[Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Gizli Kütüphane'nin tozlu raflarındaki unutulmuş hikayeler.
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts: 2811
Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by GM - Naruto » March 13th, 2019, 10:46 pm

Alt kata giden kapağı açıyor, Susumu'nun garip bağrınışları eşliğinde aşağı iniyorsunuz. On bir basamaklı bir merdiven. Merdiven kendisiyle aynı doğrultuda uzayan bir koridorla devam ediyor. Koridorun sağında ve solunda üçer adet giriş bulunuyor. Girişler herhangi bir kapıya sahip değil. Her girişin iki yanında büyükçe gaz lambaları bulunmakta. Koridor yaklaşık 5 metre genişliğinde, üç kişi yan yana sığabiliyorsunuz. Uzunluk olarak ise kırk metreyi buluyor, sonucunda tekrar aşağıya giden merdivenler başlıyor.

İlk girişleri geçiyorsunuz. Basit, onar metrekarelik birer oda. Sağ taraftaki odada duvarlara sık aralıklarla dizilmiş ekipmanları görüyorsunuz. Yaklaşık 50-60 kişilik bir grubu silahlandıracak kadar dolu denebilir. Sol taraftaki oda ise erzaklarla dolu. Tüm zemin çuvallarla kaplı. Sağ tarafınızdan ikinci oda hizasına gelirken, aynı odadan biri koridora çıkıyor Susumu'nun bağrışmalarına karşılık. Saçlarının ortası hilal şeklinde kel, uzun ve bol bir cübbe giymekte. Elleri kol yeninde, garip bakışlarla Susumu'yu süzüyor. Ardından kafasıyla gelmenizi işaret ediyor. Takip edip içeri giriyorsunuz.

Oda boyutu sabit. Üç duvarda koridordakilerle benzer birer gaz lambası bulunuyor. Odanın zemini, köşeleri çevreleyecek bir minder örüntüsüyle kaplı. Girişin tam karşısında, minderin üzerinde oturan bir adam görüyorsunuz. Yerde diz çökmüş, elleri kol yeninde. Bir çeşit meditasyona daldığının farkındasınız. Kel olan yavaşça kulağına eğiliyor. "Yurui-sama. Bir sorun var." Ardından köşe minderlerden birine çöküyor.

Image

Yurui gözlerini aralıyor yavaşça. Derin bir nefes alıyor, yavaşça veriyor. Ardından Susumu'nun onu seri bir şekilde bombalaması için başıyla onay veriyor. Susumu da başlıyor anlatmaya. Adam ifadesiz, meymenetsiz ifadesiyle dinliyor konuşmaların tamamını. Susumu'nun yalanları bitince tekrar derin bir nefes çekiyor içine.

"Yerinde sabit duran bir kadını bulamadın ve partnerini kaybettin." Kafasını sallıyor iyi bok yedin der gibi. "Bunlar da Tesuri-sama'nın gazabından korkmadan kaçmaya çalıştı. Mükemmel. Mükkkkkemmeeeeeeeel." Kelimeyi uzattıkça zevke geliyor adam. Yerinde doğruluyor yavaşça. Iori ve Yutaka'yı gösteriyor baş parmağıyla. "Siz ikinizi Tesuri-sama'ya bırakmayacağım !" Ayak sesleri işitiyorsunuz. Aşağıya inen merdivenlerden geliyor, hızlanıyor, hemen ardınızda bitiyor. Kısmi kel adamın birebir kopyası adeta. "Yurui-sama." Öne eğiliyor, adamı selamlıyor. "Shinji-sama sizi emretti. Görüşmeden önce planlanması gereken şeyler varmış." Yurui adamı başıyla onaylıyor ve size dönüyor tekrardan. "Toami-sama için yeni ekip yollandı mı ?" Susumu henüz tepki veremeden Yutaka giriyor araya. Hevesle, sanki kendisini affettirmek istercesine sallıyor kafasını. Adamın yüzü önce memnuniyetle doluyor, ardından tekrar ekşiyor. Konuşmalarında Susumu'yu muhattap alıyor. "Bu ikisi geceyi zindanda geçirecek. Tesuri-sama'dan korkmuyorlarsa belki o hayvana yapılanları görmeleri sahte cesaretlerini kırar. Sen de dua et Tomai-sama gecikmesin. Geldiğinde keyfi kaçmamış olsun. Yoksa sonun çok farklı olmayacak." Yürümeye başlıyor. Yanında oturan kısmi kel de onu takip ediyor. Bulunduğunuz odanın girişindeki adam ise hafifçe yana çekiliyor Yurui'ye yol vermek için.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kitamura Susumu
Kusagakure
Kusagakure
Posts: 273
Joined: August 31st, 2018, 1:49 am
Künye:

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by Kitamura Susumu » March 14th, 2019, 6:14 pm

Bizimkileri aldım önüme ve kapaktan geçerek aşağı inmeye başladım. Uzun bir koridora çıkmıştık kılıbığı geride bırakarak. Daha huzurlu, sessiz sakin bir ortamdı burası. Depo niyetine kullanılmış bir odanın önünden geçerken deli düşüncelere kapılmadan edemedim. Muhtemelen, bu silah dolu odayı yok etsek bu yerleşkenin can damarlarından birini kesmiş olurduk. Fakat bunu yapabilecek bir durumda değildik, en azından şimdilik. Aklımdan odayı ve erzakları patlatmakla ilgili düşünceleri şimdilik def ettim, bağırınıp çığrınmaya başladım. Deli deli laflarımın karşılığında ise, çok garip bakışlar aldım pıt diye çıkıvermiş bir tiplemeden. Daha öyle abartmamıştım da halbuki, keyfim gene yarıda kaldı.

Adamın işaretiyle peşine düştüm ve odaya girdim. Bakışlarım önce sade odadaki minderleri buldu, ardından yerde çökmüş adamda sabitlendi. Meditasyon? diye geçirdim aklımdan. Riaru'nun adamlarında böyle tiplemelerin olabileceğini düşünmemiştim hiç, bu yüzden içten içe şaşırmadan edemedim bir. Girişimiz, adamın işini yarıda kesmemize neden olmuştu ve pek de hoş olmayan bir ifadeyle olanları anlattırmıştı bana. Keli kaybettiğimi söyledim ilk. Ardından Toami'yi bulamadığımızı, onu ararken de Mori ile Fukku'yu cepheye gitmeye kalkışırken yakaladığımı falan anlattım teker teker. Tavırımı planladığım gibi öyle çok cıvıtmamıştım, gerek yoktu. Teker teker beni laflarıyla tokatlamasına izin verdim, kafam her cümlesinde biraz daha mahsuscuktan önüme düşerken.

Yer döşemesinin bilmem kaçıncı segmentine gelmiştim ki, ortalığı daha da ilginç hale getiren bir şey oldu. Bir adam geldi içeri, şu bana garip garip bakan adamın nerdeyse aynısı. Riaru ne kadar kardeş varsa safına çekmiş tebrik ettim içimden ve dinlemeye koyuldum. Shinji Yurui ile konuşacakmış, aşağıya onu bekliyormuş. Aşağı diyorum, zira mesajı getiren adam aşağıdan geliyorsa, Shinji de oradadır diye bir düz mantık yürütüyorum, hadi hayırlısı. Revirden çıkması, bu kadar yakınımızda olması falan beni hafiften heyecanlandırsa da bu heyecan tedirginlikle de harmanlanmıyor değildi. Iori'nin dellenmemesini umut ederek adamın bana yönelttiği sözlere odaklandım. İlk sorusuna Yutaka'nın atlamasına izin versem de sonrakileri, emirleri azami dikkat ile yerine getirmeye ant içmiş bir tutumla dinledim. Bizimkiler zindana atılacaktı, ibret olsun diye Kizashi olduğunu umut ettiğim hayvan izletilecekti ve bu gece orada kalınacaktı. Her detayda biraz daha kaşlarımı çattım ve en sonunda anladığımı belirtircesine kafamı aşağı yukarı salladım.

