[1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
- Kotegawa Chisa
- Ishigakure
- Posts: 435
- Joined: August 31st, 2018, 1:59 am
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Hissettiğim ani chakra boşalmasıyla birlikte derin bir nefes verdim. Bu kadar büyük ölçekli bir jutsuyu modumla birlikte kullanmak beni zorladı fakat hala dövüşebilecek durumdayım.
Zukkou'nun bitimiyle birlikte bize yakın noktada bulunan Butsuo'ya Hızlı Adımlar tekniğini kullanarak ona yaklaşmayı ve göğsüne çaprazlama derin bir kesik açmayı planlıyorum. Modum hala açık olduğundan ötürü herhangi bir fiziksel zarar görmeyecektir. Her ne kadar kendi köyümden bir shinobiye katanamı doğrultmak istemiyor olsam da mümkün olduğunca hızlı bir şekilde Butsuo-san'ın diskalifiye olmasını sağlamalıyım.
Daha önce modumla birlikte hiç denemedim fakat saldırırken katanama chakra göndermeyi planlıyorum. Belki de bu sayede daha fazla hasar vermeyi sağlayabilirim.
Zukkou'nun bitimiyle birlikte bize yakın noktada bulunan Butsuo'ya Hızlı Adımlar tekniğini kullanarak ona yaklaşmayı ve göğsüne çaprazlama derin bir kesik açmayı planlıyorum. Modum hala açık olduğundan ötürü herhangi bir fiziksel zarar görmeyecektir. Her ne kadar kendi köyümden bir shinobiye katanamı doğrultmak istemiyor olsam da mümkün olduğunca hızlı bir şekilde Butsuo-san'ın diskalifiye olmasını sağlamalıyım.
Daha önce modumla birlikte hiç denemedim fakat saldırırken katanama chakra göndermeyi planlıyorum. Belki de bu sayede daha fazla hasar vermeyi sağlayabilirim.

- Jin Ryoken
- Ishigakure
- Posts: 421
- Joined: August 31st, 2018, 5:11 am
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Bir kar tanesi ol, kon dilimin ucuna. Bir kar tanesi kaçıyor avcumdan! Durdurmak zorundayım, onun kaçması demek planımızın yarıda kalması demek. Aramızda olan 15 metreyi düşündüm. O kaçmadan önce, hızlı bir şekilde Shibou no Jutsu kullanmak için Tatsu mührünü yaptım. Tekniğin aktif kalabileceği en uzun süre boyunca aktif tutacağım. Onu zihinsel olarak yormak şimdilik için yapmam gereken tek şey olmalı. Butsuo konusunda ise, Chisa'nın beni savunabileceğini düşünüyorum. En azından, şimdilik savunabilecektir. Bu kar tanesini burada tutmak zorundayım!

► Show Spoiler
- GM - Naruto
- Game Master
- Posts: 2811
- Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Haru ayağını yere vurduğu gibi zeminden çıkan bir sütun onu geriye, ağaçlıklara doğru fırlatıyor.
Bu esnada Butsuo, çıkardığı ışık bombasını Chisa ve Ryoken'e doğru fırlatıyor gözlerini kapatarak. Chisa ise, hızlı adımlar tekniğini kullanarak Butsuo'nun önünde bitiveriyor aniden. Işık bombasına arkası dönük olduğu için görüşü bozulmuyor. Ryoken, ışık bombasına direkt olarak maruz kaldığı için Haru'yla göz kontağını kaybediyor ve tekniğini uygulayamıyor. Chisa, Butsuo'nun dibinde bittiği gibi katanasını savuruyor rakibine doğru. Stilindeki ustalığı sebebiyle, Butsuo'nun toprak zırhını kolaylıkla kesebiliyor. Butsuo, göğsüne aldığı acılı darbenin ardından Ryoken'e doğru fırlama hamlesinden vazgeçiyor. Fiziksel bir yara almış değil, ancak acısı şuana kadar pek çok direkt darbe almış olan Butsuo'yu duraklatmaya yetiyor.
