[7. Gün - Gündüz Safhası] Teçhizat Tentesi

[Kurosawa Haru]

Haru rakibini kendinden uzaklaştırmak istemiyordu, ancak kavgaya sonradan dahil olan Teijo, tüm parametrelerin değişmesine yol açmıştı. Ryoken'i yakalamış olması, beraber saldıracaklarının sinyallerini kendine veriyordu.

Ryoken'in kendisini görmesine izin veremezdi. Hemen önünden, rakibinin kendisini görmesini engelleyecek bir sütun çıkaracaktı. Ardından rakibine ve yeni rakibine karşı sürpriz bir gizli hamle hazırlayacaktı.

[Sekino Teijo]

Butsuo ve Ryu ikilisi fil ile uğraşmaya devam ederken bende Ryoken’i kurtarma operasyonuma başlamak için hazırlıklarımı gözden geçirmeye başladım. Katanalar…Tamam. Sis bombası…Tamam. Şimdilik operasyonun bu aşaması için bunlar yeterli. Son kontrollerimi hızlıca bitirdikten sonra tam sis bombasını atacakken Ryoken’in üzerime doğru geldiğini gördüm. Dövüşün ortasında olmamıza rağmen hala böyle güzel haberler alabildiğim için mutluyum. Görünüşe göre artık hem Ryoken’i kurtarmama gerek kalmadı hem de sis bombası cebimde kaldı. Sis bombasını tekrar çantama koyduktan sonra Ryoken’in güvenle yere inmesine yardımcı oldum. Çok fazla efor sarf etmesem de operasyonu başarılı bir şekilde tamamladığım için gülümseyerek yavaşça Ryoken’in omzuna vuracağım.

Ryoken’i kurtardıktan sonra eski dostum Ringo’nun kartalını gördüm. Zaten buralarda olduğunu tahmin ediyordum ama kartal sayesinde artık emin oldum. Kaderimizdeki buluşma sandığımdan çok daha erken gerçekleşecek gibi gözüküyor. Bu büyük buluşmadan önce ortadaki sorunlardan kurtulmam lazım. Şimdilik başımdaki en büyük sorun ise Haru’nun deli gibi Ryoken’i kovalaması. Rahat rahat genjutsu yapamadığı için Ryoken’e bir şekilde güvenli bir ortam sağlamam. Bu yüzden ilk olarak çantama koyduğum sis bombasını yeniden elime alarak Haru’ya doğru fırlatacağım. Ardından yere eğilerek toprağa değerek sisin içerisine Kangehika ile elektrik akımı göndereceğim. Umarım zaman kazanmak için yaptığım bu hamleler Ryoken’in işine yarar.

[Jin Ryoken]

Of. Ne uğraştırdı be, birde beni Teijo-san'ın üstüne fırlattı. Kendimi bir top gibi hissediyorum ve bu kız benimle voleybol oynuyor. Ordan oraya sektiriyor beni. Aslında ilginç baya, birde öbür taraftan çıkarsaydı bam güm bam güm oradan oraya fırlatırdı. Neyse ki şimdilik bunları düşünmeye gerek yok. Teijo-san'ın beni yakalamasından sonra aramızda gene bir mesafe açıldı. Az bir şey, ancak öncekinden iyidir. Benim yapmam gereken ne biliyor musunuz? Kaçmak. Evet, bildiğin kaçacağım. Beni oradan oraya fırlatan biriyle ben değil Ryu-san ilgilenmeli. Benim bir şekilde bu file ve siyahi çocuğa dönmem gerek. Üzgünüm Teijo, seni kısa bir süre daha yalnız bırakacağım ancak geriye ya döneceğim ya da birini yollayacağım. Sadece biraz dayanmanı istiyorum senden.

Vakit kaybetmemem gerek. Teki-san'la dövüşürken öğrendiğim bir şey varsa, o da herhangi bir jutsu kullanacaksam kesinlikle geriye kaçmamdır. Aramdaki mesafeyi oldukça arttırarak saldırmalıyım. Gerçi, şuan aktif olarak saldırmayacağım ama Teijo-san'a destek olması adına gene zıplarken bir şey deneyebilirim. Hızlı ve etkili bir Genjutsu kullanmanın zamanı geldi aslında. Jigoku no Ban'nin için elimi kaldırdığım gibi ayaklarıma çakra vererek Teijo-san'ı önüme alacak şekilde arka çapraza doğru atlayacağım. Zıpladığım anda elimi kapatarak tekniği aktifleştirmeye çalışacağım. Tekniğim aktif olsa da olmasa da, hızlıca koşturmaya başlayacağım arkaya doğru. Benim bir an önce burada kurtulup siyahi çocuğa dönmem gerekebilir. Sonuçta fil hala burada ve bize büyük sıkıntı çıkaracak.