Bu normal şartlar altında beni negatif duygulara sürükleyecek bir şey olmalıydı. Ekip arkadaşlarımın zindana atılması falan hani... Fakat kazı-kazandan 50 bin Ryo'yu ceplemişimcesine sevindirik olmuştum içimden. Kizashi'nin ayağına direkt götürüyordu bunlar bizi. Pürüzler vardı elbette, mesela zindan neredeydi? Ya da en önemlisi hayvan dedikleri gerçekten Kizashi miydi? Bunları göz ardı edip en iyiye odaklandığımda her şey yolunda gidiyor gibiydi benim için. Tekrar üst kattaki kaba saba tavrıma büründüm bizimkilere son bir kez "Yürüyün lan zindana. Eşek sıpaları." çekerken. Şu raddede ekstra bir şey yapmama gerek yoktu, kapıda bekleyen adamın bizi yönlendirmesini umut etmek dışında. Bir şey demez ve nereye gideceğimizi söylemezse, koridorun sonundaki tek çıkış olan merdivenlere yöneleceğim mecburen. Umarım ucu bok gibi bir yere çıkmaz.
Image
Künye
İsim: Kitamura Susumu
Yaş: 22
Cinsiyet: Errkek
Boy: 173
Kilo: 50
Element: Raiton
Köy: Kusagakure
Seviye: B - Rank
Rütbe: Tokubetsu Jounin
Nam: Karanlık

Puanlar
GP: 0
VP: 25
PP: 3


Linkler
Karakter Kartı
Gelişim
Dükkan
Teknik Geliştirme
Teknik Yaratma
Mod Yaratımı
Efsanevi Yaratık Kaydı

Profil
Güç: C - Rank
Çeviklik: C - Rank
Potansiyel: C - Rank
Kondisyon: D - Rank
Zihin: B - Rank
Varlık: C - Rank

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: F
[Çeviklik] El Hassasiyeti: F
[Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: F
[Potansiyel] Ninshuu: F
[Varlık] Aldatma: F
[Varlık] Empati: F
[Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: F
[Zeka] İzcilik: F
[Zeka] Bilim: F


Teknikler
Genjutsu: Rakumei no Jutsu, D Rank
Genjutsu: Teishi no Jutsu, C Rank
Genjutsu: Jubaku Satsu, B Rank
Genjutsu: Shibou no Jutsu, B Rank
Genjutsu: Magen: Bunshin, B Rank
Genjutsu: Omotsuki, A Rank
Ninjutsu: Ninpou, Shunshin, D Rank
Ninjutsu: Raiton, Ikazuchi no Kiba, C Rank
Ninjutsu: Raiton, Raijin no Tate, B Rank

Stiller ve Kabiliyetler
Stil: Ayatsu, D Rank
Stil: Musatsu, C Rank
Kabiliyet: J Kesiş (Musatsu, C Rank)
Kabiliyet: Çift silah Kullanımı (Musatsu, C Rank)

Yönelimler
Iryou-nin, A Rank

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Cennet Küpeleri. Iori'den hatıra.
Medikal At Arabası
Tantou


Özellikler
-
User avatar
Tsujihara Iori
Posts: 154
Joined: August 30th, 2018, 10:53 pm

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by Tsujihara Iori » March 14th, 2019, 10:10 pm

Aşağı inmemizle beraber geniş bir koridor ile karşılaşmıştık. Yan yana yürümemize olanak sağlayacak kadar genişti, hatta biraz yer bile kalıyordu. Sağda ve solda kapısı olmayan üçer oda seçmiştik. Ortam bir tüneldi en basitinden aslında, ancak geniş ve bir kileri andırıyordu. Odalarda da erzaklar ve silahlar görmüştük. Bu kale tam bir yığınaktı. Buradaki erzaklar ve insan sayısı ile Riaru bir süre daha buraların kontrolünü sağlayabilirdi. Bir şeyler yapılmalıydı, ancak şu sıralar değil. Yine de erzakların ve silahların yerini aklıma kaydettim ve yürümeye devam ettim.

Keşiş benzeri bir herif bizi odaya çekmişti ve içeride meditasyon yapan beyaz saçlı bir tiplemeyle karşılamıştık. Komuta zincirinde üst taraflarda biri olduğu belli gibiydi, ayrıca bir faksiyonda kontrolü de var gibiydi bu odadaki yaverlerini de düşününce. Riaru'nun bu kadar çok insanı yan yana toplayabilmesine ayrıca şaşırıyordum, az konuşan ve bakışları ile emir verebilen birine göre aşırı başarılıydı bu konuda.

Elemanın bizleri tehdit edişine karşılık bir surat ifadesi yapmak istedim ancak bunu denersem pek başarılı olmayacağımı düşündüm. O yüzden derin bir nefes verdim sadece, sanki cidden bir duruma canı sıkılmış birini canlandırır gibi. Ancak canım sıkılmamıştı. Tam tersi, şu on saniye içerisinde epey yol kat etmiştik. Birincisi, Kizashi'nin yanına gidiyorduk çok yüksek ihtimal. İkincisi, "ikimiz" zindana atılacaktık. Yani Susumu dışarıda kalacaktı. Üçüncüsü, Shinji erkenden dönmüştü. Hareket planımız hazır gibiydi.

Bir şey demeyecektim Susumu'nun laflarına karşılık. Köye dönünce kulağını çekerdim ne de olsa, heh. Zindanlara götürülecektik sanırım birazdan, herhangi bir şekilde karşı çıkmayacaktım. Tahminim gittiğimiz yer buraya göre daha tenha olması yönündeydi. Oraya vardığımızda, bir kaç parametreye göre yapacaklarım değişecekti.

Etrafı iyice inceleyecektim ilk öncelikle. Etrafta varolanları not edecektim zihnime, olası bir durumda yüksek mertebeden improvize hareketler sergilememiz gerekiyordu zira. Zindandan kastettikleri yere varınca ise, etrafta varolan bütün Riaru adamlarını süzecek ve inceleyecektim olabilecek en kısa sürede. İçeri tıkılmadan önce, eğer etrafta üç - dört kişi var ise, harekete geçecektim. Eğer daha fazla gardiyan var ise, yani kısa sürede alt edemeyeceksek hareket etmeyecektim. Aynı şekilde, eğer çıkacak bir arbedenin seslerini duyabilecek kadar yakında -kapının önünde, bir yan odada- birileri varsa da bu riske girmeyecektim.

Eğer risk alabileceğim düzeyde ise hemen arkamda veya yanımda olacağını tahmin ettiğim ilk Riaru adamına aniden tantouyu çekip saldıracaktım ölümcül bir darbe ile.

Arkamdaysa önce sağa doğru dönüp dirseğim ile ağzına geçirdikten sonra sola doğru dönüp, dönüşümden bir momentum kazanarak aniden çekeceğim tantou ile bir hamle deneyecektim. Eğer yanımda bir yerlerimde ise, aniden Henge'yi bozup adamın şaşkınlığından faydalanıp üzerine çullanacaktım. Geri kalan diğer elemanları Susumu ve Yutaka'nın halledebileceğini tahmin ediyordum. Onlara güvenim tamdı ancak bir sinyal vermemiştim. Planın en sıkıntılı kısmı da buydu. Belki de bir şeyler söylemeliydim.

"Tesuri-sama bizi yıldız tozu yapacak şerefsizim..." dedim, söylenir gibi ancak biraz yüksek sesle. Yıldız tozu, Kusagakure'de ölen shinobilerin son uykularına yatırıldığı manevi bir arşivdi. Bu çapulcuların bu kadar onurlu bir son istirahat'e sahip olamayacakları aşikârdı ve bu konuyu bilme olasılıkları da azdı. Ancak Susumu ve Yutaka biliyordu ve yıldız tozu, bir nevi, ölümü simgeliyordu. Ölümü ve tekrar doğuşu.

Umarım bir şeyler yapacağımın sinyalini alırlar, diye düşünerek başım önümde yürüyecektim.
Künye
İsim: Tsujihara Iori
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C - Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 170.000 Ryo
Prestij: 2
Ün: 34
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Efsane Olmak!
Iori, babası gibi dillerden düşmeyen hikayelere sahip olmak istemektedir fakat bunu yaparken kesinlikle doğru yoldan sapmamayı kendine bir kural olarak koymuştur. Aktif olarak ona ün getirecek şeylerin peşinde koşmak yerine, başa çıkılması zor bir durum karşısında kendini kanıtlamak ister. Bunu başarırken köyüne de tamamen sadık kalacaktır.

Komplikasyon
Babasının Kılıcı
Babasının kılıcına karşı ruhsal bir bağ hissetmektedir. O kılıç hiç tanışmadığı babasına açılan bir kapıdır ve onu sürekli yanında taşır, kullanmaktan çekilmez. Bakımını sürekli yaptırır, aksatmaz. Kılıç yanından bir an bile ayrılırsa, tedirgin olmaya başlar.

Kılıcı onun rızası dışında elinden alınırsa, onu geri almak birinci önceliği haline gelir. Bunun için görevini terk etmeyebilir ancak elinden gelen her şeyi sınırlar dahilinde yapmayı ister ve dener. Duruma göre kural çiğneyecek raddeye gelebilir, fakat elinden geldiğince rasyonel kişiliğini elinden bırakmamaya gayret eder. Eğer yanında bir arkadaşı varsa durum onun için daha rahattır, fakat kendi başına kalır ve düşüncelerini dizginleyecek bir "iskele" bulamazsa, depresif bir hal alabilir. Bu durum kılıcı elde etmek dışında yapacağı herşeyin performansını düşürse de, kılıca ulaşma konusunda yapacaklarını etkilemez.

