü için endişelenecek bir şey yok gibi gözüküyor ama belki de o da böyle düşünmemizi istiyor. Sonuçta kendi takım arkadaşına genjutsu yapan birinden söz ediyoruz. Ona ne kadar güvenebiliriz ki? Ayrıca Klon Teki’den aldığım bilgilere göre dün ki meydan savaşı sırasında elini daha doğrusu parmaklarını kaybetmiş olması gerekiyordu. Ancak şu anda istediği gibi jutsu kullanabildiğine göre bir şekilde bu durumun üstesinden gelmiş olmalı. Mor Takım ile anlaşıp oradaki Medic Ninjadan kendisini tedavi etmesini istemiş olabilir. Yani şu anda bize yardım ediyor gibi gözükmesine rağmen Butsuo’nun gardını indirmesini bekliyor olabilir.

Ryoken ve Butsuo’nun ortaklaşa saldırılarıyla ilk başta avantajı ele geçirmiş olsak da Ryobe beklenmedik bir hamle yaparak savaş alanının hakimiyetini ele geçirdi. Yaptığı hamle daha önce de takım olarak sorunlar yaşadığımız Kuchiyose no Jutsuydu. Tekniğini hızlıca tamamlayarak kocaman bir fil çağırdı. Bu jutsu giderek canımı sıkmaya başladı. Eğer sağ salim sınavı tamamlayabilirsem bu çağırmalara yönelik sert bir önlem almayı planlıyorum. Fil ortaya çıktıktan sonra Ryobe kendini toparlamış gibi gözüküyor. Durum fil yüzünden birazcık tehlikeli bir hal alsa da hala hamle yapmayı düşünmüyorum. Ryoken, genjutsuları ile Ryobe ile uğraşmaya devam ederse Butsuo insan üstü hızı ve refleksleri ile dövüşü hızlıca bitirebileceğine inanıyorum. Olaylar benim beklentim dışında gelişir ve Butsuo yaralanmadığı sürece tüm rakiplerimiz ortaya çıkmadan konumumuzu terk etmek istemiyorum. Bu yüzden fil ortaya çıktıktan sonra sakince Teki’ye bakarak “Durumlar biraz karışmış olsa da hala bekleme taraftarıyım. En kötü durumda Butsuo’ya bir şey olursa direk dövüşe bizde dahil oluruz. Yok olmazsa güzel bir fırsat çıkana kadar bekleme taraftarıyım.” Diyeceğim.

[Kasumikage Teki]

"Neeeee!"

Aniden karşısında beliren devasa fili görmesi ile ağzı koskocaman açılmıştı Teki'nin. Ryobe'nin böyle bir ortağa sahip olduğunu asla düşünmemişti. Bir yandan da Ryobe ile dövüşmediği için içi rahatlamıştı. Teçhizat aradıkları o gün Hiyaki sayesinde sahip olduğunu düşündüğü sayı üstünlüğüne güvenseydi çok farklı şeyler yaşayacaklardı belli ki...

Diğer yandan alanda Ryoken'i de görmesi ile dikkatini daha da arttırmaya karar vermişti. Butsuo tek başına dövüşmeyecekti. Hemen yerlerinden çıkmalarına gerek kalmamıştı böylece. Teijo'nun sözlerini kafası ile onayladıktan sonra kafasında düşünceler dolanmaya başlamıştı bile.

Ryoken de burada olduğuna göre, Chisa ve Ryu'nun da yakınlarda olabileceğini düşünmeye başlamıştı Teki. Şu ana kadar bu üçlüyü ayrı ayrı gördükleri tek an Suna Takım'ı ile dövüştükleri zaman olmuştu. O gün sadece Chisa ile karşılaşmışlar ancak diğer günler ne zaman Turuncu Takım'dan birisini görseler, diğerleri de orada olmuştu. Önceki günden edindiği tecrübelere göre Ryoken'in düşüncesizce rakibine saldıracağını düşünmüyordu Teki. Bu yüzden biraz da içi rahatlamıştı aslında. Butsuo'ya destek çıkacak birisinin olması hem takım arkadaşı için iyi olacaktı, hem de Teijo ve Teki için...

"Devasa file karşı çok bir iş yapabileceklerinden emin değilim Teijo-san. Ryoken'in genjutsuları işe yarar mı emin değilim. Ayrıca Oita-san'ın yaralanmasını kesinlikle istemem. İlk hamlelerinin ne olacağına bakalım." Shinobi çantasından çıkardığı ışık bombasını sıkıca tutmaya başlamıştı. "Eğer durum iyi gitmez ise Otonaku Ashi kullanarak filin üstüne çıkmayı deneyebilirim veya Bousen ile arkadan file sağlam bir hasar verme şansım olabilir. Asıl dövüşü Oita-san ve Ryoken yapıyor ancak gidişatı belirlemek bizim elimizde gibi. Fakat dediğin gibi şimdilik biraz daha beklemek en iyisi."