Off Topic

Ryu, hızla cebindeki shurikeni çıkarıp bacağına saplayacak. Sapladıktan sonra karanlık etkisi geçmez ise ilk atladığı yeri ve düşüş şeklini hesaba katarak tahmini bir çıkarımda bulunarak shunshin kullanacak ve ortamdan uzaklaşmaya çalışacak. Eğer bir yön tayin edemez ise, "Yardım!" diye bağıracak.

[Oita Butsuo]

Yarın akşam yazmış olacağım.

[Oita Butsuo]

Yeterli değil ama bazı kazanımlar elde ettim. Filin sol arka bacağı acıyor olmalı, umarım bu acı onu yavaşlatmaya yeter. Ama sanki kazanımdan çok kaybımız olabilir. Bir, fil de Domu kullanıyor. En azından öyle tahmin ediyorum. İki, Ryu avel avel sağa sola bakıyor. Ne yaptı bilmiyorum ama bu Ryobe'nin işi olmalı. Ryu bu kadar ıslakken Ryobe onu şu raiton silahıyla vurursa epey zora gireriz. Ama aramızda bu kadar mesafe varken bunu engellemek için ani bir şey yapabileceğimi sanmıyorum. Üç, Ringo'nun kartalı filin tepesinde dönmeye başladı. Bir bu eksikti anasını satayım! Hayvan dediğini korur insan, savaşa sürmez. Yemin ederim insanlık kalmamış bu shinobi milletinde. İster miydim lan ben gidip file yumruk atmayı, istemezdim! Ama atıyoruz mecbur. Yok anam yok, bunlarla baş edilmez.

Bu kartalın burada olması iyiye işaret değil, fille uğraşmaktan kafamı çevirmeye bile vaktim yok ama belki Ryoken bu yüzden bu kadar uzun süredir file genjutsu atmamıştır. Ryobe ve fili denklemden çıkarana kadar kendi başına. Eğer gerekirse Teki veya Teijo yardım edecektir. Şu an Ryu, Ryobe, fil ve artık kartal Gin dışında kimseye dikkatimi veremem. Kale gibi fil yetmezmiş gibi bir de hava saldırısıyla uğraşacağız şimdi.

Ryu bu haldeyse bu Ryobe'nin işi olmalı. Sanmıyorum ki Ryobe, Ryu'yu bu hale getirdikten sonra onu kendi haline bıraksın. Hem de yıldırımlar saçan bir silahı varken ve Ryu sırılsıklamken. Ryobe, Ryu'ya odaklanmışken önümdeki engelleri aşıp ona saldırmam lazım. Özel Üretim Sis Bombasını kullanmalıyım. Ayaklarımda çakra biriktirerek filin döndüğü gibi ben de döneceğim. Sol bacağına attığım iki yumruktan sonra bir nebze de olsa yavaşlamış olsa gerek. Onunla aynı tarafa koşarak o koca bedenini aramıza almak ve görüşünden çıkmak konusunda çok zorlanmayacağımı umuyorum. Filin tekmesinden kaçabileceğim ama file olabildiğim kadar yakın olduğum mesafede yapacağım koşuyu. Hedefim filin bana yakın olan arka bacağı, yani sağlam bacağı. Koşumla beraber çantama uzanıp Özel Üretim Sis Bombamı alacağım elime. File yaklaştığımda da filin gövdesinin orta kısımlarına fırlatarak hareketimi gizleyeceğim. Ayaklarımda çakra biriktireceğimi söylemiştim, bu çakra hızlı koşmak için birikmeyecek ayağımda. Filin üstüne zamk gibi yapışıp koşarak tepesine tırmanmak için birikecek. Bu konuda epey bir eğitimim var, ayrıca denge konusunda da fena sayılmam. Filin sağlam arka bacağından başlayıp gövdesine ulaştığımda çapraz şekilde Ryobe'nin olduğunu tahmin ettiğim tarafa doğru, kafa tarafı, koşmaya devam edeceğim filin üstünde. Yani Ryu'nun olduğu tarafa doğru. Eğer bu noktaya kadar her şey beklediğim gibi giderse Ryobe'yle tekrar karşılaşma fırsatım olacak. Hızlı olup bu fırsatı değerlendirmeliyim. En rahat tutturabileceğim alan olan göğsüne tüm gücümle bir Oukashou geçireceğim. Zaten tutarsa her türlü epey bir hasar yemiş olacak, özel bir yerine hedef almama gerek yok. Son olarak da eğer silahını bana doğrultmuşsa tekrar elimi savurarak yönünü değiştirip öyle yumruk atmayı deneyeceğim ki umarım buna gerek kalmaz. Bunların hepsini son hız yapmam lazım, yoksa beni çıtır çıtır yemeyi bekleyen çok fazla rakip var.