Özellikler
-

Efsanevi Yaratık
Garou | B - Rank | Kurt

Mod
Hagane


Image

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 10
Kondisyon: 5
Potansiyel: 6
Varlık: 2
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 4
[Çeviklik] Akrobasi: 4
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 4 (Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 2
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 5
[Zeka] İzcilik: 3

Teknikler
Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
D - Rank: Heisashiki
C - Rank: Jintei (Özel Geliştirme Mevcut)
  • Iori, haorisinin altından veya elinden çıkardığı yılanları bir kaç saldırı ile sınırlı olmadan, istediği kadar dışarıda tutabilmekte ve onları kontrol edebilmektedir. Yılanlar aktif kaldığı sürece az da olsa chakra yer.
  • Iori tekniği hazırlarken daha fazla chakra harcayarak yılanların boyutunu büyütebilir. Yılanların büyümüş boyutu bir insan göğsü kadar olacak şekildedir. Bu boyuttaki yılanların yapacağı ısırma hamleleri ufak boyuta göre daha fazla hasar verir ve Iori isterse ısırtmak yerine elini savurarak ezici hasarlar vermek için yılanları bir çekiç gibi kullanabilir.

    Iori fazla chakra verirse yılanlar büyük boyutunda, vermezse normal boyutunda çıkarlar. Arası yoktur, yani Iori boyutları chakra oranını değiştirerek kontrol edemez. Ayrıca, büyük çıkan yılanlar mutlaka Iori'nin ellerinden dönüşerek çıkmalıdır. Tekniğin orjinalindeki gibi haori veya benzeri bir cübbemsi giysinin altından çıkamazlar.
  • Jintei ile oluşturulan yılanlar aktifken Iori ani bir chakra salınımı yaparak yılanların pullarını dışarıya doğru kaldırabilir. Bu pullar serttir ve kesici hasar verirler. Genelde yılanlar savrularak yapılacak olan saldırılarda isabet ettiği yerleri çizerler ve kazırlar. Eğer birileri ile temas halindeyken açılırsa ete batarlar. Eğer yılanlar büyük olarak oluşturulmuşsa pulların boyutu da büyüyeceğinden tekniğin hasar kapasitesi de artar.

    Ani bir şekilde aktif edilir ancak bir kaç saniye sonra pullar geri kapanır. Tekrar açılmak isteniyor ise tekrar chakra verilmelidir. Her saldırıda ani chakra harcanması, tekniğin tekrar tekrar kullanılmasında Iori'yi standart bir C - Rank tekniğe göre daha fazla yorar. Eğer yılanların boyutu büyük olacak şekilde yılanlar kullanılırsa chakra kullanımı da artar.
C - Rank: Mizurappa
B - Rank: Suijinheki
A - Rank: Bousen no Jutsu

C - Rank: Hagane - Genbuki
C - Rank: Hagane - Hankai



Taijutsu
Shigure | A - Rank
Shigure | Hadan

Ninja Ekipman Ustalığı | C - Rank

Genjutsu
-
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

Dükkan Konusu

Özel Üretim Shinobi Ceketi ve Kemeri:
► Show Spoiler
Babasından Kalan Katana
► Show Spoiler
Cennet Küpeleri
► Show Spoiler
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts: 2811
Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by GM - Naruto » March 17th, 2019, 10:55 pm

Yurui'nin çıkışıyla birlikte kapıdaki eleman da onun peşine takılıyor, siz de arkalarından seğirtiyorsunuz biraz. Yol gösterdikleri yok. Ama siz peşlerine takılınca, az önce mesaj ileten adam dönüp bir bakıyor size. Garipser bakışları da yok, doğru yönde olduğunuzu az çok kestiriyorsunuz bu yüzden.

Merdivenler yine aynı özellikleri taşıyan bir koridora bağlanıyor. Üçer giriş. Ardından duvar kesiliyor, sağa ve sola birer koridor daha uzuyor. Uzunluk olarak aynı ve bu koridorlar da daha alta inen merdivenlere erişiyor. Bu yol ayrımının ötesine,yani tam karşınıza doğru, koridor aştığınız mesafe kadar daha ilerleyip, yine aşağıya inen merdivenlere bağlanıyor.

Yurui ve keltoşlar size basit bir "Kaybolun" komutu verdikten sonra sola sapıyor yol ayrımından, ardından o koridorun sonundaki merdivenlere ulaşıp gözden kayboluyorlar.

Geçerken gördüğünüz odalarda benzer şeyler var. Erzaklar, silahlar, birkaçında uyuyan insanları görüyorsunuz. Riaru'nun adamlarına benzer tipleri yok. Cübbesizler. Hatta shinobi denebilecek görüntüleri yok. İçlerinde çocuklarını arasına alıp uyuyan bir çift dahi yakalıyorsunuz.

Sağ tarafın nereye gittiğini bilmiyorsunuz, herhangi bir ses yok. Tam karşınızdaki doğrultunun da nereye gittiği hakkında bir fikriniz yok, sadece ara ara gelen çığlıkvari sesleri işitiyorsunuz o taraftan. Fazlasıyla derin noktalardan geldiğinden eminsiniz. Sol taraf ise Yurui'nin gittiği mevkii. Sadece o ve diğer ikilinin adım seslerinin yansımalarını işitiyorsunuz.

Aydınlatma üst kattaki gibi sabit. Fakat bu kat dört koridoru da kapsadığı için biraz daha aydınlık ortam. Dört koridoru birleştiren orta noktada duruyorsunuz. Arkanızdaki altı odanın içini gördünüz ancak kalan üç koridorda bulunan odaların neler içerdiği hakkında fikriniz yok.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Tsujihara Iori
Posts: 154
Joined: August 30th, 2018, 10:53 pm

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by Tsujihara Iori » March 21st, 2019, 12:30 am

Elemanları takip etmeye başladık bir dört yol ağzına gelene kadar. Oraya vardığımızda, Yurui'nin itici bir el hareketinden sonra sola sapıp gitmelerini izledik. Ardından ise, üçümüz kalmıştık burada.

Geçtiğimiz koridorlarda gördüğümüz şeyler benzerdi. Erzaklar ve silahların olduğu odaların amaçları belliydi. İnsanların uyuduğu bir kaç meskene de denk gelmiştik ve bu meskenlerde sadece milisvari tipleri değil, aileler de görmüştük. Belki de önemli kişilerin korunmaları gereken selefleriydi. Belki de köyde yer kalmamıştı ve mecburen burada konaklamak zorunda kalan insanlardı. Esir görünmüyorlardı, ellerini kollarını sallayıp gidebilecek kadar özgür uyuyorlardı bir kaç tanesi. Çok fazla kafamı takmadım onlara.

Kafamı taktığım tek şey, Yurui'nin gittiği yöndü. Shinji'ye ulaşmak istiyorsam bu yönü dikkatlice zihnime kazımalıydım. Ardından arkamı döndüm ve Susumu ile Yutaka'ya baktım.

Lafımı edememiştim adamlardan seri ayrılınca. Bizi onların götürmesini bekliyordum ancak öyle bir durum olmamıştı. Yılanın göbeğinin ortasındaydık resmen ve hızlı hareket etmemiz gerekiyordu. Bu durumu avantaj olarak kullanmalıydık. Bir şey demeden önce çığlıkların geldiği yöne doğru kafamı çevirdim. Yutaka'ya doğru, kısık bir sesle konuştum; "Bir şeyler sezebiliyor musun o yönde? Sanırım paket orada." O odaklanırken Susumu'ya döndüm. "Hücrelerin olduğu yere gittiğimizde etrafı iyice incele. Birilerini saf dışı bırakmak için seri hareket etmemiz gerekebilir ancak öncelik Kizashi'nin hayatta kalması. Eğer bizim başımızın çaresine bakabileceğimizi düşündüğün bir an olursa tereddüt etmeden Kizashi'ye medikal yardım uygulamaya geç direkt."

Ardından Yutaka'ya baktım istekli gözler ile. Onun bir yön seçmesini istiyordum aslında, zira sensör olan oydu. Bilirkişiliğin üzerinde oluşturduğu stresi sevmediğini algılayabiliyordum ancak şu anda öngörülerden fazlasına ihtiyacımız vardı. Çığlıklar her ne kadar bize bilimsel birer kanıt gibi görünse de emin olamazdık. Yutaka'dan gelecek bir yön tayini, daha olumlu bir sonuç verecekti. Hem de eğer yakındaysa, bu mesafeden sezgilerinin daha açık olmasını bekliyordum. Gerçi, bu çok da mantıklı bir çıkarım değildi, sensör bilgim 0'a yakındı. Yine de, pozitif düşünmek gerekirdi, değil mi?
Künye
İsim: Tsujihara Iori
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C - Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 170.000 Ryo
Prestij: 2
Ün: 34
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Efsane Olmak!
Iori, babası gibi dillerden düşmeyen hikayelere sahip olmak istemektedir fakat bunu yaparken kesinlikle doğru yoldan sapmamayı kendine bir kural olarak koymuştur. Aktif olarak ona ün getirecek şeylerin peşinde koşmak yerine, başa çıkılması zor bir durum karşısında kendini kanıtlamak ister. Bunu başarırken köyüne de tamamen sadık kalacaktır.

Komplikasyon
Babasının Kılıcı
Babasının kılıcına karşı ruhsal bir bağ hissetmektedir. O kılıç hiç tanışmadığı babasına açılan bir kapıdır ve onu sürekli yanında taşır, kullanmaktan çekilmez. Bakımını sürekli yaptırır, aksatmaz. Kılıç yanından bir an bile ayrılırsa, tedirgin olmaya başlar.

