Yürüyüşüm ana yola göre çok daha ufak, ancak çift yön bir caddeye doğru uzanıyordu. Gecenin karanlığını aydınlatan fenerler eşliğinde yürümeye devam ediyordum. Burada bir gece hayatı mevcut değildi, zaten böyle sakin ortamlar benim için daha idealdi. Burada insanlar genellikle geç saate kadar içmeyi bir huy haline getirmiş gibi gözüküyorlardı. Bu huy, orta yaşın üstündeki kesim tarafından edinilmişti, gençler ise daha çok canlı müzikli birkaç mekanda toplaşıyordu. Yine de bu sakinliği sevmiştim, benim için yaşanabilecek ideal yerlerden birisiydi. Ara sıra etrafı gözleyerek ilerlettiğim yürüyüşüm, bir patikaya uzanmış ve patikanın ardından ise iki katlı bir villaya ulaşmıştım.
Duvarsız bir ön bahçeye sahipti bu villa, bahçeye birkaç masa atılmıştı. Sol tarafta bir talim alanı vardı, tahta adamı gördüğüm zaman istemsizce gülümsemiştim. Taijutsu konusunda hiçbir zaman yetenekli olamadığım aklıma geliyordu. Masada oturan shinobilere doğru kaydı gözüm. Sonrasında tekrardan incelemeye başladım etrafımı. Villanın sürgülü, büyük giriş kapısı tamamen açık bir şekilde duruyordu. Alt kat duvarsız, geniş bir odaydı. Ev baya eski bir evdi, çok uzun yıllardır burada hizmet veriyor olmalıydı. Ishigakure'nin buraya nasıl bir yerleşke kurduğunu bilmiyordum, eğer bir yerlerde böyle bir bilgi kulağıma çalındıysa bile aklıma getirmekte zorlanıyordum.
Etrafıma bakınmaya devam ederken, masada oturan shinobilerden birisinin sesini duymamla birlikte sakince gözlerimi ona doğru çevirdim. Siyah saçlı, uzun bir shinobiydi bana seslenen. Nunchaku kullanan, benim yaşlarımda birisi. Hafif bir tebessümle yanına doğru birkaç adım atarak sesimi yükseltmeden duyurabileceğim bir mesafeye geldim. "Jounin Jin Ryoken, Ishichou Danışmanı Sohei-san'ın yakın korumasıyım. Onun emriyle özel bir görev için geldim, ancak birkaç sıkıntı çıktı. Benim için Ishigakure'ye gidip gelecek bir shinobi arayışındayım. Acil bir durum söz konusu. Burada öyle birisi var mı?" Oldukça soğuk çıkan ses tonumla birlikte, gözlerimi shinobinin gözlerinin içine dikiyordum.
[Ryoken & Kagi] Gözyaşı
- Jin Ryoken
- Ishigakure
- Posts: 425
- Joined: August 31st, 2018, 5:11 am
Re: [Ryoken & Kagi] Gözyaşı

► Show Spoiler
- GM - Naruto
- Game Master
- Posts: 2841
- Joined: August 25th, 2018, 6:19 pm
Re: [Ryoken & Kagi] Gözyaşı
Laflarını bitirmenle beraber shinobi ayağı kalkıp yanına geliyor. Hakikaten net 1.80, belki biraz daha fazla. Atik duran shinobi seri adımlarla sana yaklaşıyor ve elini uzatıyor. "Tokujo Takayama Naru." Yakından baktığında burnunun kırık olduğunu anlıyorsun. Ya da daha doğrusu kırık kaynamış. Çok uzak bir geçmişte olmasa gerek.
"Tabii," diyor akabinde, elini sıksan da, sıkmasan da. "4, 5 saat içerisinde bir mesaj ulaştırabiliriz. Durum neydi?" dedikten sonra, pek de cevabını beklemeden arkaya doğru "Shigeru! Oooi, Shigeru! Koca kıçını getir buraya!" diye bağırıyor. Bir kaç saniye sonra uzaklardan gelen "Geldim, geldim! Çatlama Kami-sama'nın belası!" sesini duyması ile beraber hafif sırıtarak sana doğru dönüyor. "Pardon. Evet. Durum neydi?" diyerek, bu sefer ciddiyetle sana odaklanıyor. İnce, şerit gibi gözlerini sana dikmiş durumda.
Masadaki diğer iki shinobi de kendi aralarında laflamaya devam ediyorlar, fakat kulaklarının az çok sende olduğunu biliyorsun. Farkındalık becerin çok yeterli olmadığından aralarında konuştukları şeyler hakkında pek bir fikrin oluşmuyor.
"Tabii," diyor akabinde, elini sıksan da, sıkmasan da. "4, 5 saat içerisinde bir mesaj ulaştırabiliriz. Durum neydi?" dedikten sonra, pek de cevabını beklemeden arkaya doğru "Shigeru! Oooi, Shigeru! Koca kıçını getir buraya!" diye bağırıyor. Bir kaç saniye sonra uzaklardan gelen "Geldim, geldim! Çatlama Kami-sama'nın belası!" sesini duyması ile beraber hafif sırıtarak sana doğru dönüyor. "Pardon. Evet. Durum neydi?" diyerek, bu sefer ciddiyetle sana odaklanıyor. İnce, şerit gibi gözlerini sana dikmiş durumda.