Ne işin var burada ulan fil, git tonlarca ot ye işte! İyi ağladım heeeeee...

[GM - Naruto]

Off Topic

Bu konu özelinde bazı turlarda bazı oyuncuların bilinçli veya bilinçsiz şekilde meta yaparak oynadığına dair kafamızda birkaç soru işareti mevcut. Bu sebeple yazdığımız bu son GM'liğe normalde ayırdığımız zamandan çok daha fazla zaman ayırdık. İnce eleyip sık dokumaya özen gösterdik. Kafamızda bu soru işaretleri olmaya devam ettiği sürece de her turu bu denli ayrıntılı bir şekilde inceleyeceğimizi belirtmek isteriz. Şu evrede şüphelerimiz soru işaretlerinden öteye gitmediği için bariz bir yaptırım uygulama niyetinde değiliz, lakin konudaki tüm oyuncuların bizle benzer şekilde bu konuda hassas davranmalarını ve bilinçli veya bilinçsiz farketmeksizin bu tarz haksız avantaj getirici durumlardan kaçınmalarını rica ediyoruz. Bunun bir 'oyun' olduğunu ve birileri kazanırken birilerinin kaybetmesi gerektiğini hatırlatmak isteriz.

Off Topic

İkinci bir not olarak Kurosawa Haru'nun 'gizli hamle'si uygulamadaki teknik bir hata sebebiyle geçersiz sayılmıştır. Karakterin gizli hamlesi aşağıda alıntılanmıştır. Bu hamlenin turun geri kalanının yazılışına ciddi bir etkisi olmadığına karar verdik, bu sebeple turlar baştan alınmayacaktır.

Haru sütun çıktıktan sonra Moguragakure tekniğini kullanıp yerin altına girecek.

---

Haru & Ryoken & Teijo: Haru, odaklanarak chakrasını yoğuruyor ve ileri doğru bir adım atıyor Doryuu Shiki'yi aktif etmek üzere. Teknik üzerinde çokça çalışmış olduğu için sütun oldukça hızlı bir şekilde toprak zeminden fırlayıp yükselmeye başlıyor. Bu esnada Teijo elini ekipman çantasına götürüp bir adet sis bombası çıkarmış oluyor. Sütunun oluşmasıyla birlikte ikili arasındaki görüş açısı tamamen kesilirken sis bombasını fırlatıyor Teijo. Hemen ardından Kangehika için el mühürlerine başlıyor. Ryoken, sis bombası Teijo'nun elinden fırladığı anda Teijo'nun arka çaprazına sıçrıyor. Az önceki görüş açısına kıyasla çapraza geçmesi sebebiyle Haru'yu yeni oluşan estetik şekillere sahip sütunun arkasında bir anlığına görüyor Ryoken. Ancak ayrıntılı incelemeye fırsat bulamadan sis bombası patlıyor. Ryoken sis alanının dışında kalıyor. Bununla birlikte sütun ve Haru da görüş açısından çıkıyor. Sıçrayışı esnasında elini yumruk yapıp kapatmaya hazırlanan Ryoken atılan sis bombası sebebiyle Haru'yu kendine hedef olarak belirleyemiyor. Çevresinde kendisine odaklanmış herhangi başka kimse olmadığı için de tekniğini boşa kullanmaktansa hiç kullanmamayı tercih ediyor ve iptal ediyor. Yere iniş yaptığı gibi ise arkasını dönüp file ve diğer ekibe doğru koşmaya başlıyor.