Kılıcı onun rızası dışında elinden alınırsa, onu geri almak birinci önceliği haline gelir. Bunun için görevini terk etmeyebilir ancak elinden gelen her şeyi sınırlar dahilinde yapmayı ister ve dener. Duruma göre kural çiğneyecek raddeye gelebilir, fakat elinden geldiğince rasyonel kişiliğini elinden bırakmamaya gayret eder. Eğer yanında bir arkadaşı varsa durum onun için daha rahattır, fakat kendi başına kalır ve düşüncelerini dizginleyecek bir "iskele" bulamazsa, depresif bir hal alabilir. Bu durum kılıcı elde etmek dışında yapacağı herşeyin performansını düşürse de, kılıca ulaşma konusunda yapacaklarını etkilemez.

Özellikler
-

Efsanevi Yaratık
Garou | B - Rank | Kurt

Mod
Hagane


Image

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 10
Kondisyon: 5
Potansiyel: 6
Varlık: 2
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 4
[Çeviklik] Akrobasi: 4
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 4 (Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 2
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 5
[Zeka] İzcilik: 3

Teknikler
Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
D - Rank: Heisashiki
C - Rank: Jintei (Özel Geliştirme Mevcut)
  • Iori, haorisinin altından veya elinden çıkardığı yılanları bir kaç saldırı ile sınırlı olmadan, istediği kadar dışarıda tutabilmekte ve onları kontrol edebilmektedir. Yılanlar aktif kaldığı sürece az da olsa chakra yer.
  • Iori tekniği hazırlarken daha fazla chakra harcayarak yılanların boyutunu büyütebilir. Yılanların büyümüş boyutu bir insan göğsü kadar olacak şekildedir. Bu boyuttaki yılanların yapacağı ısırma hamleleri ufak boyuta göre daha fazla hasar verir ve Iori isterse ısırtmak yerine elini savurarak ezici hasarlar vermek için yılanları bir çekiç gibi kullanabilir.

    Iori fazla chakra verirse yılanlar büyük boyutunda, vermezse normal boyutunda çıkarlar. Arası yoktur, yani Iori boyutları chakra oranını değiştirerek kontrol edemez. Ayrıca, büyük çıkan yılanlar mutlaka Iori'nin ellerinden dönüşerek çıkmalıdır. Tekniğin orjinalindeki gibi haori veya benzeri bir cübbemsi giysinin altından çıkamazlar.
  • Jintei ile oluşturulan yılanlar aktifken Iori ani bir chakra salınımı yaparak yılanların pullarını dışarıya doğru kaldırabilir. Bu pullar serttir ve kesici hasar verirler. Genelde yılanlar savrularak yapılacak olan saldırılarda isabet ettiği yerleri çizerler ve kazırlar. Eğer birileri ile temas halindeyken açılırsa ete batarlar. Eğer yılanlar büyük olarak oluşturulmuşsa pulların boyutu da büyüyeceğinden tekniğin hasar kapasitesi de artar.

    Ani bir şekilde aktif edilir ancak bir kaç saniye sonra pullar geri kapanır. Tekrar açılmak isteniyor ise tekrar chakra verilmelidir. Her saldırıda ani chakra harcanması, tekniğin tekrar tekrar kullanılmasında Iori'yi standart bir C - Rank tekniğe göre daha fazla yorar. Eğer yılanların boyutu büyük olacak şekilde yılanlar kullanılırsa chakra kullanımı da artar.
C - Rank: Mizurappa
B - Rank: Suijinheki
A - Rank: Bousen no Jutsu

C - Rank: Hagane - Genbuki
C - Rank: Hagane - Hankai



Taijutsu
Shigure | A - Rank
Shigure | Hadan

Ninja Ekipman Ustalığı | C - Rank

Genjutsu
-
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

Dükkan Konusu

Özel Üretim Shinobi Ceketi ve Kemeri:
► Show Spoiler
Babasından Kalan Katana
► Show Spoiler
Cennet Küpeleri
► Show Spoiler
User avatar
Kitamura Susumu
Kusagakure
Kusagakure
Posts: 273
Joined: August 31st, 2018, 1:49 am
Künye:

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by Kitamura Susumu » March 21st, 2019, 3:11 pm

Kaşlarımı iyice indirip somurtkan bir ifadeye büründüm. Halinden hoşnut olmayan, aksi, huysuz. Adamlar bir laf etmediğine göre doğru yolda olmalıydık, fakat aşağıda bizi neler karşılayacaktı, hala bir fikrim yoktu. Ya bizden daha becerikli shinobiler varsa, ya kılık değiştirmiş olduğumuzu hemen anlarlarsa? Ya, öldürdüğümüz adamları bulurlar da haber yerleşkeye gelirse? Şu indiğimiz kapaktan üstümüze üstümüze 20 kişinin inip koşturmaya başladığını hayal ettim. Öldürmezlerdi belki de, keltoroş öldürmeme emirleri olduğunu söylemişti. Fakat, ölmeyecek olsak bile hayal ettiğim sahne hiç de iç açıcı değildi. Kim bilir, neden bizi canlı istiyorlardı, ne nahoş planları vardı? Merak etsem de, öğrenmek için bir çaba sarfetmeyeceğim aşikardı.

Yurui'lerin gözden kayboluşunu izledim bir süre, onlar kendi koridorlarına sapmışken. Ardından, Iori'nin dediklerini dinledim ona bakmadan. Laf aralarında duyduğumu belirtircesine kafamı sallıyordum, gözlerimle etrafı iyice inceliyorken. Çığlık seslerinin gelmediği, Yurui'lerin sapmadığı son koridoru incelemek istiyordum. Hızlıca yapacaktım bunu, boşta kalan koridora ilerleyecek ve öylesine bir etrafa bakacaktım, odalara, odalar içindeki insanlara. Ailelerin bir shinobi yerleşkesinde ne işi olduğuna anlam verememiştim fakat bir önemi yoktu benim için. Bir çok sebebi olabilirdi ve bu sebepleri inceleyecek vaktim yoktu. Yine de bu katta, aşağıda dönebilecek olaylardan nasiplenmeyi haketmeyecek bir çocuğun olduğunu zihnimde bir köşeye attım. Odalara göz atışım sonlandıktan sonra merdivenden bir iki basmak inmeyi planlıyordum. Aşağıda neler olduğunu bilmek fayda sağlayabilir, olası bir kaçış rotası çizmemizi sağlayabilirdi. Aşağıda birileri yoksa iyice bir inebilirim belki, fakat boş bir alan değilse, birileri varsa kesinlikle inmeyeceğim. Gereksiz yere kendimi gösterip dikkat çekmenin bir manası yok.

İşim bittikten sonra bizimkilerin yanına geri dönüp, önemli bir bilgi varsa iletecektim. Aşağıda neler olduğuyla alakalı, falan. Ardından, Yutaka da Iori'nin dediği gibi çığlıkların geldiği yöne inmek istiyorsa, artık oraya paketlenecektim beraberlerinde. "Çılgın atmıyoruz. Az kişilerse, olabildiğince sessizce hallediyoruz." diye mırıldanacaktım ilerlerken. Aşağı indiğimizde Iori'nin istediği gibi etrafı inceleyeceğim elbette. Bizimkiler dalmaya başlamadan da karışmayacaktım bir şeylere fakat, geride durmaya özen gösterecektim. Bilerek geride duruyorum ki, olaylar başladığında tekrar Jubaku Satsu ile birilerini yakalayabileyim ve takım arkadaşlarıma alan yaratabileyim. Tüm bunların yanında, Kizashi'nin hemen alt katımızda olduğunu düşünmesem de, düşük bir ihtimalle kendisini gördüğüm anda yardımına koşma planım da var. Fakat bu, Iori ve Yutaka'nın alanı kontrol altına aldığından emin olmadığım sürece lönk diye yapacağım bir şey değil.
Image
Künye
İsim: Kitamura Susumu
Yaş: 22
Cinsiyet: Errkek
Boy: 173
Kilo: 50
Element: Raiton
Köy: Kusagakure
Seviye: B - Rank
Rütbe: Tokubetsu Jounin
Nam: Karanlık

Puanlar
GP: 0
VP: 25
PP: 3


Linkler
Karakter Kartı
Gelişim
Dükkan
Teknik Geliştirme
Teknik Yaratma
Mod Yaratımı
Efsanevi Yaratık Kaydı

Profil
Güç: C - Rank
Çeviklik: C - Rank
Potansiyel: C - Rank
Kondisyon: D - Rank
Zihin: B - Rank
Varlık: C - Rank

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: F
[Çeviklik] El Hassasiyeti: F
[Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: F
[Potansiyel] Ninshuu: F
[Varlık] Aldatma: F
[Varlık] Empati: F
[Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: F
[Zeka] İzcilik: F
[Zeka] Bilim: F


Teknikler
Genjutsu: Rakumei no Jutsu, D Rank
Genjutsu: Teishi no Jutsu, C Rank
Genjutsu: Jubaku Satsu, B Rank
Genjutsu: Shibou no Jutsu, B Rank
Genjutsu: Magen: Bunshin, B Rank
Genjutsu: Omotsuki, A Rank
Ninjutsu: Ninpou, Shunshin, D Rank
Ninjutsu: Raiton, Ikazuchi no Kiba, C Rank
Ninjutsu: Raiton, Raijin no Tate, B Rank

Stiller ve Kabiliyetler
Stil: Ayatsu, D Rank
Stil: Musatsu, C Rank
Kabiliyet: J Kesiş (Musatsu, C Rank)
Kabiliyet: Çift silah Kullanımı (Musatsu, C Rank)

Yönelimler
Iryou-nin, A Rank

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Cennet Küpeleri. Iori'den hatıra.
Medikal At Arabası
Tantou


Özellikler
-
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts: 2811
Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by GM - Naruto » March 27th, 2019, 11:02 pm

Iori'nin konuşması sonrasında Yutaka sanki uykudan uyanmış gibi sizi izliyor, ufak bir 'Ha?' ifadesi salıyor sessizce. Kafasını hafif silkeliyor, gözlerini kapatarak odaklanıyor. Iori ona yönelttiği cümleleri esnasında Yutaka'nın, daha doğrusu ergen bıyıklının suratında hafif bir korku ifadesi yakalıyor. Odağını arttırmasıyla birlikte en azından şimdilik kayboluyor bu ifade.