[GM - Naruto]

Bu turda olan olayları görebiliyorsunuz: viewtopic.php?f=110&p=8909#p8909

Butsuo ve Ryoken, kendi sağ taraflarına doğru ilk hareket ettiklerinde sizden uzaklaşmış oluyorlar. Ryoken, son halde sizin bakış açınıza göre alanın sağ uzak çaprazındaki bir ağacın dibinde yüzükoyun yatmakta. Ortaya yeni çıkan Ryu, Ryoken ve Butsuo'nun hareket etmeden önceki pozisyonlarına göre sizden uzakta, ancak biraz daha solda ve file daha yakın.

Butsuo, filin sırtında. Ryobe'yle karşı karşıya.

[Sekino Teijo]

Yeni arkadaşımız hiç beklenmedik bir anda devasa filini çağırdıktan sonra Klon Teki’ye yine de hala beklememiz gerektiğini düşündüğümü söyledim. Durum birazcık karmaşıklaşmış olmasına rağmen bekleyemeye devam ederek öncelikle takım arkadaşımızın neler yapacağını görmek istiyorum. Eğer Butsuo karşılaştığı bu minik sorunu Ryoken’in yardımıyla biz olaya müdahile etmeden çözebilirse etrafta bekleyen olası diğer düşmanları şaşırtma şansımızı kaybetmeyiz. Klon Teki’de benimle aynı fikirde olacak ki kısa bir konuşmadan sonra bana hak vererek beklememiz gerektiğini söyledi. Böylece arkamıza yaslanarak sakin sakin beklemeye devam ettik.

Butsuo ve Ryoken ikilisi koordineli bir şekilde yaptıkları saldırılar ile Ryobe’yi şimdilik etkisiz hale getirmişler gibi gözüküyor. Çünkü Ryobe aniden fili çağırdıktan sonra hiçbir saldırı hamlesinde bulunmadı. Tamamen savaşamayacak hale geldiğini sanmıyorum ama Ryokenin genjutsuları yüzünden istediği hamleleri yapamadığını düşünüyorum. Eğer dövüş bu şekilde ilerleseydi kolay bir şekilde kazanabilirdik ancak fil hortumundan tazyikli bir şekilde su fışkırtarak durumları bir anda tersine çevirdi. Fışkırttığı sular ilk başta Ryoken’e çarparak onu geriye uçurdu. Ryoken’in uçtuğunu görünce birkaç saniyeliğine mutlu olmaktan kendimi alıkoyamadım. Ardından da aynı su Ryu’ya da çarparak onu da birazcık geriye ittirdi. Ryoken’den sonra Ryu’da ortaya çıktığına göre gözlerim bir anda istemsizce en yakın arkadaşımı aradı. İki takım arkadaşı burada olduğuna göre o da buralarda olabilir. Belki de o da Klon Teki ve benim gibi doğru anın gelmesini bekliyordur. Ryoken’den sonra Ryu’nun da bizim tarafımızda olduğunu görünce Butsuo’nun Turuncu Takım ile bir ittifak kurduğunu düşünmeye başladım. Chisa ile ittifak kurma konusunda bir sıkıntım yok, Ryu daha tanımıyorum ama onu da kabul edebilirim. Ancak Ryoken’den hoşlanmıyorum. Etrafımda her an kafamı karıştırabilecek birinin olması fikri hiç hoşuma gitmiyor.

Ryoken ve Ryu’nun darbe almasına rağmen Butsuo, üzerine gelen tazyikli sudan başarılı bir şekilde sıyrılabildi. Ardından da vakit kaybetmeden kafası karışmış Ryobe’nin peşinden gitmek için hamle yaptı. Şimdilik Butsuo’nun hala ciddi bir yarası olmadığı için beklemeye devam etmek istiyorum. Bu isteğimi Klon Teki ile paylaşarak “Fil tahmin ettiğimden çok daha güçlü çıktı. Suiton kullanması da bizim için hem iyi hem de kötü oldu. Gerçek Teki’den aldığımız bilgilere göre Ryobe’de benim gibi Raiton elementi kullanıyor. Fil ile birlikte yapacağı ortak saldırılar hem daha güçlü hem de daha efektif olacak ama benim yaptığım saldırılar da aynı şekilde daha güçlü olacak. Eğer Butsuo ve diğerleri başarılı olamazsa bunu avantajımıza kullanarak bir şeyler deneyebiliriz.” Diyeceğim.