Teijo'nun Kangehika için el mühürlerini yaptığı esnada Haru da Moguragakure el mühürlerini yapmakta. İkili arasında hem sütun hem de yeni patlamış olan sis bombası sebebiyle görüş açısı tamamen sıfır. Her iki ninjanın da birbirlerinin ne yaptığına dair hiç bir fikirleri yok. Teijo'nun tekniğinin el mührü gerekliliği Haru'ya göre nispeten daha kısa olduğu için Haru halen el mühürlerini bitirememişken Teijo chakrasını yoğurup Kangehika'yı aktif etmek üzere yere eğilmiş oluyor. Bu esnada ise Haru'yu en son görmüş olduğu sütunun olduğu tarafı hedef belirliyor kendisine. Haru, el mühürlerini tamamlayıp toprağın altına girmek üzereyken aniden üzerine gelen elektrik akımıyla hafifçe çarpılıyor. Girmek üzere olduğu toprak zeminden kayarak gelen elektrik vücudunda gezip hafif bir acı verirken fena olmayan kondisyonu sayesinde tekniğini duyduğu acıdan etkilenmeyerek tamamlamayı ve toprağın bir metre kadar altına girmeyi başarıyor.

Ryu: Ryu, cebinden çıkardığı shurikeni bacağına saplıyor. Ancak herhangi bir şey değişmiyor algıları açısından kendisi için. Elde ettiği şey yalnızca bacağında keskin bir acı oluyor. Bunun üzerine düşüş şeklini ve atladığı yeri hesap ederek yön tayini yapmaya çalışıyor. Gelgelelim pek parlak zekalı olduğu söylenemez, farkındalık konusunda ise oldukça zayıf. Bu sebeple bu denemesi başarısızlıkla sonuçlanıyor. Karanlığın ve sessizliğin içinde hapsolmuş haldeyken bir yardım çığlığı koyuveriyor kontrolsüzce.

Butsuo: Devasa fil Butsuo'nun olduğu yöne dönerken Butsuo da benzer şekilde aynı doğrultuda koşmaya başlıyor filin yanından geçip arka tarafına doğru ulaşmak üzere. Butsuo, üstün atletizm becerileri sayesinde planlarını kolaylıkla gerçekleştirip filden hızlı davranıyor ve fil dönüşünü tamamlamaya fırsat bulamadan arka bacağına yönlenmiş oluyor. Bu esnada özel üretim sis bombasını filin gövdesinin hem yüksekliğe hem de uzunluğa göre ortasında kalacak şekilde fırlatıyor. Sis bombası filin gövdesine temas ettiği gibi patlarken 5 metre çaplı büyükçe bir sis tabakası oluşuyor filin gövdesi çevresinde. Ayaklarına topladığı chakrayı kullanarak hızla filin arka bacağına sıçrayıp yukarı doğru tırmanmaya başlıyor Butsuo. Ancak hesaba katmamış olduğu şey filin de halen hareketli halde olduğu. Fil, dönüşünü sürdürürken gövdesinin ön kısmı sise daha çok giriyor, ancak arka kısmı sisten git gide uzaklaşıyor. Butsuo, filin bacağının yaklaşık dörtte üçünü tırmanmışken etrafındaki sis filin hareketine bağlı olarak gerisinde kalıyor ve açığa çıkıyor. Yine de hedefe kilitlenmiş durumda olduğu için vazgeçmeye niyetli değil.

Tam bu anda, sağ üst çaprazından ani bir chakra hareketliliği seziyor Butsuo. Bir anlığına gözlerini hareketliliği hissettiği yöne çevirdiğinde ise suratının alt yarısı artık koyulaşmış kırmızı kanla kaplı olan Ryobe'nin silahını kendisine doğrulttuğunu görüyor. Gayretle yukarı doğru sıçrıyor filin tepesiyle son mesafesini kapatmak üzere. Bu sayede, az önce bulunduğu noktadan cazırdayarak geçen şiddetli elektrik akımından da sıyrılmış oluyor. Havada süzülüp filin tepesindeki platforma inmeye hazırlandığı anda ise bildiği, ancak beklemediği bir şeyle karşılaşıyor. Halen havadayken Ringo'ya ait olduğunu bildiği kartal hızla üzerine fırlıyor ve pençeleriyle omzundan yakalayarak Butsuo'nun vücudunu tamamen dengesiz bir konuma getiriyor. Momentumu aniden değişen ve dengesini tamamen kaybeden Butsuo, sağ omzu düşüşüne önderlik edecek şekilde geriye doğru fırılıyor ve filin tepesine ulaşmayı başaramıyor. Kartal, bu ani hamlesini yaptığı gibi olası bir hasardan kaçınmak adına yükselip Butsuo'dan ayrılıyor. Butsuo'nun omzu, Domu sayesinde hiç hasar almıyor ancak havada olduğu ve sırt üstü yere düşüyor olduğu yadsınamaz bir gerçek.