Haru, ağaçlıkların arasına girmesiyle birlikte çılgınlar gibi koşmaya başlıyor.
Işık bombasının etkisi geçiyor ve herkes birbirini görmeye başlıyor. Butsuo ve Chisa'nın arasında bir-bir buçuk metrelik bir mesafe var. Ryoken ise onların biraz uzağında, beş metrede. Herkes bir anlığına durmuşken, gözlerinin ucuyla yeni bir figür seçiyorlar alanda.
Zukokku'nun patladığı alanın dışından, sarı saçlı ve yüzü yara-bere içinde olan bir eleman beliriyor. İki eli de ceplerinde. Şöyle bir ortama bakıyor, sonra size bakıyor, sonra az ilerideki yanmakta olan ağaçlara bakıyor, hafif hafif başını sallıyor aşağı yukarı doğru. Hiç ama hiç tehditkar görünmüyor. Siz olduğunuz yerde kalmış ve garip garip çocuğa bakarken hafif hafif ilerliyor ve yerde yanmakta olan bir dal parçasının yanına gidiyor. Cebinde bir süre arandıktan sonra bir sigara pakedi çıkarıyor ve adeta yere yatar gibi çömelip ağzındaki sigarayı yakıyor daldan. Ardından ayağa kalkıp dala basıyor ve sağ sol yapıyor ayak ucuyla. Alışkanlık olsa gerek. Sigaradan bir fırt alırken sol elini size uzatıp el ayasını göstererek birkaç minik sallama hamlesi yapıyor. 'Siz devam edin bakın keyfinize, ben buralardayım' der gibi.
Bu esnada Butsuo, çıkardığı ışık bombasını Chisa ve Ryoken'e doğru fırlatıyor gözlerini kapatarak. Chisa ise, hızlı adımlar tekniğini kullanarak Butsuo'nun önünde bitiveriyor aniden. Işık bombasına arkası dönük olduğu için görüşü bozulmuyor. Ryoken, ışık bombasına direkt olarak maruz kaldığı için Haru'yla göz kontağını kaybediyor ve tekniğini uygulayamıyor. Chisa, Butsuo'nun dibinde bittiği gibi katanasını savuruyor rakibine doğru. Stilindeki ustalığı sebebiyle, Butsuo'nun toprak zırhını kolaylıkla kesebiliyor. Butsuo, göğsüne aldığı acılı darbenin ardından Ryoken'e doğru fırlama hamlesinden vazgeçiyor. Fiziksel bir yara almış değil, ancak acısı şuana kadar pek çok direkt darbe almış olan Butsuo'yu duraklatmaya yetiyor.
Haru, ağaçlıkların arasına girmesiyle birlikte çılgınlar gibi koşmaya başlıyor.
Işık bombasının etkisi geçiyor ve herkes birbirini görmeye başlıyor. Butsuo ve Chisa'nın arasında bir-bir buçuk metrelik bir mesafe var. Ryoken ise onların biraz uzağında, beş metrede. Herkes bir anlığına durmuşken, gözlerinin ucuyla yeni bir figür seçiyorlar alanda.
Zukokku'nun patladığı alanın dışından, sarı saçlı ve yüzü yara-bere içinde olan bir eleman beliriyor. İki eli de ceplerinde. Şöyle bir ortama bakıyor, sonra size bakıyor, sonra az ilerideki yanmakta olan ağaçlara bakıyor, hafif hafif başını sallıyor aşağı yukarı doğru. Hiç ama hiç tehditkar görünmüyor. Siz olduğunuz yerde kalmış ve garip garip çocuğa bakarken hafif hafif ilerliyor ve yerde yanmakta olan bir dal parçasının yanına gidiyor. Cebinde bir süre arandıktan sonra bir sigara pakedi çıkarıyor ve adeta yere yatar gibi çömelip ağzındaki sigarayı yakıyor daldan. Ardından ayağa kalkıp dala basıyor ve sağ sol yapıyor ayak ucuyla. Alışkanlık olsa gerek. Sigaradan bir fırt alırken sol elini size uzatıp el ayasını göstererek birkaç minik sallama hamlesi yapıyor. 'Siz devam edin bakın keyfinize, ben buralardayım' der gibi.

Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
- Jin Ryoken
- Ishigakure
- Posts: 421
- Joined: August 31st, 2018, 5:11 am
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Hayır, HAYIR! Butsuo'nun attığı ışık bombası sayesinde kar tanesini elimden kaçırdım! Kar tanesi kaçtıktan sonra ise, yapabilecek bir şeyim kalmadı. Odaklanmam gereken kişinin Butsuo olacağını biliyordum. Chisa, Butsuo ile oldukça yakın bir mesafedeydi. Yani Chisa'ya destek olursam, bu iş oldukça kolay halledilebilir bir duruma dönüşürdü. Ancak, sarı saçlı ve yüzü yara bere içinde olan bir adam dikkatimi kısa bir süreliğine dağıtmayı başardı. Ortama baktıktan sonra, yanan bir dal parçasıyla sigarasını yakmıştı. Tehditkar görünmeyen bu adam, bize devam etmemizi söylemişti. Ancak devam etme konusunda emin değildim, bize gereken tek şey hızdı. Hızlı olmak zorundaydık, bu yüzden Chisa'ya olabildiğince hızlı bir şekilde destek çıkmalıydım. Bu yüzden hızlıca Butsuo'ya döndükten sonra Shibou no Jutsu için Tatsu mührünü hazırladım, "Chisa, bitir!" diye bağırdıktan sonra o bayıltana kadar aktif tutacağım. Sonrasında ise dikkatimi sarışın olan elemana çevirebilirim.

► Show Spoiler
- Kotegawa Chisa
- Ishigakure
- Posts: 435
- Joined: August 31st, 2018, 1:59 am
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Katanamın soğuk çeliği Butsuo-san'ın derisine temas ettiği anda suratımda acı dolu bir ifade oluştu. Dudaklarımı kanatacak kadar sert bir şekilde ısırdım. Yaptıklarım benim için gerçekten de zor olan şeylerdi, peki pişman mıydım? Kesinlikle hayır. Önümüzdeki altı gün boyunca Butsuo-san'ın başına ne geleceğine dair herhangi bir fikrimiz yok. O yüzden onun işini şimdi bitirmeli ve diskalifiye olmasını sağlamalıyım. Her ne kadar zor olsa da bunu yapmak zorundayım!
Butsuo-san ile aramızda yaklaşık 1-1.5 metre bulunurken sarışın bir adam ortama giriş yaptı. Açıkçası eleyebileceğimiz fazladan birisiyle karşılaştığımız için gerçekten de mutluydum fakat adamın fazla rahat olan tavırları içimde şüphe uyandırmadı değil.
Ryoken'in bağırmasıyla birlikte kendime geldim. Butsuo-san'ın saldırı alanından çıkmak için hızlıca geriye sıçradım. Katanamı kınına soktuktan sonra bir kez daha ilerleyerek Butsuo-san'ı menzilimin içerisine aldım. Acı dolu bir ifadeyle birlikte, sadece Butsuo-san'ın duyabileceği bir ses tonuyla birlikte dudaklarımdan "Özür dilerim." kelimeleri çıktı. Sonrasında katanamı kınından bir kez daha çıkartarak Butsuo-san'ın boğazını hedef aldım. Amacım boğazını keserek bayılmasını sağlamaktı.
Butsuo-san ile aramızda yaklaşık 1-1.5 metre bulunurken sarışın bir adam ortama giriş yaptı. Açıkçası eleyebileceğimiz fazladan birisiyle karşılaştığımız için gerçekten de mutluydum fakat adamın fazla rahat olan tavırları içimde şüphe uyandırmadı değil.