Masadaki diğer iki shinobi de kendi aralarında laflamaya devam ediyorlar, fakat kulaklarının az çok sende olduğunu biliyorsun. Farkındalık becerin çok yeterli olmadığından aralarında konuştukları şeyler hakkında pek bir fikrin oluşmuyor.
Bu hesaba atılan PM'ler kontrol edilmemektedir.
- Jin Ryoken
- Ishigakure
- Posts: 425
- Joined: August 31st, 2018, 5:11 am
Re: [Ryoken & Kagi] Gözyaşı
İletişime geçtiğim shinobinin kalkmasıyla beraber, boyunun 1.80 veya biraz daha uzun olduğunu ve atik biri olduğunu anlamıştım. Bana doğru yaklaşıp elini uzatmış, gözlerimi önce eline doğru çevirmiştim, elimi uzatmak için harekete geçtiğim sırada ismini öğrenmiştim. Tokujo Takayama Naru. Burnu kırık kaynamış gibi görünüyordu, üzerinden pek bir zaman geçmiş gibi değildi. Bu konuda bir şey demeden, gözlerimi de burnunun üzerinden tutmadan çevirmiş ve sağ elimle elini sıkmıştım. Sonrasında mesajı 4, 5 saat içerisinde ulaştırabileceğini söylüyordu. Ben daha cevap veremeden, Shigeru isimli kişiye seslenmişti. Sanırım mesajı iletecek kişi Shigeru idi. Shigeru'nun geri seslenişinin ardından, bana dönerek tekrardan durumu sorduğu sorusunu yinelemişti. Bir öncekinde cevabı beklemediği için, tekrardan sormaya gereksinim duymuş olmalıydı.
"Buraya bir görev için geldim, üstelik hiç güvenmediğim birisiyle." Dedikten sonra her zaman giydiğim o kıyafetin ceketinin iç cebinden kapalı parşömenin ucunu hafifçe çıkarıp, parmağımla birkaç kez üzerine vurdum görmesi adına. "Şimdi o güvenmediğim birisi ile yollarımız ayrıldı, gelecek mi, göreve devam edecek mi bir fikrim yok. Bu yüzden bana Fuuinjutsu konusunda hakim bir shinobi gerekli. Ben gidemiyorum, çünkü güvenmediğim kişi görevi tamamlamak için gelirse onu yalnız bırakamam." Parşömeni yerine yerleştirdikten sonra, derin bir nefes alıp verdim ve etrafıma bakındım kısa bir süre. Sonrasında gözlerimi Takayama Naru'nun gözlerinin içine diktim.
"Eğer aktif bir görev içerisinde değilsen, bana eşlik etmeni isterim Takayama Naru. Görevin tüm detaylarını sana aktaracağım, yanımda güveneceğim birisine ihtiyacım var." Dedikten sonra, soğuk bir ifadeyle, oldukça keskin bir şekilde tekrardan söze girdim. "Karşılığını veririm." Bir yandan Takayama Naru'nun cevabını bekliyor, bir yandan da Shigeru denen kişinin gelmesini bekliyordum. Bu süreçte, nasıl bir mesaj ileteceğimi, ne yapacağımı kafamda kurgulamam ve olay yerine gitmem gerekiyordu bir an önce. O yüzden, çok fazla vakit harcamak mantıklı değildi, cevabımı almalı, mesajımı iletmeli ve gitmeliydim. Dinlenme işini olay yerinde yapabileceğimi düşünüyordum.
"Buraya bir görev için geldim, üstelik hiç güvenmediğim birisiyle." Dedikten sonra her zaman giydiğim o kıyafetin ceketinin iç cebinden kapalı parşömenin ucunu hafifçe çıkarıp, parmağımla birkaç kez üzerine vurdum görmesi adına. "Şimdi o güvenmediğim birisi ile yollarımız ayrıldı, gelecek mi, göreve devam edecek mi bir fikrim yok. Bu yüzden bana Fuuinjutsu konusunda hakim bir shinobi gerekli. Ben gidemiyorum, çünkü güvenmediğim kişi görevi tamamlamak için gelirse onu yalnız bırakamam." Parşömeni yerine yerleştirdikten sonra, derin bir nefes alıp verdim ve etrafıma bakındım kısa bir süre. Sonrasında gözlerimi Takayama Naru'nun gözlerinin içine diktim.
"Eğer aktif bir görev içerisinde değilsen, bana eşlik etmeni isterim Takayama Naru. Görevin tüm detaylarını sana aktaracağım, yanımda güveneceğim birisine ihtiyacım var." Dedikten sonra, soğuk bir ifadeyle, oldukça keskin bir şekilde tekrardan söze girdim. "Karşılığını veririm." Bir yandan Takayama Naru'nun cevabını bekliyor, bir yandan da Shigeru denen kişinin gelmesini bekliyordum. Bu süreçte, nasıl bir mesaj ileteceğimi, ne yapacağımı kafamda kurgulamam ve olay yerine gitmem gerekiyordu bir an önce. O yüzden, çok fazla vakit harcamak mantıklı değildi, cevabımı almalı, mesajımı iletmeli ve gitmeliydim. Dinlenme işini olay yerinde yapabileceğimi düşünüyordum.

► Show Spoiler