Yere düşüşünü sürdürürken kartalın da yükseldiğini ve aralarındaki mesafenin arttığını görüyor. Az önce kendi fırlattığı sis bombasının kalıntıları arasına girmeden önce gördüğü bir diğer şey ise Ryobe'nin elindeki silahı bırakıp el mühürlerine başlamış olduğu.

Akrobasi yetenekleri sayesinde yeniden sorunsuzca yere iniş yapıyor Butsuo. Fırlattığı sis bombası sebebiyle şu an filin üst kısmını, yani doğal olarak Ryobe'yi göremiyor. Gelgelelim fil harekete geçmiş halde, hızla ileri yani Butsuo'nun sağına doğru koşmaya başlıyor fil. Alanın dış kısmına doğru ilerlemekte. Düzenek, filin arka bacakları arasından sıyrılıp ortaya çıkıyor bu sayede.

[Sekino Teijo]

Planladığım şekilde önce sis bombasını atıp ardından da jutsumu tamamlayabildim. Ancak hem attığım sis bombası hem de sis bombası atmadan önce Haru’nun yerden çıkardığı sütunlar yüzünden artık rakibimi göremiyorum, onun da beni görebildiğini pek sanmıyorum. Etrafta artık kimse birbirini göremediği için bu saatten sonra Ryoken hakkında endişelenmeme gerek yok. Kendisi oluşturduğum bu boşluğu kullanarak ne yapmak istiyorsa yapabilir. Butsuo’nun da şimdilik benim yardımıma ihtiyacı olduğunu düşünmediğim için destek kuvvetler gelmeden önce Haru’yu oyun dışında bırakmak için bir şeyler denemek istiyorum.

Kangehika ile sütunun olduğu tarafa elektrik gönderdikten sonra ne yazık ki saldırımın Haru’yu ne kadar etkilediğini göremedim. En kötü ihtimalle hiçbir zarar verememiş, en iyi ihtimalle elektrik akımı yüzünden herhangi bir uzvu uyuşmuş ve zarar görmüş olabilirim. Normal şartlar altında emin olmadığım için hamle yapmak yerine beklemeyi tercih ederdim. Ancak şimdi halihazırda fil ve Ryobe’nin yarattığı büyük bir karmaşa ile uğraşıyoruz. Aynı zamanda hala ortaya çıkmamış olmalarına rağmen desteğe gelebilecek Ringo ve Usagi hatta belki de başka kişiler olabilir. Bu yüzden ilk önce katanalarımdan birini kınından çıkarıp sağ elime alarak Raijin no Jutsu yapmaya çalışacağım. Eğer jutsuyu başarılı bir şekilde tamamlayabilirsem sisin içerisine girerek en son gördüğüm sütuna doğru ilerlemeye başlayacağım. Bir şekilde Haru ile aramdaki farkı kapatabilirsem katanalarım sayesinde onu savaş dışı bırakabileceğimi düşünüyorum.

[Kurosawa Haru]

Haru bir süre toprağın üzerini dinlemeye çalışıp performansının tekrar pik noktaya gelmesini bekleyecek. Şimdilik toprağın üzerine çıkmayacak.

bir süre yollarda olacağım o yüzden önümüzdeki turları kısa gireceğim. öptüm

[Oita Butsuo]

Belki de Henge ile fareye dönüşmeyi denemeliyim... Hayır, hayır o da işe yaramaz. Fare fili korkutabilir ama kartal için basit bir avdır. Gerçi şu an ben de Ryobe, fil ve kartal için çok zor bir av değilim gibi. Pek bir hasar aldığım söylenemez ama bir şeye de ulaşamıyorum. En büyük hatam tüm gücümle kafa atıp Ryobe'nin kafatasını çatlatmamaktı herhalde. Yakın zamanda Ryu veya Ryoken'den de yardım gelecek gibi durmuyor, bir şey yapacak olsalardı şimdiye kadar yaparlardı herhalde. Teki ve Teijo'dan da bir haber yok. Herhalde idare ettiğimi düşünüyorlardır. Yakın mesafede etkili olabiliyorum ama yakın mesafeye girmek konusunda bu sınavda yaşadığım kadar hiç zorluk çekmemiştim, köye döndüğümde bu konuda çalışmam gerekiyor belli ki. 20 metrelik mızraklar ve yerden fırlayan sütunlar, devasa filler ve kartallar, bakalım daha neler çıkacak karşıma. En azından bunu savaşın ortasında fark etmedim, sınav sadece bir simülasyon. Ya da... Patlayan Roku muydu neydi o eleman, ona da ulaşamamıştım ve Kageyasu olmasa o herif de beni patlatacaktı muhtemelen. O zaman şu an yaşadıklarımda benim mallığımın da payı yüksek.