Ryoken'in bağırmasıyla birlikte kendime geldim. Butsuo-san'ın saldırı alanından çıkmak için hızlıca geriye sıçradım. Katanamı kınına soktuktan sonra bir kez daha ilerleyerek Butsuo-san'ı menzilimin içerisine aldım. Acı dolu bir ifadeyle birlikte, sadece Butsuo-san'ın duyabileceği bir ses tonuyla birlikte dudaklarımdan "Özür dilerim." kelimeleri çıktı. Sonrasında katanamı kınından bir kez daha çıkartarak Butsuo-san'ın boğazını hedef aldım. Amacım boğazını keserek bayılmasını sağlamaktı.

- Kurosawa Haru
- Kusagakure
- Posts: 340
- Joined: October 12th, 2018, 9:09 pm
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Dallar dalları kovalıyor, nefesi yettiğince hızla hareket ediyordu kar tanesi kız. Kendi hızı, kendi nefesi ve bastığı dallardan başka hiçbir şey hissetmeyene kadar devam etti. Bu çok da zor olmamıştı zaten, dört beş adım. Sessizliğiyle, nefes nefeseliğiyle baş başa kaldığını hissetti o an. Etrafındaki tek canlıların ağaçlar olduğunu fark ettiği o derin sessizliği bölen tek şey, düşünceleriydi. Takip edilmesi gerekmiyor muydu?
Belki de kendi kendini korkutmuştu ay saçlı kız. Aniden 3 kişiyle sarmalanıp, ikisi hiçbir şey söylemeden saldırınca, haliyle korkmuştu. Fakat gerisinden onu kimsenin takip etmediğine emin gibiydi. O tren gibi çocuk, koşsa illa ki yakalardı Haru'yu. Tehlikede olabilir miydi?
Bu Haru'nun umurunda mıydı?
Bölünmeden önce, belki de hayatındaki en keyifli dövüşlerden birini yapıyordu evet, belki yakalansa öldürülürdü. Ama o çocuğu orada öylece bırakması doğru muydu? Yardıma muhtaçlara yardım etmekten kaçınmak kesinlikle Haru'nun tarzı değildi. Haru'ya aç köpek gibi saldıran o ikilinin çocuğa da aynı şekilde saldırıp onu öldürmeyeceklerinin bir garantisi var mıydı?
Bulunduğu daldan indi kapüşonunu kafasına geçirirken. Sessizce, Chakrasını saklayarak az önceki alanı görebileceği karanlık bir noktaya doğru ilerledi. Ormanı terk etmeden alanı tekrar görmek, tekrardan düşünmek istiyordu. Yardıma ihtiyacı olan birini yardımsız bırakamazdı. İş işten geçtiyse de... Yoluna bakacaktı.
Belki de kendi kendini korkutmuştu ay saçlı kız. Aniden 3 kişiyle sarmalanıp, ikisi hiçbir şey söylemeden saldırınca, haliyle korkmuştu. Fakat gerisinden onu kimsenin takip etmediğine emin gibiydi. O tren gibi çocuk, koşsa illa ki yakalardı Haru'yu. Tehlikede olabilir miydi?
Bu Haru'nun umurunda mıydı?
Bölünmeden önce, belki de hayatındaki en keyifli dövüşlerden birini yapıyordu evet, belki yakalansa öldürülürdü. Ama o çocuğu orada öylece bırakması doğru muydu? Yardıma muhtaçlara yardım etmekten kaçınmak kesinlikle Haru'nun tarzı değildi. Haru'ya aç köpek gibi saldıran o ikilinin çocuğa da aynı şekilde saldırıp onu öldürmeyeceklerinin bir garantisi var mıydı?
Bulunduğu daldan indi kapüşonunu kafasına geçirirken. Sessizce, Chakrasını saklayarak az önceki alanı görebileceği karanlık bir noktaya doğru ilerledi. Ormanı terk etmeden alanı tekrar görmek, tekrardan düşünmek istiyordu. Yardıma ihtiyacı olan birini yardımsız bırakamazdı. İş işten geçtiyse de... Yoluna bakacaktı.