Susumu ise sağ koridora yönleniyor. Üçerden duvarlara dağılmış karşılıklı altı kapı. Erzak depoları, uyuyan insanlar, birinde sadece masa ve dört sandalye görüyor. Koridorun uzandığı alt katın merdivenlerinin dibindeki iki oda ise, şimdiye dek gördüklerinizden farklı. Yurui ile karşılaştığınız odanın içi ile aynı. Yerdeki minderlerde, yine neredeyse birbirinin kopyası toplam on bir kişi buluyor odalarda. Odanın ortasında yanan bir gaz lambası, her birinin gözleri kapalı, meditasyon konumundalar. Susumu bu odaları geçerek, aşağıya inen merdivenlerin birkaçını iniyor. Ardından net bir konuşma ile kesiliyor adımları. İki erkek, merdivenlerin ulaşacağı koridorun ilerlerinde, kısık sesle birşeyler konuşuyor. Ancak ses baya yankılanmakta.

"Ryosei nerede olduğunu öğrenmiş. Dört gün önce ekibi alıp gitti direk."

"Çimenler bize dalarken onların topraklarına operasyon düzenlemek de... Eh."

"Öyle. Ama değer. Kusa'nın avcı köpeği elimizde. Veliahtın kardeşinin katilini de ayıklayınca... En azından arkamızı kollamak zorunda kalmayacağız."


Konuşma içten bir kahkaha ile bölünüyor, ardından sana doğru yaklaşan adım sesleri ismini tam duyamadığın bir hatunun ne kadar taş olduğu gibi mevzularla süsleniyor. Merdivenin üstündeki tavan da zemine doğru eğikleştiği için net bir görüş açın olmuyor. Aynı şekilde koridorda biri varsa, seni gizliyor bu durum. Geri dönüyorsun.

Yutaka odağına başladığı andan yaklaşık on beş saniye sonra aralıyor gözlerini. “Sönük.” diyor sadece. Nefesleniyor. “Bir mahkum için uygun. Ama yalnız değil.” Çok net konuşmuyor Yutaka. Iori, onun suratında yine garip bir ifade yakalıyor. Boğuluyor gibi. Tavana bakıyor, duvarlara bakıyor. En sonunda önündeki koridora odaklanabiliyor. Sizden önce o atılıyor o tarafa doğru.

Koridoru aşıyor, aşağıya inen merdivenleri kullanıyorsunuz. Uzunluk olarak diğer merdivenlerin iki katı. Yerin fazlasıyla altına girdiğinizi biliyorsunuz. Nefes almak biraz güçleşiyor. Merdiven, sonu net olarak gözükmeyen bir koridora bağlanıyor. Üst katlara nazaran daha loş bir ortam. Ve üst katların duvarları, odaları tamamen yapay iken burada doğal bir yapının içinde bulunduğunuzu hissediyorsunuz. Duvarlar pürüzlü, yeri geldiğinde çıkrıklı taşlarla kaplı. İlerlerken bazen eğilmenizi, bazen sırtınızı duvara yaslayıp yan gitmenizi gerektiriyor. Bu nedenle sağa sola yerleştirilmiş birkaç ışık sağlıklı bir şekilde yayılamıyor.

Karanlığa eş olarak sesler de artıyor. Çığlıklar, acılı iniltilerle sonlanıyor. Devamında yalvaran birinin sesini işitiyorsunuz. Bir erkek. Sesi her konuştuğunda çatallaşıyor. birkaç saniye sonra tekrar bir çığlık atmak durumunda kalıyor. Arkaplanda ise net olarak duyulan bir 'şıp şıp' efekti. Devam ediyorsunuz, koridor sola kıvrılıyor.

Sola dönüp birleştiği yer birebir bir mağara girişi. Giriş demir parmaklıklarla kapatılmış. Kapının hemen yanında duran siyah cübbeli eleman sizi görünce önce bir şaşırıyor, ardından aralıyor kapıyı. Yarı uyur vaziyette, girişin iç kısmında. Elindeki birşeyleri kemiriyor.

Giriş büyükçe bir alana açılıyor. Sınırı oluşturan duvarları görmek mümkün değil, kêza üst kısım da koca bir karanlıktan ibaret. Zemine dizilmiş mumlar adeta bir yol oluşturuyor. Bu yol düz ilerleyip hafifçe sağa, ardından sola kırarak dümdüz, yaklaşık 25 metre ilerliyor. Dümdüz ilerlediği kısımda, yolun iki tarafında büyükçe iki kafes görüyorsunuz. Soldaki boş. Sağdakinde kolları zincirle iki yana açılmış, vücudundan kanlar akan diz çökmüş bir adamı görüyorsunuz. Hemen önünde vücudunun büyük kısmı sargılarla kaplanmış, ince, cılız bir adam durmakta. Suratını göremiyorsunuz, kafasının üst kısmına geçmiş yarım kurukafa şeklinde bir maske var. Kolları bağlı adam tekrar çığlık atmaya yeltenirken, sargılı adam elindeki nesneyi yavaşça adamın boğazına batırıyor. Çığlık yavaşça kesilirken, sargılı adamın adeta orgazm olmuş gibi titrediğini görüyorsunuz. Ufak bir iniltiyle de süslüyor bunu. Iori hücrenin zeminine baktığında parlayan kanı görebiliyor. Adamdan dökülenden ziyade, kasıtlı olarak yayılmış gibi. Hatta birşeyler çizilmiş. Uzaktan seçmek net değil.

Yol bu iki hücrenin arasından geçtikten sonra diğerleri ile aynı boyuttaki bir hücrenin tam önünde sonlanıyor. Hücrenin içinde başı öne eğik, kolları iki yana açılmış biri daha var. Kollarını saran zincir, el bileğinden dolanarak her parmağını ayrı ayrı sarıyor, ardından hücrenin demir parmaklıklarına doğru uzanıyor. Dikkatli baktığınızda, zeminde başka bir zincir örüntüsünü görüyorsunuz. Parmaklıklardan ayak bileklerine. Bu adamın hemen arkasında, ayakta dikilen bir cübbeli bulunmakta. Tek eli mühür pozisyonunda, diğer eli ise adamın kafasını kavramış. “Kizashi” diyor Yutaka bir fısıltıyla.

Yutaka'nın Kizashi olduğunu düşündüğü kişinin bulunduğu hücrenin sağ arka çaprazında sönük bir ateş var. Çevresinde oturan iki kişiyi görüyorsunuz. Bunun dışında ışığın ulaşmadığı her yer zifiri karanlık. Ne duvar görebiliyorsunuz ne tavan.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
User avatar
Kitamura Susumu
Kusagakure
Kusagakure
Posts: 273
Joined: August 31st, 2018, 1:49 am
Künye:

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by Kitamura Susumu » March 29th, 2019, 12:20 am

Yutaka'nın tekrar aşıktan hallice tavırlara bürünmesiyle Iori'ye imalı bir bakış attım. Dillendirmediğim bir göte gelmeyelim bakışıydı bu, artık ne işe yarayacaktıysa. Bakışlarımı kıza yönelttim, konsantre olmuş ve etrafı hissetmeye başlamıştı. Burada dikilmemin bir alemi yoktu onu beklerken. Bu yüzden kendimi diğer koridora sepetledim. İlgimi çeken çok değişik bir şeyler yoktu, kendilerini meditasyona bırakmış bir sürü keltoroş dışında. İlgimi merdivenlerin daha çok çekmesine izin verdim bu yüzden ve dedikoducu tipler misali odağımı aşağıda konuşan elemanlara yönelttim. Birileri, bizim topraklara dadanıyordu yine. Hem de biz onlara savaş açmış, basbaya da içlerine girmişken. Bir de, bir veliahttan ve onun kardeşinden söz ediliyordu. Ah bir de bu kardeşin katilinden.