NEYSE, ŞU AN BUNLAR ÖNEMLİ DEĞİL! BU RYOBE VE FİLİNİN NASIL AĞZINA SIÇACAĞIM? ÖNEMLİ OLAN BU! Daha sonra da kartal var tabii. Ryobe el mühürlerine başladı ve ne yapacağı hakkında bir fikrim yok. Raiton kullandığını biliyorum, aynı zamanda ıslak olduğumu ve raiton'un dotona karşı güçlü olduğunu da. Yine de eğer raitonla saldıracak olsaydı herhalde silahını bırakmazdı. Ne yapacak bilmiyorum ama her halükarda mesafeyi açmasına izin vermem, izin verirsem kazandığı mesafeyi tekrar kaparken işimi zorlaştırması için ona daha çok fırsat vermiş olacağım. Saldırmaktan başka çarem yok gibi görünüyor.

Ben de bacaklarımı çakrayla güçlendirerek son hız filin peşine takılacağım. Hedefim yine filin bana yakın olan arka bacağı olacak. Domu yüzünden ona geçen seferki gibi bir hasar veremem ama belki dengesini bozabilirim. Kütük gibi bacakları devasa bir kütleyi taşıyor ve hızla hareket etmeye çalışırken yaşayacağı küçük bir dengesizlik belki onun yere yıkılmasına sebebiyet verebilir. Bana yakın olan bacağı havadayken Oukashou atarak bacağını gövdesinin iç kısmına doğru savurmayı deneyeceğim. Yere sağlam basan ve tonlarca ağırlık tarafından desteklenen bir bacağı yumruk atarak yerinden oynatamamış olabilirim ama bu sefer durum farklı. Karşımdaki şey artık sadece tonlarca çeken bir filin bacağı, filin tüm ağırlığının dörtte biri değil. Ayrıca bacağın dizin altında kalan kısmını içe doğru itmek, bacağın diz üstü kısmını itmekten çok daha kolay. Yani tecrübem bu yönde, sebebini tam olarak bilmiyorum. Alt bacak dize, üst bacak kalçaya bağlandığı için olabilir herhalde. Alt bacağı oynatan kasların bağlı olduğu diz eklemi ve bağları üst bacaktan daha zayıf olsa gerek. Belki de alt bacaktaki kaslar, üst bacağa göre daha zayıftır. Bilmiyorum ama mantıken her canlıda böyleymiş gibi bir fikir var kafamda. Herneyse, fil çok büyük olduğu için ben zaten her türlü alt bacağına vuracağım ve hipotezim doğru mu öğrenmek için bir şansım olacak. Belki de olmayacak... Sonuçta bu kadar ağır bir filin ivmesi de fazla olacaktır ve düşmesinin sebebi bu da olabilir. Tabi eğer düşerse. Her şey planladığım gibi giderse ve eğer doğru planladıysam fil benim olduğum tarafa doğru düşecektir ki bu da ezilme tehlikesiyle beni baş başa bırakıyor. Ama bundan basitçe filin ayaktayken gövdesi neredeyse o tarafa geçerek kurtulabilirim. Bacaklarının arasına yani. Düşerken sikiyle tokatlayıp bayıltıyormuş bir de beni. Olur mu olur abi, fil çok büyük. Gerçi erkek mi lan bu fil, onu da bilmiyorum daha.

Eğer fil düşmezse de arka bacağına yakın koşmayı bırakmayacağım. Aramızdaki mesafenin açılmasını istemiyorum. Ayrıca koca gövdesini kendi etrafında döndürmesi zaman alıyor, burası güvenli bir nokta da denebilir. Ryobe konusunda ise dua etmekten başka çarem yok, ne yapmak istiyorsa filin tepesine çıkıp onu durdurmak için zamanım yok.

[Jin Ryoken]

Ben gece yazacağım kısa bir rötarım var. Beklettiğim içinözürler, gece yazmış olacağım.