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Benim için bu sınava dair her şey, kocaman bir büyük hayal kırıklığından ibaretti. Sınavın tasarlanışı, bu sınavı yönetenleri gözümde bir hiç etmişti. Ve şimdi ise, üstüme örtmüş olduğum gölgeden bu insanlara bakınca, yaşadığım derin hayal kırıklığının büyüklüğü bana ağır geliyordu. Butsuo, Kusalı'yı, kendi köydaşlarına tercih ederken, Chisa şuursuzca bir hamle ile koca bir ormanı yakmaktan hiç mi hiç çekinmiyordu. Oysa çok daha kolay olabilirdi her şey, bunu görebilmiştim, ama yaşadığım hayal kırıklığı kalın bir zincir misali beni sarmalarken, müdahale etmek istememiştim.
Derin bir nefes alırken, sıyrıldım bir anda Ryoken'in gölgesinden. Ortama yeni akın eden yabancıya baktım. Rahat hareketleri ile gözüme battı. Hangi köyden olduğunu anlamak maksadı ile biraz süzdüm onu.
Ve el mühürlerini yapmaya başlarken, ona doğru yürümeye başladım, etraftaki diğer herhangi kimseyi umursamadan. Ne bir bakış ne bir tepki verdim onlara.
"Raiton no Yoroi..." Elektriğin cızırtısı duyulduğunda, ışıldayan vücudumun dudaklarından sıyrılan tekniğin ismi oldukça senkronize görünecekti. Yarı yolda duracak ve gözlerinin içine bakarken, "Yaraların, en az benim bedenimdekiler kadar çok." diyecektim dostane bir tavırla, ardından bu dostane tavrın, pofuduk bir bulut gibi dağılmasına müsaade ederken, "Ayağa kalk." diye buyuracaktım, keskinleşen bakışlarımı takip eden ağır bir ses tonuyla. Hangi köydendi bilmiyordum, ama kendine güveniyordu. Ve bu civardaki herkesten daha çok, onunla savaşmak istiyordum. Belki bu güveni, çok üstün olan gücündendi, umursamıyordum. Çünkü, ne Butsuo ne de arkasına bakmadan kaçan o Kusalı ile dövüşmek istemiyordum. Butsuo, zaten zor bir durumdaydı. Kusalı ise güçlü olmasına rağmen, kılıcımı çekmeme neden olabilecek kadar saygıdeğer değildi. Geriye kalan tek ilgi çekici şey, o sonsuz güveniyle dikilen yabancıydı. Onunla savaşarak başlamak, İshigakure'yi küçümseyenlere vereceğim ders için iyi bir tercih olabilir gibi geliyordu.
Bu yüzden eğer davetime icabet ederse, ayağı kalktığında, elimin dışını ona gösterip, baş parmağımı avuç içime gömerken, 'gel' işareti yapacaktım.
Derin bir nefes alırken, sıyrıldım bir anda Ryoken'in gölgesinden. Ortama yeni akın eden yabancıya baktım. Rahat hareketleri ile gözüme battı. Hangi köyden olduğunu anlamak maksadı ile biraz süzdüm onu.
Ve el mühürlerini yapmaya başlarken, ona doğru yürümeye başladım, etraftaki diğer herhangi kimseyi umursamadan. Ne bir bakış ne bir tepki verdim onlara.