Duyduklarımı işleme sokacak bir süre tanımadım kendime burada, basamaklarda dururken. Ayak seslerinin bana iyice yanaşıyor olması takıma geri dönmem gerektiğini hatırlatmıştı bana. Düşünme faslını, koridoru geçerkene sakladım. Operasyon, ne hakkındaydı acaba? Elbette köyü, kasabaları boş bırakacak kadar adam yığmamışlardır savaşa ancak, ya fırsat bu fırsat deyip geride bıraktığımız insanlara zarar vereceklerse? Gyaku, Aisu, Mitsuo... Aklıma gelen bütün daşşaklı rütbeliler savaştaysa şu an köyü kim koruyacak? Acele etmeliyiz. Belki hızlıca işimizi halledip köye dönebilirsek bu sefer bir şeyleri kurtarma şansına erişebiliriz. Belki, operasyon böyle düşündüğüm gibi bir şey bile değildir ancak, yine olan biteni elim kolum bağlı bir şekilde izlemek istemiyorum. Bu sefer, bir şeyler yapabilmek, birilerini uyarabilmek istiyorum. Çok mu şey istiyorum?

"Acele etmeliyiz." dedim bizimkilere. Sesimi iyice alçalttım, özellikle Iori'ye "Bir... Operasyon lafı duydum. Çimen'e." dedim mırıldana mırıldana. Ardından rotayı Yutaka'ya bırakıp, takibe başladım. Çığlıkların geldiği yönde, kızın sıkıntı çeken ifadesini düşünür bir şekilde ilermeye başladım. Belki de artık derdini sormalıydım. Belki, şu an işkence gören Kizashi'ye yoğunlaşması kızı yoran bir şeydi. Belki de fazla masum düşünüyordum ve bir bit yeniği vardı. Bilemiyordum. Yardım edebileceğim bir şey miydi, şu ana kadar sıkıntı çıkarmamış olsa bile görevin gidişatını bozar mıydı bu halleri? Belki de hovarda takılmadığına şükretmem ve göz ardı etmem gerekliydi.

Bir gardiyanı sıkıntısız bir şekilde geçerek iyice aşağılardaki bir mağaranın girişine ulaştık. Doğal bir yapıyı kendi elleriyle faydalı bir hale çevirmişler, bir de girişine parmaklık vurmuşlar. Merak ettim açıkçası, Amegakure kulelerinin hepsi böyle birer mağaraya mı çatılık ediyordu? Mağara girişi dipsiz bucaksız bir kovuğa çıkarmıştı bizi. Mumlarla loş bir şekilde aydınlatılmış, sınırları görünmeyen bir alan. Bir zindana yakışır bir hali olduğu kesindi buranın. Birazdan burada oluşacak hengameyi düşündükçe de, atmosfer iyice heyecanlandırıyordu beni. Henüz bir yerlere ilerlememiş ve etrafımızda kimse yokken Yutaka'ya döndüm. "Bir sorunun var mı? Yukarıda biraz sıkıntılı gördüm seni." diye mırıldanarak sordum. Neden bilmiyorum, kızın bu tavırlarına yönelik bir çaba içerisine girişeceksem şimdi tam sırasıymış gibi gelmişti. Kızın cevabından sonra ortalığı incelemeye ve olası senaryoları tahmin etmeye başladım. Az önce önümüzde bir infaz mı gerçekleşmişti? Yoksa bana mı öyle geldi? Yani, genelde insanların boynuna bir şey sokunca ölürler hani ya falan. Güzel mekana gelmişiz, belli. Acı çektirirken kendinden geçen tipler, kafesler, karanlık...

Yutaka'nın fısıltısıyla yolun tam sonundaki son kafese iyice odaklandım. Kizashi, büyük ihtimalle bu kafesteydi ve kızın yukarıda da dediği gibi, yalnız değildi. Kafasını tutan bir eleman ona arkadaşlık da ediyor, muhtemelen anıları arasında dolanıyordu. Kizashi'nin zihniyle uğraştığına dair bir inanç kabardı içerimde bir yerlerde. Ufak da bir plan yeşermeye başladı kafamda. "Gelin bakalım." diye Yutaka'dan takımı yönlendiren adam rolünü çaldım hemencecik. Boşalmakla meşgul maskeli beyefendiyi görmezden geldim olduğunca ve direkt olarak karşı kafese yöneldim normal bir şekilde. Amacım, Kizashi'nin kafasını tutan elemanla diyaloga girmekti. Konuşulacak mesafeye geldiğimde "Yurui-sama seni çağırıyor. Shinji-sama ile toplantı odasındalar, öğrendiğin bir şey varsa eğer duymak istiyorlarmış." diyeceğim. "Bir de bu salaklar bu geceyi burada geçirecekler, bu hayvanı net görebilecekleri bir şekilde. Kaçmaya çalıştılar cepheye." diye de ekleyeceğim. Yazı-tura meselesiydi bir nevi aldığım risk. Tutarsa ne ala, olaylar Kizashi'yi tutan birileri olmadan dönmeye başlayacaktı. Tutmaz da adam şüphelenirse de, sıkıntı yoktu zaten. Buraya indiğimizde birileriyle dövüşmeye başlayacağımızın bilincindeydim dakikalardır.

Olayları başlatan hamleleri Yutaka ve Iori'den bekleyecektim tüm bu mevzuulardan sonra. Muhtemelen odağımı, Iori'yi desteklemek konusuna yoğunlaştıracağım. Onun saldırdıklarını arkasından Jubaku Satsu ile yakalamayı deneyeceğim. Ancak, Yutaka'nın durumuna göre eğer ona daha fazla faydam dokunacak gibiyse, odağımı ona da yöneltebilirim. Şu an için aktif bir şekilde dövüşmeyi planlamıyorum, amacım olabildiğince geride durup genjutsu ile takıma yardım etmek.
Image
Künye
İsim: Kitamura Susumu
Yaş: 22
Cinsiyet: Errkek
Boy: 173
Kilo: 50
Element: Raiton
Köy: Kusagakure
Seviye: B - Rank
Rütbe: Tokubetsu Jounin
Nam: Karanlık

Puanlar
GP: 0
VP: 25
PP: 3


Linkler
Karakter Kartı
Gelişim
Dükkan
Teknik Geliştirme
Teknik Yaratma
Mod Yaratımı
Efsanevi Yaratık Kaydı

Profil
Güç: C - Rank
Çeviklik: C - Rank
Potansiyel: C - Rank
Kondisyon: D - Rank
Zihin: B - Rank
Varlık: C - Rank

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: F
[Çeviklik] Akrobasi: F
[Çeviklik] El Hassasiyeti: F
[Çeviklik] Saklanma: F
[Kondisyon] Form: F
[Potansiyel] Ninshuu: F
[Varlık] Aldatma: F
[Varlık] Empati: F
[Varlık] Sosyalleşme: F
[Zeka] Farkındalık: F
[Zeka] İzcilik: F
[Zeka] Bilim: F


Teknikler
Genjutsu: Rakumei no Jutsu, D Rank
Genjutsu: Teishi no Jutsu, C Rank
Genjutsu: Jubaku Satsu, B Rank
Genjutsu: Shibou no Jutsu, B Rank
Genjutsu: Magen: Bunshin, B Rank
Genjutsu: Omotsuki, A Rank
Ninjutsu: Ninpou, Shunshin, D Rank
Ninjutsu: Raiton, Ikazuchi no Kiba, C Rank
Ninjutsu: Raiton, Raijin no Tate, B Rank

Stiller ve Kabiliyetler
Stil: Ayatsu, D Rank
Stil: Musatsu, C Rank
Kabiliyet: J Kesiş (Musatsu, C Rank)
Kabiliyet: Çift silah Kullanımı (Musatsu, C Rank)

Yönelimler
Iryou-nin, A Rank

Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar
Cennet Küpeleri. Iori'den hatıra.
Medikal At Arabası
Tantou


Özellikler
-
User avatar
Tsujihara Iori
Posts: 154
Joined: August 30th, 2018, 10:53 pm

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by Tsujihara Iori » March 29th, 2019, 5:46 pm

Susumu'nun acele etmemize yönelik emrinden sonra başımı onaylar bir şekilde salladım ve onu takip etmeye başladım. İlerleyişimiz bizi koridorlardan alıp bir mağara girişine doğru götürmüştü. İlerleyişimiz de aşağı yönlüydü, nefes almanın güçleşmesi ile hissetmeye başlamıştık bu durumu. Epey yerin dibinde bir yerlerdeydik. Bu kadar korunaklı bir yapının altında bulunmak kaçış planı yelpazemizi epey daraltıyordu. Risk katsayımızın giderek artması germeye başlamıştı beni, ancak aksi bir hareket alanımız da yok gibiydi.

Bu arada, Yutaka bizden daha da fazla boğuluyordu. Çevreye rastgele bakışlar atıyordu, anlamsız bir bakış silsilesiydi sanki bu. Bir şey demedim şimdilik, Susumu'nun ona yaklaşıp bir şeyler dediğini fark edince. Benim de üsteleyip sinir etmenin bir anlamı yoktu.