[Kasumikage Teki]

Pür dikkat dövüşü izlemeye devam ediyordu Teijo ile. Bir yandan dövüşe katılıp, Butsuo ve diğerlerine yardım etmek istiyordu ancak zamanının henüz gelmediğinin de bilincindeydi. Doğru anı bekleyip, bir klon olarak en etkili olabileceği anda hamle yapması gerektiğini biliyordu. Bu yüzden de izlemeye devam edecek ve Teijo ile dövüşün gidişatını en iyi değiştirebilecekleri noktada ortama giriş yapacaklardı.

Böylesi heybetli bir filin güçsüz çıkmasını beklemiyordu. Bu sebeple olan olaylar karşısında çok şaşırmamıştı açıkçası. Düz insan boyutundaki Hiyaki'nin bile neler başarabildiğini uzun zamandır gözlemliyordu. 8 metrelik bir filden de daha azını beklemezdi Teki.

Teijo'nun sözlerini dinledikten sonra kafası ile onaylamış ve kendi düşüncelerini dile getirmeye karar vermişti. "Kesinlikle Teijo-san. Hatta Hiyaki burda olsaydı su birikintisi sayesinde uzun zamandır kullanmadığı jutsulardan birini kullanarak bize baya yardımcı olabilirdi." Yüzüne bir gülümseme yerleştirip boştaki eli ile kafasını kaşımaya başlamıştı. "Fakat bir klon olduğum için maalesef onu çağıramam. Hoş, gerçek Teki yüksek ihtimalle şu anda ondan yardım alıyordur zaten." Elini kafasından çektiğinde parmakları arasına dolanmış bir beyaz saç daha görmüş ve kaşları çatılmıştı. "Teijo-san benim gerçekten saçlarım beyazlıyor sanırım. Çok canımı sıkmaya başladı bu durum..." Bu beyazlamaların nedenini anlayamıyordu bir türlü. Git gide annesine daha da benzemeye başlıyordu sanki. "Neyse şovun keyfini çıkarmaya devam edelim. Oita-san'ın kolay kolay yenilmeyeceğini biliyoruz. Ek olarak Ryoken ve Ryu da gayet yardımcı olacaklarmış gibi duruyor."

[GM - Naruto]

Bu turda olan olayları görebiliyorsunuz: viewtopic.php?f=110&t=762&p=8931#p8931

Ryoken hala aynı yerde, Ryu filin arkasında kaybolmuş durumda. Ryobe ve Butsuo hala filin üzerindeler. Filin ayaklarıyla zemini eşelediğini görebiliyorsunuz. Bir yandan da şiddetle kafasını sallamakta, sis dağılmak üzere.

[Kasumikage Teki]

"Yürü be Oita-san!"

Takım arkadaşının Ryobe'ye indirdiği kafa darbesi sonrasında tribünlerde oturan bir hayran gibi mutlu olmuştu. Sevinçle anlık olarak Teijo'nun sırtına gitmişti eli. Sarışın shinobinin sırtına eli ile pat pat yaparken de yüzünde büyük bir gülümseme vardı. "Oita-san'a bak! Aynı kafa ile ejderha parçalamıştı. Kim bilir Ryobe'nin canı nasıl yanıyordur."

Halen ortama girmeleri için bir sebep oluşmamıştı. Ryoken, Ryu ve Butsuo'dan oluşan üçlü İshi Takım'ı gayet güzel bir şekilde savaşıyorlardı... Derken Butsuo, Ryobe'nin silahı tarafından kısmen vurulmuş ve eş zamanlı olarak Teki'nin yüzündeki gülümseme yok olmuştu.

"Erken konuştum sanırım."

Alana girmek istiyordu Teki. Ancak bir klon olduğu içni küçük bir darbede bile yok olacağı için cesaret edemiyordu bir türlü. Ortamda tek bir üyesi bile gözükmeyen tek takım Haru'nun takımı olduğu için de çekingen davranıyordu. Zira burada olduklarından emindi. Sınavın son günü, ortada beleş bir parşömen varken buraya gelmeyeceklerine inanamıyordu Teki. Bu yüzden de beklemeleri gerekiyordu. Çünkü Ryobe ile olan dövüş sonlandığında ikinci bir dövüşün başlayacağını biliyordu. Sahip olduğu sınırlı yaşam imkanı ile tam desteği sağlaması gerekiyordu.

"Teijo-san eğer istersen alana giriş yap. Ben halen çekimserim. Gelecek ani bir saldırı ile yok olma riskini almak istemiyorum fakat sen çok daha etkili olabilirsin. Karar senin."