"Raiton no Yoroi..." Elektriğin cızırtısı duyulduğunda, ışıldayan vücudumun dudaklarından sıyrılan tekniğin ismi oldukça senkronize görünecekti. Yarı yolda duracak ve gözlerinin içine bakarken, "Yaraların, en az benim bedenimdekiler kadar çok." diyecektim dostane bir tavırla, ardından bu dostane tavrın, pofuduk bir bulut gibi dağılmasına müsaade ederken, "Ayağa kalk." diye buyuracaktım, keskinleşen bakışlarımı takip eden ağır bir ses tonuyla. Hangi köydendi bilmiyordum, ama kendine güveniyordu. Ve bu civardaki herkesten daha çok, onunla savaşmak istiyordum. Belki bu güveni, çok üstün olan gücündendi, umursamıyordum. Çünkü, ne Butsuo ne de arkasına bakmadan kaçan o Kusalı ile dövüşmek istemiyordum. Butsuo, zaten zor bir durumdaydı. Kusalı ise güçlü olmasına rağmen, kılıcımı çekmeme neden olabilecek kadar saygıdeğer değildi. Geriye kalan tek ilgi çekici şey, o sonsuz güveniyle dikilen yabancıydı. Onunla savaşarak başlamak, İshigakure'yi küçümseyenlere vereceğim ders için iyi bir tercih olabilir gibi geliyordu.
Bu yüzden eğer davetime icabet ederse, ayağı kalktığında, elimin dışını ona gösterip, baş parmağımı avuç içime gömerken, 'gel' işareti yapacaktım.

I'm Kita Usagi's bitch.
- Oita Butsuo
- Ishigakure
- Posts: 320
- Joined: September 1st, 2018, 2:42 pm
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Off! Neler oluyor!? NELER NELER NELER NELER! Olan şeyler şöyle, Haru kaçmış gibi görünüyor, ışık bombası planım Chisa'nın yalancıktan ama gerçeği kadar acılı bir şekilde karnımı deşmesiyle başarısız oldu, tanımadığım cins bir eleman ortaya çıktı ve son olarak Ryu, Ryoken'in gölgesinden çıktı. Evet, bizim gibi Ishigakurelilerden daha azını beklemezdim. Direkt yolla çözüme ulaşmak köyümüzün temel bir kültür ögesi. Pervasız bir şekilde parşömenlerini üslerinde bırakıp üçü de buraya gelmiş. Öteki elemanı kendi tarafımda saymaktan başka çarem yok. Üçe karşı ikiyiz. İki taze kan kendi arasında dövüşecek belli ki. Benim de Chisa ve Ryoken ile uğraşmam gerekiyor. Zaten az önce de amacım buydu, yeni gelen eleman ve Ryu eşleşeceğine göre planda bir değişiklik yok.
Haru ile dövüşümde her şey baştan başlamamla yolunda gitmeye başlamıştı. Bazen vazgeçip yeni yollar denemek gerekir. Hislerime göre vazgeçmem gereken an şu an. Yeniden pozisyon alıp her şeye baştan başlamalıyım.
Akıcı şekilde tek bir hareket yapacağım. Kaslarım hala senkronize bir şekilde çalışabilir. Çantamdan çıkardığım özel üretim sis bombasını olduğum yere atarken ayağımla yere vurup Doryuu Shiki'nin de yardımıyla kendimi geriye atacağım. Doryuu Shiki'yle çıkaracağım rampanın yerle yaptığı açı 20 derece kadar olacak. Yaptığım hareket rampaya basıp kendimi geri atmaktan ziyade çivi gibi geri uçmak olacak. Yere parelel hale gelip ardından havada parande atarak yere ineceğim. Olabildiğince hızlı, yükselmeden kendimi geriye atmayı hedefliyorum. Sis ortalığı kapladığında istediğim yerde olursam Otonaku Ashi no Jutsu'yu aktive ederek yeniden saldırmaya hazırlanacağım.
Haru ile dövüşümde her şey baştan başlamamla yolunda gitmeye başlamıştı. Bazen vazgeçip yeni yollar denemek gerekir. Hislerime göre vazgeçmem gereken an şu an. Yeniden pozisyon alıp her şeye baştan başlamalıyım.