Bunlar olurken, parmaklıklarla kapatılmış bir mağara girişinden içeriye girdik ve karanlık, geniş bir alanla karşılaştık. O kadar genişti ki çevredeki mumlar civarda herhangi bir duvar aydınlatmıyordu. Sanki yokluğun ortasına gibiydik. Mum yakmaları da burasının epey bir geniş olduğunun bir göstergesiydi, en azından içeriye bir yerlerden hava giriyor olmalıydı. Yoksa çoktan boğulmuştuk veya içerisi dumanaltı olmuştu.

Tek ilginç şey ise bu durum değildi. İleride üç kafes görüyordum. Bir tanesinin başında bir çeşit ayin yapan bir tipleme mevcuttu. Sanırım olayın sonuna yetişmiştik ki, zaten kanlar içerisinde kalmış elleri zincirli mahkumun boğazını delişini izlemek zorunda kaldık.

Tam o anda şalterlerimden biri attı. Sıska ve bandajlarla sarılı herifi iyice süzdüm karanlığın arasından. Öldürdüğü adamın Kizashi olmadığını Yutaka'nın diğer kafesi işaret etmesi ile anlamıştım, ancak boş yere birisinin acı çektirilip öldürülmesi epey sinirlerimi bozmuştu. Sırtımdan aşağı bir elektrik dalgasının hareketi, karnımdan yukarı bir sıcak hava dalgasının yükselmesini tetikledi.

Nefret ve sinir dolmaya başladı düşüncelerime. Savaşta her şey mübah olabilirdi belki ancak birisini kurban etmek? Bu yeni bir alçaklık düzeyi olabilirdi. Neydi ki bunun amacı? Öğrenebildiğiniz herşeyi öğrendiyseniz ve onu salmak gibi bir niyetiniz yoksa, hayatına son vermek göze alınabilir bir şeydi. Ancak bir domuz misali kanını akıtmak için boğazını kesmek... Savaş ve kurallarından öte bir şeydi.

Sinirimi yuttum derin bir nefes vererek. Bu sırada, Susumu'nun Kizashi'nin kafasını tutmuş bir şeyler yapan adama yaklaşmasını izledim. Yalanlarını dinledikten sonra, mantıklı hareket etmem gerektiği tekrar zihnime çalındı. Elimi enseme götürdüm sanki kaşıyormuşçasına, ardından bir kaç adım yaklaştım sargılı ve kemik maskeli adama. Eğer Susumu'nun yalanını yemezse ve saldırmak için hazırlanırsa Kizashi'nin önündeki herif, aniden sırtımdaki kılıcı çekecek ve boynunu vuracaktım sargılı herifin. Bu sırada Yutaka ve Susumu da diğerlerini halledebilirdi. Arkada, sönük ateşin etrafındaki ikilinin savaşa katılması bir kaç saniye sürecek gibiydi. Bu da açıkçası bize açılış hamleleri için yeterli süreyi tanıyordu. İlk hamlelerden sonra onlara karşı ne yapacağımıza karar verebilirdik. Eğer becerebilirsem bu hayvanın boynunu vurduktan sonra onlara doğru koşturmaya başlayabilirdim mesela. Susumu ve Yutaka ile aralarına girer, perdelerdim. Bu olabilirdi, evet.

Ancak eğer herif yalanı yer ve çekip giderse, o zaman bir şey yapmayacaktım. Adamın usulca mekandan çıkmasını bekleyecektim. Herif mekanı terkedince, harekete geçebilirdim bandajlı herife karşı. Bundan önce tabii, diğer ikiliyi gözümle işaret edecektim Susumu ve Yutaka'ya. Mesajı alınca, sargılı adama doğru yönlenecek ve boynunu gövdesinden ayırmak için hızlı bir hamle yapacaktım.
Künye
İsim: Tsujihara Iori
Yaş: 18
Cinsiyet: Erkek
Element: Suiton
Seviye: C - Rank
Rütbe: Chuunin
Ryo: 170.000 Ryo
Prestij: 2
Ün: 34
Kullanılabilir GP: 0

Motivasyon
Efsane Olmak!
Iori, babası gibi dillerden düşmeyen hikayelere sahip olmak istemektedir fakat bunu yaparken kesinlikle doğru yoldan sapmamayı kendine bir kural olarak koymuştur. Aktif olarak ona ün getirecek şeylerin peşinde koşmak yerine, başa çıkılması zor bir durum karşısında kendini kanıtlamak ister. Bunu başarırken köyüne de tamamen sadık kalacaktır.

Komplikasyon
Babasının Kılıcı
Babasının kılıcına karşı ruhsal bir bağ hissetmektedir. O kılıç hiç tanışmadığı babasına açılan bir kapıdır ve onu sürekli yanında taşır, kullanmaktan çekilmez. Bakımını sürekli yaptırır, aksatmaz. Kılıç yanından bir an bile ayrılırsa, tedirgin olmaya başlar.

Kılıcı onun rızası dışında elinden alınırsa, onu geri almak birinci önceliği haline gelir. Bunun için görevini terk etmeyebilir ancak elinden gelen her şeyi sınırlar dahilinde yapmayı ister ve dener. Duruma göre kural çiğneyecek raddeye gelebilir, fakat elinden geldiğince rasyonel kişiliğini elinden bırakmamaya gayret eder. Eğer yanında bir arkadaşı varsa durum onun için daha rahattır, fakat kendi başına kalır ve düşüncelerini dizginleyecek bir "iskele" bulamazsa, depresif bir hal alabilir. Bu durum kılıcı elde etmek dışında yapacağı herşeyin performansını düşürse de, kılıca ulaşma konusunda yapacaklarını etkilemez.

Özellikler
-

Efsanevi Yaratık
Garou | B - Rank | Kurt

Mod
Hagane


Image

Profil
Güç: 5
Çeviklik: 10
Kondisyon: 5
Potansiyel: 6
Varlık: 2
Zeka: 4

Beceri Listesi
[Güç] Atletizm: 4
[Çeviklik] Akrobasi: 4
[Çeviklik] El Hassasiyeti: 1
[Çeviklik] Saklanma: 3
[Kondisyon] Form: 4 (Favori)
[Potansiyel] Ninshuu: 2
[Varlık] Aldatma: 1
[Varlık] Empati: 1
[Varlık] Sosyalleşme: 1
[Zeka] Tıp: 1
[Zeka] Farkındalık: 5
[Zeka] İzcilik: 3

Teknikler
Ninjutsu
D - Rank: Shunshin
D - Rank: Heisashiki
C - Rank: Jintei (Özel Geliştirme Mevcut)
  • Iori, haorisinin altından veya elinden çıkardığı yılanları bir kaç saldırı ile sınırlı olmadan, istediği kadar dışarıda tutabilmekte ve onları kontrol edebilmektedir. Yılanlar aktif kaldığı sürece az da olsa chakra yer.
  • Iori tekniği hazırlarken daha fazla chakra harcayarak yılanların boyutunu büyütebilir. Yılanların büyümüş boyutu bir insan göğsü kadar olacak şekildedir. Bu boyuttaki yılanların yapacağı ısırma hamleleri ufak boyuta göre daha fazla hasar verir ve Iori isterse ısırtmak yerine elini savurarak ezici hasarlar vermek için yılanları bir çekiç gibi kullanabilir.

    Iori fazla chakra verirse yılanlar büyük boyutunda, vermezse normal boyutunda çıkarlar. Arası yoktur, yani Iori boyutları chakra oranını değiştirerek kontrol edemez. Ayrıca, büyük çıkan yılanlar mutlaka Iori'nin ellerinden dönüşerek çıkmalıdır. Tekniğin orjinalindeki gibi haori veya benzeri bir cübbemsi giysinin altından çıkamazlar.
  • Jintei ile oluşturulan yılanlar aktifken Iori ani bir chakra salınımı yaparak yılanların pullarını dışarıya doğru kaldırabilir. Bu pullar serttir ve kesici hasar verirler. Genelde yılanlar savrularak yapılacak olan saldırılarda isabet ettiği yerleri çizerler ve kazırlar. Eğer birileri ile temas halindeyken açılırsa ete batarlar. Eğer yılanlar büyük olarak oluşturulmuşsa pulların boyutu da büyüyeceğinden tekniğin hasar kapasitesi de artar.