Akıcı şekilde tek bir hareket yapacağım. Kaslarım hala senkronize bir şekilde çalışabilir. Çantamdan çıkardığım özel üretim sis bombasını olduğum yere atarken ayağımla yere vurup Doryuu Shiki'nin de yardımıyla kendimi geriye atacağım. Doryuu Shiki'yle çıkaracağım rampanın yerle yaptığı açı 20 derece kadar olacak. Yaptığım hareket rampaya basıp kendimi geri atmaktan ziyade çivi gibi geri uçmak olacak. Yere parelel hale gelip ardından havada parande atarak yere ineceğim. Olabildiğince hızlı, yükselmeden kendimi geriye atmayı hedefliyorum. Sis ortalığı kapladığında istediğim yerde olursam Otonaku Ashi no Jutsu'yu aktive ederek yeniden saldırmaya hazırlanacağım.
- GM - Naruto
- Game Master
- Posts: 2811
- Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
Off Topic
Ryoken, Shibou no Jutsu için eliyle Tatsu mührünü oluşturuyor ve chakrasını odaklamaya başlıyor. Arka arkaya çok sayıda teknik denediği için, başının arka kısmında hafif bir baş ağrısı hissediyor harcadığı chakraya bağlı olarak. Yine de çok kötü durumda olduğu söylenemez. Tekniği aktive etmeden hemen önce, Chisa'ya bağırıyor.
Chisa, Ryoken'in bağırışıyla birlikte geriye doğru sıçrayıp Butsuo'nun menzilinden çıkıyor. Tam o anda, bir sis bombası patlıyor aralarında. Bunun normal bir bomba olmadığını, anında devasa bir sis bulutu oluşturmasından anlıyorsunuz. Butsuo, Ryoken ve Chisa aynı anda devasa sis bulutunun içinde kalıyor. Alanın yarıçapı yaklaşık 5 metre.
Oluşan sis bulutu tüm görüşü kesmesiyle. Ryoken'in tekniğini de, Chisa'nın saldırı hamlesini de iptal ediyor. Butsuo ayağını yere vurarak çıkardığı sütunla kendini geriye fırlatıyor Haru'yla dövüşleri sırasında Haru'nun yaptığına çok benzer şekilde. Chisa, hemen ilerisindeki chakra hareketliliğini hissedip Butsuo'nun aşağı yukarı ne yapmış olduğunu tahmin edebiliyor.
Bu esnada Haru alanın sınırlarına girmeden, ağaçların arasından gizlice olan biteni takip ediyor. Sis bombasının oluşumunu, daha önce orada olmayan Ishigakure'li bir çocuğun yine daha önce orada olmayan farklı ve yeni bir çocuğa doğru yürüdüğünü görebiliyor.
Ryu, arkasında patlayan ancak içinde kalmadığı sis bombasını hissediyor ancak hiç bir şey yapmıyor. Odağı tamamen karşısındaki shinobide. Aralarında 5 metre kadar bir mesafe var. Ryu'nun sözlerine karşılık hafifçe tek kaşını kaldırıyor shinobi, ardından kafasını çevirip arkasına bakıyor. Kimseyi göremeyince yeniden Ryu'ya dönüyor. Eblek eblek bakarken boş elinin tek parmağıyla kendini gösteriyor: "Bana mı diyorsun kanka? E ayaktayım zaten ben." Sigarasından bir fırt daha çekip dumanını Ryu'ya gelmemesine dikkat ederek yana doğru üflüyor: "Ne yaptım ki şimdi seni bu kadar sinirlendirecek. Dün akşam sınav alanına gelmeden fazla yiyip mideyi bozmuşum, yolda birkaç kez ayak yoluna çıkmam gerekti. Haliyle geç kaldım. Baktım millet birbirine girmiş zaten, bir şey vardıysa bile-" Parmağıyla ortadaki alevler içindeki tenteyi gösteriyor: "-zaten kalmamıştır. Şimdi niye birbirimizi dövelim ki. Gideyim istiyorsan?" Masum.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
- Kurosawa Haru
- Kusagakure
- Posts: 340
- Joined: October 12th, 2018, 9:09 pm
Re: [1. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi
En ufak bir şey görmediği için, aynı zamanda yeni çocuklarla da ilgilenmediği için Haru uzaktan izlemeye devam edecekti.