    Ani bir şekilde aktif edilir ancak bir kaç saniye sonra pullar geri kapanır. Tekrar açılmak isteniyor ise tekrar chakra verilmelidir. Her saldırıda ani chakra harcanması, tekniğin tekrar tekrar kullanılmasında Iori'yi standart bir C - Rank tekniğe göre daha fazla yorar. Eğer yılanların boyutu büyük olacak şekilde yılanlar kullanılırsa chakra kullanımı da artar.
C - Rank: Mizurappa
B - Rank: Suijinheki
A - Rank: Bousen no Jutsu

C - Rank: Hagane - Genbuki
C - Rank: Hagane - Hankai



Taijutsu
Shigure | A - Rank
Shigure | Hadan

Ninja Ekipman Ustalığı | C - Rank

Genjutsu
-
Karakterin Üzerinde Bulunan Ekipmanlar/Eşyalar

Dükkan Konusu

Özel Üretim Shinobi Ceketi ve Kemeri:
► Show Spoiler
Babasından Kalan Katana
► Show Spoiler
Cennet Küpeleri
► Show Spoiler
User avatar
GM - Naruto
Game Master
Game Master
Posts: 2811
Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm

Re: [Kusagakure - Operasyon] Kitamura Susumu & Tsujihara Iori

Post by GM - Naruto » April 14th, 2019, 9:13 pm

Susumu'nun sorusu sonrasında Yutaka'nın duvarlarda dönen bakışları toparlanıyor, kendisi de bir yerlerden çekilmişçesine bir kendine geliyor. Sorulan sorudan çok memnun olmadığı aşikar. Ama onun zihnini irdeleyen şeyin 'daha' rahatsız edici olduğunu da görebiliyor Susumu. “Kapalı alan.” diyor kestirip atmak için. Ardından verdiği cevabın doyurucu olmadığını düşünmüş olacak ki devam ediyor. “Kapana kısılmış fareden farkımız yok. Nefes bile alınmıyor.” Devam ediyor ilerleyişine. Gözlerini mağaranın gözükmeyen duvarlarına dikiyor, tepelere bakıyor. Ufak bir güneş ışığı yakalasa herşeyi bırakıp oraya atılacak gibi Yutaka.

Kafeslere yaklaşıyorsunuz. Susumu yalan rüzgarına devam ediyor ve sakince sıralıyor cümlelerini. Kizashi'ye yapışık adam gözlerini hafifçe aralıyor, dudakları arasından kısa bir fısıltı döküldüğüne şahitlik ediyor Susumu. Mühür pozisyonundaki eli biraz tereddütle de olsa serbest kalıyor bu esnada. Susumu'ya bakıyor. Kizashi'ye çeviriyor bakışlarını. Kizashi'nin kafası, adamın elini çekmesiyle beraber bir çuval gibi düşüyor öne. Onu dik tutan zincirler olmasa yere yığılacağının bilincindesiniz. Nefesleri hırıltılı. Çok 'canlılık' emaresi de göstermiyor.

Kizashi'nin kafasını kavramış adam Susumu'nun cümlelerinden sonra başını hafifçe çevirerek ateşin etrafında oturan elemanlara dönüyor. Bir onay beklediğini anlayabiliyorsunuz. Buradaki yetkilinin orada oturanlardan biri olduğu da bariz. İkiliden solda oturanı hafifçe ayağa kalkıp kafeslere doğru birkaç adım atıyor. "Yurui de millete efendi olmuş." Ellerini birbirine çarpıp birşeyler temizliyor bu esnada. Kizashi ile ilgilenen adam yönünü tamamen ateşin oraya vererek açıklıyor durumu. "Birşey öğrenemedim henüz. Kaç saat oldu ki zaten." diyor hüzünlü bir sesle. Birşey öğrenememiş olmasının bir cezası varmış gibi konuşuyor. "Neyse ne. Git durumu açıkla. Hiç değilse Toami-sama geldiğinde zayıflamış bir zihin üzerinde çalışacak." Kafesteki adam aldığı emir doğrultusunda, başı öne eğik geçip gidiyor yanınızdan. Yetkili beyefendi ise elini hafifçe kaldırarak boş kafesi gösteriyor Susumu'ya.

Iori: Susumu adamlarla konuşurken sargılıya birkaç adım yaklaşıyorsun. Adamın orgazm hali biraz yumuşuyor, sakinliyor. Hatta bulunduğu ortama da dönüş yapıyor. Eliyle kafasına geçmiş olan maskeyi indiriyor yavaşça ve sanki ona baktığını hissetmiş gibi, omzunun üstünden kısa bir bakış atıyor sana kafasını çevirerek. Sararmış, çürük dişleriyle ince bir gülümseme atmayı da ihmal etmiyor. Kizashi'nin kafasını kavramış eleman yanınızdan geçip giderken buradan tamamen ayrılmasını bekliyorsun.

Adamın ayak sesleri mağara boşluğu içinde bir yerlere çarpıyor, geri dönüyor ve hoş bir eko yaratıyor kulaklarınızda. Ses üzerinden bir varsayımda bulunursanız giriş kapısı hariç size en yakın duvarın en az 100 metre uzaklıkta olduğunu çözebiliyorsunuz. Aynı zamanda sesin yankısı kadar, boğulduğu, dipsiz bir yerde yok olduğu yönler de bulunmakta. Tavan hakkında bir fikriniz yok ancak zeminin çok uç noktalara devam eden boşluklara sahip olduğunu anlayabiliyorsunuz. Mumlarla aydınlatılan yollar belki de hayatta kalmanın anahtarı bu bölgede.

Adam mağara çıkışına yaklaştığında, Kizashi'nin kafası hafifçe doğruluyor. Şişmiş, açamadığı sol gözü ve kısık sağ gözü ile direk Susumu'ya kilitleniyor. Aldığı nefesler derinleşirken suratına canlılığın aktığını görebiliyorsunuz. Ufak bir mırıltı salıyor çevreye. 'Dokuz kalp atışı.' Boğazına birşeyler yapışıyor, derin bir öksürükle koca bir kanı tükürüyor. Maskelinin, ateşin çevresinde oturanların bakışları Kizashi'ye dönüyor. 'Günah topraklarından, güneşin ulakları geliyor.' Canlılık Kizashi'ye nasıl hızla nüfuz ettiyse, aynı şekilde çekilip gidiyor. Son bir cümle daha sıkıştırıyor araya. 'Vermeye geliyor garabetleri.' Hırıltılı nefesi sonlanırken bakışlar bu sefer, az önce Kizashi'nin odaklandığı Susumu'ya dönüyor. Direktifler veren eleman ateşten birkaç adım uzaklaşırken kol yenindeki birşeylere sarılıyor. Sargılı eleman, az önce kurbanının boğazına sapladığı nesneyi çekip alıyor. Ortamdaki gerginliği okuyabiliyorsunuz. Metal kapının kapanma sesi büyük bir şiddetle yankılanıyor çevrede. Bu, sizin başlangıç noktanız oluyor.

Iori: Metal parmaklıkların sesi kulağına ulaştığı anda direktiflerini veriyor ve harekete geçiyorsun. Sargılı eleman Susumu'ya kilitendiği için kısmi olarak görüş açısında oluyorsun. Saldırını karşılamak için fırsat yakalıyor bu sebeple. Adam hafifçe geriye doğru eğilirken refleksif olarak sağ kolunu, kılıcın önüne siper ediyor. Sargılının sağ kolunu dirsekten itibaren, ince ve net bir kesik ile yerinden söküp alıyorsun. Boğazını kurtaran adam geriye doğru kazandığı ivme ile 5-6 adım atıyor.

Yaptığın savurma hamlesi tamamlandığı anda, kopan kola rağmen birşeylerin yolunda gitmediğini seziyorsun. Kopan kola, fışkıran kanlara rağmen herhangi bir çığlık yok. Acı emaresi yok. Maskenin altında, o iğrenç gülüş devam ediyor. Kılıcını savurmayı durdurduğun anda ise, dengesini sağlayan adam harekete geçiyor. İki koca adım atıyor ve yerden çok fazla yükselmeden üzerine sıçrıyor. Bir saldırıdan ziyade, yana dönerek omzuyla bir darbe indirmeye çalışıyor. Aradaki mesafe yaklaşık 3-4 metre.

Susumu: Iori'den gerekli direktifi alıyor, ateşin oradaki yetkili elemana dönüyorsun. Senin aksine o çoktan birşeylerin farkındalığına varmış gibi. Kol yeninde birşeyleri kurcaladığını net bir şekilde görüyorsun. Metal kapı sesi çarptığı anda sanki herkes bunu beklermiş gibi harekete geçiyor.

İlk yakaladığın hareket bir adım arkandaki Yutaka'dan oluyor. Ses henüz kulaklarınıza ulaştığında anlık olarak gözden kayboluyor Yutaka. Bunu görmekten ziyade sırtına çarpan hafif rüzgar ve uzaklaşan chakrasından anlayabiliyorsun. Iori'nin hareketlendiğinin de farkındasın ancak durum, kendini savunman gereken bir şekle evriliyor.

Ayakta, kafeslere daha yakın olan yetkili adam kol yeninden çektiği kunaiyi parmakları arasında bir tur döndürerek kavrıyor ve direk olarak sana doğru koşuyor. Onun birkaç adım arkasında, ateşin yanında oturan eleman ise el mühürlerine başlayarak doğruluyor yerinden. Odağında olduğunun farkındasın.

Kunaisi ile koşan eleman düz bir koşu yapmıyor. Karanlık zeminde oval bir yol çiziyor kendine. Aranızdaki mesafe yaklaşık 7 metre olmasına rağmen yürüdüğü zemini göremediğin için ne çeşit bir rota çizeceğinden emin değilsin.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
Locked

Return to “Role Play Arşivleri”